Kalp Kırıklığı

Kendi benliğimi bulalı birkaç saat falan olmuştu. Bütün bu süre zarfında hatırladığım her şeyi, karanlık ve sıkıntılı düşünceleri bir kenara bırakıp fia’ya olan özlemimi gidermeyi denedim. Kızla geçirdiğim duygusuz anlarıma inat her saniyesinde sevgiyle yavaş ve tadını çıkararak onunla ilgilenmeye başlamıştım. Bu kendimi  affettirmek için yeterli olmasa da en azından bir başlangıç sayılabilirdi. Hayatımın kadını gecenin ilerleyen saatlerinde zevke doymuş bir şekilde huzurla kollarımın arasında uyurken ona uzunca bir süre baktım. Neler olabileceği ile ilgili korkularım zihnimi yavaşça ele geçirirken amcamın yaptıklarını, yapabileceklerini düşünerek sessizce küfrettim. Jasper kıngswell sadece benim değil çevremdeki herkesin hayatını mahvediyordu. Fia benim yüzümden acı çekmişti, tegan beni kurtarayım derken aşık olduğu çocuğunun annesini kaybediyordu, phin amcası  kızları kaçırdığı için rose’un hamileliğinde tam anlamıyla yanında olamamıştı. Jhon ve  leon ise muhtemelen hayatlarının en berbat anlarını yaşıyorlardı. Çaresizlikleri kısa sürecekti bunu tahmin ediyordum. Belki de çoktan her şeyi hatırlamışlardı sorun ise tam olarak buydu. Katiller kralını azıcık tanıyorsa onlarında sevinçlerini kursağında bırakacak bir şey çoktan bulup uygulamış olmalıydı. Bunlara ek olarak gelecekleri belirsizliklerle doluydu. Ve görmezden gelmelerinin ölümle sonuçlanacağı bir konu vardı ki oda jezebel adındaki cadıydı.

Onlara karşı güçlü durabilmek ve yenilmemek adına ortaklarım gerekliydi. Şuan beni  yüksek olasılıkla öldürmek isteyen ortaklarım… Bunlar çözmem gereken sorunlardı ama şuan her şeyden önemlisi sevgilime kendimi  affettirmeliydim. Yataktan onu rahatsız etmeden kalkıp uykusuzluğum için bir büyü yaparken romantiklikten hiç anlamadığım halde hoş bir sürpriz yapmaya karar verdim. Bilgisayarın başına geçip kadınların hoşuna gidebilecek şeyleri bir süre araştırdıktan sonra sonunda onun için güzel birkaç şey bulabilmiştim. Öncelikle ona kahvaltı hazırlamakla başlayacaktım. Bir büyüyle güzel bir tepsi hazırlayıp içine tıpkı yazdığı gibi gülleri de ilave ederek yatak odasına çıktım. Hala uyumakta olan tatlı peri kızını uyandırabilmek adına elimdeki tepsiyi kenara bırakıp yatağa girerek onu yeniden kollarıma aldım. Kokusunu derin bir nefesle içime çekip başımın dönmesine izin verdikten sonra dudaklarına ufak bir öpücük kondurarak geri çekildim ve '' Uyan artık uykucu… Günü kaçırıyoruz''diyerek uyumakta direnen sevgilimi kaldırmayı denedim.  

