Seksi Kuzenler Arasında

Berbat bir doğum gününde Jonathan'ın kalbine sahip olmuştu. O günü sevdiği erkeğin aşk kelimelerinden öncesini hatırlamak istemiyordu. Sonrasında hatırlamak zorunda da kalmamıştı. Aşık olduğu adamla hiç olmadığı kadar mutluydu. Günler sonra ikizi ile görüşmeye bile başlamıştı ve Dante ile aralarında olanları öğrendiğinde mutlu oldu. Her şey neredeyse mükemmeldi. Ama sonrasında ufak bir detay her şey mahvetti. Beklemediği bir anda Jared'ın kapıda belirmesi önce sevdiği adama bir şey mi oldu diye düşünmesini sağlarken endişe benliğini ele geçirmişti. Olayın bu olmadığını öğrendiğinde rahatlayarak ve periye güvenerek onunla gitmişti. Sonrası... Sonrası ise yoktu. Sadece bir boşluk vardı.
___

Gözlerini açtığında evinde olmadığını fark etti. Burnuna dolan deniz kokusu ciğerlerini açarken yataktan doğruldu. Evde olmasa da en az ev kadar olmak istediği bir yerdeydi, Jace'in evinde... Periye çocukluğundan beri duyduğu hayranlık giderek büyük bir tutkuya dönüşmüştü. Çıktığı her sevgilisini Jace ile kıyaslar olmuş ve hiç birinden ondan almasını umduğu tadı bir türlü alamamıştı. Tutkusu giderek körüklenirken sırf belki bir şansı olabilir diye onda kalmaya gelmişti. Gece iyi başlayacaktı, tabi gıcık kuzeni de olaya dahil olmasaydı. Of... Ona deli oluyordu. Jace'e olan hislerini ona söylediği gün saç saça baş başa birbirlerine girmişlerdi. Onun da sevdiği adamı arzulaması onu deli ediyordu. Gücünü kullanıp onu hayattan silmek zor bir şey olmasa da sırf Jace ona değer veriyor diye zarar vermek istemiyordu. Ama kararı kesindi. Bu hikayenin sonunda Jace kendisine ait olacaktı. Yanında getirdiği mini elbiselerinden birini üzerine geçirip hızla mutfağa indi. Arzuladığı adama kahvaltı hazırlama işine koyuldu. Sonuçta ne dediklerini biliyordu, bir erkeğin kalbine giden yol midesinden geçiyordu.

Sevgilisi ile geçirdiği harika zamanın ardından onun kollarında merhaba dediği huzurlu bir günde erkenden kalkıp sevdiği adama kusursuz bir kahvaltı hazırlamıştı. Yaptıkları tatlı sohbet sonrasında leon işlerini halletmek için evden ayrılırken uzun bir veda öpücüğü verip onun gidişini izledi. İçeri girip köpekleri ile ilgilendi. Chiaki yemek yerken kendisi de evi toparlayıp yürüyüş için hazırlanmıştı. Bir elinde köpeklerinin tasması diğer elinde mp3’ü kapıyı açtığında jared’ı görmek şok etkisi yarattı. Endişeyle geçen birkaç dakikanın ardından gelen rahatlamanın ardından onunla gitmesi gerektiğini öğrenince kabul edip sessizce jared’a uymuştu. Sonrası karmaşıktı. Hayal meyal birkaç
konuşma ve zifiri karanlıkta duyulan bir kahkahadan başka bir şey yoktu.
................................................................
Gecenin bir yarısı yataktan fırladığında saat sabahın 5’iydi. Nefes nefeseydi. Kötü bir rüya görmüştü ancak ne gördüğünü hatırlamıyordu. Biraz sakinleşip yataktan kalkmaya yeltendiğinde evinde olmadığını fark etti. Daha harika bir yerdeydi. Aşık olduğu adamın evinde… Kalbi heyecandan deli gibi atarken nefesini tuttu. Kuzeninde burada olduğu gerçeği can sıkıcı bir durum olsa da bu onun aşık olduğu adamı kendisinin kılmaya engel değildi. Jace’i nasıl elde edeceği ile ilgili düşünceler beynine üşüşürken onu yakıp küllerinin üzerinde yürüme isteğini bastırdı. Onun kalbini kazanmak istiyorsa adil oynayıp uslu kız olmalıydı. Yatakta birkaç kez dönüp durduktan sonra hızla kalkıp üzerine seksi mini ve dekolteli bir gecelik giyerek mutfağa indi. Ona mükemmel bir kahvaltı hazırlayıp odasına çıkardı. Tepsiyi tek elinde tutup kapıyı vurduktan sonra cevap gelmeyince içeri girdi. Kahvaltıyı komidinin üzerine bırakıp perdeleri açtı. Güneşin ilk ışıkları odaya dolarken jace’in önce yanağına ardından dudağına ufak bir öpücük kondurup geri çekildi. Gülümseyerek''Günaydın.Sana kahvaltı hazırladım'' diyerek tepsiyi gösterdi.

Jasper gittikten sonra elinde iki seksi güzelle kalmıştı. Patronunu memnun eden hareketleri işleri hızlandırırken kızlarla yapacaklarını ufak ufak planlamaya başladı. Elise'in zaten sevdiği bir erkek olduğunu biliyordu, Scarlett'ın da farklı olmayacağını düşünerek onların kalplerindeki aşık adamın yerine kendisini yerleştirdiği, okuduğu bir kaç detayla onların çok iyi anlaşan iki kuzen olduklarını gördüğünde bunu da aynı erkeğe aşık olmanın verdiği kıskançlıkla yok ederek gülümsedi. Kızlar kendi özel oyuncakları konumuna gelmişti. Şimdi sırada onları götüreceği yer vardı. Buraya yakın bir malikaneyi kendine mekan belirleyip kızları farklı odalara yatırdı. Uyandıklarında tam istediği kıvamda olacaklarının bilincinde kendi de bir başka odaya yattı. Bu, bu evde tek başına yatacağı tek an olacaktı. Sonrasında ya onlarla tek tek ya da aynı anda yatacaktı. Kafasında sürü ile fantezi doluşurken uykuya daldı.

Sabah uyanmış olmasına rağmen yataktan çıkmadı. Hala uyuyor numarası yaparken aşık kızların neler yapacağını merak etti. Kısa süre sonra kapının sesi ile gözlerini sıkı sıkı kapattı, hala uyuyormuş gibi... Önce yanağında, ardından dudağında hissettiği öpücükle gözlerini açtı. Kızın sözlerini duyduğunda gecelikli hali oldukça memnun ederken kahvaltıya bakıp kızı elinden kavrayarak kucağına aldı. Bu şekilde sevilmekten rahatsız olmayacak kızın hatlarını okşarken boynuna öpücük kondurdu.

"Günaydın bebeğim... Ama zahmet etmeseydin, ayrıca Scarlett'ı da düşünmek lazım kuzenin de aç olmalı..."

Kızın boynunu yeniden öpüp kokusunu içine çekerek ayağa kalktı. Diğer kızı merak ediyordu. Mutfaktaki sesleri duyduğunda Elise'in elini kavrayıp alt kata indirdi. Diğer seksi güzeli baştan aşağı süzerken masaya geçerek bedenini gerdi.

"Çok şanslı bir erkeğim, iki seksi bebek bana kahvaltı hazırlıyor... Hadi hep beraber yiyelim..."

