David Collins Cadı l Felsefe ve İmitasyon Profesörü
Mesaj Sayısı : 118 Kayıt tarihi : 24/06/12 Yaş : 31
| Konu: Baştan Çıkarıcı Ptsi Kas. 11 2013, 21:31 | |
| Akademide her şey yolundaydı. Hemde isteyebileceği en mükemmel derece de... Özel hayatına gelirse durum gerçekten karışıktı. Rebekah... O seksi güzellik, hala kafasının içindeydi. En son odasında görüştükleri andan beri onu görmemişti. O gün olanlar ise pek aklından çıkacak türden değildi. Özellikle yatakta olan kısım gerçekten ateşliydi ama asıl sorun onun saçlarını okşadığı andı... Bu... Bu gerçekten berbat bir şeydi. En son hayatımın aşkı dediği kadına bu denli sevgi gösterisi göstermişti. Şimdi ise karısına bile duymadığı bir arzuyla Rebekah'a sahip olmak istiyordu. Bunun yanlış olması bir yana o cadının kendisi ile olacağını, en azından sadece ona sahip olacağına izin vereceğini hiç sanmıyordu. Sonunda o cadının bir hayatı vardı ve istediği her erkeği elde edebilirdi. O ise ona dokunan her canlıyı yok etmek istiyordu. Kafasını dağıtmak adına evine gitti. Sonuçta Rebekah'ın ayak basmadığı bir tek orası kalmıştı. Evindeki işleri ayarlarken birden çalan kapı sesi ile kendine geldi. Kapıda eski bir güzel onu bekliyordu. Danika... Geçmişinden yer alan bu güzelle iyi anlaştığı zamanlar olmuştu. Hatta geçirdikleri ateşli dakikalarda... Aradaki tek sorun ise Danika'nın ona olan ilgisinin tek gece ile sınırlı kalmamasıydı. Bir süre bu durum sorun olsa da yeniden arkadaş olmuşlardı. Evde bir süre vakit geçirdikten sonra kızın bar teklifini kabul etti. Kafasını Rebekah'dan uzaklaştırmak ona iyi gelecekti.
Kızla bara gittikten sonra bir kaç tek içki attı. Aslında bu bara gelmek istemiyordu. Aklını kurcalayıp duran güzellik ile ilk kez burada yakınlaşmış ve sonra işler kontrolden çıkmıştı. Bu aklına geldikçe içki sayısı arttı, Danika onu durdurana kadar altı yedi bardak içmişti. Kızla kısa bir geçmiş konuşması yaptıktan sonra çalan müzikle Danika'nın önünde dans edişini izledi. Onu baştan çıkarmaya çalıştığı belliydi. Ama o hariç neredeyse bardaki her erkek üstüne atlamak istiyordu. O an düşündü belki de karşı cinsle yakınlaşmak biraz olsun kafasını rahatlatabilirdi. Niyeti şimdilik yatağa atmak olmasa da ayağa kalkıp Danika'a sokuldu ve onun bedenine sürtünerek seksi dansını sürdürmesine izin verdi. Bu sırada oda ellerini kızın beline dolamıştı.