Doğam gereği romantik biri değildim. Çocukluğumdan bu yana sadece ama sadece öldürmek için yetiştirilmiştim. Birkaç sene öncesine kadar duygusuz herifin tekiydim. Kadınlar ise sadece zevk veren, yatağımı ısıtan birer araçtı. Onları cool birkaç hareket ve güzel birkaç sözle yatağa attığımı göz önüne alırsak kadın ruhundan anlamazdım. Uzun süreli flört ise kesinlikle bilmediğim bir şeydi. Ama kendimi affettirmeliydim ve yardıma ihtiyacım vardı. Ne yapabileceğimi bilmediğimden aklıma ilk gelen kişi tegan’dan akıl almak olsa da sonra onun anya denen kız için fazlasıyla endişeli olduğunu hatırlayıp vazgeçerek internete başvurmuştum. Beğendiğim birkaç fikri uygulamaya koymaya karar vermiş olsam da mızmızlık yapan sevgilimi yataktan kaldıramama engelliyle karşı karşıyaydım. Hazırladığım tepsiyi bile görmemişti. Derin bir nefes alarak ''hadi ama sevgilim seninle vakit geçirmeyi özledim. '' Diyerek onu kendine getirme çabalarım yatakta son bulmuştu. Üzerime yerleşip narin kollarımı bedenime sararak uyumaya devam etmekte kararlı sevgilime sarılıp saçlarına ufak bir öpücük kondurdum. Bir elim sırtında diğer elimse saçlarında rahatlatıcı bir yavaşlıkta gezerken bir süre öylece durup onun istediği şekilde uyumasına izin verdim.

Aradan bir yarım saat geçtikten sonra onu altıma alıp dudaklarına kapandım. Tatlı peri kızının gözlerini araladığını fark ettiğimde kendimi geri çekerek ''Günaydın bebeğim… Artık kalkman gerek. Sana söz veriyorum daha sonra üzerimde uyuman için bolca zamanın olacak ama bu gün seninle yapmak istediklerim var '' dedi.

Olan bütün kötü şeylere inat kolları arasında bulunan tatlı peri kızının gülümseyerek mızmızlanışı izlemek şüphesiz jared’a her şeyi unutturuyor, karanlık düşüncelerinden uzaklaştırıyordu. Duygusuz olduğu tüm o süreleri geri de bıraktığından bu yana yaptığı her şey fia’yı memnun etmek içindi. Eğer isterse onu günün geri kalanında ve gece boyunca üzerinde uyutabilirdi ama o zaman hazırladığı sürpriz boşa bir uğraşın ötesine geçmezdi. Jared ise onun bunları görüp mutlu olmasını istiyordu. Dudaklarına yeniden kapanan peri kızının ısırığı acı vermenin yanında tahrik ederken bir an her şeyi boş verip ona sahip olmayı düşünse de kendini durdurmayı başarmıştı. Onun itmesiyle kendini yatağa bırakıp derin bir nefes aldı. Kadınını izlerken onun tepsiyi görmesiyle birlikte gülümseyerek tatlı peri kızının tepkisini beklemeye başladı. Yavaşça ayaklanırken şoka girdiğini düşündüğü fia’ya bakıyordu. Merakla onun kollarına atılacağı anı beklerken duydukları yüzündeki gülümsemenin donmasını sağladı. Yanlış duymuyor ya da halüsinasyon görmüyordu değil mi? Jared ilk defa öğrendiği her şeye ,yetiştiriliş tarzına, kişiliğine karşı gelerek ona incelik ya da romantiklik her ne haltsa ondan yapmaya çalışmıştı ve sevgilisi sevinmek yerine bunu tegan’ın anya’nın peşinden koşmasından ilham alıp almadığını sorguluyordu. Gerçekten! Tanrı aşkına onun tanıdığı ortağı ne zamandan beri bir kız için çeşitli süprizler yapıyordu?

Tamam anya denilen o peri kızını sevdiğini görmüş ve bebekleri olacağını öğrenmişti ki henüz o bebek kısmını sindirebilmiş değildi fakat onunda kendisi gibi olduğu düşünülecek olursa romantik bir adam değildi. O amcasının elindeyken nasıl ya da ne kadar değişmişti de fia yaptığı süprizi beğenmek yerine tegan’ın anya’ya yaptığı süprizlerden bahsediyordu. İçinde ortağını bir temiz dövme dürtüsünü bastırırken '' Hayır tegan’dan ilham falan almadım. Aslında seni mutlu etmek adına internetten baya araştırma yapmıştım. Ama anlaşılan beğenmedin?'' diye sordu.