Elise'in varlığı onu deli etse de sükunetini koruyarak yataktan çıkıp hazırlanmıştı. Giydiği elbise gözüne hoş görünürken Jace'in onu seksi bulmasını umut ediyordu. Güzel bir kız olduğunu biliyordu ama bunu ondan duymak istiyordu. Gerçi Jace her fırsatta güzel olduğunu söylüyordu ama ona bir türlü açılamadığı gerçeği yüzünden hala arkadaşlardı. Aslında bugün buraya kalbini de açmaya gelmişti ama lanet kuzeni buna izin vermemişti. En azından onu etkilemek adına erkeğine kahvaltı hazırlamak için mutfakta hazırlık yapmaya başladı. Hazırlıkları bitmek üzereydi ki duyduğu ayak sesleri ile arkasını döndü. Gördüğü manzara elindeki bıçağın düşmesini sağlarken sinirle Elise'e baktı. Kıçını başını örtmekten çok gösteren gecelikle Jace'in yanında ne işi vardı? Şu an onun nefesini kesmek, kalbini durdurmak isterken Jace'in masaya oturması ile ona odaklandı. Duyduğu kelimelerden sonra Elise' de masaya yerleşmişti. Gülümsemesini korumaya çalışarak Jace'e yaklaştı.

"Evet şanslı ve çok yakışıklı bir erkeksin, Jace... Günaydın, sana da kuzen..."

Ardından Jace'in yanağına ıslak bir öpücük kondurdu. Jace'in bahsettiği diğer kahvaltı muhtemelen onun odasında olmalıydı. Küçük sürtük kesin onu odasında taciz etmişti. Masayı sinirle bir çırpıda kurup sevdiği adama çay koydu. Elise'in önüne koyduğu çayı takılır gibi yaparak hafifçe üzerine kaynar çayın dökülmesini sağladıktan sonra...

"Ah... Üzgünüm Elise... Umarım çok canın yanmamıştır..."

Sonrasında onun çayını tazeleyip masadaki yerini alarak kahvaltıya oturdu.

Odasına girdiğinde onu uyandırıp uyandırmama konusunda tereddüt etmişti. Uyanıp ona özenle hazırladığı kahvaltıyı yemesini ne kadar istiyorsa uykusunu alması konusunda da aynı derecede istekliydi. Birkaç dakika hareketsizce kaldı. İç savaşını kalbi kazandığında uyandırmak için onu yanağından öptü. Jace uyanmayınca birde dudaklarının tadına bakmak istemişti. Bu elinde değildi. Ona dokunmak her yerinin tadına bakmak istiyordu. Kendisine engel olmak ise hiç bu kadar zor olmamıştı. Geri çekildikten sonra onun uyanmasıyla geliş amacını aceleyle açıkladı. Onun kucağına çekildiğinde birkaç dakika hareketsizce kaldı. Kalbi göğsünden çıkacakmış gibi atarken bedeninde gezinen ellerle gözlerini onun gözlerine dikti. Boynuna kondurulan öpücük tahrik ederken dudaklarını ısırdı. Onu öpmek istediği için biraz yaklaşmıştı ki duydukları ile dondu. Öfke ve kıskançlık bedenini ele geçirirken dişlerini sıktı. Lanet olası kuzeni sürekli aralarına girmek zorunda mıydı? Boynuna kondurulan öpücükle kendine gelip kucağından yavaşça kalktı. Sesini düz tutmaya çalışarak''Zahmet sayılmaz ama haklısın…'' dedi.

Elinden tutulup aşağı doğru inerlerken sesizdi. Kuzeni ile karşılaştıklarında sahte bir gülümsemeyle''Günaydın kuzen. Harika bir kahvaltı hazırlamışsın ellerine sağlık'' diyerek masaya oturdu. Scarlett’tan nefret ediyordu. Tabağına birkaç parça bir şey aldığı sırada üzerine dökülen çayla ufak bir çığlık attı. Gücünü kullanıp yanma hissine engel olurken sinirle kuzenine baktı. Duydukları öfkeyle çatalı sıkmasını sağlarken içinden ‘Bilerek yaptın lanet olası. El ele aşağı indiğimiz için kıskandığını biliyorum’diye bağırsa da derin bir nefes alıp''İyiyim. Sorun yok.'' Dedi. Masadan kalkarak''Üzerimi değiştirsem iyi olur size afiet olsun'' diyerek odasına çıktı. Biraz daha kalsaydı. Jace’in varlığına aldırmadan onun saçlarına yapışabilirdi. Odasına koşarak çıkıp sertçe kapıyı çarptı. Bu bir nebze bile olsa onu rahatlatmadığı için kendisini duşa attı. Bunun üzerindeki çaydan arınmasını sağlamasının yanında sakinleştirmesini de umuyordu.

Gözlerini açtığında gördüğü gecelikli kızla derin bir nefes aldı. Görüntü güzeldi, tadı da hatırladığı gibi olmalıydı. Onu kucağına çekip boynunu öperken kızın kıkırdaması ile memnun olduğunu bilmek güzeldi. Ama diğer kızı da merak ediyordu. Aşağı kata inip diğer seksi güzeli gördüğünde memnuniyeti daha da arttı. Kızları eğitmesi gerekiyordu evet ama bundan önce yapmak istediği şeyler vardı. Kızların tadını çıkarmak... Bu yüzden kahvaltı faslının bir an önce bitmesini istiyordu. Scarlett'ın, Elise'in üzerine bilerek çay döktüğünü gördüğünde bunu anlamazlığa verdi. Onun gidişi ile Scarlett ile yalnız kalmıştı. Ayağa kalkıp kızın bileğini kavrayarak ayağa kaldırıp yerine oturarak onu kucağına aldı. Kızın hatlarını elleri ile keşfederken onu hafifçe yatırıp poposuna vurdu.

"Bebeğim, bu yaptığın hiç hoş değildi. Elise'in üzerine çay dökmen... Sizin atışıyor olmanızı sevmediğimi biliyorsun..."

Bir kaç kez daha poposuna vurup sonrasında kalçasını sıktı. Kızın kokusu harikaydı. Suratını asılmış gördüğünde onu doğrultup göz hizasına getirip gözlerine baktı. Sonrasında saçlarını geriye atıp açık bıraktığı boynuna öpücük kondurdu. Kendini geri çekmek istese de kızın misk kokusu yüzünden öpücüklerini sürdürdü. Kalçasını sıktığını fark ettiğinde kızın dudaklarından dökülen inlemeyi duyup gülümsedi. Ellerini ve dudaklarını ondan uzaklaştırıp onu kucağından indirdi.

"Surat asma somurtkan güzelim... Elise de gelip şu kahvaltı işi bittiğinde ikinizle de ilgileneceğim güzel bir sürprizim var..."

Sonrasında masaya oturup diğer güzeli bekledi. Kız da seksi bir elbise giymişti, bu güzeldi. Güzel olmayan tek şey ise kararsızlığıydı. Onları ilkinde tek tek mi yoksa aynı yatakta ikisini mi birden mi becerseydi?