| |
|
Rebekah Oswald Cadı l Admin
Mesaj Sayısı : 110 Kayıt tarihi : 30/04/13
| Konu: Geri: Baştan Çıkarıcı Salı Kas. 12 2013, 21:22 | |
| İş,iş,iş...Son birkaç gündür hayatının tamamını kaplayan ve onu meşgul eden tek şeydi. Her zamankinden daha az uyuyor, daha çok çalışıyor, sonunu ya da almak istediği intikamı düşünmeden en tehlikeli görevlere tek başına katılıyordu. Daha açık olmak gerekirse rebekah... kaçıyordu. O lanet periyle geçirdikleri zevk dolu dakikalardan sonra duyduğu suçluluk duygusundan, sabah koynunda uyandığında hissettiği pişmanlıktan, sürekli aklını meşgul edip ona bir türlü rahat vermeyen david'ten kaçıyordu. İşin aslı sadece bunu yapmaya çalışıyordu çünkü ne kadar denerse denesin ya da uğraşırsa uğraşsın ne hissettiği saçma sapan duygulardan ne de aklından bir türlü çıkmayan david'den kurtulamıyordu. Sürekli olarak katıldığı görevler ona benliğini dinlendirmek için ufak bir nefes alma süresi yaratmaktan başka bir işe yaramıyordu lakin en azından onu bir süreliğine herşeyden uzaklaştırıyordu. Yeni bir mola verebilmek adına otel odasındaki soğuk yatağından isteksizce kalkıp üzerine seksi bir kıyafet giyerek saçlarıyla bir süre oynayıp son derece baştan çıkarıcı olduğuna karar verdiğinde gözlerini kapayıp görev yerine yani bara gitmek için odaklandı. Gözlerini aladığında barın giriş kapısındaydı. Derin bir nefes alıp içeri girdi ve hissettiği aurayla bütün dengesi alt üst olurken sağlam bir küfür savurdu.
David... O buradaydı. Lanet olsun neden şimdi karşılaşmak zorundaydılar? Görevi karşı taraftan güçlü bir cadı olan lucien'ı baştan çıkarıp onu tuzağa düşürmekken hemde... Gözlerini birkaç saniyeliğine kapatıp açtı ve yüzüne herhangi bir duygu yerleştirmemeye özen göstererek kalabalıkta ilerlemeye başladı. Erkeklerin gözlerini üzerinde hissedebiliyor olmak garip bir şekilde rahatsız hissettirmişti. Elbette bu rahatsızlık david'i başka bir kadınla gördüğünde hissettiklerinin yanında oldukça hafif kalmıştı. Dişlerini farkında olmadan sıkıp yüzüne bir gülümseme yerleştirerek ağır adımlarla onların yanına ilerledi. Düz bir sesle ''David... Görüşmeyeli nasılsın?''diye sordu. | |
|
David Collins Cadı l Felsefe ve İmitasyon Profesörü
Mesaj Sayısı : 118 Kayıt tarihi : 24/06/12 Yaş : 31
| Konu: Geri: Baştan Çıkarıcı Çarş. Kas. 13 2013, 15:20 | |
| Aklından çıkarmayı bir türlü beceremediği belası hala aklını meşgul ediyordu. Bu durumdan kurtulmanın bir yolu yok gibiydi. Evinde bununla uğraşırken geçmişten hiç beklemediği bir misafir kapısında belirdi, Danika... Onunla bara gittikten sonra her şey daha basit olması gerekirken zorlaşmıştı. Rebekah ile ilk burada tanışmıştı. O an gözünün önüne geldiğinde dişlerini sıktı. Hiç düşünmeden içki bardaklarını devirirken Danika'nın onu durdurması ile içkilerden biraz olsun uzaklaşıp ona yaklaştı. Hala barın kenarında duruyorlardı. Ama cadı çalan müzik ile dans etmeye başlamıştı. Baştan çıkaran gösteri etraftaki tüm erkeklerin onunla ilgilenmesine neden oldu. Sarı saçları, mavi gözleri ve bedenini saran dar elbise ile harika görünüyordu. Bedenine sürtünen beden istemese de onu etkilemeye başlamıştı. Sonuç olarak bazı şeyler kafa karıştırıcı olsa da o bir erkekti ve bir dişi eğer ne yapması gerektiğini bilirse kolayca baştan çıkarabilirdi. Kanına karışan alkol etkisini gösterirken bedeninde daha fazla hissettiği temasla kızın belini tuttu. Bir eli saçlarında gezerken yumuşak tenine dokunmak için bir hamle yaptı. Elleri kızın bedeninde gezerken Danika'nın hareketleri daha da artmıştı. Bir süre sonra ayaklanıp bedenini tamamen ona bastırıp boynuna bir öpücük kondurdu. Cadı erkekliğine dokunduğu an elini yakaladı. O an aklına gelen şeyle onu uzaklaştırdı ve dolu kelimeler ağzından döküldü. Kız erkekliğinden uzaklaşsa da hala onunla dans ediyordu. Oda bir süre müzik ile harekete geçti kendi açısından Danika ile hiç bir temasta bulunmuyordu ama kız ara ara göğsünün üzerinde ellerini gezdiriyordu. Tam o anda hissettiği koku ile dondu. Kafası böylesine güzelken kokuyu algılaması tuhaftı, üstelik Danikanın baş döndürücü parfümüne rağmen Rebekah'ın varlığını hissetmişti. Kızın varlığı ona daha fazla yaklaşırken Danika dan bir adım uzaklaştı. Rebekah ile göz göze geldiklerinde anlık bir hareketsizlik yaşadı.
