Altını Yak, Üstünü Çarp

Hava Perisi Mesaj Sayısı : 119 Kayıt tarihi : 09/11/13

Sonunda oyuncakları ile oynayacak zamanı gelmişti. Onlarla anlaşma yapalı çok olmuştu. Ama görevleri ve başına gelen bazı olaylar onları ihmal etmesine sebep olmuştu. En garibi de artık sihirbazı olan bir peri olmasıydı. Bunun yanında ise kendisin de hiçbir değişiklik yoktu. Sihirbazlara acımak gibi... Aksine son zamanlarda kendisini paslanmış hissediyordu. Özellikle sihirbazına henüz tam anlamıyla işkence etmediği için, bugünse planları ful işkenceydi. Oyuncaklarını bulacak ve talihsiz kurbanlarını acılar içinde inletirken o bundan doyasıya zevk alacaktı. Şu anki tek sorunu kurbanlarının kimler olacağıydı. Periler, sihirbazlar yada iyi kalpli cadılar, belki de ufak bir değişiklikle avcılar... Bir kaç dakikalık düşünce maratonunun ardından kararını verdi. Canını sıkan bir avcı klanı vardı. O klanı en son düşündüğünde peşlerine bir peri takmıştı. Bir kaç saat içinde de onu bulup detayları öğrendiğinde olması gereken yeri buldu. Rapax ormanı kurbanları için güzel bir yerdi. Oralarda işini görecek bir kulübe bulduktan sonra oyuncaklarını çağırmaya hazırdı. Dövmesi yüzünden Katniss ile teması oldukça kolaydı. Önce ona odaklanmış ve onu tehdit ederek sevdiği erkekten bir şekilde uzaklaşmasını sağlamıştı. Bu olduğunda tek bir büyü onu yanına getirdi.

"Selam, Katniss... Söz dinlediğine göre Thomas yaşamaya devam edecek, demektir..."

Sonrasında sihirbaz kızı baştan aşağı süzdü. Güzeldi ama yeterli değildi. Onu bir kaç avcıyı tuzağa düşürmek için kullanacaktı. Bir büyü ile kızın üzerinde siyah oldukça seksi bir kıyafet oluşturdu. Bu hali kendisini bile baştan çıkarmaya yettiği için kızı bir kaç saniye içinde duvara dayayıp kırmızı dudaklarını öpmeye başladı. Dolgunluğunu hatırladığı göğüslerini okşarken bedenini onun bedenine bastırıp bir süre daha tadını çıkardı. Sonrasında ise kendini geri çekerek kızın üzerini düzeltmesini bekledi.

"Artık diğer oyuncağımızı da davet etmeliyiz..."

Sözleri biter bitmez, Thomas da yanlarında belirmişti. Bir süre iki oyuncağın sevgi gösterisine izin verdi.

"Şimdi oyuncaklarım, görevinizi söylüyorum... Katniss dışarı çıkıp bir kaç avcıyı ağına düşürecek bende onları ele geçireceğim, sonrasın da ise parti vereceğiz ve Thomas itiraz hakkını kullanmak istersen parti sadece Katniss'in çığlıklarından oluşur. Şimdi Katniss, dışarı çık ve cazibeni kullan..."

Sihirbaz Mesaj Sayısı : 139 Kayıt tarihi : 02/06/12 Yaş : 35 Lakap : yok

Thomas Blake hayatının bu kadar boktan bir hal alması için ne gibi bir kötülük işlediğini bilmiyordu. Reyes adındaki o lanet periyi uzun süredir görmemiş olmak içindeki alevin sönmesine yetmemişti. Hala masum sevgilisi katniss’i de bu işin içine karıştırdığı için kendisine lanetler okuyor ve aşık olduğu kadının yanında olup o berbat günün etkilerinden kurtulmasına yardım etmeye çalışıyordu.

Onu sevdiğini her fırsatta belli ederken birde başındaki peri belası yetmiyormuş gibi birde
amcasıyla uğraşıyordu. Çocukluğundan beri onun kendisiyle ne problemi olduğunu tam anlamıyla çözememişti. Sadece bildiği ve kesin olan bir şey vardı oda kendisinden nefret
ettiğiydi.

