Ayrıcalıklar

Avcı Lideri Mesaj Sayısı : 97 Kayıt tarihi : 22/07/14

Lider olarak emirlerinin sorgulanmasına izin vermeyen kişiliği devreye girdiğinde emri vaki bir şekilde planı dile getirdi. Jonathan'da Trey'de her hangi bir itiraz göstermediğinde ayağa kalktı. Bir baş hareketi ile onlara veda ederken Lexina'nın elini kavrayıp odadan ayrıldı. Bu sayede onlar da yarın yapılacak baskınla ilgili saat konusunda bir anlaşmaya varabilir, sonra da Trey de Ruby ile ilgilenebilirdi. Onun ise şu andan itibaren tek ilgi alanı Lexina olmuştu. Odalarına geldiklerinden ayağıyla odanın kapısını kapattı. Gözlerini kızın gözlerine dikerken bakışlarında bariz bir öfke vardı. Saçlarını kavradığı kadınını kendine çekip tutkulu aynı zamanda cezalandırıcı bir şekilde dudaklarına kapanıp kapıya dayadı. Öpücük derinleşirken, elleri harika bedeni okşamaya başladı. Bir yandan da üzerindekileri çıkarıyordu. İç çamaşırlı kalan Lexi'i görmek için bir adım geri çekildi. Görüntüsü bir ziyafeti müjdeliyor olsa da tutkusunun ardındaki öfkesi devreye girdi.

"Beni dinle, bebeğim... Alt katta olanları bir açığa kavuşturalım. Göreve çıkalım da ne demek oluyor? Sen artık hamilesin, bunun dışında artık Trey ile ortakta olmayacaksın.... Kadınım olarak farklı ayrıcalıkların var..."

Avcı Mesaj Sayısı : 77 Kayıt tarihi : 22/07/14

Ortağının eve geri dönmesi için saatlerce ona dil döktükten sonra başarılı olamadan döndüğü için huzursuzken o şapşalı yeniden karşısında gördüğü için tam anlamıyla sevinememişti bile çünkü olaylar son derece karışıktı. Trey eve ne zaman edindiğini bilmediği yaralı bir sevgiliyle gelmişti. Öfkeli halinden her an bir delilik yapacağı belli olduğundan onu koruma alışkanlığı ile olaya çokta düşünmeden dahil olmaya karar vermişti. Saevus’un sözleri ile iç çekti. Söyledikleri doğruydu fakat hem kendine hem de ortağına göz kulak olabileceğini düşünüyordu.

Sessizliğini koruyarak bu savaşta geri kalma emrine uymaya karar vermişti. Odalarına çıktıklarında aklı karmaşık ,ne istediğinden emin olamayarak ona baktı. Dudaklarına kapanan dudaklara tutkuyla yanıt verirken kısa sürede düşüncelerinden arındı. Dudaklarındaki baskı can acıtıcı olmasının yanında güzel olduğundan bedeninde gezinmeye başlayan ellerle inledi. Üzerindekilerden kurtulurken oda sevgilisinin gömlek düğmelerini çözmekle meşguldü. Etkilendiği adam geri çekildiğinde gözlerinde gördüğü öfke şaşırmasını sağlarken duyduklarıyla şok oldu. Şaşkınlıkla ‘Ne? Ay- ayrıcal… Neden bahsediyorsun sen?’ diye sordu.

