| Gölgelerin Öpücüğü | |
|
|
Yazar | Mesaj |
---|
Jezebel Blacken Cadı
Mesaj Sayısı : 159 Kayıt tarihi : 16/09/12 Yaş : 35
| Konu: Gölgelerin Öpücüğü C.tesi Mayıs 31 2014, 01:20 | |
| Hayatındaki karmaşa artık bitmişti. Ölmek üzereyken gözlerini yeniden açtığı dünyadabir birçok şey rayına oturmuştu. Hepsi de kahramanı sayesinde olmuştu. Jasper... Kalbinin tek sahibi ve bundan böyle yanında olmasını istediği tek erkek. Onun hayatında tek kadın olduğu gerçeği ise onu mutlu eden bir diğer şeydi. Geceleri onunla uyuyup, sabah yine onun kollarında uyanmak gerçekten iyi hissettiriyordu. Elbette, karanlıklar prensesi için ne kadar iyi olabilirse... Jasper ile aralarında geçen son olaylardan sonra eskiye dönmüştü, hem de büyük ölçüde... İşkence etmekten zevk aldığı iyilik meraklısı, aydınlık tarafla ilgilenmeye yeniden başlamıştı. Eskisi gibi eğlencenin dozunu bazı zamanlar kaçırıyordu. İşte tam o sıralarda genelde yanında Reyes oluyordu. Geçen sürede onun üzerine yıktığı kurbanların kalanlarını peri ile birlikte tamamlamışlardı. Reyes'ın ciddi anlamda garip bir hayal gücü vardı. Belki de onu ailesi yerine kendi yetiştirdiği için durum buydu. Ama nasıl olduğu önemli değildi. Peri nasıl işkence edileceğini iyi biliyordu ve elbette en güzel çığlıkların nasıl oluşacağını da... Onunla eğlenceli geçen saatlerin ardından evine döndüğünde uzun bir banyo yaptı. Jasper'da işlerini bitirdiğinde yanına geliyordu. Birlikte yaşamaya başlasalar da hala kısmende olsa iş ortağı gibiydiler... Evet Jezebel onu deli gibi seviyordu ama perinin ona sadece değer verdiğini ve tadına doyamadığını biliyordu. Bu da şimdilik idare etmesi gereken bir durumdu. Belki ileride bunu değiştirebilirdi.
Onsuz kafasına üşüşen karamsar düşünceler onun gelişi ile dağılırken dakikalar sonra kendini yatakta buluyordu. Bu şekilde geçen günlerin ardından ufak bir plan yaptı. Jasper, acımasız bir katil olsa da kalbi olduğunu bildiğinden onu etkilemek için bir şey düşündü. Aklına en çok istediği şey geldiğinde uzun zaman önce yaptığı bir anlaşma aklına geldi. Jared... O peri aklına geldiğinde elbette sadece anlaşmayı hatırlamamıştı. Onunla oldukça ateşli dakikalar da geçirmişti ve şu an delice aşık olduğu adamın onun amcası olduğu göz önüne alındığında durum biraz garipti. Ama yine de yaptığı büyüyü kullanmaya karar verdi. Jasper, evden ayrıldığında hazırlanmaya başladı. Hemen sonra ise tapınağa gitti. Gizli işlerini genelde burada yapardı ve bir süre peri ile görüşmesinin gizli kalması gerekiyordu. Tapınağın derinliklerinde mırıldandığı büyü Jared'ın bedenine bir sızı vererek kendini hatırlatırken onu buraya gelmeye zorluyordu. İtirazsız bir şekilde şu an buraya gelecekti, önünde nasıl bir iş olursa olsun... Seçim şansı yoktu.
| |
|
| |
Jared/Keiro Su Perisi
Mesaj Sayısı : 164 Kayıt tarihi : 10/02/13 Yaş : 36 Lakap : Jared
| Konu: Geri: Gölgelerin Öpücüğü Çarş. Haz. 11 2014, 23:51 | |
| Hayatını rayına oturtmuş gibiydi. Ünlü bir katil olarak bir zamanlar bunun hayalini bile kuramazdı. Şimdi o hayalini bile kuramadığı hayatı yaşıyordu. Bir gün bir kıza aşık olabileceğine ise asla inanmamıştı. O günlerde biri çıkıp ona çocuk ruhlu birine aşık olacaksın deseydi buna inanmakla kalmaz üstüne onunla dalga geçip herkese rezil ederdi ama olmuştu işte… Fia adındaki bu güzele seviyordu. Onların dünyasından değildi ve kendi kişiliğine oldukça tersti. Tamamıyla saf ve masum. Buna rağmen o duygusuz katili kendine sırılsıklam aşık edip sadece ona sadık kalmasını sağlayabilmişti. Sözü herkese geçiyordu da bir tek ona laf dinletemiyordu. Gücü her şeyi yakıp yok edebilirdi de bir tek ona zarar veremezdi. Bu tatlı peri kızı için yapamayacağı şey yoktu. Ona bir şey olmaması için hiç düşünmeden hayatını verebilirdi. O asla yapmayacağı şeyi yapmıştı… Bir cadıyla görevin ne olduğunu, ne zaman olacağını, ya da istediği şeyin bedelini öğrenmeden, sınırlarını çizmeden bir anlaşma yapmıştı. Kendi inandığı doğruları hiçe saymış, asla çiğnemem dediği kurallarını çiğnemişti. Hepsini ona kollarının arasında bu çocuk ruhlu güzellik yaptırmıştı…
Sevgilisini bir süre izledikten sonra saçlarına bir öpücük kondurup onu uyandırmamaya dikkat ederek yataktan çıkarak aynaya ilerledi. Boynundaki işaret derin bir nefes almasını sağlarken yatakta uyuyan güzelliğe baktı. Onu korumak adına aldığı sayısız önlem, yaptığı onlarca büyü vardı ama en önemlisi onu elinden geldiğince karanlık dünyasından uzak tutuyordu. Peri kızının ona bu konuda kızdığını biliyordu ancak onun hayatta kalmasını sağlayabilecek tek yol buydu. Bu yüzden tedbiri elden bırakmayacaktı...