Thomas’ın arkasından her fırsatta entrika çevirirken kendisini onunla uğraşmanın yanında şirket işleriyle ilgilenmek için zaman bulabilmesini mucize olarak kabul ediyordu.Yeni bir toplantıdan çıkmış aklında bir sürü düşünceyle dalgınca koridorda yürürken kravatını gevşetip gömleğin birkaç düğmesini açtı. Odasına geldiğinde kapıyı açmak için kola uzanmıştı ki kendisini bir anda başka yerde buldu. Göz göze geldiği ilk kişi sevgilisiydi. Onun seksi kıyafetine şöyle bir baktıktan sonra içinde oluşan kıskançlık ve öfkeyle onları bir anda buraya getirmeye gücü yetecek tek kişiye yani reyes’e baktı. Sevgilisine sarılıp destek olmaya çalışırken duydukları deli olmasını sağlasa da gözlerinin önünde sevgilisine işkence etmesine yeniden katlanamayacağı için dişlerini sıkarak ''Ona bir şey olursa yemin ediyorum reyes seni buna pişman ederim. '' dedi.

Sihirbaz Mesaj Sayısı : 149 Kayıt tarihi : 02/06/12

Kabus gibi günü bir türlü unutamıyordu. Zaten nasıl unutabilirdi ki? Sevdiği adamın işkencesine tanık olmuş, kendisi de sadist perinin egosu yüzünden bir sürü acı çekmişti. Çektiği acılar bir yana Thomas'ın ondan uzaklaşamaya çalışmasını bir türlü kabullenemiyordu. Tüm o acı dolu dakikalarda yanında, onun için hiç bilmediği bir görevi kabul etmiş olmasını hiçe saymıştı. Sonrasında birliktelikleri devam etmiş olsa da bu içinde bir yara olarak kalmıştı. Perinin varlığı onu tedirgin etmeye devam ederken aşık olduğu adamın yanına taşındı. Onun yanında en azından kendini daha iyi hissediyordu. Sıradan bir günün başlangıcında odasında hazırlandı. Biraz dışarı çıkmak ona iyi gelecekti, belki Thomas'ın yanına giderdi. Yani en azından o öyle planlamıştı. O ise, işindeydi. Sürekli olarak amcası ile ilgili bir sürü şey duyuyordu. Adam kesinlikle bir baş belasıydı. En azından Thomas'ı zor durumda bıraktığını biliyordu. Evden çıktığında telefonunu eline almıştı ki, lanet perinin sesini duydu. Thomas'ı arayabilirdi ama onun ikazı ile sessiz kaldı. Kısa sürede daha önce hiç bulunmadığı bir yerdeydi. Perinin kelimelerini selamına karşılık bile vermeden sessizce bekledi. İstediği her neyse birazdan konuşacağı kesindi. Üzerindeki kıyafetin değişmesi ile kendine baktı. Oldukça açık saçık bir kıyafetti ve perinin yanında böyle durmak rahatsız ediciydi. Nedenini öğrenmek için ağzını açtığı sırada dudaklarına kapanan dudaklarla kalakaldı. Dudaklarının baskısı istediği şeyi belli ederken, tenindeki dokunuşlar bedenini garip şekilde uyarıyordu. Onu istemiyordu, biliyordu. Öpücüğüne bile karşılık vermemişti, yine de uyarılarına da engel olamıyordu. Kurtulmanın ise imkansız olduğunu biliyordu tek isteği bunun bitmesiydi ve sonunda bitmişti. Tek kelime etmeden kıyafetini düzeltmeye başladı, bitirdiğin de Thomas ile göz göze geldi. Hemen yanına gidip sıkıca elini kavradı.

"Thomas..."

Peri istediğini dile getirirken bir süre sadece dinledi. Sevdiği adam konuşmaya başlasa da itiraz edemeyeceğini bildiğinden derin bir nefes aldı. Bir kaç adamı bu kıyafetle yakınına çekmesi gerekiyorsa mecbur yapacaktı. Bunun yanında perinin sözlerini de hatırlıyordu. Dediğini yapan biri olduğuna tanık olduğu için bir şekilde ona güvendi.

"Tamam gidiyorum..."

Gözleri sevdiği adamla kesiştikten sonra dışarıya çıktı. Bir kaç kişiyi fark ettiğinde o tarafa doğru onları fark etmemiş gibi yürümeye başladı. Adamlar ise onu çoktan fark etmiş yürümeye başlamışlardı.