"İyi... Rebekah... Peki sen..."
Konuşması bittiğinde araya Danika girdi.
"Hadi ama Dav mızıkçılık yapıyorsun, dans et benimle... Eski günlerde olduğu gibi..."
"Bence yeterli bir söz verdim ve tuttum"
Kendini kontrol etmek istercesine bara yöneldi ve Danika yüzünden yarım kalan bardağı kafasına dikti.
| |
|
Rebekah Oswald Cadı l Admin
Mesaj Sayısı : 110 Kayıt tarihi : 30/04/13
| Konu: Geri: Baştan Çıkarıcı Çarş. Kas. 13 2013, 17:10 | |
| Bardan içeri girer girmez onun aurasını hissetmek nutkunun tutulmasını sağlamıştı. Bir an için çok kısa bir süreliğine de olsa içindeki suçluluk duygusuyla görevi önemsemeksizin burdan gitmeyi düşünse de zorlukla saçma sapan hislerini bastırarak kararlı adımlarla güçlü durmaya çalışarak onu yanına gitmişti. Bu bilinçli yaptığı bir şey değildi aslında ayakları onu david'in yanına sürüklemişti. Herşey kontrolünün dışında gelişirken gördüğü manzara öfke ve öldürme isteği yaratmıştı. David'e arsızca sırnaşan cadıyı işkence ede ede öldürüp ona dokunun ellerini kırmak için büyük bir istek duyarken dişlerini sıktı. Lanet olsun neler oluyordu ona? Bu... Bu olamazdı değil mi? Gerçekten onu kıskanıyor olamazdı. Kahretsin... Kıskanıyordu. Bu durumu hazmetmeye çalışırken normal davranmak için insan üstü bir çaba sarf ederken david'in sözleriyle gözleri onun gözleriyle buluştu. Ah lanet... Aslında hiç iyi değildi. Sürekli onu düşünüp arzuluyordu. Şimdi bile ona dokunmamak için kendiyle büyük bir savaş verirken hissettiği suçluluk duygusu onu içten içe bitiriyordu. Bütün bunlara rağmen onun kokusunu derin bir nefesle içine çekerken '' iyi sayılır...'' dedi. O sırada aralarına giren cadıya kötü bir bakış attı. Gözleri yeniden yakışıklı cadıyla buluştuğunda '' Dansınızı bölüyorum sanırım...'' dedi. Sesi düz olsa da ufak bir ima vardı. David'in ardından oda bara yönelip kendine bir içki söyledi. Gözüne bozulan gömlek yakası takıldığında ona uzanırken '' İzin ver gömleğini düzelteyim. Böyle tuhaf duruyor'' diyerek uzanıp düzeltti.