Yaptığı süprize aldığı tepki sinir etmekten başka bir işe yaramamıştı. Tegan ile neredeyse aynı karakterde olduklarını biliyordu. Merak ettiği şey amcasının elinde olduğu o kısa süre boyunca o odun müsveddesinin içinden nasıl bir romantik çıkabilmişti? İçinden tek dostunun ağzını burnunu kırma dürtüsünün kıskanmayla bir ilgisi olup olmadığını düşünürken derin bir nefes aldı. Bunu düşünmek istemiyordu ama ortada şöyle bir gerçek vardı ki dostu giderek onun isteyip de elde edemediği her şeyi elde ediyordu. Jared ne kadar isterse istesin amcası yüzünden evlenip çocuk sahibi olamazdı. Fia ile sorunsuz mutlu bir gelecek ise düşünemiyordu. Tegan’ın ise isterse bu pis işlerden uzaklaşıp inzivaya çekilebileceğini biliyordu. Kendine aşık olabileceği bir kadın bulmuştu ve ondan bir bebeği olacaktı. Belki ilerde evlenebilirlerdi bile… Dur hayır bunları düşünmek istemiyordu. O lanet olasıca adam şuan yeterince sinirini bozmuştu daha fazlasını kaldıramazdı. Sevgilisinin sözlerine bozulduğunu açıkça belli etmekten geri kalmamıştı. Kadının çekmesiyle yatağa oturduğunda gözlerini onun gözlerine dikti. Duydukları iler gözlerini yere sabitleyip sakinleşip normale dönmeyi denedi. Dudaklarına kapanan dudaklara tereddütsüz karşılık vermesine rağmen bir süre sonra kendini geri çekerek '' Süprizimi beğenmene sevindim bebeğim…

Bence önce kahvaltı etmeliyiz her ne kadar tegan gibi düşünüp harika süprizler yapamasam da bu gün için birkaç şey daha planlamıştım ve bunları yaparken de ona danışmadım ama umarım beğenirsin. ''  Diyerek kızı yatağa bırakıp kahvaltı tepsisini getirip ortaya koydu. Bir büyüyle çaylarının ısınmasını sağlarken hala az önceki durumu sindirmeye çalıştığı için sessizdi.

Normalde asla geri çekilmeyeceği ateşli dudakları bu kez zorlanmadan bırakıp kadınıyla birlikte olmak yerine ondan uzakta kalıp öfkesinin ardına çekilip sürpriz aşamasına geçmişti. Fia’nın yanağına kondurduğu masum öpücüğe ya da teşekküre sessizlikle karşılık verdi. Onun bu halleri bir parça yatışmasına neden olduysa bile bunu ilk defa yapan benliğinin: Aptalsın işte romantiklik senin neyine sen öldürmek için yetiştirildin be işin bu senin duygusuz katilin tekisin sen. Bu tarz şeyler kişiliğine ters zaten gördüğün üzere takdir de edilmiyor boşuna uğraştın diye aklına girmeye çalışması rahatlayıp güne odaklanmasına engel oluyordu. Aşık olduğu kadının reçelli bir ekmeği ağzına tıkıştırmaya çalışmasını sevimli bulsa da gözlerini devirmekten kendini alamadı. Bugün onu mutlu edip yaptıklarını unutturmaya çalıştığı gerçeğini kendine bilmem kaçıncı kez hatırlatıp ağzını açtı. Böylelikle kadını neden olduğunu anlamasa da sevinçle gülümsemişti. Dudaklarına yaklaşması dikkatini dağıtırken diliyle kalan reçeli temizleyip söyledikleri yüzünde çok ufak kısa bir gülümsemenin olmasını sağlamıştı. Pekte ilgilenmediği kahvaltı tepsisi ortadan kaybolduğunda kendisini tatlı peri kızının altında bulmuştu. Derin bir nefes alıp onun sakinleştiren kokusunu içine çekerken öpücüğüne karşılık verdi.