Kıskançlıktan kuduruyordu. Bu... Bu nasıl olurdu? Ait olmak istediği tek erkek kuzeni ile el ele mutfağa gelmişti. Üstelik, üstelik kuzeni üzerine kıyafet bile giymemiş seksi gecelikle onun yanına gitmeye cür'et etmişti. Onu öldürmek istiyordu. Parçalara ayırmak... Her bir parçasını dünyanın ayrı bir ucuna gömmek istiyordu. Lanet olsun... Kendini toparlamaya çalışırken aklına gelen sinsilikle onun üzerine çayı döktü. Tamamen kaza gibi görünen bu durumdan sonra Elise gitmiş ve Jace ile baş başa kalmıştı harika... Onun hareketlerini izlerken kendisine uzatılan eli tutarak ayağa kalktı. Sonrasında ise onun kucağındaydı. Rüya görmüyordu değil mi? Onun kucağındaydı, olmak istediği erkeğin... Tam onu öpmek istediği sırada ise hafifçe eğilip poposuna vurmaya başlamıştı. Canı biraz yandığı için hafifçe inlerken onun sözlerini duyarak yüzü düştü. Normal bir oturma pozisyonuna geldiklerinde yüzü hala asıktı.

"Şey... Ben... Sadece... Kıskandım..."

Yüzü kıpkırmızı olmuştu, kalbi ise deli gibi atıyordu. Saçları kenara çekildiğinde ise kalbinin duracağını hissetti. Omzuna konulan öpücükler ile iç çekerek kollarını Jace'in bedenine sardı. Kalçasını sıkan elle minik bir inleme dudaklarından dökülürken Jace'in ellerini çekmesi hayal kırıklığı yaratırken sözleri ile derin bir iç çekti. Onun için gülümsedi.

"Tamam, Jace... Kahvaltıyı hızlı bitirmeye çalışırım..."

Peri yerine otururken oda yemeğine devam etti. O sırada kuzeni gelmişti. Hızlıca yemeğini yerken gıcık olmakla beraber perinin sürprizlerini merak etti. Keşke ellerini üzerinden hiç çekmeseydi.

Aşık olduğu adama harika bir kahvaltı hazırlayıp onun beğenini kazanmakla kalmamış dokunuşlarını üzerinde hissetmişti. Heyecan ve arzu ile geçirdiği harika dakikalar scarlett’ın adının geçmesi ile kötüye dönüşmüş kızı gördükten sonra da bir kabustan farksız olmuştu. Sabah yaşadıkları ya da aşağı el ele inmiş olmalarının güzelliği bunu değiştirmemişti. Sevinci öfkeye dönüştüğü için suyun altında buz gibi suda sakinleşmeye çalışıyordu. Duvara birkaç cılız yumruk indirerek gözlerini kapattı. Soğuktan başka bir şey düşünemeyip titremeye başladığında rahatlayarak banyosunu tamamlayıp üzerine kendi tarzında bir kıyafet giydi. Üzerine giyeceği şeyi seçmek için özen göstermemişti ama giyim zevki baştan çıkaran seksi bir tarzda olduğundan oldukça güzel olmuştu. Saçlarını sadece kuruttu ve tarayıp omuzlarına düşmesini sağladı. Toplamaya uğraşmamıştı. Kahvaltıdan sonra belki dışarı çıkarım diye hafifte bir makyaj yaparak aşağı indiğinde kuzenini görmek mahvolan sinirlerini gererken jace’e bile bakmadan dolaba yöneldi. Mısır gevreği ve sütü çıkartıp dolaptan kase aldıktan sonra hızını ayarlayamayıp kapağı sertçe çapmıştı.

Düz bir sesle '' Dikkatsizlik işte.'' diye diğerlerini bilgilendirdikten sonra masadaki yerini alıp önündeki ile ilgilenmeye başladı. Kahvaltısını sessiz bir şekilde önündeki tabak dışında hiçbir şeyle ilgilenmeyerek tamamladı

Scarlett adlı çıtırın kokusu harikaydı. Tadı ise kendini kaybettirebilecek düzeydeydi ki neredeyse kontrolünü kaybettiği bir gerçekti. Aklına diğer kuzen geldiğinde kahvaltı faslının bir an önce bitmesi için Scarlett'ı teşvik etti. Yemek ile ilgilenirken Elise'de sonunda aralarına katılmıştı. Onunda sakarlık gibi gösterdiği kıskançlık krizi ile kahkaha atmamak için kendini zor tuttu. Bu kızlar gerçekten de eğlenceliydi. Derinliklerinin tadını çıkarmak için sabırsızlanmaya başlamıştı. Elise de masadaki yerini aldığında gözlerini ona dikti.

"Elise... Bende sen yokken Scarlett'a ikinize de yapacağım bir sürpriz olduğunu söyledim. O yüzden kahvaltını çabuk bitir..."

Kızın sözlerine uyarak sessizce ve hızlı bir şekilde yemek yemesini izlerken, gözü diğer kıza kaydı. O da aynı şekilde kahvaltı ile ilgilenirken karar zamanı geldi. Önce hangi kızla ilgilenmeliydi ya da ilk sevişmede onları beraber mi götürseydi? Hayır... Bu kötü olurdu diye düşündü. En azından arzuladıkları erkeği ilk seferde yalnız sevmeyi hak ediyorlardı. Kahvaltı bittiğinde hızlı bir toparlamanın ardından kızlara döndü.

"Sonunda sürprize geçebiliriz... Teras da bizim için bir jakuzi ayarladım kızlar ve odalarınıza da üzerinizde güzel durmasını beklediğim bikinileri bıraktım. Hadi yukarı çıkıp hazırlanın..."

Kızlar sevinçle yukarı çıkarken oda kararını verdi. İlk kurban Elise olacaktı. Derinliklerinin tadını çıkaracağı kız... Bir büyü mırıldanarak Scarlett'ı farkında olmayacağı rüya alemine gönderdi. Bu sayede Elise'in içine girdiğinde kuzeni tarafında basılma ihtimali kalmayacaktı. Kızın kapısını aniden açtığında sadece altında külot bulunan ve kapının ani açılması ile göğüslerini örten Elise ile karşılaştı. Manzara harikaydı. Kıza doğru seri hareketlerle yaklaşıp belinden kavrayarak dudaklarını boynuna gömdü.

"Kusura bakma Elise ama kendimi daha fazla senden uzak tutmak gibi bir niyetim yok seni istiyorum bebeğim..."

Kızı hızlı bir hareketle yatakta altına alıp dudaklarını öperken çıplak göğüslerini okşamaya başladı. Ondan elbette bir itiraz beklemiyordu. Kokusu başını döndüren kızın dudaklarını sömürürken bir eli arsızca çamaşırının altına kayarak kadınlığını keşfetmeye başladığında bir parmağını yavaşça içine kaydırdı.

Jace'in ellerini üzerinde hissettiği o kısacık zaman diliminde kalbinin duracağını hissetmişti. Onun öpücükleri derisinin altına işliyordu, adeta... Elleri onun seksi bedeninde gezerken, ince tişörtünün gizleyemediği kaslarını hissetti. Serti, güzel tıpkı kokusu gibi... Ama her şey ne yazık ki kısa sürmüştü. Evdeki üçüncü kişinin varlığı her şeyi bozuyordu. Masaya geçtiğinde üçüncü şahsiyet teşrif etmişti. Az önce olanları bilse onun kıskançlıktan öleceğine emindi. Bu düşünce yüzünde sinsi bir gülümseme oluştururken hızla yemeğini bitirdi. Sürprizi duyduğun da heyecanlandığını hissetti. Ama bu his kısa sürdü. Mayosu içinde seksi ve yakışıklı prensini görecekti, bunun için mutlu olmuş ve heyecanlanmıştı. Diğer yandan onu gören tek çift göz kendi gözleri olmayacaktı. Gözleri Elise'e kayarken onun gözlerini oyma isteğini zar zor zapt etmeyi başardı. Jace'in tatlı yüzüne bakarken gülümsemek zor olmazken konuştu.