Avcı Lideri Mesaj Sayısı : 97 Kayıt tarihi : 22/07/14

Odaya girdikleri andan itibaren ne Trey'in sevgilim diye eve bir sihirbaz kızı getirmesini, ne de şu an evinde bir perinin bulunmasını umursuyordu. Zaten sihirbazlara karşı biri değildi ve iyi olan herkesi korumayı görev edinmişti. O yüzden Ruby isimli güzel kızın sihirbaz olması da sorun değildi. Hatta Trey'in eve bir kız getirmesine memnun bile olabilirdi. Bu onun gerçekten büyüdüğünü gösteren bir şeydi, çünkü elbette tek gecelik ilişkilerinin olduğunu biliyordu. Bu kız ise onu farklı bir boyuta taşıyordu. Şu an ise bu konu ve kızın yaralı olması tamamen düşüncelerinin dışındaydı. Şimdiki tek sorunu Lexina'nın kendisiydi. Öfkeden gözü dönmüş, bir klanı yok etmeye kararlı dengesiz davranışlar sergileyen Trey'in peşinden gitmek istemişti. Üstelik, üstelik karnında ikisinin bebeklerini taşırken... Trey bu evden gittiğinden beri o ve kadınının ortaklıklarını çok düşünmüştü. Artık ortak olmalarına gerek bile olmadığına karar vermişti. Çünkü Lexina sahip olmak istediği ailesiydi, ileride bir gün onunla evlenecek ve klanda farklı bir statü de yer alacaktı. Evlilik evet bunu en kısa zamanda gerçekleştirmeyi aklının bir köşesine not ederken yarı çıplak sevgilisinin bedenine rağmen öfkeli bir şekilde Trey mevzusunu dile getirmişti. Kızın bariz şaşkınlığı ise beklenmedik değildi. Derin bir nefes alarak öfkesini kontrol altına alırken kızı kucaklayıp yatağa götürdü ve yanına uzandı. Eli saçında gezerken açıklamaya koyuldu. Bir eli ise henüz dümdüz karnında geziniyordu.

"Güzelim... Trey bu evden gittiğinden beri aklımda olan bir şeyi dile getirdim. O ve senin ortak olmanıza artık gerek yok. Onu gerekirse o peri ile bile ortak edebilirim ama sen bir ortak istiyorsan o benden başkası olamaz. Kadınım olarak yanımda yer alırken ayrıcalıkların olacağını hiç mi düşünmedin? Sen artık klan lideri ile birliktesin klanın sıradan bir üyesi değilsin... Benim ailemsin..."

Sonrasında kızın dudaklarına ateşli bir öpücük kondurdu. Elleri ise yavaş hareketlerle çıplak teninin üzerinde dolaşıyordu. Dolgun göğüslerini okşarken elleri sutyenin içine girmiş uçlarını sıkmaya başlamıştı.

Avcı Mesaj Sayısı : 77 Kayıt tarihi : 22/07/14

Aklında olanlarla ilgili şüphesiz birçok düşünce vardı ama içlerinden en çok kafasını kurcalayan şey seavus’un bu konudaki tutumuydu. Yeğenini tehlikeli bir savaşa ortaksız yolluyordu ve bunun için kendisine söylediği neden onun hamile olmasıydı. Bebeklerinin sağlığını lexi’de düşünüyordu ama trey’i tek bırakmak içine sinmiyordu. Sessizliğini korumayı başarıp odaya çıktıklarında onun öpücüğü her şeyi unutmasına neden olurken geri çekilip söyledikleri şok etmişti. Ayrıcalıktan mı bahsetmişti yoksa lexi’i yanlış mı duymuştu. Ne olduğunu anlayamadığı açık bir şekilde sorusunu yönelttikten sonra onun kollarında bulmuştu. Duydukları onu duygu karmaşasına sürüklerken yatakta rahatsızca kımıldadı. Dudaklarına kondurulan öpücükle girdiği şoktan kurtulup kendine gelerek tutkulu öpücüğe alışkanlık üzere karşılık verdi. Göğüslerindeki okşayışlarla inlememek için direnirken sevgilisini iterek kendinden biraz uzaklaştırdığında gözlerini onun gözlerine dikti. Kaşları çatılmıştı.

Duyduklarına inanamadığını açıkça belli eden bir sesle ‘Trey ve benim ortak olmama artık gerek yok öyle mi? Neden... Hem ortağımı hemde bebeğimiz ve kendimi korumayı beceremem mi? ’ diye sordu. İç çekerek ‘Senin sevgilin ve ailen olmak mutluluk verici ama ayrıcalık istemiyorum. Ben hala klanının bir üyesiyim. ’dedi.