Sevgilisinin geri çekilip söyledikleri üzerine bir süre düşünüyormuş gibi yaptı birkaç dakika sonra bir büyüyle ikisinin de temizlenip dışarı çıkabileceği kıyafetleri giymelerini sağlarken ''Kesinlikle süprizlere devam ediyoruz bebeğim '' diyerek kızı üzerinden çekip ayağa kalktı. Gözlerini onun gözlerine dikerek '' bir sonraki sürprizin için çıkalım hadi '' dedi. Bir başka büyüyle onları güzel bir göl kenarına götürdü. Elini tutup kızı gül yaprakları ile dolu yolda ilerletirken ''Asıl süprizi henüz görmedin '' diyerek gülümsedi.

Jared internette bir sürü fikir bulmuştu ancak bir çoğunu fazla cıvık bulduğundan daha doğrusu bünyesinin kaldıramayacağı kadar ince detaylı ‘’Sevimli-romantik’’ süprizler olduğundan es geçip çocuk ruhlu sevgilisine daha uygun ve kesinlikle daha sade birkaç fikir de karar kılmıştı. Dudaklarına kapanan dudaklara tutkuyla karşılık verirken bir elini onun beline dolayıp bedenini bedenine yasladı. Daha ileri gitmemek adına kendisi ile büyük bir savaş verirken tatlı peri kızının geri çekilmesine minnettar kalmıştı. Kendini sadece birkaç salisede toparlayıp ondan ayrılırken duyduklarına gülümsedi. Onun elini tutup nazikçe öptükten sonra gözlerini gözlerine dikerek   '' Asıl ben benim gibi birinin hayatında olup bana aşık olmayı başardığın için teşekkür ederim hayatım'' dedi. İlerlemeye başladıklarında bir süre sonra kulaklarına eğlenceli denilebilecek tarzda bir müzik dolmaya başladı. Derin bir nefes alıp içinden ‘Yapabilirsin jared. Alt tarafı ufak bir eğlence alanı. İnsanların aşırı gülümsediği bu saçma yere sadece birkaç saatliğine katlanabilirsin fia için’ diye kendini telkin ederken lunaparka gelmişlerdi. Burası piknik yapmaya gelen ailelerin ya da gençlerin eğlenmesi için kurulmuştu. Çok kalabalık değildi. Bu da burayı daha katlanılır yapıyordu.

Kapıdan girmeden köşedeki baloncu dan bir dolu kalpli balon alıp sevgilisine verdikten sonra   '' Seni seviyorum sevgilim… Hadi biraz eğlenelim'' dedi. Son cümleyi söylerken sesi bir ton değişmişti ama önemsemeden kızı içeri sürükledi.  

Jared lunapark fikrinden ölesiye nefret etmiş olmasına rağmen çocuk ruhlu sevgilisinin seveceğini bildiğinden buna sırf onun için katlanabileceğini düşünmüştü. Kapıdan içeri girip ona balon aldıktan sonra yüzünde gördüğü ifade ise kesinlikle bütün sıkıntılarına değeceğini gösteriyordu. Derin bir nefes alıp kadınına gülümsedi. Duygularını iyi gizleyip istediği maskeyi ustalıkla takabilen biri olarak burada olmaktan gram rahatsız olmadığını gösteren bir tavır sergilemeyi gayet iyi başarmıştı. Boynuna atlayan güzelliğe sıkıca sarılıp kokusunu içine çekti. Bu ona bu lanet yerde geçireceği dakikaların o kadar da berbat olmadığını düşündürürken duydukları memnun etmişti. Dudaklarına kapanan dudaklara ateşli bir karşılık verirken daha fazlasını isteyen yanını zapt etmeye çalışıyordu. Tatlı peri kızı geri çekilip onu heyecanla oyuncakların arasına sürüklerken   '' Asıl sen benim hayatımda başıma gelmiş en güzel şeysin'' diyebilmişti. Heyecanı onu gülümsetirken gösterdiği yere geldiğinde daha çok gülümsedi. Demek sevdiği kadın korku tünelini görmek istiyordu.