"Jakuzi, kulağa güzel geliyor bikini için de teşekkürler, Jace..."

Masayı hızla toparlayıp üst kattaki odasına çıktı. Yatağın üzerindeki bikiniyi eline alarak inceledi. Beyaz bikini üzerinde oldukça seksi duracak gibi görünürken bikiniyi giymek için harekete geçtiği sırada benliğini bir anda ele geçiren karartı ile yatağa yığılıp uykuya daldı

Aşağı indiğinde sinirleri tepesinde olduğundan aşık olduğu adama bile bakmamıştı. Öfke insanın gözünü bazen kör edip duygularının önüne geçebiliyordu. Elise şuan bunu bizzat yaşıyordu. Masaya dönüp yemeğini sessizce yerken onların hala mutfakta olması tuhaf gelse de sorgulamadı. Aklında intikam almakla ilgili düşüncelerinde kaybolmuşken jace’in sesiyle kendine gelip ona baktı. Duydukları ile tepkisizce yemeğini bitirdi. Konuşmanın başında var olan heyecanı ikizinin de işin içinde olduğunu duymasıyla yok olmuştu. Sakince yemeğini yedikten sonra duydukları ile kuru bir teşekkür edip odasına çıktı. Hazırlanmak için üzerindeki kıyafetten kurtulup göğüslerini tantelli iç çamaşırından kurtardığında açılan kapı ile şok olup pek başarılı olamasa da üzerini kapattı. Gelenin jace olduğu gerçeğini görüp rahatlasa da üzerinde ufak bir gerginlik vardı.

Cılız bir sesle''Ben.. hazırla. '' Diye cümle kurmayı denerken kendisini onun kolları arasında bulmuştu. Nefesi kesildi. Kalbi heyecandan deli gibi atarken gözlerini onun gözlerine dikti. Duydukları kalbini durduracak cinstendi. Yatakta onun altında duydukları ile başa çıkmaya çalışırken dudaklarına kapanan dudaklara şoktan kurtulduğunda karşılık vermeye başladı. Göğüslerindeki okşayış tahrik ederken kadınlığının içinde hissettiği dokunuşla inledi. Elleri erkeğin bedeninde gezinmeye başladığında ''Bende seni. '' Dedi. Bu çok kısa konuşmanın ardından jace’in dudaklarını hafifçe ısırıp ağzının derinliklerini keşfetmeye başladı.

Sonunda kararını verdiğinde kafasındaki plan hazırdı. Kendinden geçen kuzeni devre dışı bırak ve diğerini becer... İlk şanslı kız seksi güzeli seçmişti. Elise, kuzenlerden tatlı olan... Diğer kızın aurasının karanlık olduğunu fark etmişti. Scarlett'ın cazibesi şeytani Elise'in ki ise masumluğundan geliyordu. Çok geçmeden de o masumluğu kızdan alacaktı. Yarı çıplak yakaladığı kızı vakit kaybetmeden yatağa ittiğinde bedenini altına aldı. Az önce söylediği kelimelerin kızın kalbini ne denli heyecana sokup titrettiğini kalp atışlarından anlamıştı. Bacaklarının arasındaki parmağı ise hazır olan ıslaklığı ile uğraşmaya devam ediyordu. Kızın diri göğüslerini dudaklarının arasına aldığında onun inlemesinin ve bedenine dokunmasının tadını çıkardı. Daha bir kaç ay önce altında çırpınan kızın yerinde istek ve arzu dolu bir ateş parçası vardı ve bu gerçekten iyiydi. Kızın göğüsleri ile uzun süre oynayıp bacaklarının arasındaki hazinesine gömüldü. Onu emerek çığlıklar içinde tatmin ettikten sonra kendisi için yeniden hazır hale getirdi. Baştan çıkmış kızın önünde üstündekileri çıkarıp dizlerinin üzerinde kızın elini kavrayıp erkekliğine götürdü. Kendide biraz ilgiyi hak ediyordu. Onun dokunuşları ile sertleşirken dudakları hırıltılarına neden oldu. Kızın tekrar üzerine yerleştiğinde sertçe içine girdi. İlk hissin onu ele geçirmesine izin verirken aşık kızın gözlerine baktı. Ritmi ise yavaştı.

"Süpersin bebeğim... İçinde olmak harika..."

Kızın dudaklarından kendi ismi inlemeler eşliğinde dökülürken Elise yeniden tatmin oldu. Kendisini ise tutuyordu. İstediği bir pozisyon daha vardı. Kızın içinden çıkıp onu domaltarak arkasına geçti. Bu kez az önceki yavaş aşık değildi. Poposuna sert şaplaklar atıyor, göğüslerini sertçe yoğuruyor içine ise sert darbeler yapıyordu. Sonunda tatmin olup kızın omzuna yığıldığında onu yatakta kolları arasına aldı.

"Hayal ettiğimden bile iyiydi, Elise..."

Dudaklarına bir öpücük kondurduğunda bu kez uyku sırası Elise'e gelmişti. Bedenindeki enerjiyi bir büyü ile geri döndürdüğünde diğer kızı uyandırdı. Scarlett aradaki zaman farkını anlamayacaktı. Bu da büyünün güzel bir özelliğiydi. Aynı taktik ile odaya daldığında üzerinde sadece şortu vardı. Kız ise Elise'in aksine henüz iç çamaşırlarını çıkarmamıştı. Elbette bu önemli değildi. Kıza seri hareketler ile ilerleyip belinden kavrayıp kendi bedenine yasladı. Yanağını zarifçe okşarken gülümsüyordu.

"Scarlett, bebeğim... Mutfakta sana dokunurken tahrik olan bedenime karşı koyamadım... Sana değer verdiğimi biliyorsun, kendimi ise engellemek istemiyorum..."

Kızın dudaklarına kapandığında eli iç çamaşırının içine dalarak kalçalarını okşamaya başladı. Bu kızın kokusu Elise'den farklıydı. Onunki baştan çıkartıyor Scarlett ise kışkırtıyordu. İki mükemmel aromaya aynı anda sahip olmanın merakını yaşarken şimdilik ellerinin arasındaki şeytani cazibeye odaklandı. Onu ayakta bir süre baştan çıkartıp yatağa yatırdığında öpücükleri boynuna kaydı. Dayanamadığı için kızın sutyenin den çok çabuk kurtulup diri göğüslerinin tadını çıkarmaya başladı.