Avcı Lideri Mesaj Sayısı : 97 Kayıt tarihi : 22/07/14

Trey ve Lexi'nin artık ortak olmasını istemiyordu. Onun dalgınlığı ve hatası yüzünden kadınını neredeyse bir kez kaybedecekti. Bir yenisini kaldırmaya ise kesinlikle tahammülü yoktu. Lexina iyileşecek olsa bile Trey'i elinden kim alırdı, almayı başarabilir miydi? Bunu da hiç bilmiyordu. Üstelik kızın pervasızca hala göreve gitmeye çalışması içindeki öfkeyi körüklemişti. Hatta onu arzulamasına rağmen... Kızı altına aldığında tüm bunları dile getirdi. Sadece istemediğini değil, sahip olduğu ayrıcalıkların da... Tenini okşadığında ise itilmesi ile onun kokusu ile dağılan öfkesi yeniden alevlendi. Duydukları karşısında elini yumruk yaparken hızla yataktan kalktı. Kontrolünü kaybediyordu. Sarsılmaz kontrolü bu kız karşısında acizce dağılıyordu. Onunla evlenmeyi, klanda önemli bir konuma getirmeyi, onu ailesi yapmaya karar vermesine rağmen onun tüm bunları görmemesi canını sıkıyordu. Yatağın kenarına oturup kızla her hangi bir ten temasına girmeden saçlarını karıştırıp konuşmaya başladı.

"Beni anlamıyorsun, Lexi... Artık ortak olmamanızı istemememin senin yeteneklerini küçümsüyor olmamla hiç bir alakası yok. O sersem yüzünden seni bir kez kaybediyordum eğer yeniden böyle bir şey olursa onu öldürürüm. Bu konuda kendime güvenmiyorum... Ayrıca sana özel olduğunu anlatmaya çalışıyorum... Aramızdaki bu şey bu kadar ilerlemişken karnında bebeğimiz ile birlikte tek gecelik kızlardan mı olmaya niyetin var?"

Derin bir nefes aldı. Cümleyi belki de yanlış kuruyordu. Yataktan kalkıp üzerini düzeltti. Artık öfkesi arzusunu tamamen yok etmişti.

"Lexi... Ben kadınım ailem dediğim insana her şeyimi vermek isterim... Buna benimle birlikte liderlik statüsüne gelmesi de dahil... Ama hayatımda sıradan olmak istiyorsan... Onu da senin için yaparım... Sana özel olduğunu ve ayrıcalığının farkına varmanı istemiştim..."

Avcı Mesaj Sayısı : 77 Kayıt tarihi : 22/07/14

Seavus’un artık bir ortağı olmayacağını söylemesi şaşkına çevirmişti. Olayları algılamakta zorlanırken duydukları alıngan yanını ortaya çıkarttığında sevgilisinin yeğenini ve bebeklerini koruyamayacağını düşündüğü için böyle bir karar verdiğini sanıp kırılmıştı. Kendisine bu konuda güvenmediği düşüncesi beynini kemirirken hamilelik denen şeyin etkisi ile düşünmeden tepki vermekte gecikmemişti. Erkeğinin burnundan solur hali yanlış bir şey söyleyip söylemediğini düşündürürken duydukları ile kalbi tekledi. Seavus letalis onun için endişelendiğinden böyle bir şey yapmaya karar vermişti. Bu içinde tarifi zor bir mutluluğa neden oldu ta ki son sözlerini duyana kadar… Tek gecelik kızlardan olmaya mı niyetin var diye sorduğu anda sevinç yerini hüzne bıraktı.Gözleri dolarken onun yataktan kalkışını izledi.