Hava Perisi Mesaj Sayısı : 119 Kayıt tarihi : 09/11/13

Oyuncaklarının ilki yanında belirdiğinde kafasındaki fikirleri uygulamaya geçirdi. Bunların başında da güzel sihirbazı son derece seksi göstermek vardı. Seksi hali ise onu bile etkilerken kıza dokunmadan duramadı. Öptüğü tatlı dudaklarının ardından onu okşamaya başladı. Kız öpücüğüne dirense de sertleşen göğüsleri bedenini ele veriyordu. Sonuç olarak da istenilmediğini bildiğinden onu bıraktı. Thomas, aralarına katıldığında ise ondan gelen öfkeli bakışlar ortama hareket katmıştı. Görevlerini kısaca anlattığında Thomas'ın itirazsız ve gereksiz olan tehdidini dinledi. Cevap vereceği sırada ise Katniss durumu kabullenip evden ayrılırken eski oyuncağına baktı.

"Hala kendimi sana hatırlatmayı beceremedim mi? Ben sözümü tutarım, bu bana öğretilen tek doğru şey sanırım... Ayrıca ileride bir gün kurtulursanız sanırım bu Katniss'in başarısı olacak senin değil... Zavallı kız sana kesinlikle sırılsıklam aşık..."

Konuşmasının ardından seri bir hareketle dışarıya çıktı. Aurasını minimumda tutarak avcıların kızı fark etmesini bekledi. Fark ettiklerinde bakışlarından her şeyi okuyabiliyordu. Kızı bir avdan çok becerilecek bir beden olarak görüyorlardı. Bu ise işini daha da kolaylaştırıyordu. En azıdan kızı atılan bıçaklardan korumak zorunda değildi. Avcılar kıza biraz daha yaklaştığında konuşmaya çalışmalarını izledi. Ardından ise elementinin küçük bir yardımı ile nefessiz kalan avcılar kızın ayaklarının dibine yığıldı.

"Tebrikler Katniss, sevgilinin yanına gidebilirsin... Parti birazdan başlayacak..."

Avcıları büyüleri ile oyuncaklarının yanına getirdiğinde, onları mahzenindeki tezgaha benzeyen metal zeminin üzerine bağladı. Uyanmaya başlayan avcılar küfürlerini sıralarken onlarla ilgilenmek yerine oyuncaklarına baktı.

"Şimdi, adamları istediğiniz gibi bölüşün ve güçlerinizi onlara kullanın. Uzun süre yaşamalarına izin vermenizi ve odanın çığlıklarla yankılanmasını istiyorum... Hatırlatmama gerek var mı bilmem? Yapamam diyen olursa avcıların yerinde kendini bulur..."

Sihirbaz Mesaj Sayısı : 139 Kayıt tarihi : 02/06/12 Yaş : 35 Lakap : yok

Sevgilisinin yem olacağını öğrendiğinde kan beynine sıçradı. Sonucun değişmeyeceğini bilse de kendisini tutamayıp birkaç cümle kurmuştu. İçinden kendisine ve gücüne lanetler ederken katniss’in gidişini çaresizlikle izledi. Onu bu işe bulaştırdığı gerçeğini hala sindirememişti. Kendi içinde düşünceleri ve duygularıyla savaşırken duydukları ile ona baktı. Blake’in gözlerine tarifi zor bir karanlık çökmüştü. Derin bir nefes alıp '' Evet en son yollarımızı ayırdığımız gün de sözünü tutan biri olarak benden uzak duracağını düşünmüştüm ama artık özgürsün dediğinden bu yana pekte uzun bir süre geçmedi değil mi?'' diye sordu. Gözlerini dışarıya dikerek '' Senin için bu kadar değersizsem neden hala hayatımı mahvediyorsun reyes. Neden kendine ben ve sevgilim dışında yeni oyuncaklar bulmuyorsun… Herkes için karlı bir fikir'' dedi.

Onunda sevgilisinin peşinden gitmesiyle dişlerini sıkıp odanın içinde endişeyle turlamaya başladı. Kalbi sıkışıyor ve nefes alamıyordu. Bedeni kendisine sıkıntı vermeyi karşısında katniss’i gördüğü an kesmişti. Hızlı adımlarla onun yanına gidip kızı kollarına aldı. Sırtında elini sakinleştirmek için yavaşça gezdirirken saçlarına ufak bir öpücük kondurarak '' Geçti hayatım… Söz veriyorum bu kabus dolu saatler bitecek'' dediği esnada periyi hissetti. Biraz geri çekilip ona baktığında duydukları dondurmuştu. Gözlerini reyes’e dikerek '' Katniss’i bu kısımın dışında tutamaz mısın?'' diye sordu ama cevabını o daha konuşmadan almıştı. Sevdiği kadına bakarak '' Biliyorum bu oldukça canice şeyi yapmak istemiyorsun ama yapmak zorundasın… İnan bana onun işkencelerine dayanamazsın.'' dedi.