Düşünceleri ani bir sızıyla bölündü. Bedenini tarifi imkansız bir acı sararken sessizce dişlerini sıkıp duvara yaslandı. Acı aldığı derin nefeslerle zamanla yavaşça geçtikten sonra bedeninin kontrolünü kaybederek yürümeye başladı. Nereye gittiğini zihinsel olarak bilmese de fiziksel olarak biliyor olmalıydı ki arabayı son sürat kullanıyordu. Çok geçmeden bir tapınağın önüne park edip hızlıca içeri girdi. Karşılaştığı cadı onu pek şaşırtmamıştı. Duygu yoksunu gözlerini cadının gözlerine dikerek ''Demek anlaşmayı bitirecek o tek göreve karar verebildin'' dedi soğuk sesiyle…
| |
|
| |
Jezebel Blacken Cadı
Mesaj Sayısı : 159 Kayıt tarihi : 16/09/12 Yaş : 35
| Konu: Geri: Gölgelerin Öpücüğü Perş. Haz. 12 2014, 22:14 | |
| Kalbinin tek sahibi Jasper için mükemmel bir sürpriz planlamıştı. En çok istediği periyi ona verecekti. Elbette sadece bu da değildi. İşe yarar iki sihirbazı da, Jared ile birlikte gümüş tepsi de sevdiği adama teslim edilecekti. Kafasının içinde tüm sinsi planlar kurulurken yola çıkmıştı. Tapınağa vardığında ise Jared'ı ayağına getirecek sözleri mırıldandı. Sahi Jared gibi birini neden unutmuştu? Aslında cevap basitti. O kadar çok şey yaşanmıştı ki bu tek seferlik köle anlaşması çoktan aklından çıkmıştı. Şimdi o günü hatırlıyordu. Seksi geceyi, anlaşmayı... Yaptığı anlaşma öyle güzeldi ki Jared'ı tamamen köşeye sıkıştırabilirdi. Tek seferlik bir kölelik olsa bile istediği görevi yerine getirecekti, elbette o da tek bir seferdi, ama önemli miydi? Elbette değildi. Çünkü ondan istediği tek şey zaten amacına ulaşmasını sağlayan şeydi. Tapınakta bekleyişi sürerken bir araba sesiyle misafirinin geldiğini anladı. Aslında ona has aurası da kendisini belli eden bir başka ayrıntıydı. İlk karşılaşmalarında Jared'ı yatağa atmasını sağlayan şey de buydu. Peki şimdi, onunla asla sevişmek istemiyordu. Bedeni, ruhu her şeyi Jasper'a aitti. Ama yinede onun gibi aşık katil periyle biraz oynamakta zarar görmüyordu. Peri ile göz göze geldiğinde duygusuz bakışları ile karşılaştı ve hemen ardından soğuk sesini dinledi. Ona cazibeli bir şekilde göz kırpıp güçlerine el koyar koymaz, bir sandalyeye bağladı. Bacaklarını iki yana açıp kucağına yerleşti.
"Bende seni özledim, yakışıklı... Eee görmeyeli nasılsın, kalbin hala o tatlı peri kızı için atıyor mu? Yoksa yaptığın anlaşmadan çoktan pişman olup ondan ayrıldın mı?"
Kucağından kalktığında şen kahkahası tapınakta yankılanırken sinsi bakışlarını onun gözlerine dikti. Ona bakmak, aurasını hissetmek... Sadece görevi verip kurtulmasına engel oluyordu. İçten içe onunla oynamak istiyordu. Bu da eski Jezebel'in yeniden ortaya çıktığının bir başka kanıtıydı. Ona yaklaşıp elini yanağında gezdirirken konuşmaya başladı.
"Direk görevden bahsetmek çok sıkıcı bence öncelikle iki eski tanıdık olarak biraz eğlenmeliyiz..." | |
|
| |
Jared/Keiro Su Perisi
Mesaj Sayısı : 164 Kayıt tarihi : 10/02/13 Yaş : 36 Lakap : Jared
| Konu: Geri: Gölgelerin Öpücüğü Paz Haz. 15 2014, 22:25 | |
| Jared keiro kıngswell hayatında birçok yanlış karar vermiş olabilirdi. Bir cadıyla sınırlarını çizmeden yaptığı anlaşma ise şüphesiz en büyük yanlışıydı ama o an mantıklı düşünememişti. İstediği tek bir şey vardı ve oda peri kızıydı. Onun için yapabileceği her şeyi yapmaya hazırdı. Nitekim yapmıştı da… Jezebel gibi bir cadıyla tek seferlik kölelik sözleşmesi… Jezebel… Yaşamının en karanlık döneminde karşılaştığı seksi, güzel ve tadı enfes olan cadı. Bir zamanlar onu ne kadar çok arzuladığını, tadının neredeyse bağımlılık yaptığını hatırlıyordu. Zamanla ona karşı olan tüm arzusunu kaybetmiş olmasına rağmen kokusu hala onu etkilemeyi başarabiliyordu. Ancak fia’nın aşkı bu durumun üstesinden geliyordu. Ona tüm kalbiyle bağlı olan benliği güzel ve çocuk ruhlu peri kızını üzmek istemiyor bunun için durumu öğrendikleriyle göz ardı edebiliyordu. Kendini bir sandalyede bağlı bulduğunda derin bir nefes aldı. Gözlerindeki karanlık rengine yansırken öfkeyle iplerden kurtulmayı denedi. Başaramamak sinirini katlamıştı. Cadıyla göz göze geldiğinde onun gülümseyişine kayıtsız kalmıştı. Kucağına oturmasıyla soğuk sesiyle ''Kalk üstümden cadı. Beni buraya bunun için çağırdıysan üzgünüm ama artık ilgimi çekmiyorsun '' dedi.
Duyduklarına karşı tutumunu değiştirmeden ''Asıl konuya gelicek misin? '' diye sordu. Cadının hala kendisi üzerine bir etkisi olmasına lanetler okudu. Aralarında yaşananlar bugün bile bu şekildeyken aklını meşgul edebiliyordu.