İlişkimiz kelimesini kullanmak yerine aramızdaki bu şey demişti ve bu onu hamilelik psikolojisi içinde ağlatmaya yetmişti. Yataktan kalkıp onun yanına gitti. Gözlerini gözlerine dikip nefesi yüzüne çarpacak kadar yaklaştığında iç çekerek ‘ Hayır. Ne hayatındaki tek gecelik kızlardan biri ne de sıradan olmak istemiyorum. ’ Dedi. Dudaklarına ufak bir öpücük kondurup geri çekilerek ‘ Senin kadının olarak yanında yer aldığım için ayrıcalık denen o şeye sahip olmamı istiyorsan peki. ’Dedi. Başını göğsüne yaslayarak ‘ Sen yanımda olduğun sürece ne kadar eski alışkanlıklarımı bırakmak zor olsa da bunu yapabilirim çünkü seni se… ’ cümlesi mide bulantısı ile yarım kaldı.

Yüzünü buruşturup ağzını tutarak banyoya koşarken hemen döneceğini söyledi ama kelimelerin net bir şekilde anlaşıldığından emin değildi. Banyoda kusarken az önce yapacağı şeyin farkına dehşetle varıp bebeğine tam zamanında müdahale ettiği için sessiz bir teşekkür etti. Tanrım neredeyse ona onun kendisi hakkında ne hissettiğinden emin olmadan onu sevdiğini söyleyecekti. Kusması bittiğinde yüzüne bolca su çarpıp aynadaki yansımasına baktı. Beti benzi atmıştı ve halsizlik denen o sinsi şeytan bedenini ele geçirmişti. Lavaboya yaslanıp derin nefeslerle kendisini toparlamaya çalıştı.

Avcı Lideri Mesaj Sayısı : 97 Kayıt tarihi : 22/07/14

Lexina'nın tepkisi can sıkıcı olmaktan öte sinirlerini tepesine çıkarmıştı. Bebeklerine, aralarındaki bağa rağmen hala Trey'i kendisinden bir adım öne nasıl koyabiliyordu? Üstelik o, onun için kendi yeğenini neredeyse öldürecekken... Kızın apar topar yanına gelmesi ile hissizleşen bakışlarını ona dikti. Göz yaşları yumuşamasını sağlasa da öfkesi hala belirgindi. Neden ağladığını ise söylediği cümleden anlamıştı. Tek gecelik kadınların yanlış kelime olduğunu biliyordu, ama yinede öfkeyle söylemesine engel olamamıştı. Dudaklarına değen titreyen dudakları öperken onu sarmaladı.

"Ayrıcalık ben istediğim için değil... Sana değer verdiğim için senin bunu aklından çıkarma..."

Göğsüne konan başla saçlarına öpücük kondurup sonraki sözlerini dinledi. Çünkü kelimesinden sonra bir an duymayı düşündüğü şeyle donsa da cümle bitmeden Lexi elleri arasından gitmişti. Endişe onu ele geçirirken kısa bir süre banyoda yalnız kalmasına izin verdi. Kustuğunu duyabiliyordu. Hamilelik boyunca doktordan öğrendiği bir şey vardı ki, bu kusmaların sık sık olabilecek olmasıydı. Banyonun kapısını açıp kadınına kısa bir göz atıp kucağına aldı. Yatağa götürüp başını göğsüne yerleştirip saçlarını okşadı.

"Daha iyi misin? Az önce tek gecelik kız muhabbetini kafana takma, öfke ile söyledim... Sen benim her şeyim, hayatımdaki tek kadınsın..."

