| Vahşi Güzel | |
|
|
Yazar | Mesaj |
---|
Tegan O'connor Ateş Perisi
Mesaj Sayısı : 157 Kayıt tarihi : 27/10/12 Yaş : 34 Lakap : Ukala
| Konu: Vahşi Güzel Cuma Nis. 18 2014, 21:58 | |
| Evinde kendine ait bir peri kızı gerçeğine oldukça çabuk alışmıştı. Anya ile geçirdiği ilk gün doğru karar verdiğine emin olmuştu. Geçen günler ise bu kararının doğru olduğunu ona vurguluyordu. Anya, hep zor kızı oynuyordu. İtaatkar bir köle olmayacağını sürekli olarak vurgularken bu onu sadece eğlendiriyordu. En başından beri istediği asıl şey Fia ve Jared'ın ilişkilerine benzer bir şeydi. Elinde olan peri kızının ise aşık Fia gibi olacağı günler gelir miydi? Buna cevap veremiyordu. Yine de teni, tadı, kişiliği her saniye ona daha da bağlanmasına neden oluyordu. Tüm itirazlarını gölgede bırakan ateşli bir sevişme geçmişken aralarında derin bir uykuya daldı. Yarın bu tatlı bedenden bir süre uzak olacaktı. Jared'a verdiği söz yüzünden yapması gerekenler vardı. Fia ile aralarında geçenlerin yarattığı suçluluk hala derinlerde bir yerde olsa da dostunun hala suratını dağıtmak için hamle yapmaması peri kızının ona hiç bir şey söylemediği anlamına geliyordu. Bu bir yandan iyi, bir yandan kötü olmuştu. İyiydi, çünkü arkadaşı hala en yakın dostuydu. Kötülüğü ise suçluluğu olduğu gibi hissediyor olmasıydı. O günden sonra Fia ile her yan yana geldiklerinde ondan özür dilemişti. Peri kızı da zamanla soğuk davranmayı bırakmıştı. Hatta bazı günler yeniden onunla antrenman bile yapmıştı. Aklında Anyanın tadı varken, Fianın şeker gibi tenini arzulamıyor, bal gibi dudaklarına kapanma isteği duymuyordu. Sabah evden ayrılırken peri kızını duvara yapıştırıp dudaklarına ateşli bir öpücük kondurup evden ayrıldı. Yapması gereken bir kaç işten sonra eve dönecekti.
İlk işi Jared ile birlikte bir grup periyi katletmekti. Her biri dostunun amcası tarafından özenle eğitilmişti, onlar için zor olsa da imkansız kurbanlar değillerdi. İşleri bittiğinde ikisi de yaralanmıştı, direk eve gitmek istese de bir süre dostunun yanında kaldı. Fia, her ikisi ile de ilgilenmişti. Ona bakarken aklına yine Anya geldiği için kendini toparlayarak eve gitmeye karar verdi. Kalan son işi için evde küçük bir toplantı yeterliydi. İki muhbiri ile eve girdiğinde Anya'ı önce göremedi ama evden ayrılamayacağı bir gerçek olduğu ve hala aurasını sezdiği için onu kafasına takmadan adamlarla salona ilerledi, ardından da öğrenmesi gerekenler adamların dudaklarından teker teker dökülmeye başladı.
| |
|
| |
Anya Showalter Su Perisi
Mesaj Sayısı : 109 Kayıt tarihi : 06/10/13
| Konu: Geri: Vahşi Güzel C.tesi Nis. 19 2014, 00:07 | |
| Tutsaklık onun şuan içinde bulunduğu duruma tam olarak uymuyordu. Her sabah giyinirken aynada gördüğü işaret ona bir köle olduğunu hatırlatıyor olmasına rağmen yaşadıkları oldukça farklı şeylerdi. Bir zindanda boynunda zincir her güne farklı bir işkence yaşayan evin angaryalarını yapıp efendisini eğlendirip işi bitince hücresine dönen bir esir şüphesiz herkesin kafasında canlanan bir şeydi fakat anya’nın bu durumla yakından uzaktan alakası yoktu. Buraya zorla getirildiği ilk andan itibaren tegan adındaki o tuhaf peri onun rahat edebilmesi konusunda oldukça titiz davranmıştı. Baş ağrısıyla ya da herhangi bir problemiyle sanki değer verdiği biriyle uğraşırmış gibi ilgileniyordu. Evde ise özgürdü. Tamam dışarı çıkamıyordu ama evin içinde istediği gibi dolanıyordu. Tabi tüm bunları yapıyor olması onu burada zorla tuttuğu gerçeğini değiştirmediğinden davranışlarındaki inatçı tutum devam ediyordu. Her fırsatta onun kafasını şişirmek adına durmaksızın konuşup sinir olacağını düşündüğü şeyleri gerçekleştirse de akşam herhangi bir şey değişmemişti.
Peri ile ateşli dakikalar geçirdikten sonra yine onun kolları arasında uyuyakalmıştı. Sabah artık neredeyse alışmaya başladığı erkeksi kokunun ciğerlerini doldurmasıyla gözlerini araladı. İç çekerek yataktan kalkıp üzerini değiştirdi. Tegan adlı perinin tüm gün evde olmayacağını bildiğinden kendisini duvara dayadığında pekte sorun çıkarmadan öpücüğüne karşılık verdi. O gittikten sonraysa evin deyim yerindeyse altını üstüne getirmişti. Önce can sıkıntısından kütüphaneye gidip kendine kitap ararken ortalığı savaş alanına çevirmiş ardından mutfağa girip sinirini sebze ve meyvelerden çıkartarak yemek hazırlamıştı ama mutfağı dağınık bırakmıştı. Bahçede de biraz vakit geçirdikten sonra eve girdiğinde tegan’ı gördü.