Sihirbaz Mesaj Sayısı : 149 Kayıt tarihi : 02/06/12

Perinin tacizinin bir an önce bitmesini istiyordu. Kendini korumaya bile çalışamıyor oluşu, berbat bir duyguydu. Şu an gücünü kurtulmak için kullanabilirdi. Ama sonrasında perinin sevdiği adama zarar verme olasılığı vardı. Aslında bu olasılık bile değildi, gerçekti. Buraya gelirken bile onun tarafından tehdit edilmişti. Yine de şu an tepki vermiyor olması bu işin sonuna kadar izin vereceği anlamına gelmiyordu. Durmasını isteyeceği sırada ise peri kendiliğinden durmuştu. Sonrasında görevini öğrenmişti. Bir an bile düşünmeden dışarıya çıktı. Ne olacaksa olacaktı. Tersini gerçekleştirmeleri için ellerinde hiç bir şey yoktu, ne yazık ki... Ondan istenildiği gibi hafif kıvrak hareketlerle adımlarını atmaya başladı. Avcıların öldürmek için değil, başka şeyler için onu isteyeceği bir gerçekti. Reyes'ın buna izin vermemesini umarken avcılar yanına yaklaşmış ve güzelliği ile ilgili bir kaç kelime kurduktan sonra onlarla eğlenmesi gerektiğini duymuştu. Ne kadar da acınası bir durumdu. Neyse ki cevap vermesine gerek bile kalmadan adamlar ayaklarının dibine yığılmıştı. Perini sözleri ile hızla sevdiği adamın yanına gitti. Bir saniye içinde onun kolları arasındaydı. Cehennemden cennete gelmiş gibi hissetti kendini. Duyduklarından sonra yanağına küçük bir öpücük kondurdu.

"Biliyorum hayatım... O istediğini aldığı sürece bu işler bitecek..."

Tam o sırada perinin gelmesi ile sevdiği adamdan ayrıldı. Az önce onu türlü şekillerde tatmin etmekten bahseden avcılar baygın bir halde uzanıyordu. Onların uyanması ile odanın içi küfür sesleri ile dolarken onun odaklandığı kişi Reyes'dı. İsteğini duyduğunda bir an durdu, bunu yapabilir miydi? Tamam adamlar iyi biri sayılmazdı. Üstelik kendisine bakılan bakışlarda vardı ama yine de birine işkence etmek... Bu fikir korkutucuydu. Sevdiği adamın sözlerini ve Reyes'ın kararlı bakışlarını gördüğünde sonraki iki adamın yanına geçti.

"Tamam o halde bunlar benim..."

Gözlerini kapatıp gücüne odaklanırken kısa sürede küfür ve acı dolu sesler odada yankılanmaya başladı. Bunun Reyes'ı memnun etmesini dilerken gözlerini açmaya korkuyordu.

Hava Perisi Mesaj Sayısı : 119 Kayıt tarihi : 09/11/13

Katniss'in kabul eden kelimeleri ile gidişini izledi. Üzerindeki kıyafet biçimli kalçalarını yenilesi gösteriyordu. Dışarıdaki avcıların onu becermek isteyeceklerine emindi. Aslında kendisi de bunu istememiş miydi? Thomas, buraya gelmeden önce onun tadına sırf bu yüzden bakmış ve oldukça beğenmişti. Onun kelimelerine karşılık bir kaç cümle kurduğunda kurtuluşlarının Katniss olduğunu üstüne basarak söylemişti. Sonuçta kız istenileni yapıyordu, hem de bu öfkesi gözünü kör etmiş gereksiz için... Thomas'ın kelimelerini bir süre daha sessizce dinledi. Onu kendi oyununda yenmeyi mi planlıyordu? İşte bu bir hataydı. Ondan ayrılırken onu serbest bırakmıştı ama hiç bir zaman sonsuzluk kavramını kullanmamıştı.