Mutfakta Jace ile olan o kısacık an harikaydı ama fazlasını çok daha fazlasını istiyordu. Ama evdeki üçüncü şahıs yüzünden bu bir türlü olmuyordu. Hatta sürprize bile lanet kuzeni ortak olmuştu. İçinde hem mutluluk hem de sinir varken hazırlanmak için odasına çıktı. Kendini saniyelik bir an kaybettiğini sandığı ve ne olduğuna anlam veremediği bir anda elbiseyi üzerinden çıkarmıştı. Çamaşırlarını çıkarmak için eli harekete geçtiğinde kapı açıldı. Ellerini iki yana indirip gelene bakarken Jace'in üstsüz hali nefesini kesti. Onu beğeniyordu hem de çok ve teninin tadına bakmak istiyordu. Sadece adını mırıldandığı peri onu kavrayıp kendine çektiğinde bedenleri birbirlerine yapışmıştı. Vücut ısılarının arasındaki değişim bedenini titretirken duyduğu kelimelerle kalbi bir ritm kaçırdı.

"Be... Bende..."

Bir şeyler diyecekti ama Jace'in öpücüğü dudaklarından dökülmesi muhtemel kelimelerin çıkmasına müsaade etmemişti. Onun öpücüğüne karşılık verirken heyecandan ölmek üzereydi. Jace, olmak için deli olduğu erkek onu öpüyordu. Çıplak teninde hissettiği dokunuşlar onu inletirken o da perinin harika bedenini keşfe koyuldu. Dokunduğu ten kesinlikle mükemmeldi ve ona sahip olabilecekti. İçten içe bunun bir rüya olmamasını diliyordu. Ayakta kalacak hali kalmadığında bedeninin yatağa yatırıldığına memnun olurken bunu mırıltıları ile dile getirdi. Göğüslerini öpüp okşamaya başlayan adam inlemesine neden olurken saçlarını okşamaya başlamıştı. Uzun süre göğüsleri ile oynaması onu delirtirken onu hafifçe iterek yatakta üzerine çıktı. Gözlerinin içine bakarken konuştu.

"Hep bu anı beklemiştim, Jace..."

Dudaklarını bir süre emip boynuna doğru ilerlerken eli şortunu aşağı doğru çekmeye başladı. Göğsünü öpücüklere boğarken şortu dizlerine kadar indirmiş sertliğini okşamaya başlamıştı. Onu dudakları ile bir süre çıldırtıp yeniden dudaklarına kapandı.

Olanlar harika bir hayalden farksızdı. Aşık olduğu adam onu istediğini dile getirip kendisinden uzak duramadığını söylemiş ve o harika dudaklarını elise’in dudaklarına örtmüştü. Bu anın, algıladığı tadın, onun dokunuşlarının büyüsüyle bedeni baştan çıktığı için kuzeninin her an odaya dalabilecek olmasını umursamadan kendini jace’e bırakıp inledi. Periyi delicesine isterken ve arzuladığı adam da onunla aynı duyguları paylaşırken başka türlüsünün olması imkansızdı. Elleri onun harika vücudunda dolanırken onun profesyonel dokunuşları ile inlemesi doruğa ulaşıp çığlıklara dönüştü. En mahrem yerindeki dudaklar kendisini kaybetmesine neden olmuştu.

Çığlıkları hat safhaya ulaşıp nefes nefese bir şekilde o mükemmel ana ulaşıp tatmin olduğunda yorgunlukla gözlerini kapayıp kendisine gelmeye çalıştı ancak erkeği onun toparlanmasına müsaade etmeyerek yeniden elise’i baştan çıkarmıştı. Onun hala giyinik olması bir işkenceden farksızken soyunmasını sabırsızlıkla izledi. Erkekliği ile yakından ilgilenirken kendisi de tahrik olmuştu. Sonunda onu içinde hissettiğinde bir rahatlama ile birlikte dudaklarından Jace’in adı döküldü. Duydukları ile elini göğsünde gezdirirken'' Harika olan sensin'' dedi. Sonra cümleler anlamını yitirdi. Duygular ve hisler ön plana çıkıp onunla birlikte oldu. Kaç kez tatmin olduğunu hatırlamıyordu ancak pozisyon denedikleri sırada yorgunluktan canı çıkmıştı.

Bu bile onu isteyen bedenine engel olmadığından aşık olduğu adamla birlikte harika dakikalar yaşadı. İkisi de doyuma ulaşıp tatmin olduğunda yorgunluktan sızmak üzereydi. Jace’in kolları arasında dinlenirken gayet mutlu bir şekilde gözlerini kapadı. Hissettiklerini kelimelerle anlatamazdı. Sözler kulaklarını doldurduğunda derin bir nefes aldı. Cevap vermek istese de oldukça yorgun olduğu için hiçbir şey söyleyemeden uykuya dalmıştı.

Şeytani cazibe sahibi kızın teninin tadını çıkartırken yine kendini kaybetti. Onu bir süre ayakta öpücüklere boğup, tenini okşarken yatağa yatırdığında iç çamaşırının örttüğü dolgunları görmek istediğinden bir çırpıda çıkardı. Bir süre güzel dolgunlukları gözleri ile inceledi ama sonra onun tatlarına bakmak için dudaklarını ve dilini kullandı. Kızın memnun iniltilerini hoşuna giderken kıvranmasının tadını çıkardı. Kız yerlerini değiştirirken sıradaki hareketi merak ettiği için sessizce bekledi. Pekte sürpriz olmayan kelimeleri duyduğunda dudaklarını öpen dudaklara karşılık verirken elleri yine kalçalarını kavrayıp okşamaya başladı. Kızın yönlendirmeye ihtiyaç bile duymadan yaptığı hareketler dudaklarından hırıltıların çıkmasını sağlarken erkekliğine değen dudaklar bedeninin titremesine sağladı.

"Harikasın bebeğim..."

Kız yeniden dudaklarına kapandığında bu kez kontrolü eline alarak kızı altına aldı. Göğüslerini yeniden öpücüklere boğup iç çamaşırını çıkardı. Bacaklarının arasındaki hazineye gömüldüğünde onu dudakları ile öpüp emdi. Tadı güzeldi ve egzotik çığlıkları ise mükemmel hissettirirken onu arzudan kıvrandırıp tatmin etti. Ama toparlamasına bile izin vermeden bu kez parmakları ile onu sınıra getirdi. Çok geçmeden de görmezden gelemediği erkekliğini kızın içine kaydırarak hızlı ve sert hareketlerle ona sahip olmaya başladı. Ona Elise gibi kibar davranmıyordu, sertçe sahip olduğu güzelin kendinden memnun iniltileri ve çığlıkları doğru yolsa olduğunu gösteriyordu. Kendini tutamayıp onunla tatmin olduktan sonra içinden çıktı. Ama denemek istediği bir pozisyon daha vardı. Onu öpücüklere boğup bacak arası ile ilgilenip kendi de sertleştiğinde kızı üzerine alıp içine kaydı. Kızın kalçalarını kavrayıp kendini sürmesine izin verirken bundan son derece keyif almıştı. Kısa süre de birbirlerinin teninde kendilerini kaybederken onun göğüslerini sıkmış, saçlarından çekip dudaklarını öpücüklere boğmuştu. Nefes nefese kız tatmin olurken oda kendini serbest bıraktı. Kendi de nefes nefese ve kesinlikle doymuştu.

"Süpersin Scarlett, vahşi yanını gerçekten sevdim... Şimdi jakuziye gidebiliriz biraz dinlen banyo yap ben de aynı şekilde hazırlanıp teras da bekliyor olacağım..."