İçinden kendine küfürler ederken jezebel’in yanağına dokunmasıyla kafasını geri çekip elinden kurtuldu. İplerinden kurtulmayı bir kez daha deneyip başaramadığını görmek burnundan solumasını sağlamıştı. Derin birkaç nefes alıp öfkeyi ses tonundan uzak tutmaya çalışarak ''Bence yeterince eğlendin jezebel… Lanet olsun artık şu görevi ver de aramızdaki tüm bağdan kurtulalım. ''Dedi.
Ne kadar saklamaya çalışırsa çalışsın konuşmasına içinde bulunan karanlık, nefret ve sinir de yansımıştı.
| |
|
| |
Jezebel Blacken Cadı
Mesaj Sayısı : 159 Kayıt tarihi : 16/09/12 Yaş : 35
| Konu: Geri: Gölgelerin Öpücüğü Paz Haz. 15 2014, 23:19 | |
| Sevdiği adama yapacağı sürpriz çoktan belli olmuştu. Ama bu sevdiği adama hediye bile olsa kendisinin eğlenmesine engel değildi. Üstelik elinde Jared gibi bir malzeme varken eğlenceden geri duracağını hiç sanmıyordu. Perinin onu gördüğünde söyledikleri onu eğlendirirken seksi elbisesi ile kucağına yerleştiğinde kokusunu içine çekti. Bu gerçekten garipti. Kalbinde Jasper varken hiç bir erkek onu etkilemeyi başaramamıştı. Yine de bu perinin kokusu hala hoşuna gidiyordu. Ortak geçmişleri gözlerinin önünden geçerken her dakikasının ne kadar da ateşli olduğunu bir kez daha anımsadı. Kucağındayken söylediklerini duyduğunda boynuna eğilip küçük bir ısırık atıp kulağına fısıldadı.
"İlgilenmediğine emin misin? Bedenin pek öyle söylemiyor..."
Kucağından kalktığında istediği eğlence için dudaklarından gerekli kelimeler döküldü, Jared ise acele ediyordu. Ne kadar da yazık. Sanki onu dinleyecekmiş gibi kelime sarf etmesi ne kadar komikti. Başını geri çekip elinden kurtulmuş olsa da eğer kucağına oturursa onu üzerinden atması mümkün değildi. O da konuşmasını tam da bu şekilde sürdürmeye karar verdi. Onun kucağına yeniden yerleşip ellerini omuzlarına koydu.
"Görev için bu kadar acele etme, seksi şey... Bence duyduğunda kaçıp gitmek istediğin bir görev için acele ettiğine pişman olacaksın... Bu yüzden ilk önce seninle bir kaç şey konuşmak istiyorum..."
Konuşması sonrasında yanağına kendini bile şaşırtacak derece de masum bir öpücük kondurdu. Sonuçta artık Jared onun da yeğeni sayılırdı. Acaba bu gerçeği öğrendiğinde ne tepki verecekti. İçindeki sinsi şeytan kendini gösterirken ona biraz daha sokulup sarıldı.
"Aşk hayatının son derece yolunda gittiğine emin oldum Jared... Bende sana bir sır vereceğim kalbimin sahibini buldum..."
| |
|
| |
Jared/Keiro Su Perisi
Mesaj Sayısı : 164 Kayıt tarihi : 10/02/13 Yaş : 36 Lakap : Jared
| Konu: Geri: Gölgelerin Öpücüğü Cuma Haz. 20 2014, 23:08 | |
| İçeri girer girmez direk görevi öğrenip çekip gitmek, iş her neyse bir an önce halledip onunla arasında olan tüm bağdan kurtulmak istiyordu. Boynundaki dövme an be an kendisini hissettirip rahatsız ederken anlaşmayı yaptıkları gün geldi aklına… Zihnine dolan ateşli dakikaları göz ardı ederek o ana odaklandı. Birbirlerine bir öpücükle bağlandığı o lanetli zamanda söylenenlere… Açık anlaşma. Onun istediği, isteyebileceği herhangi bir şeyi sorgusuz sualsiz yerine getirmek… Akıl karı bir iş değildi. Eğer o an mantığından geriye bir şey kalsaydı bu anlaşmaya kolay kolay evet demezdi ama fia’nın aşkı gözünü öylesine kör etmişti ki kızın yerini söyledikten sonra sihirbazının ve kendisinin canını istese onu bile verebilecek durumdaydı o an şimdi ise bu kararı yüzünden kendine lanetler okuyordu. Derin bir nefes aldı.
Cadının isteyeceği şeyi söylememekte ısrar etmesi her saniye sinirini daha da bozuyordu. Gözlerini onun gözlerine dikti. Jezebel’in ilk sözlerine cevap verme gereği duymamıştı. Hala onu arzulayıp arzulamadığından kendi bile tam olarak emin değildi. Sadece ondan etkilendiğini biliyordu. Nasıl oluyordu bilmiyordu ama cadı bir şekilde onu etkiliyordu. Duydukları aklını karıştırırken içinde bulunduğu şeyin ne kadar büyük ve kötü olabileceğini düşündü. Yaptıktan sonra pişman olacağı ne olabilirdi ki? Yanağına kondurulan masum öpücük onu dondurdu. Bu dişi şeytan içinde hiçbir art niyet bulunmaksızın onu öpmüştü.