Avcı Mesaj Sayısı : 77 Kayıt tarihi : 22/07/14

Sürekli değişen hormonları sayesinde hareketlerinin hiçbirini kontrol edemiyordu buna ağlamakta dahildi. Sinirleri bozulmuştu. Tek bir seçim ile diğer tek gecelik kadınlar gibi olabiliyordu öyle mi? Göz yaşları gözlerinden sicim gibi akarken onun istediğini kabul ettiğini üzgün bir şekilde dile getirdikten sonra kendisine olan duygularını o dakikalarda dorukta yaşayıp hakimiyetini kaybettiği için onu sevdiğini neredeyse ağzından kaçırıyordu. Neyse ki bebekleri olaya zamanında müdahale ederek annesini pişman olacağı bir şey yapmaktan kurtarmıştı. Evet klan liderleri seavus letalis’e aşıktı. Bunu birkaç gün önce fark etmişti ancak bunu söylemek gibi bir niyeti yoktu. Onun kendisine değer verdiği kısmı dışındaki her şey belirsizken olmazdı.

Banyoda kendisine gelmeye çalışırken bile göz yaşlarına hakim olamıyordu. Söylediği kelimeler beyninin içinde hala yankılanırken derin birkaç nefes daha aldı. Beynini bu tür şeylerden arındırıp halsizlikle boğuşmaya odaklanırken kendisini seavus’un kucağında buldu. Ağlamaklı sesini düz tutmaya çabalayarak ‘ Yürüyebili…’ derken cümlesi yarım kaldı. Baş dönmesi ile yüzünü buruşturup sessizliğe gömüldü. Yatağa yattıklarında saçlarındaki dokunuşlar rahatlamasına yardım ederken duydukları ile derin bir nefes aldı. Bir eli onun göğsünde yavaşça daireler çizmeye başladı. Aralarında ufak bir sesizliğin hakim olmasına izin verirken gömlek düğmeleri ile oynuyordu.

Dudakları ile onun dudakları üzerinde gezinip tatlı sert bir şekilde ısırırak geri çekildi. Gözlerini onun gözlerine dikerek ‘ Öyle mi gerçekten?’ diye sordu. Ona cevap verme süresini tanıdıktan sonra üzerine çıkıp dudaklarına kapandı. Elleri bedeninde baştan çıkarıcı bir şekilde gezip onu tahrik ederken durdu. Ona bakmamaya özen göstererek ‘ Kilo alıp çirkinleşmeye başladığımda eğer… eğer benden sıkılırsan bunu dürüstçe söyle.’ Dedikten sonra içinden geldiği gibi dudaklarına kapanıp ezberlediği hatları yeniden keşfederken gömleğinden kurtuldu.

Avcı Lideri Mesaj Sayısı : 97 Kayıt tarihi : 22/07/14

Kendini o kadar kaybetmişliğin arasında kadını banyoya gittiğinde gayet sakin kalmayı başarmıştı. Aslında evet endişelendiği bir gerçekti. Ama Lexina'nın yaralı eve gelmesi ile bir bebeklerinin olacağını öğrendiğinden beri her fırsatta doktor ile iletişim kuruyordu. İlk kez baba olmanın heyecanını yaşarken bebeklerinin ve Lexi'nin iyiliği için olması gereken şeyleri öğreniyordu. Doktordan öğrendiğine göre mide bulantısı ilk aylardan sık sık olacak bir şeydi. Bedenin bebeğe olan yabancılığından kaynaklanan bir durum olduğunu da söylemişti, doktor... Yine de onu uzun süre yalnız bırakamadığı için karnında bebeği olmasına rağmen hala koca bir bebek gibi davranan Lexi'i yatağa götürdü. Ona değerli olduğunu dile getirirken oluşan sessizliğin arasında onun bedenindeki ufak dokunuşların tadını çıkardı. Kız dokunuşunu sürdürürken o da kızın saçlarını okşuyor ve bu huzurlu anın tadını çıkarıyordu. Asla sahip olamayacağını düşündüğü bir aile tablosunun içindeydi. Yanında hayatının anlamı ve karnında birlikte yarattıkları mucize ile...