Buna bir itirazı olmazdı doğrusu. Tamam anlamında başını salladıktan sonra trene binmişlerdi. Aklına gelen fikirle kızı kendine çekip ona sarıldı. Tren hareket ettiğinde sinsice gülümsemekten kendini alamamıştı. Gözlerini onun üzerinde gezdirdikten sonra   '' Sevgilim…'' diye mırıldandı. Fia başını çevirip ona baktığında göz kırpıp dudaklarına kapandı. Kızı kucağına çekip bedeninde ufak bir keşfe çıkarken ‘Bende bir tura daha katılmalıyız bunda’ demeyi ihmal etmedi. 

Fia’nın mutluluğu jared için önemli olan tek şeydi ancak bütün planlarına rağmen sürekli onu arzulayan yanını bastırmakta zorlanıyordu. Kadınını özlemişti. Belki ruhu, duyguları olmadığı zamanda onunla birlikte olmuş olsa da o zamanlar kalbi bomboş olduğu için bu onun için pek bir anlam ifade etmemişti. Şimdi ise durum bambaşkaydı. Yaptığı onca hareketin, söylediği sözlerin onu yaralamış olabileceğini kendine hatırlatıp süprizlerine devam etmeyi başarmıştı. Korku tüneline girene kadarsa kendini sıkmıştı ama artık sabredemiyordu. Sadece birazcık tadına bakmakta sorun olmayacağını düşünüp dudaklarına kapandığında harekete geçen arzusu yüzünden kendini kaybetmişti. Sevdiği kadının bu duruma itiraz etmek yerine uyum sağlaması durması için onu zorlayan son mantık kırıntılarını da yok etmişti. Elleri kadınının bedeninde dolaşırken dudakları göğüslerine doğru ufak bir yol izleri. Üzerindeki kıyafetlere rağmen erkekliğine temas eden kadınlığı jared’ı deli ederken ona orada sahip olabilmek için gereken her şey mevcuttu. Tek sorun ortada gereğinden fazla kişinin olmasıydı. Şuan her biri korku tünelini keşfedip çığlıklar atıyor olsalar da bu durumun uzun sürmeyeceğinin farkındaydı. Kızı eve götürüp yatağa atarak tadını doyasıya çıkarmasını engel olan şey ise ona yaşattıkları yüzünden duyduğu vicdan azabıydı.

Kendini zorlukla geri çekip   ''Sana doyamıyorum… Tanrım fia aklımı başımdan alıyorsun… Kendimi tutmakta zorlanıyorum ama bunu başarmak zorundayım bu günün senin için harika olmasını istiyorum ''   dedi. Onu kucağından indirip nefesini kontrol altına almaya çalışırken korku tüneli de bitmişti. Tutkudan kararan gözlerini sevgilisine dikip   ''Şimdi neye binmek istersin'' diye sordu boğuk bir sesle. 

Kendini zoraki bir şekilde tutarken sevdiği kadının seksi bedenini süzdü. Onu gül yaprakları dolu o yere götürüp gizlenmeleri için birkaç büyü yaptıktan sonra doyasıya tadını çıkartmayı ne kadar istediğini kelimelerle anlatmak imkansızdı. Lanet olsun. Bu kadın ona hayatında asla yapmayacağı şeyler yaptırıyordu. Sırf kırdığı kalbini düzeltebilmek adına yapmadığı saçmalık kalmamıştı. Öldürmek için yetiştirildiğinden bütün bunlar ona anlamsız geliyordu fakat tatlı peri kızının memnuniyetini, mutluluğunu çok net bir şekilde görebiliyordu. Derin birkaç nefes alarak sızlayan erkekliğini yok saymaya uğraşırken fia’nın yönlendirmesiyle yürümeye başladı. Sevgilisinin aniden durup kendisine şehvetle gülümsemesi aklını farklı yerlere çekip sakinleştirmeye çalıştığı bedenine iyi gelmezken dişlerini teninde hissetmek dudaklarının arasından hırlama tarzında bir inlemenin çıkmasına neden oldu. Belinden tutup kadınını kendine bastırırken duydukları ile çapkın bir şekilde gülümsedi. Boynuna birkaç öpücük bırakıp kulağına ''Memnuniyetle sana bunu sağlayabilirim güzelim''diye fısıldadıktan sonra etraftaki insanlara aldırmadan dudaklarına kapandı. Aynı zamanda bir büyüyle az önce düşündüğü yere gitmelerini sağladı.