Bu bir meleğin şeytana pabucunu ters giydirecek kadar kötü olması kadar imkansızdı ama olmuştu. Onun hala kucağında olduğu gerçeğiyle rahatsızca kıpırdandı. Onun kendisine sarılmasıyla ''Ellerini benden uzak tut. '' Diyerek çıkıştı. Buna karşılık duyduklarıyla bir süre düşündü sonra işi alaya vurmaya karar verdi. Soğukça gülümseyerek ''Öyle mi… Kim? Kont Drakula mı yoksa Frankenstein mı? Hangi ruhsuz… '' diye sordu.
| |
|
| |
Jezebel Blacken Cadı
Mesaj Sayısı : 159 Kayıt tarihi : 16/09/12 Yaş : 35
| Konu: Geri: Gölgelerin Öpücüğü C.tesi Haz. 21 2014, 14:35 | |
| Perinin kucağına tekrar oturduğunda gözlerinin içine baktı. İçten içe sürdürdüğü iç savaşı görebiliyordu. O sinir bozucu derece de cici peri kızına aşık olabilirdi. Ama bu tadına baktığı kadını yeniden arzulamasına engel olamıyordu. İşin aslı kendide bir şekilde periye çekildiğini hissediyordu. Arada Jasper ve mükemmel planı olmasa Jared ile yeniden oldukça tatmin dolu dakikalar yaşamak isterdi. Aslında bu duruma kendi bile şaşırsa da istediğini en azından kendine itiraf etti. Perinin omuzlarına kollarını yerleştirmişken görev için bu derece acele etmemesini dile getirmişti. Hem neden acele ediyordu ki... Görevini ona söylediği ilk anda bunu yapamam başka bir şey iste gibisinden bir dolu laf edecekti. Konuyu değiştirmek adına ona aşık kalbinden bahsetmeye karar verdiğinde masum öpücüğüne karşılık Jared'ın tepkisini görerek gülümsedi. Masum bir öpücüğe bu denli ters cevap vermesi etkilendiği belli olan bedenine sinirinden olsa gerekti. Kulağına fısıldadığı kelimelerden sonraysa onun alaycı tavrını ve sözlerini dinledi. Duydukları ile şehvetli bir kahkaha attı. Bu periyi gerçekten seviyordu, nedenini bilmiyordu ama seviyordu işte. Onunla uğraşmak gerçekten eğlenceliydi. Kendini geri çekerek gözlerinin içine baktı.
"Hmm... Söylediklerinin arasından kont Drakulayı tercih ederim... Hadi test edelim sence konta yaraşır bir sevgili olabilir miyim?"
Bu sözleri ile bedenini onun bedenine bastırırken boynunu ısırdı. Dişlerini biraz sertçe boynuna geçirmiş olsa da ardından sanki kan çıkıyormuş gibi bir süre boynunu emdi. Ardından onu öptüğünde derin bir nefes aldı. Bu pozisyon giderek daha tehlikeli bir hal alıyordu, ama yine de ateşle oynamak onun için bir hobiydi. Sadece dudaklarını ondan uzaklaştırsa da ayağa kalkmadı. Bakışları kesiştiğinde konuşmaya başladı.
"Eee ne dersin, sence konta uygun muyum? Her neyse şaka bir yana elimde ondan bile daha iyi bir aşık var. Tabi buradaki iyiyi gerçek anlamda söylemiyorum. Biz kısaca en karanlığı buldum, diyelim. Her neyse senden istediğim işe gelelim. Bana iki tane sihirbaz getireceksin, onlar hakkında araştırma yapmana gerek bile yok... Çünkü onları tanıyorsun, yakışıklı..."
| |
|
| |
Jared/Keiro Su Perisi
Mesaj Sayısı : 164 Kayıt tarihi : 10/02/13 Yaş : 36 Lakap : Jared
| Konu: Geri: Gölgelerin Öpücüğü C.tesi Haz. 28 2014, 23:50 | |
| O kadar problemin arasında dinlemek isteyeceği en son şey onun aşık olduğu adamdı. Kime ya da nasıl bir varlığa kalbini kaptırdığını umursamıyordu. Aslında jezebel adındaki bu cadı hakkında hiçbir şey bilmek istemediğine emindi. Onunla yeterince vakit geçirmiş ve nasıl biri olduğunu az çok öğrenmişti. Daha fazlasına ihtiyacı yoktu. O istediğini alma takıntısı olan ve karanlık tarafta yer alan her cadı gibi acımasız, egoist, narsis biriydi. Kısacası pisliğin tekiydi. Kendisinin bir melek olduğunu iddia etmiyordu tabi…Asla ve asla iyi biri de olmamıştı. Kalbinin sahibi olan tatlı peri kızını tanıdıktan sonra bile. O bir katildi. Bunu inkar etmiyordu ya da değiştirmeye çalışmıyordu. Hayatında değer verdiği tek güzelliği bu pisliklerden uzak tutmaya çalışmak dışında değişen bir şey olmamıştı. Hala işini yapan duygusuz bir katildi ve arada çıkarları için cadılarla iş yaptığı bile oluyordu.
,Cadının sesi kulaklarını doldururken geçmişin anıları gözlerinden bir sis perdesi gibi kalktı. İşittikleri soğuk bir gülümsemeye neden oldu. Duygusuz bir ses tonuyla ''Şüphen olmasın ''dediği esnada ısırılmıştı. Duyduğu acı kaşlarının çatılmasını sağladı. Aralarındaki şey ufak baştan çıkarmalara doğru giderken derin bir nefes aldı. Jezebel’in bu şehvetli tavırlarının onu etkilemesine izin vermemeye çalışıyordu ama pek başarılı olduğu söylenemezdi. İçinde ona ve kendisine olan öfke hat safhaya ulaşmışken kendini tutamayıp sinirle ''Sadede gel cadı... '' Dedi. Duydukları kafasını karıştırırken onu anlamaya çalışır bir şekilde gözlerini gözlerine dikti.
Düz bir sesle ''Sihirbazlar… Benden tanıdığım iki sihirbazı sana getirmemi mi istiyorsun. İyi de benim tanıdığım hiç sihirbaz yo…. '' Durdu. Cümlesini tamamlayamamıştı. Gözleri şaşkınlıkla açılırken ''Benim koruduğum kızlardan söz etmiyoruz değil mi? '' diye sordu. Hemen ardından ''Eğer öyleyse olmaz. Onlar değil… Başka bir şey iste. Başka sihirbazlar ya da her neyse işte ama elise ve scarlett olmaz. Bunu yapamam. '' dedi.