Konuşmasının ardından altına şortunu geçirip diğer kuzenin yanına gitti. Ona da aynı talimatı verdiğinde kızlar duş alırken oda banyo yaptı. Bedeni kesinlikle perişandı hem Elise'i hem de Scarlett'ı becerdiği için... Ama yine de hala doyumsuzluğu iş başında olduğundan iki kızın karışımına olan tutkusu hala devam ediyordu. Bedenini kendine getirmeyi başardığında mayosu ile jakuziye girdi. Kızlar dakikalar sonra terasa geldiğinde gülümsedi.

"Hadi gelin, güzeller..."

Jace ile baş başa bir odada üstelik üzerinde sadece iç çamaşırları ile... Dahası onun kolları arasında... Bundan daha iyisi olabilir miydi? Bundan emin değildi. Ama peri onu öptüğünde çok daha iyisinin olabileceğini gördü. Jace'in tadını çıkarabileceği bu anda tamamen tutkusunun esiri olmuştu. Göğüslerini emerek onu deli eden erkeği altına aldığında tıpkı kendisine yapıldığı gibi onu baştan çıkardı. Erkeğinin memnun hırıltıları onu mutlu ederken yerleri değiştiğinde bacaklarının arasındaki öpücükler onu sınıra ulaştırdı. Çığlıklar eşliğinde tatmin olurken, dudaklarından Jace'in adı dökülüyordu. Maharetli parmaklar onu yeniden baştan çıkarırken periyi içinde hissetti. Bunun verdiği mutluluk gözlerine yansırken perinin başını kavrayıp kendine çekerek dudakları ısırıp sertçe emdi. Ona aynı sertlikte karşılık verirken kısa sürede tatmin oldu ardından da Jace tatmin olmuştu.

"Bu muhteşemdi..."

Mırıldanmanın ardından nefes nefese olsa da peri onu baştan çıkardığında çok çabuk alev aldı. O kadar da yorgun olmadığını fark ettiğinde bu kez perinin üzerinde kendi vardı. İçine aldığı perinin üzerinde hareket ederken göğüslerini okşayan sert ellerle onun göğsüne tırnak izleri bıraktı. doyuma ulaştığında Jace'in üzerine uzandı. Tamamen bitmiş haldeydi. Perinin sözleri ona Elise'in varlığını hatırlatırken yüzü yeniden asılsa da ona sahip olduğu için mutluda olmuştu. Peri yanından gittiğinde uzun süre banyoda kaldı. Bedeninde Jace'in sert okşamalarının izini taşıyordu. Bikini ise kesinlikle bu izleri örtecek bir kıyafet değildi. Buna ise içten içe sevindi. Dile dökmese de Elise'e, Jace ile yaptıklarını gösterebilir hatta gözüne sokabilirdi. Beyaz bikiniyi giydikten sonra terasa çıktı. Aynı anda kuzeni de gelmişti. Jace'in sözlerini duyduğunda gülümseyerek jakuziye girdi. Sıcak su bedenine iyi gelecekti. Sevişmenin onda yarattığı rahatlıkla periye daha da sokuldu. Hatta başını boynuna yasladı.

Jace ile geçirdiği muhteşem zamanın ardından büyük bir yorgunlukla baş etmeye çalışırken uykuya daldığında garip bir rüyanın pençesine düştü. Sıcak renklerle döşeli bir evde mutlulukla dolanıyordu. Mutfağa kahvaltı hazırlamaya gittiğinde arkasından birisi ona sıkıca sarılıp tatlı öpücükler kondururken aşk sözleri fısıldıyordu. Emin değildi ama galiba o kişi jace’ti. Gerçi yüzünü göremiyor sesini ise net duyamıyordu ancak o kişinin aşık olduğu adam olduğunu düşünüp orasının da kuzeninden uzakta mutlu mesut yaşadıkları yeni evleri olduğunu varsaymak rüyada bile olsa güzeldi. Elise arkasını dönüp onu bu denli etkileyen adamla yüz yüze gelmek istediğinde uyandı. Terden sırılsıklam olmuştu. Nefesini kontrol altına almayı başardığında kapısının açılması ile yatakta resmen sıçramıştı. Jace’i gördüğünde rahat bir nefes aldı. Söylediklerini onaylayıp hızla kendisini duşa attı. Olanları düşünerek geçirdiği dakikalarda içi içine sığmamıştı. Heyecanla hazırlanıp yukarı çıktığında scarlett’ı görmek her zaman olduğu gibi sinir etti. Onu baştan aşağı kıskançlıkla süzerken fark ettiği morluklarla kaşlarını çattı. Jace’e dikkatle bakıp aklındaki kötü düşünceleri dağıtmaya çalışırken duydukları ile ağır adımlarla jakuziye yaklaşmaya başladı. İçinden olamaz öyle şey diyerek kendini ikna etmeye çalışıyordu fakat scarlett’ın aşırı rahat tavrı bunu imkansız kılıyordu. Duraksadı.

İlk aklına gelen öfkeyle çekip gitmek olsa da sonradan kuzenine rahat vermemeye karar vererek dişlerini sıkıp ilerlemeye devam etti. Jakuzide onlardan uzak bir köşede dururken sesini kontrol etmeye çalışarak''Jakuzi keyfi için saol.'' Dedi. Daha fazla konuşmadı çünkü güçlerine ve kendisine hakim olmayı deniyordu. Kuzenini öldürmeye kalkışmamalıydı.

Jakuzide kızları beklerken olanları düşündü. İkisi de ayrı ayrı birbirinden harikaydı. Şeytan ve melek... Her ikisiyle de farklı ilgilenmiş ve farklı tatlarına bakmıştı. Sonuç ise harikaydı. Bedeni tatminlik duygusu ile dolmuştu ama yine de karışımlarını merak ettiği kızlarla işi henüz bitmemişti. Kızları görüp davet ettiğinde Scarlett'ın bedenindeki izlere baktı, her biri kendi eseriydi. Kendi bedeninde de bir kaç diş izi vardı, şeytanının dişleri... Scarlett yanına gelip gayet güzel kurulurken Elise'in mesafe koymaya çalışması ile kaşlarını çattı. Anlaşılan kız anlamıştı ve kıskanmıştı. Ama buna rağmen ondan uzaklaşmasına izin veremezdi. Bir elini Scarlett'ın beline sarıp, boşta kalan eliyle Elise'i kendine çekti. İki kızı da belinden kavrayıp gitmelerine engel olurken konuşmaya başladı.

"Güzellerim... İkinizi de sevdiğimi biliyorsunuz... Hatta tadınız beni benden almış durumda... Bu yüzden kıskançlığı bir kenara bırakıp üçümüzde eğlenelim... İkinizi birbirinizden ayırmadan tadınıza bakmak istiyorum..."

Kızlara yaşatacağı şoku önemsemeden ani bir hareketle iki kızı yan yana jakuzinin kenarına dayayıp bikini üstlerini tek hareketle kenara çekip göğüslerini kavradı. Scarlett'ın boşta olan göğüs ucunu ısırıp yavaşça emdi, ardından Elise'in göğüs ucuna geçip tatlı tatlı emmeye başladı. Eli Elise'in bacak arasına inerken kadınlığını okşayıp bir parmağını içine kaydırırken Scarlett'ın dudaklarına kapandı. Tatlı dudaklarını vahşice sömürüp dişledikten sonra Elise'in dudaklarını öpmeye başladı. Aynı anda Scarlett'ın göğsündeki eli de onun bacak arasına inmişti. İki kızı da sadece parmakları ile sınıra getirirken inlemeleri kulaklarını doldurdu.