Yanındakileri fark etmesi zaman almıştı. Önemli bir toplantı üzerinde olduklarını anladığında sinsice gülümseyip son ses müzik açıp salona daldı. Müziği kapatıp odadakilere döndü gülümseyerek '' Ah sanırım önemli bir toplantınızı böldüm üzgünüm '' dedi. Tegan’a gıcık bir şekilde gülümserken hiçte üzgün olmadığı anlaşılıyordu. Perilerin kendisine yiyecekmiş gibi bakmasını umursamayarak saçlarını savurup odadakilere göz kırptı. İşveli bir şekilde '' Her neyse ben en iyisi sizi yalnız bırakayım '' diyerek kıvırtarak odadan geldiği hızla çıkarken tökezleyip adamlardan birinin kucağına düştü. | |
|
| |
Tegan O'connor Ateş Perisi
Mesaj Sayısı : 157 Kayıt tarihi : 27/10/12 Yaş : 34 Lakap : Ukala
| Konu: Geri: Vahşi Güzel C.tesi Nis. 19 2014, 23:17 | |
| Görev sonrası dostunun evine gitmişti. Aslında eve gitmek ilk seçeneği olsa da henüz kimsenin Anya'dan haberi yoktu ve içindeki suçlulukla eve adım atmıştı. Fia, onlarla ilgilenirken peri kızı ile kısa bir süre göz göze geldi. Aralarında geçen şey sır olarak saklanıyordu ve ona bakan gözlerinde bir teşekkür vardı. Ama sadece bir kaç saniye sonra evdeki peri kızı aklına düştü. Bu yüzden toplantısını bile evde yapmaya karar vermişti. İki muhbir eve gideceklerini öğrendiklerinde oldukça şaşırmışlardı, çünkü o evine kimseyi almazdı. Dostları dışında... Tek gecelik kızlar bile bu ayrıcalığa sahip değildi. Toplantıya başladıkları sırada son ses açılan müzik susmalarını sağladı. Anya, yine iş başındaydı. Onu sinirlendirmek için her şeyi yapıyordu. Neden sadece anlaşmaya çalışmıyordu, o zaman belki özgürlüğüne daha çabuk kavuşurdu. Gerçi yine de onu bırakıp, ondan uzak durabileceğini sanmıyordu. Her gün ona daha fazla bağlanıyordu. Kendi doğrularını bozacak kadar hemde... Bu iyi düşünceleri perilerin bakışlarını gördüğünde çabucak yok oldu. İçindeki öldürme isteği artmış ve uyuyan canavarı uyandırmıştı. Muhbirlerle işi bittiğinde kesinlikle bu evden sağ çıkamayacaklardı. Öfkesi ses tonuna yansırken kısa konuştu.
"Evet, Ayna böldün..."
Öfkesinin kesinlikle Anya'nın yaptığı hareketle alakası yoktu. Tamamen kıskançlık yüzünden bu durumdaydı. Peri kızının gitmeye yeltenmesi onu rahatlatsa da sonra olanlar ve perinin ona düşmemesi için dokunması deliye döndürmüştü. Evet yardım etmeye çalışmıştı. Ama yine de bu onun olana dokunulduğu gerçeğini değiştirmiyordu. Kızı kendine hızlı bir hamle ile çekerken onunla göz göze gelip sıkıca tutup bir büyü mırıldandı. Anya, zindana gittiğinde adamlar ile yalnız kalmıştı. Onlardan alacağı bilgiyi hızlı bir şekilde aldıktan hemen sonra her ikisinin de boğazını kesti. Adamların acı dolu çığlığı zindana kadar ulaşmıştı.
Üstünü temizleme zahmetine girmeden zindana gittiğinde Anya ile göz göze geldi.
"Beni delirtmek den zevk aldığını biliyorum, Anya... İşin aslı bu durum beni de eğlendirmiyor değil ama benden başka bir erkeğin sana dokunmasına izin vermek... İşte bu asıl deli benle tanışman için bir fırsat... Olacakları kendin istedin..."
Bir büyü ile kızı tavandan uzayan kelepçelerle bağladı. Anya, savunmasız bir haldeyken ona yaklaşıp dudaklarına kapanıp öpmeye başladı. Bir yandan da onu çıplak bırakıyordu. Öpücüğüne karşılık bulması biraz onu sakinleştirmiş olsa da deliliği hala geçmemişti. Geri çekilip onu tamamen çıplak bıraktığında elinde beliren kırbaçla onun tatlı poposuna bir kaç kez vurdu.
"İşte şimdi asıl istediğin şey oldun, Anya... Benim kölem, çığlık atmanı istiyorum... Tüm evi inletecek kadar yüksek sesle..."
| |
|
| |
Anya Showalter Su Perisi
Mesaj Sayısı : 109 Kayıt tarihi : 06/10/13
| Konu: Geri: Vahşi Güzel Salı Nis. 29 2014, 00:01 | |
| Tegan’ı sinirlendirip kendisinden bıkmasını sağlamak adına kasıtlı olarak yaptığı bir sürü şey vardı. Düşmekse bunların arasında yer almıyordu. Topuklularla arasının her zaman oldukça iyi olduğu düşünülürse kendisine ne olduğundan tam olarak emin değildi. Birkaç saniye. Sadece birkaç saniye öncesinde iyiydi sonra bir anda başı dönmüş ve sendelemişti. Dengesini bulanıklaşan görüşü yüzünden bulamayıp yere düşerken kendisini bir perinin kolları arasında bulmuştu. Anya doğru düzgün bir tepki veremeden tegan onu kolları arasına almıştı. Şaşkınlıkla onun yüzüne baktı. Mırıldandığı sözlerin ne olduğunu tam olarak yakalayamamıştı fakat gözlerindeki o insanı ürküten öfkeyi, öldürme isteğini gayet iyi görmüştü. Bir başka yere ışınlanmasıysa o kadar ani olmuştu ki dengesini korumakta zorlanmıştı. Derin bir nefes alıp etrafına bakındığında zindanda olduğunu fark etti anlaşılan onu ne yaptığını bilmeden oldukça sinirlendirmişti. Duyduğu çığlıklar yerinde sıçramasını sağlarken saniyeler içinde kanlar içindeki tegan’ı gördüğünde elinde olmadan birkaç adım geriledi.