| |
|
| |
Jezebel Blacken Cadı
Mesaj Sayısı : 159 Kayıt tarihi : 16/09/12 Yaş : 35
| Konu: Geri: Gölgelerin Öpücüğü Salı Tem. 01 2014, 23:19 | |
| Kucağında oturduğu bu tatlı periyi seviyordu. Nedenini artık düşünmüyordu ama işte seviyordu. Kendine has karanlık aurası onu bir şekilde etkiliyordu. Bu sevgi elbette normal bir sevgi değildi. Üstelik kalbinin kime ait olduğu da ortadaydı. Ama yine de bu periyle konuşmaktan onunla uğraşmaktan gerçekten hoşlanıyordu. Kalbinin sahibi ile ilgili konuyu ortaya attığında da aldığı cevap onu eğlendirmeyi başarmıştı. Bunun yanında eğlencesine farklı bir boyut katmış ve onu ısırmıştı. Bacaklarının arasına değen sertliği hissettiğinde kıkırdamasını engelleyemedi. Perinin dudakları ne derse desin, bedeni ona oldukça istekli bir şekilde cevap veriyordu. Kendini zorladığı her halinden belli olurken öğrenmek için can attığı görevi dile getirdi. Tanıdığı iki sihirbazı istiyordu. Elise ve Scarlett... Kadim cadıların büyüleri o ailenin kökenlerine bulaşmış ve bu gününe kadar da kızların içinde hapsolmuştu. Sahip oldukları güç bile bunu gösteriyordu. Özellikle Scarlett'ın yok etmeye dayalı gücü onu istenen bir piyon yapıyordu. Aslında o değersiz bir piyondan daha fazlasıydı. Şah bile olabilecek bir konumu olduğunu biliyordu. Gözlerini periye diktiğinde düşüncelerini dinledi. Kafası karışmış perinin sözlerinden sonra ise itirazları sıralanmıştı. İtiraz cümlesinin ardından kahkaha atıp kollarını omzuna yerleştirip ona sokuldu. Dudaklarının arasında çok az bir mesafe kaldığında konuşmaya başladı.
"Çok istediğin görevini söyledim ve sen memnun değilsin...Sana söylemiştim tatlı şey... İtiraz etme hakkın olmadığını biliyorsun..."
Ona biraz yanaşıp dövmesinin olduğunu yeri öpüp geri çekildi. Şimdi parmakları dövmenin üzerinde geziyordu.
"Bana istediğimi vereceksin, Jared... O iki sihirbazı istiyorum ve bu konuda takıntılıyım... Takıntı yaptığım her şeyi elde eden biri olduğumu biliyorsun. Senin bedeni istemiştim, elde ettim. Hatta birden fazla kez elde ettim. Şimdi ise kızları istiyorum ve sen bana onları getireceksin... İstesen de istemesen de bu işaret bunu yapmanı sağlayacak..."
| |
|
| |
Jared/Keiro Su Perisi
Mesaj Sayısı : 164 Kayıt tarihi : 10/02/13 Yaş : 36 Lakap : Jared
| Konu: Geri: Gölgelerin Öpücüğü Çarş. Tem. 02 2014, 22:31 | |
| Görevi duyup bir an önce buradan gitmek ve her ne yapacaksa yapıp bu cadıyla tüm ilişkisini bitirmek başından beri en çok istediği şeydi ta ki cadının ağzından ne istediğini duyana kadar. O an bu anlaşmayı yaptığına bir kez daha lanet okuyup jezebel’in kararını değiştirmesi için birkaç cümle kurmuştu. Dil dökme kesinlikle jared’ın yaptığı bir şey değildi bu yüzden sadece onun fikrini değiştirmek için birkaç cümle kurmayı denemişti. Bu daha önce hiç yapmadığı bir şeydi ama söz konusu korumaya kararlı olduğu o iki kız olunca işler değişmişti. Onlar önemliydi. Jared’ın hayatında bir değerleri var mıydı belirsizdi. Kesin olan tek şey onları kendi elleriyle bir cadıya vermek istemiyordu. Elise ve scarlett’ın karanlık ellerde başına gelebilecekleri düşününce içi daralmıştı. Bunu yapamazdı. Gerçekten yapamayacağından değildi aslında iş grubun güvenini kazanmış oldukça iyi bir suikastçı için oldukça kolaydı. Hepsini bir şekilde tuzağa düşürerek kızları alabilirdi ama bu olası bir ihtimal dahilinde bile değildi. Ortaklarına zarar vermek istemiyordu. Cadının dudaklarına yaklaştığını fark edip sinirle geri çekildi. Şuan bu güne, karşısındaki acımasız güzele, onunla anlaşma yaptığı için kendine lanetler okuyordu. Jezebelin dövmesini öptükten sonra ellerini teninde gezdirerek söyledikleri ile dişlerini sıktı. Neden anlaşmayı yaparken sınır koymamıştı ki? Kahretsin en azından belli başlı şeyleri kararlaştırmış olsalardı şuan bu durumda olmayacaktı ama o tatlı peri kızı için gözü o kadar dönmüştü ki o an hiçbir şeyin önemi olmamıştı gözünde kızların bile…
Derin bir nefes alıp ''Onlardan daha çok istediğin bir şey yok değil mi? '' diye sordu. Gözlerinde gördüğü hayır cevabıyla gözlerini kapayıp başını sinirle arkaya attı ''Şuan seni tanıdığım güne lanet okuyorum jezebel… İşaret senin istediğin şeyi sana vermemi sağlayacak demek '' diyerek durdu. Belki de en iyisi bunu kendi isteyerek yapmasıydı. Büyünün ne üzerinde ne tür bir etki yaratacağını bilmiyordu. Eğer işi o kısma bırakır kontrolün elinden alınmasına izin verirse ortaklarının sağ kalacağını garanti edemezdi. Oysa jared keiro kıngswell bunu onların haberi bile olmadan sadece kızların güvenini kullanarak sessiz sedasız ve kansız halledebilirdi. Bu yüzden gözlerini ayarlayarak ''Tamam… Kızları istiyorsan alacaksın '' dedi.
| |
|
| |
Jezebel Blacken Cadı
Mesaj Sayısı : 159 Kayıt tarihi : 16/09/12 Yaş : 35
| Konu: Geri: Gölgelerin Öpücüğü Perş. Tem. 03 2014, 13:59 | |
| Görevini duyduktan sonra Jared'ın değişen ruh haliyle gülümsemesi yüzüne biraz daha yayıldı. Onu uyarmadığını söyleyemezdi. Genelde ani bir şekilde kurbanlarını avlamayı sevse de bu kez birazcık sohbet etmek istemişti. Şimdi ise Jared hak ettiği şeyi alırken onun kucağında hafifçe kıpırdandı. İtirazları ise çabuk gelmişti. Tenindeki mührün üzerinde dudaklarını gezdirdikten sonra ona açıklaması yaptı. İstediği şeyi almakta kararlı olan benliğinin neler yapabileceğini bilen peri boşuna konuşuyordu. Aldığı derin nefesle onun sonraki konuşmalarını bekledi. Eli ise hala dövmenin üzerinde geziniyordu. Duyduğu soru ile başını evet anlamında salladı. Bir sonraki cümlesi ile de onun gözlerine baktı.