Elleri bir süreliğine de olsa onun bedenine dokunurken oldukça yakınlaşmışlardı. Kendini zorlayarak geri çektiğinde içkiyi kafasına diktiği esnada görevini gördü. Gözlerini david'in gözlerine dikerek '' Benim halletmem gereken bir işim var size iyi eğlenceler. '' diyerek omuz silkip '' Görev beklemez'' diye cümlesine ekleme yaptı. Lucien o sırada harekete geçtiğinde onu gözleriyle takip ederken '' ve lanet olsunki o gidiyor. Ona ve bilgilerine ihtiyacımız varken...'' diyerek hızla kalkıp '' Sonra görüşürüz'' diyerek onların yanından ayrıldı. Kalabalığın arasından hızla geçip tamamen -yanlışlıkla- görevine çarpıp yere düşerken lucien tarafından belinden yakalanmıştı. Gözlerini kaçırıp masum kız rolüne bürünerek ona teşekkür edip onla konuşmaya bir süre sonra da dans etmeye başladıklarında aklı barın yanında içki içen david'deydi. | |
|
David Collins Cadı l Felsefe ve İmitasyon Profesörü
Mesaj Sayısı : 118 Kayıt tarihi : 24/06/12 Yaş : 31
| Konu: Geri: Baştan Çıkarıcı Perş. Kas. 14 2013, 20:18 | |
| Danikan'nın hareketlerindeki aşırılık ve sarhoş kafası yüzünden bir süre onun tene dokunmuş, kızın istediği gibi onunla ilgilenmiş olsa da bu durum kısa sürmüştü. Aklında hala Rebekah varken hiç bir kadına dokunabileceğini sanmıyordu. Bunu düşününce Rebekah'ın kalbini ele geçirdiğinden neredeyse emin oldu. Yine de hala bir şekilde direniyordu. Yani en azından ondan uzak duruyordu. Ortada bir gerçek vardı, onu bir kez daha görürse bir daha asla bırakmazdı. Burnuna dolan koku onu ele geçirirken Danika'dan daha da uzaklaştı. Rebekah'ı gördükten sonrada onu tamamen bıraktı, cadı ise hemen itiraz kelimelerine başladı. Danika'ın tüm derdini biliyordu. Onunla bir kaç kez yatakta vakit geçirmişti, kız ise bu sayının daha fazla olmasını istemişti. Kimseye bağlı olmak istemeyen benliği onu kolayca reddetmiş ola da şu an yanında kanlı canlı duran Rebekah ile bu durum aynı değildi. Sadece gömleğini düzeltmek için ona yaklaşmış olsa da bu durum teninin ateş alması için yeterli olmuştu. Kendine bir bardak içkği koyup onuda kafaya diktiğinde Rebekah'ı süzdü.
"Teşekkür ederim."
Danika, diğer yanına yerleşip başını omzuna koyduğunda kıza tek bir kelime edemedi. Rebekah'ın sonraki konuşmaları ile onun neden burada olduğunu öğrenmiş oldu. Böylesine güzel olmasının tek nedeni görevdi demek ki hoş görev için olmasa bile o ne giyse güzeldi. Cadı görev için ayaklanırken onu durdurmadı onun da kendisi gibi görevine bağlı olduğunu biliyordu. Yinede bu onun görevine karışmayacak olduğu anlamına gelmiyordu.
"İyi şanslar, güzelim..."
Rebekah, gider gitmez Danika daha da rahat bir şekilde davranıp kucağına oturdu. Artık bu durum onu sıkıyordu. Cadı kucağına oturduğu yetmezmiş gibi birde dudaklarını öpüştü, dudaklarının arasından ise onu evine götürmesini söylüyordu. Bu durum iyice sinirlerini gererken onu kucağından indirip hiç olmadığı kadar sert bir şekilde onu uyardı, pes eden cadı sonunda uzaklaşırken derin bir nefes alsa gözleri Rebekah'ı ararken gördüğü manzara dişlerini sıkmasını sağladı. Cadı, Rebekah ile dans ediyor onun olana elin sürüyordu. Bir süre için görev olduğu bilerek beklese de dayanamadı. Hızlı bir şekilde ilerleyerek Rebekah'ın yanına giderek cadının ellerinden kızı aldı. Cadı ise yapmaması gereken bir şeyi yapmış ona kafa tutmuştu. Saniyeler içinde mırıldandığı lanet yüzünden cadının bedeninde yarıklar açılarak kanlar içinde yerde olmasını sağladığında Rebekah'ı kendine çekerek bir büyü daha mırıldandı. Saniyeler içinde Rebekah ile birlikte barın en karanlık köşesinde belirdiklerinde onu duvara dayadı.