Duydukları şok olmasını sağlarken zorlukla ''Ne? '' diye sorabildi. Bileklerinde hissettiği soğuklukla bağlandığını anladı. Çaresizlik hissi dalga dalga bedenini ele geçirirken dudaklarına kapanan, tadına artık neredeyse alıştığı dudaklara istemeyerek karşılık verdi. Mantıken bunu istemiyor olsa bile kendini engelleyemiyordu. Kendisini soymasına ses çıkarmadı. Çıplak kaldıktan sonraysa poposunda hissettiği acıyla çığlık atmıştı. Kırbaçlar çığlıklarının bir süre zindanda yankılanmasını sağlarken gözleri doldu. Gördüğü bu muamele ona fazlasıyla ağır gelmişti. Dudağını ısırıp çığlıklarını bastırırken '' Ben istemedim lanet olası '' diye bağırdı. Sesi anlık bir titreme yaşamıştı. Göz yaşlarına hakim olmaya çalışırken '' Hiç birini ben istemedim. Ne bu eve kapatılmayı ne de senin kölen olmayı ben istemedim '' Dedi.
O sırada gözünden engelleyemediği bir damla yanaklarından süzülmüştü. Gözlerini perinin gözlerine dikerek '' Başımın dönmesi ve düşmem benim hatam değildi. Buna ben izin vermedim ama ne önemi var ki böylelikle senin gerçek yüzünü görmüş oldum. Hiçbir zaman senin için değerli olduğuma ya da beni önemsediğine inanmamıştım zaten… Sen kendi egonu tatmin etmek için başkalarının özgürlüğünü çalan adi herifin tekisin. Ama hakkını vermeliyim oyunculuğun oldukça mükemmeldi. '' Diyerek derin bir nefes aldı. Üzgün ses tonunu gölgelemeye çalışarak '' Neredeyse beni ikna ediyordun '' dedi. | |
|
| |
Tegan O'connor Ateş Perisi
Mesaj Sayısı : 157 Kayıt tarihi : 27/10/12 Yaş : 34 Lakap : Ukala
| Konu: Geri: Vahşi Güzel Salı Nis. 29 2014, 14:18 | |
| Bir erkeğin Anya'nın tenine dokunması kendini kaybetmesini sağlamıştı. Böylesine bir öfkeye alışık değildi, hem de hemde yatağına aldığı bir kız yüzünden... Neler olduğunu bilmiyordu. İçindeki öfkenin yoğunluğu yüzünden oldukça işine yarayan adamları bir çırpıda yok etmişti. Ama dahası da vardı. Onu alt üst eden Anya'a yaptıkları... Öpücüğüne kolayca karşılık bulması onu bir nebze yatıştırsa da bir şeyleri kırmak isteyen yanı yüzünden onu kırbaçladı. Çığlığı tüm evi inletirken durdu ve onu kırbacı yok etti. Duyduğu çığlık onu tatmin ederken kızın çıplak bedenine baktı. Poposu vurduğu için kızarmıştı ama onun haricinde kalıcı hiç bir şey yoktu. Öfkesi olsa da acımasızca değildi, hareketi. Eğer öyle olsa,kız kesinlikle kanlar içinde kalırdı ama ortada kan yoktu. Sakinleşmeye çalışırken kız konuşmaya başlamıştı. Tüm hırçınlığı ile bu ise iyi değildi. Sakinleşmesi gerekiyordu, diğer türlü onu çok istediği halde geri dönüşü olmayacak bir yaraya sebep olacaktı. Peri kızının gözündeki yaş bir anlığına donmasını sağladı. Anya'nın hakkını asla yemeyeceği bazı özellikleri vardı. O da güçlü kişiliğiydi. Kolay kolay ağlamayacak biri olduğunu çoktan öğrenmişti. Onu gerçek anlamda ilk kez üzdüğünü fark ederken, sonraki sözleri ile yeniden çıldırdı. Tüm hareketlerinin sahte olduğunu sanmıştı, bilmediği şey ise onu çoktan sevmeye alışmış olmasıydı. Kızı çözüp odalarına çıkardı ve yavaşça yatırdı. Sırt üstü yatırmıştı, çünkü poposunun hala acıdığını biliyordu. İçindeki çılgınca öfkeye rağmen kendini ona anlatmayı deneyecekti. Yavaşça üzerine uzandığında kulağına fısıldamaya başladı.
"Beni dinle, Anya... Sen, sen beni bu hale sokan kişisin... Üstelik oyun oynamadım sana, benim için değerlisin. Tahmin ettiğinden bile daha fazla üstelik..."
Tenine öpücükler kondururken poposu da şefkatli bir şekilde dudaklarından nasibini alırken her öpücük kırbaç izini ve acısını yok etti. Onu kendine çevirip altına aldığında gözlerinin içine baktı.
"Az önce öyle davrandığım için üzgünüm... Benim gözüm döndü, seni öyle çok kıskanıyorum ki... Hayatımda ilk kez birini böylesine kıskanıyorum... Birilerini köleleştiren bir yanım olduğu doğru ama daha önce hiç bir kıza böyle sahip olmamıştım. Sen ilksin tıpkı bana hissettirdiğin duygular gibi..."
Onu yeniden öpmeye başladı. Hiç bir zorlama yapmadan sadece öpüyor ve yumuşak tenini okşuyordu, eğer istemezse bugün ona dokunmayacaktı. Ama gitmek isterse bu izin veremeyeceği bir şeydi.