"Evet, tatlım... Kölelik işaretin sen istemesen de işi yapmanı sağlayacak, tıpkı seni buraya getirmesi gibi ve şimdilik o kızlardan çok istediğim bir şey yok... Çok işime yarayacaklar"
Sonrasında onun kucağından kalktı, bu kadar yakınlık yeterdi. Bedeninde başka bir erkeğin kokusunu istemiyordu. O an aklına sevdiği adam geldi. Acaba ona hediyelerini verdiğinde karşılığında ateşli bir seks alabilir miydi? Bir an düşündü, bunu düşünmek bile tuhaftı. Eğer ateşli bir şeyler istiyorsa Jasper'ın bedenine kondurduğu öpücük ve dokunuşlarla onu çılgına çevirmek yeterli olurdu. Sonrasında ise istediği şey olur ve erkeğin çıplak bedeninin tadına varırdı. Yüzünde aniden seksi bir gülümseme oluştu. Düşüncelerini yenisi eklenirken Jared'ın sesi onları dağıttı. Hayret onu bir anda unutmuştu. Jasper'ı hayal ederken bu tatlı oyuncağı unuttuğuna inanamıyordu. Cümlesi onu memnun ettiğinde bağlı olduğu ipleri yok etti.
"Aferin şeker şey, anlaşabileceğimizi biliyordum. Şimdi onları bana en kısa sürede teslim etmelisin, hatta bugün ve buraya getireceksin... Yoksa işareti devreye sokmam gerekebilir... Sanıyorum onları kendi maharetinle getirmeyi tercih edersin..."
| |
|
| |
Jared/Keiro Su Perisi
Mesaj Sayısı : 164 Kayıt tarihi : 10/02/13 Yaş : 36 Lakap : Jared
| Konu: Geri: Gölgelerin Öpücüğü Cuma Tem. 04 2014, 23:20 | |
| Lanet olası görevi hiç istememesine rağmen kabul etmek zorunda kalmıştı. İtiraz etmesi hiçbir işe yaramayacaksa eğer ve eninde sonunda kızları jezebel adındaki bu sinsi dişi şeytana teslim edecekse bunu en zararsız yoldan, tüm kontrol kendisindeyken yapmayı tercih ederdi. Üstelik bu konuda düşünmek için yeterince zamanı olursa eğer onları geri almak içinde bir plan yapmayı başarabilirdi.
O ikisini bu cadıya teslim ettikten sonra ise işi oldukça zor olacaktı. Başarmak istiyorsa tabiri caizse arkasından bıçaklayacağı ortaklarına ihtiyacı vardı. Tabi onları iş birliğine ikna etmek muhtemelen hiç kolay olmayacaktı çünkü elise ve scarlett’ı aldığı an onların güvenlerini kaybedip düşmanlıklarını kazanacaktı. Belki çok düşük bir ihtimalde olsa jared’ı öldürmeye çalışmak yerine durup onu dinleyerek durumu anlamaya çalışırlardı. Şans denilen şey kendisinde bir parça var ise kendisine yeniden güvenip kurtarma planlarına ortak olurlardı ki bu ihtimal milyonda bir bile değildi çünkü çok büyük olasılıkla kendilerini tuzağa çektiğini düşünüp ona karşı cephe alacaklardı.
Sinirle dişlerini sıkıp küfür etti… Kahretsin neden her şey sarpa sarıyordu. İpler çözüldüğünde hızlıca ayağa kalktı. Cadının son sözlerini bir baş hareketiyle onayladıktan sonra bir büyüyle kızların yanına gitti. Vakit kaybetme gibi bir lüksü yoktu çünkü jezebel’in ne zaman canının sıkılıp işareti devreye sokacağını kestiremiyordu bu yüzden çabuk olmalıydı. Onları kurtarmak için detaylı planı daha sonraya bırakıp onları bayıltıp tapınağa götürdü. Kızları alırken ortaklarının ruhu bile duymamıştı. Bu şimdilik elinde olan hem en kötü hem de en iyi şeydi. Derin bir nefesle cadının gözlerine bakarak ''İstediğin sihirbazlar… '' dedi. Kızların baygın bedenlerinin tek bir işaretle önünde belirmesini sağladıktan sonra ''Görev tamamlandı. Anlaşma yerine getirildi. Aramızda an itibariyle hiçbir bağ kalmadı. '' Dedi.
| |
|
| |
Jezebel Blacken Cadı
Mesaj Sayısı : 159 Kayıt tarihi : 16/09/12 Yaş : 35
| Konu: Geri: Gölgelerin Öpücüğü Paz Tem. 06 2014, 01:23 | |
| Jared'ın gidişi ile tapınakta yalnız kalmıştı. Perinin görevi yerine getireceğinden ise emindi. Sonuçta yerine getirmezse olacakları çok iyi biliyordu. Anlaşmalarını bağlayan mühür hareketlerini devralarak onun yerine bu işi yapardı. Tıpkı buraya gelişin de olduğu gibi... Üstelik her hangi bir plan yapmaya fırsatı da yoktu. Kızları bugün, burada istediğini söylemişti. Buda bir kaç saat içinde kızların burada olacağı anlamına geliyordu Yine de ufak bir tedbir gereği onun kızlar dışında başka birisi ile iletişim kurmaması için bir büyü gerçekleştirdi. Büyüsü be geçici kölesi iş başındayken kendisi ile ilgilenmeye karar verdi. Sevdiği adama en iyi şekilde görünmek istiyordu, seksi ve baştan çıkarıcı...Evine gidip bir süre kendi ile ilgilenip kölesinin gelişini hissettiğinde tapınağa döndü. Önce Jared görülmüştü, saniyeler içinde ise sihirbazlar... Perinin yine o beğendiği aurası ile konuşmasını dinlediğinde hafifçe dudağını büzdü. Onun güçlerine yeniden el koyup onu bir duvara dayadı. Büyüsü yüzünden ondan güçlü olduğu peri hareket edemiyordu. Derin dekolteli elbisesi göğüslerini belirgin bir şekilde gözler önüne sererken ona biraz daha sokuldu.