Elleri tatlı peri kızının bedeninde gezerken onu gül yapraklarının üzerine yatırması uzun sürmemişti. Mahremiyetlerini sağlamak adına birkaç büyü yaptıktan sonra kızın üzerindeki kıyafeti parçalara ayırıp açlıkla bütün vücuduna öpücükler kondurmaya başladı. Bacaklarının arasına girip aklını başından alan kadınlığını emerken fia’nın kıvranışlarından fazlasıyla zevk alarak işine devam etti. O tatmin olana kadar diliyle derinliklerinin tadını çıkarıp onu emdikten sonra öpücükleri yeniden vücudunda gezinmeye başladı. Dudakları onun dudaklarıyla buluştuğunda kadınlığındaki parmaklarının hızını arttırdı. Kıza işkence etmesini umursamadan işine devam ederken sevdiği kadının inlemeleri çığlıklara dönüştüğünde kendi de daha fazla dayanamayıp sertçe içine yerleşti. Fakat hareket etmek yerine onu belinden kavrayıp yerlerini değiştirdi. Üzerindeki güzele çapkın bir şekilde gülümseyip ''Keyfini çıkar bebeğim'' diyerek göz kırptı. Lunaparktaki sözlerine gönderme yaparak.    

Aklını başından alan kadını ile kendinden geçmiş bir şekilde ilgilense de son anda kendini tutup yerlerini değiştirdi. Ona bir söz vermişti. Şuan sertçe onu  becererek altında inletmekte istese de bugün önceliği tamamıyla tatlı peri kızıydı. Onun kontrolünde inlemeleri hırıltılara karışarak göğsüne öpücükler kondururken birini ağzına alıp hafifçe ısırdı. Sevgilisiyle aynı anda tatmin olduğunda nefes nefese kalmıştı. Ona sarılıp üstlerini örtecek bir örtü oluşturduktan sonra gözlerini kapayıp derin bir nefesle kokusunu içine çekti. O yanında olduğu sürece her şeyin üstesinden gelebilirdi. Hayatının ne kadar tehlikeli olduğunu bilmesine rağmen fia’sız bir hayat kesinlikle düşünemiyordu. Bu yüzden onu kendisinden uzaklaştırıp kendisini onsuz bir hayata hapsetmesi ihtimal dahilinde bile değildi. Bundan sonra hayatları harika olacak diye bir garanti veremiyordu fakat elinden geleni yapacaktı.

Ne kadar zor olursa olsun kadınını elinden geldiğince koruyacaktı. Saçlarına ufak bir öpücük kondurarak ''Seni çok ama çok seviyorum hayatım. Yaşattıklarım için senden özür dilerim. Bundan sonra seni elinden geldiği en iyi şekilde koruyacağıma söz veriyorum''  dedi.  

Keiro Kıngswell olarak hayat onun için ne kadar kolaysa jared olarak bir o kadar zordu. Hayatını iki ayrı insan olarak yaşıyordu. Katil kimliğinde dağıttığı normal hayatını şimdi toparlamaya çalışıyor olsa da yaptıklarını yeterli bulmuyordu. Sevdiği kadın kollarının arasında dinlenirken bir sonraki adımın ne olacağını düşündü. Dalgınlığı onun sesiyle dağılırken duydukları ile derin bir nefes alarak bir büyüyle giyinmelerini sağladı. Kendiyle birlikte fia’nın da ayağa kalkmasına yardımcı oldu. Üzerlerindeki büyüleri kaldırarak ''Bence birbirimizle özlem giderdiğimize göre geri dönüp senin şu lunaparktaki turuna devam edelim. '' dedi. Elinden tutup  yürümeye başlayarak ''Bu sefer sana kocaman bir pamuk şeker ve sevimli ayıcıkta alırız '' dedi.