| |
|
| |
Anya Showalter Su Perisi
Mesaj Sayısı : 109 Kayıt tarihi : 06/10/13
| Konu: Geri: Vahşi Güzel Çarş. Nis. 30 2014, 20:43 | |
| Anya Showalter güçsüzlüğün simgesi olan göz yaşlarına nadiren teslim olurdu. Gözleri sıklıkla dolsa da kendine hakim olmayı hep başarmıştı şimdiye kadar… Şimdi zindanda özgürlüğünü, her şeyini elinden almış peri tarafından işkenceye maruz kalırken ise hissettiği berbat duyguların bedenini ele geçirmesine çaresizce izin vererek ağlamaya başlamıştı. Yaşadığı onca şey artık ağır geliyordu. Alışmak zorunda bırakıldığı bu hayata uyum sağlamakta zorlanırken tüm gün kendisine tuhaf gelen bir periyle uğraşmak, onun kendisine ara ara hissettirdiği tuhaf duygularla başa çıkabilmek her geçen gün kendisini biraz daha yoruyor ve direncini kırıyordu. Buna daha ne kadar karşı koyabilirdi bilmiyordu fakat şu an ağlıyor olması bu durumun çokta uzun sürmeyeceğini düşündürüyordu. Zincirleri bir anda yok olduğunda yere düşerken kendini tegan’nın kollarında saniyeler içinde başka bir yerde bulmuştu. Etrafa bakma fırsatı bulamadan yatağa yatırılmış olsa da bir süre sonra burnuna dolan parfüm kokusundan bir süredir kaldıkları odada olduklarını anlamıştı. Gözünden birkaç damla yaş yastığa düşerken burnuna dolan yoğun erkeksi kokuyla tegan’ın yakınlığını fark etti.
Kulağına fısıldanan ilk kelimelerin ardından küçük bir çocuk gibi burnunu çekerek ve inatlaşarak ''Ben sana bir şey yapmadım'' dedi. Kadınlığını ön planda tutmayı seven biri olarak çocuklaştığının farkına varsada önemsemedi. Tenine kondurulan öpücükler içindeki bir şeyleri uyandırırken poposundaki acının geçmesiyle iç çekti. Omuzlarını silkerek ''Bana değer verdiğin kısmı ise tartışılır'' diye ekledikten sonra periyle göz göze gelmişti.
Duydukları şaşırtırken bir şey söyleyemeden dudaklarına kapanan dudaklara bir süre dirense de karşılık verdi sonra onu göğsünden iterek ''Bi- bir Ka- kadın olarak mı kı-kıskanıyorsun beni bir köle olarak mı? Ve hissettirdiğim duygular derken ne demek istedin?''diye sordu. Tek kaşını kaldırıp anlamayan gözlerle bakarken ''Seni bol bol sinirden çıldırtan ilk kadın değilimdir herhalde ''dedi. | |
|
| |
Tegan O'connor Ateş Perisi
Mesaj Sayısı : 157 Kayıt tarihi : 27/10/12 Yaş : 34 Lakap : Ukala
| Konu: Geri: Vahşi Güzel Çarş. Nis. 30 2014, 21:30 | |
| Yaptığı acımasızlığının ardından yataktaki kızın kokusu onu yeniden normale döndürüyordu. Üstelik kızdaki bu kırılgan yanı ilk kez görüyordu, tıpkı gözlerinden yaşların böylesine kolay bir şekilde akması gibi... Kulağına fısıldadıklarına karşılık onun çocuksu ve üzgün sesini duydu. Bu da içindeki bir şeylerin ona karşı yumuşamasını sağlamıştı. Aslında ona karşı hiç katı değildi, sorun hissettiği duyguların onu afallatması ve kıskançlık denen şeytanın bedenini ele geçirmesiydi.
"Bana ne yaptığının farkında bile değilsin ve sana değer verdiğim kısmı tartışmaya açık bir konu değil... Çünkü durum ortada..."
Konuşmalarının ardından onun tatlı kokusu ciğerlerini doldururken onun gözlerine baktı. Onun olmasını istediği tek yer, burasıydı. Bedeni ile onun bedenini kaplarken ona hiç kimse dokunamazdı. Anya, onundu, ona aitti. Fia ile başlayan peri kızı istemesi, Anya ile bir tutkuya dönüşmüştü. İşin aslı artık peri kızlarını bile düşünmüyordu. Sadece Anya'ı istiyordu, onu delice kıskanıyordu. Bunu dile getirdiğinde onu delice öptü. Düşünceleri gereği kız onu iterken karşı koymadı. Eğer onu şu an istemezse zorlamamaya karar vermişti. Peri kızının konuşmalarına odaklanırken onun kekelemesi ile gülümsedi. Eli onu dinlerken saçlarında geziniyordu, diğer eli ise bedeninde. Kızın sorularına cevap vermeden önce ona tutkulu bir öpücük verdi ve geri çekildi.
"Evet, Anya seni kıskanıyorum... Seni köle olduğun için değil bana ait bir kadın olduğun için kıskanıyorum. Senden aldığım tadı başka bir erkeğin tadacak olması ya da bedenine dokunması... Bunun ihtimali bile beni çıldırtıyor, beni anlıyor musun?" | |
|
| |
Anya Showalter Su Perisi
Mesaj Sayısı : 109 Kayıt tarihi : 06/10/13
| Konu: Geri: Vahşi Güzel Perş. Mayıs 01 2014, 13:50 | |
| Perinin yaptığı onca şeyden sonra bu davranışları yine durumla büyük bir tezatlık taşıyordu. Onu tanıştıkları ilk günden beri çözmeye uğraşıyordu. Gerçekten ne istiyordu? Beni bu hale sokan kişi sensin demişti. O ne yapmıştı ki? Karşılaştıkları ilk gece tatlı bir işkence etmiş sonrasında da ona mükemmel köle olmadığını göstermek adına her fırsatta damarına basmıştı ki bu konuda sonuna kadar haklı olduğunu düşünüyordu. Gözleri gözlerinde derin bir nefes aldı. Sözleri kafasını karıştırmaya yetmişti yine. Bu duruma uyuz oluyordu. Tam olarak tegan’ın bunu nasıl başardığını bilmiyordu ama her zaman bir şekilde duygularını ve aklını karıştırmayı başarıyordu. Anya’dan özür dilemişti. Bir köleden… Onu üzdüğü için… Bunu genelde birbirlerini önemseyen değer veren insanlar yapmaz mıydı? O kendisine bu kadar kısa sürede gerçekten değer mi vermişti? Öyleyse az önceki işkence neyin nesiydi? İç çekti. Onu asla tam olarak anlayamayacağını düşünmeye başlamıştı. Kıskanması ise mantıksız geliyordu. Anya’da yatağına aldığı diğer sayısız kadından biriydi onun için. İçinden bir ses gerçekten öyle mi dersin diye sorup aklını daha da karıştırırken aklındaki birkaç soruyu periye yöneltmişti.