"Acelen ne pericik, seninle yarım kalmış bir sohbetimiz var..."
Sonrasında hafifçe geri çekilip Jared'ı duvara bağladı. Yeniden ona yaklaştığında mührün olduğu yere ufak bir öpücük kondurduğunda köle ve efendi bağı yok oldu.
"Artık benim kölem değilsin, Jared... Ama yinede gidemezsin, çünkü sen aşık olduğum adama verebileceğim en güzel hediyesin... Elbette kızlar ile birlikte..."
Zeki Jared'ın bir süre düşünmesine izin verdikten sonra dudakları birbirine değecek kadar ona yaklaştı. Sadece bir milim daha ilerlese onu öperdi. Ama o öpmek değil, onu mahvetmek istiyordu.
"Tahmin yeteneğine güveniyorum, Jared ama yine de seni daha fazla bekletmek istemiyorum... Kalbimin sahibi olan kişi Jasper, senin amcan... Birazdan burada olacak hediyeleri ile ne yapacağı ona kalmış. Söz verdiğim gibi benimle olan hiç bir bağın yok..."
Periden uzaklaşıp sevdiği adamın gelmesi için ona haber verdi. Jasper'ın bildiği tek şey bir sürpriz hazırlamış olduğuydu. Tapınağın girişinde onun aurasını hissettiğinde sevdiği adama yanaşarak dudaklarına ateşli bir öpücük kondurdu. O ara Jared ve sihirbazlar görünmüyorlardı, tabi peri onları görebiliyordu. Bir büyü ile onları görünür hale getirdiğinde sevdiği adama baktı.
"İşte sevgilim sana hediyem daha doğrusu hediyelerim... İstediğin sihirbazlar ve yeğenin..."
| |
|
| |
Jared/Keiro Su Perisi
Mesaj Sayısı : 164 Kayıt tarihi : 10/02/13 Yaş : 36 Lakap : Jared
| Konu: Geri: Gölgelerin Öpücüğü Cuma Tem. 11 2014, 00:09 | |
| Kızların güvenlerinden faydalanıp onları kandırırken hayatında hiç olmadığı kadar zorlanmıştı. Hayır görev zor değil aksine oldukça kolaydı. Sadece aşık olduğu tatlı peri kızı zamanla kalbini bir parça yumuşatmış olabilirdi. Bundan genel anlamda şikayetçi olmasa da şuan kelimenin tam anlamıyla işlerin sarpa sardığı yerde olduğu için duygusallığına, aldığı yanlış kararlara küfürler yağdırıyordu. Mağaraya istemsizce adım attığında elise ve scarlett’ın baygın bedenlerini getirecek kelimeleri içinden güçlükle mırıldandı.
Bunu yapmak zorundaydı. Boynundaki işaretin devreye girme riskini kaldıramazdı. İçinden kararlı bir şekilde ‘Onları geri alacağım.’ Dedi. Bunu ne pahasına olursa olsun yapacaktı. Jezebel ne kadar güçlü bir cadı olursa olsun perileri yenilemez değildi. Gerekirse onları tek başına kurtarmayı deneyecekti ama yine de bir cadının ellerine tamamen teslim etmeyecekti. İşi bir an önce bitirip plan yapmak için kızları ona teslim edip birkaç cümle kurduğunda ani bir şekilde sendeledi. Kendisini son anda toparlamayı başardığında kendini duvarda bulmuştu. Duvara bağlandığında öfkeyle ellerini kurtarmak için büyüler denedi. Başaramayınca gözlerini cadının gözlerine dikmişti. Duyduklarıyla '' Ne saçmalıyorsun sen… Bizi birine hedi…'' durdu. Aklına gelen korkunç şeyin gerçekleşmemesini umarak susmuştu. Gözleri dehşetle büyürken cadının dudaklarından o lanet kelimeyi duydu.
Hızlı bir şeyler düşünerek '' Bunu yapamazsın jezebel… Lanet olsun. Amcama beni verirsen her şey biter'' dedi. Söyledikleri cadının umurunda olmazken kendisine küfürler etti. Karşısında amcasını gördüğünde öfkeyle dişlerini sıkmıştı. Dişi şeytan kalbinin ruhsuz sahibine hediyesini sunmasını sessizce izledi. Jasper ile göz göze geldiğinde öfkeyle '' Ruhsuz amcam kendisine sevgili yapmış demek gözlerim yaşardı.'' Dedi.
| |
|
| |
Jasper Kingswell Hava Perisi
Mesaj Sayısı : 56 Kayıt tarihi : 09/03/13 Lakap : King
| Konu: Geri: Gölgelerin Öpücüğü C.tesi Tem. 12 2014, 00:01 | |
| Eğitim bittikten sonra kendisini kurbanlarıyla eğlenmeye, işkence etmeye ve bilgi edinmek için bildiği tüm yöntemleri denemeye vermişti. Zihni tamamıyla bomboş bir şekilde işini yaparken tüm dünyadan soyutlanmış gibiydi. Ne peşinde olduğu yeğeni jared ne elde etmek istediği sihirbaz kızlar ne de son zamanlarda hayatını ve aklını kurcalamayı büyük bir ustalıkla başaran dahası jasper gibi birini kendisine bağlamayı yavaş yavaş başarmaya başlayan o seksi güzel hiçbirini düşünmüyordu. Saatler sonrasında işkence ettiği periden istediği bilgileri aldığında onu tek bir hamleyle öldürüp üstündeki kanları temizleyerek dışarı çıktı. Terini bir havluyla silip odasına giderken aklına yine o seksi güzel düşmüştü. Acaba şimdi ne yapıyor düşüncesi benliğini ele geçirirken ondan gelen mesajı fark etti. Gördüğü cümle çapkınca gülümsemesini sağlarken onun kendisine yapacağı süprizin ne olduğunu hayal etmeyi denedi. Her seferinde jezebel’i farklı bir kostüm içinde son derece seksi bir şekilde onu baştan çıkarırken düşünmesini engelleyemezken vakit kaybetmeden son işlerini halledip bir büyüyle onun yanına gitti.