Dudakları, onun dudakları ile örtüldüğünde ise tablonun teması biraz değişmişti. Onun öpücüğüne tutkuyla karşılık verirken sorusu ile başını evet anlamında salladı. Ardından onun kucağına yerleşmesi ile yüzünde çapkın bir sırıtma ifadesi oluştu. Bedenindeki her bir dokunuş ve öpücüğün tadını çıkartırken elleri de kızın harika bedenini okşuyordu. Onun baştan çıkaran dokunuşları sayesinde, içine girmek için deli olduğu bir anda kızın geri çekilmesi ile ona baktı. Durumu anlamaya çalışırken duydukları ile gülümsedi. Cevap verecekti ama onun öpüşü yüzünden dudaklarının tadını çıkartırken gömleği de yeri boylamıştı. Onu bu kez kendi uzaklaştırıp altına aldı. Gözlerinin içine bakarken arzusu, sevgisi her duygusu bakışlarına yansımıştı.

"Ben sadece bedenine değer vermiyorum bebeğim... Benim değerlim sensin... Nasıl göründüğün önemli değil, sen her zaman benim olmaya devam edeceksin..."

Dudaklarını öpmeye başladığında onu yavaşça soydu. Elleri uzun bir süre göğüsleri ile ilgilenirken uçları büyük bir iştahla emmeye başladı. Henüz düz olan göbeğine bir sürü öpücük kondurup bacaklarının arasında hazinenin uzun bir süre tadını çıkardıktan sonra içine yerleşerek onunla tek vücut oldu. Yavaş başlayan ritmi giderek hızlanırken ter kaplı bedenleri ile Lexi ile tatmin oldu.

Avcı Mesaj Sayısı : 77 Kayıt tarihi : 22/07/14

Kendisini onun kucağında bulduğunda duyduğu cümlelerin hala süren etkisi ile dik kafalılığı tutsa da bebeği bu konuda da ona konuşma izni vermemişti. İç çekti. Hamilelik evrelerine alışması zaman alacağa benziyordu. Bedeninin tepkileri onun için o kadar yabancıydı ki en kötü yaralanmalarda bile halsizliği ile başa çıkmayı başaran biri olarak bebeğinin getirdiklerine karşı direnci sıfırdı. Yatakta kendisini toparlamaya çalışırken kötü düşüncelerinin etkisinden kurtulmayı pekte başaramadığı için az önce söylediklerinde ciddi olup olmadığını sormuştu. Sevgilisinin başıyla onaylaması ile gözlerini kapayıp bir süre sessizliğin içine gömüldü. İçindeki savaş olumlu yönde son bulup ortalık durulduğunda canı yaramazlık yapmak istediği için harekete geçti. Kendisini daha iyi hissediyordu. Onun teninin, kokusunun tadını algıladığında içindeki vahşi tutku ortaya çıkmıştı. Bütün gün boyunca ilk kez kendini eskisi gibi hissederken onu baştan çıkartmaya devam etti.

İçindeki cılız olan sesi dinleyerek söylediklerinin ardından duydukları ile mutlulukla onunla birlikte olup zevkin doruklarına ulaşarak mükemmel doyuma ulaştığında huzurla onun kolları arasında dinlenirken dudaklarını ısırarak ‘ Hamilelik evresinin benim için kolay olmayacağını az çok bir yarım saat kadar önce anladığımı varsayarsak ayrıcalıklar güzel ama evde hiçbir şey yapmadan oturmak da kesinlikle bana göre değil. ’ dedi. Gözlerini onun gözlerine dikip merakla ‘ Bir şekilde düzene katkıda bulunamaz mıyım? Yapabileceğim bir şeyle olmalı dimi? ’ diye sordu.