O sırada söylediği şeye inatla ''Hayır durum pekte ortada değil sürekli aklımı karıştırıyorsun'' dedi sonra dediğini fark edip dudaklarını ısırdı bunu söylememeliydi. Dudaklarına kapanan dudaklara yeniden karşılık verdikten sonra tegan’ın cevabıyla şok oldu. Nefesini tutmuş bir şekilde şaşkınlıkla ona bakarken bir tepki vermesi gerektiğini fark ederek elini nereye koyacağını tam olarak bilemeyerek önce saçlarına sonra onun göğsüne koyup ''Şey… be-ben…'' dediği esnada yanaklarının yandığını hissedip sustu. Hayır lanet olsun galiba kızarmıştı. Derin bir nefes alarak ''Anladığımdan emin değilim yani… yani b-bu ma-mantıksız.'' Dedi. Gözlerini gözlerinden ayırmayarak. | |
|
| |
Tegan O'connor Ateş Perisi
Mesaj Sayısı : 157 Kayıt tarihi : 27/10/12 Yaş : 34 Lakap : Ukala
| Konu: Geri: Vahşi Güzel Perş. Mayıs 01 2014, 14:11 | |
| Durum gayet ortada olduğu için ona cevap vermemişti. Artık gözlerindeki öfke yok olduğundan sadece ona verdiğini değer vardı. Bunu kızında fark etmesi için onun gözlerinin içine bakıyordu. Yine de Anya hala anlamamış gibi durmuyordu. Belki de sadece kabullenemiyordu. İşin aslı o bile duygularını kabul etmemişti. Sadece ona verdiği değeri kabul ediyordu. Onu böylesine delice kıskanmasının başka bir açıklaması olamazdı. Dudaklarına kapandığında tadı yine başını döndürmüştü. Ondan uzak durmak öylesine zordu ki... Ama konuşmak içinde yapması gerekiyordu. Saçlarını garip bir sevgiyle okşarken konuştu. Anya'nın tepkisi ise yine kekelemek olmuştu. Ama tek tepkisi bu değildi. Yanakları kızarmıştı, bunu onda ilk kez görüyordu. Böylesine yüzü kızarmış ve kekelerken öylesine tatlı görünüyordu ki... Bu kalpsiz olan kendisinin bile tatlı bir şekilde gülümsemesine neden oldu. Gerçi kalpsiz olduğunu düşünse bile kalbinin ona karşı devreye girdiği açıktı. Ellerini üzerinden çekmeden sadece gözlerine bakarak ona cevap verdi.
"Bu bana da mantıksız geliyor, Anya. Ama sana değer veriyorum. Seni delice kıskanıyorum. Sen artık benim kölem değil, kadınımsın. Kadınım olarak da seni hep isteyeceğim hatta şu an bile delice istiyorum..."
Peri kızının yüzünde yeni bir şaşkınlık ifadesi görürken yüzünü onun yüzüne yaklaştırdı. Dudaklarında bir süre dudaklarını gezdirip onu yumuşakça öptü. İçindeki vahşi arzuya rağmen öpücüğü oldukça nazikti. Kızın dudakları kendisi için aralanırken öpücüğü derinleştirdi. Elleri ise bedenini okşamaya başlamıştı. Kısa süre nefesleri kesilirken kendini geriye doğru çekti. Aklına gelen şeyle gücünü kıza verdi. Lanet hala üzerindeydi, bunun sebebi ise gitmesine izin vermeyecek olmasıydı. Hala bu evden çıkamazdı ama güçleri ondaydı.
"Bana inanman için sana gücünü geri veriyorum, Anya... Ama yine de gitmeni istemediğim için burada kapalısın... Bunu hala kölelikle karıştırıyor olabilirsin... Ama ben senden artık uzak kalamam sana bağlıyım, Anya..."
Bir süre beklese de, onu yeniden öpmeye başlaması sadece bir kaç saniye sürdü.
| |
|
| |
Anya Showalter Su Perisi
Mesaj Sayısı : 109 Kayıt tarihi : 06/10/13
| Konu: Geri: Vahşi Güzel C.tesi Mayıs 03 2014, 22:49 | |
| İçinden kendine lanetler okudu. Böyle şeyler daha önce hiç başına gelmediği için bedeninin tepkilerini kontrol edemiyordu. Dahası hissettikleri… Hiç kimse tarafından sahiplenilmemiş buna da kendi isteyerek izin vermemişti. Şimdiyse olanlar, onun kendisine karşı olan bu ilgisi ve düşünceli hali içten içe ne kadar inkar ederse etsin hoşuna gidiyordu. Lanet olsun böyle olmamalıydı biliyordu. Onu çileden çıkartmak tegan’ın söylediği gibi zevk vermemeliydi. Yaptığı hareketlerse sadece sinirini zıplatmalıydı tam tersi aklını ve duygularını karıştırmamalıydı. Gün geçtikçe ona alışıyormuş gibi geliyordu. Aslında gibisi fazlaydı alışıyordu ve bu canını sıkıyordu. Anya Showalter bağlanmaktan her zaman kaçan, yalnızken daha iyi olduğunu düşünen biriydi. Bu yüzden şuan ki halleri sinirini bozuyordu. Biriyle birden fazla kez yatmama, zaman geçirmeme kurallarını şuan düştüğü duruma düşmemek için koymamış mıydı?
Saçlarında hissettiği dokunuşları görmezden gelmeye çalışarak onun sözlerini dinledi. Ona bakarak ''Kadının mı ? Ben mi?'' diye sorarken şaşkınlıktan gözleri büyümüştü. Onun gözlerinde kendisine verdiği değeri görmekse konuşmasını imkansızlaştırmıştı. Tam olarak şuan ona karşı çıkması gerektiğini biliyordu ama yapamıyordu. Zorlukla ''Ben…'' dediği esnada dudaklarına değen dudaklarla sustu.