"Hadi bebeklerim. Utangaç olmayın ellerinizi üzerimde istiyorum..."

Sevdiği adamla geçirdiği rüya gibi dakikaların ardından jakuzi keyfi için hazırdı. Kendisini öylesine mutlu ve tatmin edilmiş hissediyordu ki Elise'in varlığı bile onu rahatsız etmiyordu. Sıcak suyun bedenini ele geçirmesine izin verirken başı Jace'in omzundaydı. Her derin nefeste onun kokusu burnuna doluyor daha dakikalar önce birlikte olmuş olmalarına rağmen kışkırtıyordu. Kuzeninin tavrı ise onu eğlendirmişti, evet o kız artık yerini bilmeliydi. Jace ona aitti. Bedenindeki her bir izle kendini damgalamış hatta oda Jace'i diş izleri ile kendine ait kılmıştı. Perinin Elise'i yanına çekip sokulması o anki mutluluğunu ilk kez gölgeledi. Sözlerini tam olarak algıladığında ise dondu. Buda ne demekti? Jace, Elise ile de mi sevişmişti? İstediği şeyin rahatsızlığı benliğini ele geçirirken perinin sadece adını mırıldanabilirdi. Sonrasında kendini Elise'e bitişik bir şekilde jakuzinin kenarında bulmuştu. Göğsünü kavrayan el nefesini keserken soru oldu gözlerle ona baktı. Dudaklarına kapanan dudaklara aynı sertlikle karışılık verirken saniyeler sonra öptüğü dudakların Elise'in dudaklarında görmek rahatsız etti. Ama Jace'in maharetli parmakları yüzünden itiraz etmek için her ağzını açışında inliyordu. Bacaklarının arasındaki temas mahvediyordu. Kısa sürede alev topuna dönen bedeni tatmin olmanın sınırındaydı. Elise de aynı şekildeydi. Onun inlemelerini de duyuyordu. Sevdiği adamı asla paylaşmak istemiyor olsa da onun istediğine baştan çıkmış bedeni yüzünden boğun eğdi.

"Sen... Sen... Nasıl istersen Jace..."

Ellerini onun bedeninde gezdirirken onu aynı şekilde kışkırtmak için şortunun içine eline sokup erkekliğini kavradı. Sert okşamalara başladığında ona yaklaşıp dudağını ısırdı. Ardından boynuna geçerek boynunu ısırıp kendinden yeni bir iz yaptıktan sonra kızarıklığı emmeye başladı. Tadı sarhoş ediciydi.

Scarlett’ın bedenindeki izleri görmeden önce dünyanın en mutlu kadınıydı. Aşık olduğu adamla birlikte harika dakikalar geçirip onun dudaklarından istendiğini duyarak kendisini özel hissetmişti ama bu kuzeninin daha bu sabah üzerinde olmadığından emin olduğu morluklarla jace’in bedeninde sevişirken olmadığını bildiği diş izleri ile parçalar bütünleştiğinde öfke ile birlikte yakıp yok etme duyguları tarafından ele geçirilmişti. İhanete uğramışlık hissi gözlerinin dolmasını sağlarken onları baş başa bırakmaya aşık kalbi izin vermediğinden jakuzideki yerini aldığında kurduğu tek düze cevabın scarlett’ı eğlendirmesini önemsemedi. Jace’in onu kendisine çekmesiyle bütün kötü duygularına rağmen periye sokuldu. Onu seviyor ve kaybetmek istemiyordu. Derin bir nefesle büyüleyici kokusunu içine çekerken duydukları şok etti. Dehşetle ona bakarken onlardan ne istediğinin farkında olup olmadığını merak etti. Bunun düşüncesi bile rahatsız edip midesini bulandırırken jakuzide kuzeniyle yan yana bir duvara dayanmıştı. Göğsündeki tatlı okşayış kendisine getirirken aşık olduğu adamın scarlett’ın dudaklarına yapıştığını gördüğünde cümle kurmaya çabaladı fakat sadece '' Ben… '' diyebildi.

Kadınlığındaki dokunuşlarla perinin adını bir inilti şeklinde söylerken parmaklarını içinde hissettiğinde kendinden geçti. Dudaklarına kapanan dudaklara özlemle karşılık verdi. O an kuzeninin de yanlarında olmasını ya da jace’in onunla da ilgilendiği gerçeğine odaklanabilecek durumda değildi. Perinin geri çekilip söylediklerine kuzeninin onay vermesiyle oda baştan çıkan bedenine hayır diyedi. '' Peki istediğin gibi olacak '' sözleri ile durumu kabullendiğini belirterek onun dudaklarına kapandı.

Yumuşak ama baştan çıkaran bir şekilde onu öperken elleri ile onun harika bedenini keşfetmeye başladı. Erkeğini başka biriyle paylaşmak istemiyor ve düşüncesinden bile nefret ediyor olsa da bunu o dakikalarda göz ardı etti.

Jakuzinin içinde çıtırlar... Karışımlarını merak ettiği iki güzel burnunun dibindeyken kızlara istediğini söylemekte gecikmedi. Her iki güzelinde tereddüt ettiğini görmek yüzündeki şeytani ifadeyi arttırdı. Kızlara sorsa da seçim şansı tanımadan göğüslerinin ve derinliklerinin tadını çıkartırken arzudan kıvrandırdığı kızların bakışları onu memnun etmişti. Onun dışında dilinde bir Scarlett'ın bir Elise'in tadını alırken iki kızın aromasında kendini kaybetti. Sonunda kızların ellerini üzerinde hissettiğinde ağzına Elise'in göğsünü aldı. Tatlılıkla emerken eli Scarlett'ın göğüs ucunu sıkıyordu. Elise'in tatlı inlemeleri Scarlett'ın çığlıklarına karışıyor ve bu ona son derece haz veriyordu. Onlarla bir süre daha oynayıp ayaklanarak jakuziden çıktı.

"Bebeklerim sizinle daha konforlu bir yerde oynamak istiyorum... Harikasınız..."

Bir büyüyle kızlarla beraber odasına gitti. Scarlett'ı sertçe yatağa itip ayakta bir süre Elise'i öpüp okşadı. Kızı ayakları üzerine çöktürüp erkekliği ile ilgilenmesi için teşvik ederken sertliğini dudaklarına sürdü. Eli ise Scarlett'ın bacak arasını okşuyor onu son sürat kıvrandırmaya devam ediyordu. Elise'in tatlı dudaklarının bir süre tadını çıkarıp onu da yatağa yatırdığında içine yerleşti. Kızın derinliklerinin tadını çıkartırken dudakları Scarlett'ın göğüslerinde gezindi. Elise parmakları yüzünden çok çabuk tatmin olurken içinden çıktı. İçine girilme sırası şeytani güzeline gelirken onun içine sertçe girdi. İçine acımasızca yüklenirken bu kez dudakları Elise'in göğüsleri ile ilgileniyordu. Bu melodiyi gerçekten sevmişti. Meleğin inleyişleri ve şeytanın çığlığı... Scarlett'ı da tatmin ettiğinde kendisi henüz rahatlamaya hazır değildi. Melek ve şeytanın dudaklarında tatmin olmak istediğinden yatağın üzerinde dizlerini kırarak yorgunluktan bitap kızları saçlarından kavrayarak kendine çekti. Kızların dudaklarının verdiği hissin tadını çıkararak sonunda kendini serbest bıraktı. İki seksi kuzeninn teninde tatmin olurken kendini yorgunlukla yatağa itip kızların başını göğsüne yatırdı.