"Tekrar ediyorum, Thomas... Seni bırakırken sonsuzluktan bahsetmedim. Ayrıca seni yeniden bulduğuma memnunum çünkü Katniss adında güzel bir yaratığa da sahip oldum. Anlaman için yeniden tekrar ediyorum, elimden kurtulursanız bu kesinlikle o kız sayesinde olacak... Belki sende biraz onu düşünür benim huyuma gitmeye karar verirsin. Ben de belki o zaman sizin özgürlüğünüzü daha çabuk veririm..."

Sonrasında güzel yaratığını korumak adına peşine takılmıştı. Thomas bu tavırlarına devam ederse kıza işkence etmek zorunda kalacağı kesindi. O tatlı çığlıkları yeniden duyacağını bilmek kanını kaynatırken avcılarla işini bitirip oyuncaklarının yanına döndü. İsteklerini anlamalarını beklerken sessizce durdu. Thomas'ın sorusuna ise bakışları gereken cevabı vermişti. Katniss'in dudaklarından dökülenler ise onu sinsice gülümsetti.

"Aferin, kızıma... Çabuk öğreniyorsun güzelim..."

Konuşmasının ardından yerine yerleşti. Katniss'in gücü ile çığlık atan kurbanlar son derece zevk veriyordu. Thomas konusunda ise beklentileri oldukça yüksekti. Sihirbazın muazzam gücünün kurbanlarına nasıl çığlıklar attırdığını hatırlıyordu. Yeniden görmek, Katniss gücü ile birlikte gerçekten zevkli olacaktı.

Sihirbaz Mesaj Sayısı : 139 Kayıt tarihi : 02/06/12 Yaş : 35 Lakap : yok

Blake kollarının arasındaki güzelliği teselli ederken bundan sonra olacakları nasıl karşılayacağını düşündü. Biliyordu ki her şey bu kadarla bitmemişti. Reyes onların adamlara işkence edişini uzun saatler boyunca izlemek isteyecekti ve o katniss’in bunu yapabileceğinden emin değildi. Dahası kendisi de yapmak istemiyordu. Sevdiği kadının onun bazen ne kadar canavarlaşabildiğini görmesini istemiyordu. Adamlarsa umurunda değildi. Beyninin içinde perinin sözleri dönerken en azından sevgilisi için bu öfkesinden kurtulup reyes’in her dediğini koşulsuz şartsız yapmaya karar verdi. Verebileceği hiçbir görevde sorun çıkartmazsa belki onunla bir anlaşmaya varabilirlerdi. Peri avcılar ile geri geldiğinde kızdan ayrılıp masaya yatırılan zavallılara baktı. Aşık olduğu kadının gücü elektirik kendininki ise ateşti yani oldukça acı çekeceklerdi. Ölümleri ise zaman alacaktı. Katniss belki yanlışlıkla woltajı ayarlayamayıp onları hemen öldürerek bir iyilik yapabilirdi ama kendisinin böyle bir lüksü yoktu.

Perinin ne istediğini söylemesinin ardından birkaç cümle kurup kızı ikna etmeyi denedi. Onun işkence görmesini istemiyordu. Duydukları rahatlatırken derin bir nefes aldı. Perinin sinir bozan sözlerini duymazdan gelirek onun gücünü kullanışına baktı. Gözlerini açmıyor oluşu en azından onun yapacaklarını görmeyeceği için güzeldi. Kızın elini tutup kendisine çekerek dudaklarına ufak bir öpücük kondurup geri çekildi. Bir eli belinde ve diğer eli elini tutarken neredeyse onla burun burunaydı '' Sakın gözlerini açma. Birazdan olacakları görmeni istemiyorum… İşe yarayacağını bilsem kulaklarını da kapa derdim… Seni seviyorum.'' Dedi. Dudaklarına ufak bir öpücük daha kondurup geri çekildi. Perinin sabırsızlandığını hissedebiliyordu. Sevgilisinin elini bırakmadan kendisine kalan dört kişiye odaklandı. Bir süre ne yapacağı konusunda kararsız kalsa da öncelikle hafif acılardan başlamaya karar vererek tenlerinde küçük yanıklar meydana getirdi. Bir tanesi belki acıyla inletebilirdi ama tüm bedende birden fazla olunca çığlık attırıyordu.