Öpücüğe karşılık verirken bedeninde gezinen eller inlemesini sağlamıştı. Perinin öpücüğün en güzel yerinde geri çekilip söyledikleriyle aklı ve duyguları iyice karışmıştı. Gözlerini gözlerine dikerek ''Birine bağlanmanın nasıl bir şey olduğunu bilmiyorum. Sadece bu…'' diyerek sustu. Ne diyeceğini bilmiyordu. O sırada dudaklarına kapanan dudaklara yeniden karşılık verdi. Nefesi tükendiğinde soluk almak için geri çekildiğinde nefes nefese bir şekilde ''Ben bağlanmak için doğru kadın olduğumu sanmıyorum''dedi. | |
|
| |
Tegan O'connor Ateş Perisi
Mesaj Sayısı : 157 Kayıt tarihi : 27/10/12 Yaş : 34 Lakap : Ukala
| Konu: Geri: Vahşi Güzel Paz Mayıs 04 2014, 23:25 | |
| Anya'nın kafasının karışıklığı bakışlarına yansımıştı. Sözleri bakışlarını desteklerken olanları gözden geçirdi. Daha önce birini delice kıskandığını hatırlamıyordu. Ama onu kıskanıyordu. Değer verdiğini ise artık biliyordu. Bildiği diğer bir şey ise onu seviyor olduğuydu. Şu an bunu dile getirse Anya'nın inanmayacağına emindi. Dakikalar önce ona işkence etmişti, şimdi ise elleri onun elinde kırılacak bir eşya gibi ona dokunuyordu. Dokunuşları sevgiyi gösterirken ona artık bir köle olmadığını söyledi. Başından beri zaten niyeti köle bir peri kızı değildi. Anya'a hissettiği duygularla bu konu imkansıza erişmişti. Kızın kısa sorularına başını sallayarak yanıt verdi. Evet Anya, bu saniyeden itibaren onun kadınıydı. Aksini istememek bir yana düşünmüyordu da... Onu öperken tadı yeniden etkisi altına almıştı. Öpücüğü karşılıkla derinleşirken elleri bedeninde gezmeye başladı. Kızın inlemesi kanının daha fazla kaynamasına neden olurken ona sahip olmak için deli olmaya başlamıştı. Öpücüğü kesip bağlılığını dile getirdiğinde yeniden dudaklarına kapandı. Aslında ona zaman vermesi gerekirdi ama tutkusu devreye girmişti. Onu istiyordu. Yine de Anya, onu ittiğinde karşı çıkmadı. Gözleri onun gözleri ile kesiştiğinde hareket ve tavırları hiç olmadığı kadar tatlı gelmişti. Düşüncelerini tamamen dile getirdiğinde kız, saçlarını sessizce bir süre okşadı.
"Doğru yada yanlış... Sen benim kadınımsın... Bağlı olduğum, olmak istediğim tek kadın... Anya, sen beni en değerli hazinemsin..."
Dudaklarından dökülenlere kendi bile inanamıyordu. Ama kalbi bir şekilde tüm yönetimi ele geçirmiş gibiydi. Yine de bu durum fazla uzun sürmedi. Dudaklarına yeniden kapandığında bu sefer kontrol tutkuya geçmişti. Kızın boynuna yöneldiğinde onun inlemeleri ile göğüslerini avuçladı. Bir eli kadınlığı ile ilgilenirken aşağıya kayarak göğüslerini öpüp, ısırmaya başladı. Daha aşağılara indiğinde hazinesinin en özel yerinin tadına baktı. Öpüyor, emiyor, Anya'nın özünün tadını çıkarıyordu. Kızın çığlıkları odayı doldururken kendini zorlukla ger çekil üzerindekileri çıkarıp Anya'nın bacaklarının arasındaki yerini alarak içine yerleşti. Onu tamamen doldurduğunda hareketsiz bir şekilde kaldı.
| |
|
| |
Anya Showalter Su Perisi
Mesaj Sayısı : 109 Kayıt tarihi : 06/10/13
| Konu: Geri: Vahşi Güzel C.tesi Mayıs 17 2014, 23:09 | |
| Şuan buradan kaçmak, ardına bile bakmadan oldukça uzak ülkelere gitmek ve her şeyi unutmak istiyordu. İçki,müzik dans hatta eğlenilecek erkekler onu kendine getirir miydi? Şüpheliydi ancak bu durum onu boğuyordu. Ne hissettiğinden yada ne istediğinden emin olamamak anya’ya göre değildi. O karmaşıklığı sevmezdi… Peri kızına göre her şey kılıç keskinliğinde net olmalıydı. Hayat bu şekilde daha kolaydı. Yıllardır kendini sınırlayan kurallar koymasının nedeni de buydu değil mi? O aitlik denen şeyden hoşlanmazdı… Gerçekten mi? Bu hoşuna gitmiyor mu? Diyen içindeki sesi öfkeyle susturmayı denedi. İnatla hayır gitmiyor diye içinden kendine bunu defalarca söylerken derin bir nefes alıp kendini toparlamaya çalıştı. Kendine içinde bulunduğu durumu hatırlattı. O bir köleydi ve özgürlüğü zorla elinden alınmıştı. Tegan’ın gözlerinde görebildiği değer, sözleri direncini ve koyduğu duvarları parçalamaya başlamıştı hissediyordu. Ona karşı koyabilmek adına bir şeyler düşünürken bedenindeki dokunuşlar tahrik ediyordu.
İşkence gördüğü anları hatırlayarak periye karşı durmayı denemişti fakat algıladığı tat hoşuna gidiyordu ve bedeni istemeden öpücüğe, dokunuşlara cevap veriyordu. Büyüsünün geri döndüğü kısmı tam olarak aklından çıkmıştı. Son bir direniş gösterip kendisinin doğru kadın olmadığını söyledikten sonrası nefesini kesmişti. Bağlı olmak… Anya’ya hayatında başka kadın olmayacağını söylemişti ve bu bu fazlaydı. Tegan tam tersi davranmalı böylelikle içindeki karışıklığa son vermeliydi ancak o her seferinde duygularıyla oynamayı seviyordu.Bir şey söyleyemeden dudakları örtüldüğünde iç çekip kendini ona teslim etti.