Avcı Lideri Mesaj Sayısı : 97 Kayıt tarihi : 22/07/14

Kırdığını fark ettiği kadının sözleri ile gönlünü almaya çalıştı. Kadınların ruhundan anladığı bir gerçekti. Trey bir çok özelliğini kendisinden alsa da odunluğu konusunda babasına çekmişti. Babası da tıpkı Trey gibi kadınlar konusunda pek iyi değildi. En azından anlamadığını biliyordu ama buna rağmen Trey'in annesi ile mutlu bir evlilik kurmayı başarmıştı. Savaş yüzünden mutlulukları kısa sürse de mutlu olmaları yeterdi. Her ikisi de yaşadıkları her anı birbirleri ile geçirdikleri için mutluydu. Belki Trey' de ileride böyle olabilirdi. Evine getirdiği sihirbaz ile beraber. Konu kendisine geldiğinde ise Lexi ile evlenmeyi iyiden iyiye düşünmeye başlamıştı. Şu an ona seni seviyorum diyebilir ve onu daha fazla mutlu edebilirdi. Ama bunu büyük bir sürprizin ardından gerçekleştirmeye karar vermişti. Şimdilik doyumun ardından Lexina'nın kollarında olmasının tadını çıkarıyordu. Üstelik ayrıcalıklarını bile kabul etmişti. Sessizliğin tadını çıkardığı sırada bunu bozan yine kadını olmuştu. Onun hamilelik evresi ile ilgili sözlerine güldü. Evet bu süreç pek kolay olmayacaktı. Üstelik sürekli çalışmaya alışmış bir kadını evde tutmakta zor olacaktı. Bunun bilincinde kendi görev yetkisinin bir kısmını ona vermeyi düşündü. Bu sayede hem dışarıdaki tehlikelerden uzakta güvende olurdu hem de işe yaradığı için memnun olurdu. Öncelikle tatlı dudaklarına bir öpücük kondurup saçlarını okşadı.

"Aslında aklımda yapabileceğin bir şeyler var hayatım... Örneğin çaylaklar... Benim görev yetkimle testten geçiriliyorlar ve klana dahi oluyorlar biliyorsun, sende klan liderinin kadını olarak bu işin üstesinden gelebilirsin..."

Avcı Mesaj Sayısı : 77 Kayıt tarihi : 22/07/14

Seavus letalis’in kolları arasında dinlenirken derinlerde bir yerlerde şüpheci yanı zayıf anını kolluyordu. Onun kendisine söylediği onca güzel sözün arasında tek gecelik kadınlarla olan sözleri oldukça kırmıştı. Şimdi uysal bir şekilde onun bütün o kelimeleri öfkeyle söylediğine inanmayı seçerek yanında dinleniyor olabilirdi ancak ileride şu an üzerini örtmeyi seçtiği sözcükler onu ya doğruyu söylediyse düşüncesi ile rahatsız edecekti. Derin bir nefes aldı. Aklını dağıtmaya ihtiyacı vardı. Hamileliğin zor geçeceğini görmüştü ama evde oturursa kafayı yiyebileceğini biliyordu. Bunu kelimelere döktüğünde dudaklarına kapanan dudaklara birkaç saniye sonra karşılık verdi. Saçlarındaki dokunuşlar olanları düşünmemesi için onu teşvik ederken duydukları ile gülümsedi. Tam olarak istediği şey bu değildi ama ayrıcalık denen o lanet olası şeyleri kabul ettiğini göz önüne alırsak bu iyi bir seçenekti.

Bir işe yarayacağının mutluluğu ile onun dudaklarına kapandı. Geri çekilip
‘Bu harika olur. Boş oturmaktansa onları eğitmeye bile razıyım ’ diyerek yeniden onu öptü. Çok geçmeden içinden yükselen ateşle ellerini onun bedeninde gezdirmeye başladı. Garipti ama onu normalde arzuladığından daha fazla istemeye başlamıştı. Sevgilisinin vücuduna tatlı öpücükler ve baştan çıkaran ısırıklar kondurup erkekliği ile itina ile ilgilendikten sonra onunla yeniden o harika doyuma ulaşıp nefes nefese üzerine yığıldı. Kendini yana atmayı bile beceremeden onun kolları arasında uykuya dalarken aklında bir sürü düşünce vardı.

----Rp Sonu----