Parka geldiklerinde dediklerini bir bir yerine getirdikten sonra gözlerini sevgilisinin gözlerine dikerek ''Evet Çarpışan arabalar mı? Dönme dolap mı? '' diye sordu. Bu tür yerlerden hoşlanmadığı doğruydu. Çocukluğunda bile bir kez olsun eğlenme amaçlı böyle yerlere gelmese de içindeki oyuncaklar konusunda bilgisi vardı.   

Fia’ya hazırladığı eğlenceli, romantik günün amacına ulaşması açasından lunapark denen lanet yere geri dönüp adını bildiği birkaç oyuncaktan birini söyleyip seçmesini istemişti. İçten içe burada durmanın ne kadar bunaltıcı olduğunu düşünüyor olmasına rağmen bunu ne yüzüne, ne sesine ne de yüz ifadesine yansıtmamıştı. Burası şüphesiz herkesin çocukluğunda sık sık gittiği her seferinde de delicesine eğlendiği yerdi ancak jared keiro kıngswell için değildi. O çocukluğunda hiç böyle yerlere gelip eğlenmemişti. Amcası diğer çocuklar gibi eğlenmek yerine onun çalışmaya ihtiyacı olduğunu düşünüp silahlarla, yakın dövüş eğitimiyle ve farklı diller öğrenmeye uğraştırmıştı. Diğerleri sokakta oynarken o dudak okumayı, adam öldürmenin inceliklerini, insan bedeninin zayıf yönlerini çalışmıştı. Kısaca anlatmak gerekirse o hiçbir zaman çocuk olamamıştı. Belki bu nedenle belki yetiştiriliş tarzından, duygusuz bir katil oluşundan bu maceranın biran önce bitmesini istiyordu. Sevgilisinin yönlendirmesiyle dönme dolaba bindikten sonra kucağına oturan tatlı peri kızı dikkatinin dağılmasını sağladı. Dudaklarına kapanan dudaklara tutkuyla karşılık verip bir süre onun şekerli dudaklarının tadını çıkardı. Daha fazlasını istemesine rağmen bundan daha ileri gidemeyeceklerinin farkındaydı. Kendini geri çekip   '' Buna biraz daha devam edersek kendimi tutamayacağım bebeğim o yüzden uslu dur''  diyerek kızı kucağından indirdikten sonra nefesini düzenlemeye çalıştı.

Kendini kontrol altına almayı başardıktan sonra günün geri kalanında sevgilisinin istediği oyuncaklara binip onun eğlendiğinden emin oldu. Onun çocukça kahkahalarını dinlemek iyi hissettirirken akşam eve dönmeden önce bir ara fia’nın  mutlu olduğu bu anda zamanı dondurabilmeyi diledi. Bu mutluluklarının fazla uzun sürmeyeceğini biliyordu çünkü  ve aşık olduğu kadının üzülmesi isteyebileceği son şey bile değildi. Eve gittiklerinde kendini tüm gün kasmanın acısını sevgilisiyle birlikte ateşli güzel dakikalar geçirerek harcadı. Yorgunlukla  kolları arasındaki tatlı peri kızına bakıp başına ufak bir öpücük kondurduğunda neredeyse güneş doğmak üzereydi. Onun düzenli nefes alış verişlerini dinlerken jared keire kıngswell geleceğe dair bir çok endişesi, ortakları ile aralarında yaşayabileceği problemleri düşünüp zorlukla da olsa uykuya dalabildi.