İnlemeleri odayı doldururken onu en mahrem yerinde hissettiğinde çığlıkları inlemelerine karışmıştı. Dayanamayacağı ana geldiğinde nefes nefese ''Tegan… '' derken onu içinde hissettiğinde biraz olsun rahatlamıştı. Perinin hareketsizliği işkenceden farksızken aklına gelen şeyle dondu. Tereddütle ''Te- Tegan '' dedi. Sesinde saklamaya çalıştığı bir korkuyla ''Sadece emin olmak için soruyorum… Sen… Sen korunuyorsun değil mi? '' diye sordu. Ona cevap verme fırsatı tanımayarak ''Yani kazara bir bebek istemezsin dimi. O yüzdende korunuyorsundur? '' diye sordu. Gözleri lütfen korunuyor ol dercesine bakıyordu ve sessizliğe gömülmüştü. | |
|
| |
Tegan O'connor Ateş Perisi
Mesaj Sayısı : 157 Kayıt tarihi : 27/10/12 Yaş : 34 Lakap : Ukala
| Konu: Geri: Vahşi Güzel Paz Mayıs 18 2014, 22:12 | |
| Varlığından bir haber olduğu kalbi yönetimi devraldığında dudaklarından tüm hisleri dökülmüştü. Bunun geri dönüşü yoktu. Çünkü kelimeler söylendiği şekilde kalır ve hafızalara kazınırdı. Hem zaten geri almak istediği de yoktu. Anya'nın bir gerçeği bilmesi gerekiyordu. Hala kölesi olduğunu düşünüyorsa çok yanılıyordu. Peri kızı artık onun kadınıydı. Bir köleyi asla bu derece de kıskanmaz onun için birini öldürmezdi. Evet belki tutku ve şehvet olurdu ama bu kıskançlık duygusu işin içinde duygular olmadan mümkün değildi. Bu yüzden ona değer verdiğini bilmesini istiyordu. Baştan çıkaran dokunuşlar ve öpücükler ile kalbi devre dışı kalarak bedeni tutkusunun eline geçti. Bedeninin her bir kısmını diliyle tadarken sonunda yine onunla bir bütün olmuştu. Hareketsiz kaldığında Anya'nın bakışları ile karşılaştı. Şu an baştan çıkmış iki bedene de işkence ettiğini biliyordu. İçinde olma hissinin verdiği keyif kelimelere dökülebilecek kadar güzeldi. Bunun olabildiğince tadını çıkarmaya çalışırken duydukları ile peri kızına baktı. Son zamanlarda korunduğu söylenemezdi. Anya'ı kendine ait yapmaya karar verdiğinden beri korunmuyordu. Bir bebek fikri başka bir dişi ile rahatsız edici gelse de konu Anya olunca gözüne hoş göründüğü bile söylenebilirdi. Bu hırçın kızın elinde ikisine ait bebeği hayal etmek histerik bir şekilde kahkaha atmasına neden oldu. Vahşi güzelinden nasıl bir anne olurdu, emin değildi. Ama bütün yaşanılanlardan sonra Anya hamile ise bu kesinlikle şaşırtıcı olmayacaktı. Kahkahası sona ererken Anya'nın soru dolu gözlerine bakarak konuşmaya başladı.
"İşin aslı güzelim... Bebek senden olacaksa bu beni hiç de rahatsız etmiyor, çünkü sen benim kadınım ve değer verdiğim hazinemsin. Korunma kısmına gelirsek başında bir kaç kez korunmuş olsam da son zamanlarda bunu hiç yapmadım. Bu hiç aklıma gelmemiş olsa da şu an bile hamile olabilirsin..."
Açıklaması peri kızını daha da şaşkınlığa uğratmış olsa da bedeni artık ilgisizliğe tahammül sınırını çoktan aştığında önce kızın içinden çıktı ve hemen ardından sertçe içine yerleşti. Tüm hareketleri vahşi ve sert darbelerden oluşurken Anya çığlık atmaya başlamıştı. Kızın göğüslerini dişlerinin arasına alıp emerken, elleri de tüm bedeninde geziyordu. Anya'nın tatmin çığlığını duyduğunda yeniden yavaşladı. Kendini olabildiğince sıkarak bir sürede yavaşça hareket etti, yeniden kendini kaybettiğinde peri kızının çığlığı ile onunla birlikte tatmin olarak kendini yana attı. Kızı kollarına çekip, arkadan sıkıca sarıldı. Bir eli kızın şu an dümdüz olan göbeğinde gezerken, bir diğeri göğüs ucuyla oynuyordu. Dudakları boynunda hafif, hafif gezinirken konuşmaya başladı.
"Cevap vermene fırsat vermedim benim vahşi güzelim... Yoksa sen çocuklara karşı biri misin? Gerçi tepkin o yönde..."
| |
|
| |
Anya Showalter Su Perisi
Mesaj Sayısı : 109 Kayıt tarihi : 06/10/13
| Konu: Geri: Vahşi Güzel Perş. Mayıs 22 2014, 23:14 | |
| Birlikte oldukları o kadar süre boyunca bu konuda ona nasıl güvendiğini bilmiyordu. Mantıklı tarafı kendisine yasattığı tuhaflıklara ve onun garip bulduğu davranışlarına rağmen ağır basmış olmalıydı. Kendini onun oyuncağı, kölesi olarak görürken tegan’ın bir eğlenceden başka bir gözle bakmadığı kızla sevişirken önlemini alacağını düşünmüştü. Şimdiyse bunu sorma gereği hissetmişti… Tarafsız bakmak gerekirse kim hiçbir önem arz etmeyen birinin geleceğini etkilemesine izin verirdi ? Hiç kimse. Ona sonsuza dek bağımlı kalmasını sağlayacak bir bebeği ise düşünmezdi bile bunu önlemek adınaysa her türlü önlemi alırdı. İç çekti. Peki kim tek bir kişiye sonsuza dek bağlı kalmak isterdi ki? Ya o kadar büyük bir sorumluluk? Anya istemezdi. O sıradan bir ilişkiden bile kaçan biriyken annelik gibi kutsal ama bir o kadar zor bir şeyi üstlenebilecek biri olmadığını düşünüyordu. Perinin kahkahası odayı doldururken anya pek etkili olmadığını fark etse de içini rahatlatmaya çalışıyordu. Tegan bu konuda bu kadar düşüncesiz olamaz diye düşünürken onun konuşmasıyla nefes bile almadan dinlemeye başladı. İlk sözler ağzını şaşkınlıktan açık bırakırken son sözleri korku ve şoku aynı anda hissetmesini sağlamıştı.