Sihirbaz Mesaj Sayısı : 149 Kayıt tarihi : 02/06/12

Perinin istediği şeyi yapıp avcıları ağına düşürdüğünde sevdiği adamın yanına dönmüştü. İstediklerinin bunlarla sınırlı olmadığını ise ne yazık ki biliyordu. İstediği şeyi duyduğunda ise ani bir donukluk yaşadı. Avcılara işkence etmelerini istiyordu. Onun sadist bir psikopat olduğunu tanıştıkları gün yeterince tanık olmuştu. Bu yüzden önündeki seçenekleri az bir zaman içerisinde gözden geçirdi. Sevdiği adam ve tanımadığı avcılar arasında seçim yapması gerekiyordu. Seçimi ise çoktan belliydi elbette kalbinin sahibi öncelikliydi. Perinin sözlerine takdirle yaklaşmasıyla derin bir nefes alıp işe koyuldu. Gözlerini açmak istemiyordu. Eline dokunan, eli hissettiğinde gücünü kesti. Onu çeken bedeninin aşık olduğunu adam olduğunu anlaması ise sadece bir kaç saniye sürdü. Dudaklarına konan öpücüğe karşılık verirken gözlerini açtı. Öpücüğün bitişi ile sevdiği adamın sözlerine uyarak gözlerini sımsıkı kapattı. Bu işkenceyi görmek istemiyordu en azından görmezse bu kabusu daha kolay atlayabilirdi.

"Bende seni seviyorum aşkım... Gözlerimi açmaya ise cesaretim yok..."

Gücüne yeniden odaklandığında hissettiği fazla ısı ile Thomas'ın gücünü kullanmaya başladığını anladı. Elinden geldiğince odaklanarak onları öldürmeden, çığlık attırmaya çalışıyordu. Bu ayarla işini genelde başkalarına zarar vermek istemediği için yapardı ama şu an bir işkence aracından başka bir şey olmamıştı. Çığlıklar giderek artarken bu işin artık sona ermesini istiyordu. Burnuna dolan yanık et kokusu midesini bulandırmaya başlamıştı.

Hava Perisi Mesaj Sayısı : 119 Kayıt tarihi : 09/11/13

Thomas'la yaptıkları baş başa sohbetin ardından nedense onun akıllandığını pek sanmıyordu. Katniss, kendisini böylesine memnun etmeye çalışırken, onun bu tavrı kızı sevmediğini gösteriyordu. Gerçi durum bu olsa baştan bu işe hiç bulaşmaz, kızla onu yalnız bırakırdı. Bu garip ikilemi bir kaç saniye düşünüp sonrasında bıraktı. Zevk dolu saatlerine az kalmışken onların aşk hayatı umurunda değildi. Geri döndüğünde ise beklentilerini karşılayan kız onu memnun ederken Thomas'ın yapacaklarını beklemeye başladı. Hareketleri gösterisinin biraz aksamasına neden olsa da ufak aşk gösterisine izin verdi. Bunun ise tek nedeni Thomas'ın anlamaya başladığını düşünmesiydi. Oyuncaklarının her ikisi de güçlerini kullanırken ortam ısınmaya başlamış dahası avcılar acılar içinde çığlıklar atmaya başlamıştı. Acı yüzünden kendinden geçenleri ise bir büyü ile uyandırıyor ve bu harika dakikaların uzayacağından emin oluyordu. Avcıların yanık bedenlerine göz atarken Bir anlığına Katniss'in yüz ifadesine takılı kaldı. Kızın oldukça rahatsız olduğu yüzünden belli oluyordu. Belki de onu bugünkü usluluğu sebebiyle ödüllendirip bu işi daha kısa tutabilirdi. Kısa bir düşüncesinin ardından yerinden kalkıp ikiliye yaklaştı.

"Gücünüzü durdurun..."

Sihirbazların güçleri durduğunda eline aldığı hançerle avcıların hepsinin teker teker boğazlarını kesti. Oluk oluk akan kan bile ona zevk veren bir başka şeydi. Cesetleri yok ettiğinde ikilinin yanına gitti.

"Bugünlük göreviniz bitti... Normalde daha uzun sürer, Thomas bunu biliyor. Ama bugünlük Katniss'in uslu bir kız olması ile gitmenize izin veriyorum... Bir sonraki partimde görüşürüz... "

Konuşmasının hemen ardından yaptığı büyü onları Blake malikanesindeki odalarına göndermişti.