"Başlangıç olarak harikaydık kızlar... Bence bu duruma devam edelim... Ben ikinizi de ayırmak istemiyorum. İkinizi de çok seviyorum..."

Bu yaptığı hiç mantıklı gelmiyordu. İşin aslı biraz düşünse durumun iğrençliğini idrak edebilirdi. Ama Jace yüzünden zorlukla nefes alırken konuşamıyordu, bile... Ona aşık olduğunu biliyordu. O, olmak istediği tek erkekti ama şimdi onu kuzeni ile paylaşması mı gerekiyordu? Üstelik sırf ona dokunduğu için öldürmek istediği kızla... Bacaklarının arasındaki dokunuşa daha fazla dayanamadığı için mantık çoktan uçup gitmişken ona dokunmaya başladı. Öpücüklerin de hissettiği sertlik hoşuna giderken işler giderek daha da sertleşmeye başlamıştı. Duyduğu kelimelerden sonra geldikleri yere bakarken itilen bedeni dengesini sağlayamazken yatağa düştü. Canı biraz yanmıştı, çünkü bedeninde hala Jace'in oluşturduğu morluk ve kızarıklıklar vardı. Yorgun bedeni ile nefesini düzeltmeye çalışırken gözlerinin önündeki manzaraya baktı. Jace, Elise'i öpüyordu. Yumuşak dokunuşlarının ardından ona yaptığı tek sertlik bacaklarının önünde diz çöktürmesi olmuştu. Bu olurken bacak arasında edepsiz parmaklar yeniden çalışmaya başlamıştı. Giderek o ana daha fazla yaklaştığını hissediyordu. Elise'in içine girişini izlerken, göğüslerinde hissettiği dudaklarla Jace'in başını kavradı. Kahretsin onun öpücük ve dişleri öylesine iyi hissettiriyordu ki... Dur bile diyemiyordu. Diğer yandan neden ona böylesine sert davrandığını da merak etmişti. Sanki iki ayrı fanteziyi aynı anda yaşıyor gibiydi. Bitap haldeki kuzenine baktıktan sonra Jace'i içinde hissetti. Tutturdukları sert ritim yüzünden sınıra çok çabuk ulaşırken perinin adını haykırdı. Perinin hala sert olan uzvunu gördüğünde gözleri büyüdü. Kuzeni ve kendisini ona doğu yaklaştırırken ne istediğini her ikisi de hissetmiş gibi dillerini kullanmakta çekinmemişlerdi. Bu durum hala garipti ama bir şey düşünmesine engel oluyordu. Peri tatmin olduğunda onun yardımı ile başını koyduğu göğse kolunu atarak sarıldı. Yorgun bedeni yüzünden sesi mırıltı şeklinde çıkmıştı.

"Ben seni seviyorum, Jace... Ama bu seni mutlu edecekse... Kabul edebilirim, seni seviyorum..."

Hala inanamıyordu. Daha biraz önce bedenindeki morlukları görüp olanları anlayarak scarlett’ı küle dönüştürmek istemişti. Jace’den ikisiyle ilgilenme fikrini duyduğunda ise neredeyse kusacaktı ama şuan yanlarında kuzeninin olması onu rahatsız edemiyordu bile… Peri kendisiyle ilgilenirken aldığı hazdan başka bir şey düşünemiyordu. Göğsündeki dudaklar iniltilerini arttırırken aşık olduğu adamın isteğinin ne kadar berbat olduğunu bilse de itiraz edemedi. Scarlett yataktayken onun kendisiyle ilgilenmesinin ardından oda jace ile ilgilendi. O saniyeden sonra pekte kendinde olmadığından sonraki durumlara uyum sağladı. Onu içinde hissettiğinde zevk denizin içinde çoktan kaybolmuştu. Onun maharetli dokunuşları ile çok çabuk doyuma ulaşırken nefes nefese bir şekilde sevdiğini düşündüğü hissettiği adamın başka biriyle ilgilenişini izledi.

Tam olarak ne hissettiğinden emin değildi. Ne hissetmeliydi onu da bilmiyordu? Kızgınlık mı belki de öfke ya da buna izin verdiği için aptal gibi? Kuzeninin son çığlığı onun durumu sorgulamasını bölerken tatmin olmayan periyi memnun etmek istediği için onunla ilgilendi. Jace onları göğsüne çektiğinde kendini bir parça toparlamış durumdaydı. Olanları düşünmek , durumu değerlendirmek istese de başaramadı. Bir kolunu oda sevdiği adamın bedenine dolayıp iç çekti. Kuzeninin itirafı ardından yorgunlukla '' Bende seni seviyorum jace ancak sen bunu gerçekten istiyorsan kabul ediyorum.
'' Dedi.

Kızlar ile geçirdiği harika anlar beklediğinden bile iyiydi. Onların tatları arasındaki mükemmel uyumun sonuna kadar keyfini çıkarmıştı ve Jasper kızları isteyene kadar da ikisi ile çıplak geçireceği uzun dakikalar, saatler ve günler vardı. Elbette aslında ne yazık ki demek daha doğru olurdu. Onları eğitmesi de gerekiyordu. Sonuçta Jasper'ın güvenini heba etmek söz konusu bile değildi, özellikle oyuncaklar için. Kızlar mükemmel olsa da değerli değillerdi. Sadece şimdilik hazzını ve fantezilerini besleyecek yegane şeydi, kuzenler... Kızların kabulü ile derin bir nefes alırken gülümsedi.

"Beni çok mutlu ettiniz, güzellerim... Sizinle her şekilde ilgileneceğim, söz veriyorum..."

Kızlar yorgunlukla uykuya geçerken gelecek günlerin planlarını yapmaya başladı. Sağında yatan Scarlett şeytani yanı ile gecelerini ateşe verecek kişi olacaktı. Ona karşı en karanlık arzularını kullanırken kızın harika tenine kendinden izler bırakacaktı. Gündüzleri ise daha doğrusu öğleden sonraları meleği ile ilgilenecekti. Ona tıpkı gerçek meleği gibi davranacaktı, Malia gibi... Sadece peri kızına gösterdiği iyi yanı ona göstermeyecekti. Sonuçta Elise sadece bir oyuncaktı. Bu durumda sadece sabahları kızlarla antrenman yapabilecekti. Bu yoğun tempoya kızları bir şekilde alıştırmak zorundaydı. Bunu başardığında ise ikisi güçlü silahlar ve diğer yandan harika seks köleleri olacaktı. Eğitimin son gününde ise onları kendine bağlayacaktı. Önlerindeki savaşta kızlar sadece müttefik değil, aynı zamanda birer kalkan olacaktı. Jace'e özel hayat sigortaları... Tüm planlarını gerçekleştireceğini bilerek deliksiz bir uykuya daldı. İki kızı tatmin etmek bedenini gerçekten yormuştu.

» Seksi Çığlıklar
» Seksi Ritmler
» Eski Dost, Seksi Öğrenci
» Arzunun Esiri Seksi Tavşan