Tüm o ateşli dakikalarda lanet olsun ki korunmamıştı yani… yani anya şuan… ha-hamile olabilirdi. Bu olasılığı sindirmeye çalışırken onu yeniden sertçe içinde hissettiğinde elinde olmadan acıyla inledi. Perinin hareket etmeye başlaması ile hiçbir şey yapma fırsatı bulamamıştı. Bedenini arzusu yönetirken inlemeleri çığlıklarına karıştı. Vücudu yoğun zevkle titreyerek rahatladıktan sonra kendini toparlayamadan ikinci kez doyuma ulaştığında nefes nefese onun kollarında soluklanırken dümdüz göbeğinde gezen eller onu tuhaf hissettirmiş, rahatsız etmişti.
Duyduklarından sonra derin bir nefesle ''Hayır yani evet… Aslında çocuklara karşı değilim ben sadece anne olamam. Yani… Düzenli hayattan elinden geldiğince uzak durmaya çabalayan biri olarak bir bebeğin sorumluluğunu kaldırabileceğimi sanmıyorum.'' Dedi. Karnının okşanmasından kaçabilmek adına tegan’ın kolları arasında onun yüzünü görebilecek şekilde dönerek ''Hem benden ne zaman sıkılacağın belli değilken ikimizi birbirine sonsuza dek bağlayacak bir bebek pek akıllıca olmaz değil mi?'' diye sordu. | |
|
| |
Tegan O'connor Ateş Perisi
Mesaj Sayısı : 157 Kayıt tarihi : 27/10/12 Yaş : 34 Lakap : Ukala
| Konu: Geri: Vahşi Güzel Cuma Mayıs 23 2014, 22:25 | |
| Bu bebek mevzusunun bir anda neden ortaya çıktığını bilmiyordu. Peri kızı bir anda bu konuyu açıvermişti. Gerçi şimdiye dek yaşadıkları ateşli dakikaların sonucunda bir bebek olması muhtemeldi. Sevişme sonrasında elleri Anya'nın bedeninde ve özellikle karnında gezerken bebek fikrini daha detaylı bir şekilde düşündü. Normalde böyle bir şeye karşı olması gerekirdi. Eskiden olsa bir dişiye bağlı kalmak bile istemezdi. Bir dişinin kendine bir bebekle bağlı olmasına da katlanabileceğini düşünmüyordu. Ama konu Anya ve doğması muhtemel bebekleri olunca olması gereken rahatsızlık yerini mutluluğa bırakmıştı. Anya'nın sözlerini dinlerken onun bebek konusunda fikirlerini öğrendi. Hırçın cadısı anne olamayacağını düşünüyordu. Bunun zorla olmasını istemezdi belki ama çoktan onu hamile bırakmış olabilirdi. Kızın kıpırdanması ile sarılmasını biraz gevşeterek ona hareket imkanı sağladı. Peri kızının son cümlesi ise beyninde bir ışığın yanmasına sebep oldu. Anya'a sonsuza dek sahip olmak... Evet bunu kesinlikle isterdi. Bunun için bebek sahibi olmaksa gözünde hiç kötü görünmemişti. Kızı bedeninin altına alarak bileklerinden yatağa sabitledi. Hareket vahşice görünse de onun canını yakmıyordu.
"Nasıl bir anne olacağını denemeden anlayamazsın, bebeğim. Ben ise denediğini görmek istiyorum... Seninle sonsuza dek yaşamak için bir bebek gerekiyorsa o bebeğe sahip olmayı kesinlikle isterim..."
Konuşmasından sonra yine ona cevap hakkı vermemiş ve dudaklarına kapanmıştı. Birkaç dakika evvel sevişmiş olsalar bile onu delice arzuluyordu. Kendini uzun süre tutabileceği bir zamanda olduğundan ona bütün gece zevk yaşatabilirdi. Kızın kadınlığını ve göğüslerini okşarken, dudakları emmeye başladı. Dudakları bedeninde aşağı doğru kayarken kadınlığını dudakları arasında hapsetti. Onu zevkten kendinden geçirene dek emmeye başladı. İlk tatmini oldukça çabuk olsa da durmadan bir sonraki zevk noktasına onu taşıdı. Anya, çığlıklar atıyor ve durmasını söylüyordu. O ise aldığı tattan sarhoş olmuş bir şekilde buna devam ediyordu. Kendini içine gömdüğünde ise yavaşça sahip olmaya başladı, ona. Her anından zevk almak istercesine... Kızın üçüncü bir zevk noktasında adını haykırır şekilde tatmin ederken durmadan bir sonraki zevk noktasına taşıdı. Artık zar zor nefes aldığını biliyordu. Bu yüzden bir süre yavaş hareketlerle dudaklarını öptü. Sonrası ise onun vahşi kasılmalar eşliğinde tatmin olmasına neden oldu. Buna bir kaç sefer daha devam etse de artık kendi bedeninin takati kalmadığından içine yüklendi. Onun en derinini hissederken bir süre sonra hiç olmadığı bir şekilde patlayarak içini doldurdu. Eğer Anya, hamile değilse bile şu an kesinlikle hamile kalabilirdi. Yorgunluğu yüzünden kendini yana atmak biraz zaman almış olsa da, yanına uzandığında onu hemen kolları arasına aldı. İkisi de kısa sürede uykunun derinliklerine çekildiler.
| |
|
| |
| Vahşi Güzel | |
|