"Görevini mahvetmiş olabilirim ama benimde sınırlarım var senin bedenim benim..."
Çok kısa olan bu açıklamadan sonra onun dudaklarına kapandı. Artık hiç bir şeyin onu durdurmayacağı oradaydı. Bundan sonra yapacak tek şey Rebekah'ı kendine ait kılmaktı. | |
|
Rebekah Oswald Cadı l Admin
Mesaj Sayısı : 110 Kayıt tarihi : 30/04/13
| Konu: Geri: Baştan Çıkarıcı Perş. Kas. 14 2013, 22:55 | |
| David'in omzuna başını koymaya cürret eden cadı hakkındaki planları gittikçe derinleşirken kendini zorlukla zapt ediyordu. Bu... buna dayanamıyordu. Karşısındaki yakışıklı cadıya başka kadının ya da kadınların dokunduğunu bilmek, görmek ya da düşünmek içindeki yeşil şeytanı uyandırıyor o da öldürmek üzerine kurulu hayatı olan intikamcı yanını ortaya çıkarıyordu. Kendine engel olmak adına kafasını içkiyle meşgul etmeyi denerken yaptığı hatayı hatırladı. Hissettiği suçluluk duygusuyla öfkesini dizginlemeye çalışırken fark ettiği şeyle dondu. O,o az önce aralarında hiçbir bağlayıcı etken yokken david'den başka biriyle olmayı hata olarak mı nitelendirmişti?İşlerin daha da kontrolden çıktığını hissederek sıkıntılı bir nefes aldı. Cadının teşekkürünü bir baş hareketi ile birlikte tatlı bir gülümsemeyle karşılarken bu geceki hedefini görmüş görevinin gitmek için harekete geçmesiyle de david'i o kızla hiç yalnız bırakmak istememesine rağmen gitmek zorunda kalmıştı.
Lucien'la dans ederken gözü bir ara aklından bir türlü çıkmayan yakışıklının olduğu tarafa kaydığında ölümlerden ölüm beğendirmek istediği cadının onun kucağına yerleştiğini görerek sinirle dişlerini sıktı. Şuan içinde bulundukları duruma lanetler okurken içten içe kendine kızmayı da ihmal etmiyordu. Mantığının 'Adam başka kadınlarla gününü gün etsin sen biriyle yattığın için suçluluk duyup herşeyden uzaklaş aptal' diye bağıran sesini bastırarak görevine odaklandı. Lucien'ın elleri bedeninde gezmeye başlamış ve bedenlerini birbirine daha da yaklaştırmıştı.
Dudakları onunkilerle yakınlaşırken tereddütle durduğu esnada cadının kolları arasından hızla çekilmişti. Ondan sonra olanları şaşkınlıkla izledi. Barın en karanlık yerinde duvara yaslandığında kendine gelmeyi başararak '' Ne yaptığını sanıyorsun david? Görevimi mahvettin. O adam bize lazımdı.'' diyerek cadıyı az önceki kadınla o derece yakınlaşmış olmalarının verdiği sinirle bir güzel azarlamıştı. Karşılığında duyduğu cevapla dengesi alt üst olmuş bir şekilde hayatında ilk kez kekeleyerek '' N-Ne?'' diye sorduğu esnada dudaklarına kapanan dudaklara tereddüt etmeden direk karşılık verdi. Onu bir süre öptükten sonra zorlukle geri çekilerek nefes nefese bir halde '' David... Bence durmalıyız. Aramızdaki bu şeyin ne olduğu konusunda en ufak bir fikrim yok ama her neyse gittikçe sarpa sarıyor'' dedi. | |
|