Kapıda onun kendisini karşılaması hoşuna giderken dudaklarını örten dudaklara büyük bir arzu ve tutku ile karşılık verdi. Öpüşmeyi derinleştirdiği esnada cadının geri çekilmesiyle gözlerini onun gözlerine dikip ne oldu dercesine baktığında onun sözleriyle başını çevirdi. Karşısında yeğeni ve istediği kızları görünce önce saliselik bir şaşkınlık yaşadı sonrasında ise toparlanıp yüzüne karanlık gülümsemesini yerleştirdi. Bu sürpriz onu hem şok etmiş hem de memnun olmasını sağlamıştı.
Ağır adımlarla yeğenine yaklaşırken sözlerine alayla gülümsedi. Aralarında kısa bir mesafe kaldığında soğuk ses tonuyla '' Keiro kıngswell sevgili yeğenim… Görüşmeyeli uzun zaman oldu. Anlaşılan sözlerine her zaman dikkat etmen gerektiğini unutmuşsun.'' Diyerek onun kalbine dokundu. Jared acılar içinde kıvranırken bir adım geri çekilerek '' Her neyse eski anıları yeniden hatırlamamız için uzunca bir zamanımız var. Emin ol seninle yakından ilgileneceğim'' dedikten sonra bir büyüyle onları yok etti. Her ne kadar oyuncaklarıyla oynamak istese de şuan ondan daha çok istediği bir şey vardı. Tapınaktaki etkileyici güzellik… Jezebel’i kolundan tutup duvara dayayarak dudaklarına kapandı. Uzunca bir süre onun ateşli dudaklarını sömürdükten sonra geri çekilerek '' Hediyene bayıldım hayatım. Ama şuan sen daha çok ilgimi çekiyorsun… Bana ne yaptın bilmiyorum ama son zamanlarda sık sık seni düşünüyorum'' dedi. Çok geçmeden yine dudaklarına kapanmıştı. Elleri özlediği bedende dolaşırken tadını çıkarmak istercesine yavaş hareket ediyor onun enfes dudaklarını tatlı bir şekilde sömürüyordu.
| |
|
| |
Jezebel Blacken Cadı
Mesaj Sayısı : 159 Kayıt tarihi : 16/09/12 Yaş : 35
| Konu: Geri: Gölgelerin Öpücüğü C.tesi Tem. 12 2014, 23:52 | |
| Kölesinin görevini yerine getirmesi üzerine yüzünden memnun bir ifade belirmişti. Jasper'ın hediyeleri gördükten sonraki tepkisi oldukça merak ediyordu. Bunun yanında hediyelerine karşılık bir kaç fantezisini de gerçekleştirmesini umuyordu. Artık köle olmayan perinin sözlerine hiç bir şekilde cevap verme gibi bir duruma girişmedi. Sonuçta aralarındaki anlaşma bitmiş ve onun istediği gibi hiç bir bağları kalmamıştı. Bu da onun sözlerine karşılık vermesi için ortada hiç bir nedenin olmadığını gösteriyordu. Kapıda karşıladığı erkeğine saniyeler içinde hediyelerini gösterdiğinde yüzündeki memnun ifade kalbini ısıtmıştı. Amca ve yeğen konuşmasını sessizce izledikten sonra hediyeler ortadan kaybolduğunda aşık olduğu adama baktı. Kendi duvarda bulduğunda dudaklarını sömüren dudaklara aşkla karşılık verirken aşık olduğu adamın kelimeleri ile gülümsedi.
"Hediyenin seni mutlu edeceğine emindim, sevgilim... Seni çok seviyorum..."
Dudaklarına yeniden örtülen dudaklara karşılık verdiğinde bedenine değen ellerle ateşinin artmasını sağladı. Az önce romantik bir cümle kursa da içinde sevdiği adama aç canavar ortaya çıktığında hızla yerlerini değiştirdi. Üzerindeki tişörtün yırtarak çıkmasını sağlarken çıplak göğsüne öpücükler kondurup kokusunu içine çekti. Her gece bu göğsün kokusuyla uyuyor ve uyanıyor olsa da hala ona doyamıyordu. Elleri pantolon düğmeleri ile uğraşmaya başladığında, onu bu esaretten kurtarıp sertliğini okşamaya başladı.
| |
|
| |
Jasper Kingswell Hava Perisi
Mesaj Sayısı : 56 Kayıt tarihi : 09/03/13 Lakap : King
| Konu: Geri: Gölgelerin Öpücüğü Çarş. Tem. 16 2014, 17:38 | |
| Tapınağa gelirken aklında binlerce senaryo vardı ama hiçbiri karşılaştığı manzaranın kıyısına bile yaklaşamamıştı. Jasper sürpriz denince daha farklı şeyler düşünmüştü. Yeni bir fantezi ya da baş başa bir yemek gibi hatta belki onu yemek hazırlarken uzun uzun izleme zevkini yaşayabilirim diye geçirmişti aklından gördükleri ise onun beklentilerinin en zirvesinde yar alıyordu. Jared keiro kıngswell en değerli öğrencisi ve şimdiye dek yetiştirmiş en iyi katili karşısındaydı. Bu karşılaşmayı oldukça uzun zamandır bekliyordu. Belki tam olarak böyle değildi ama sonuç olarak istediğini elde etmişti ve bundan son derece memnundu. Karanlık aurası oldukça yoğunlaşmış bir halde yeğeniyle kısa bir hasret giderdikten sonra dikkati yanındaki güzel canlıya kaydı. Hayatına pek istemese de dahil olmayı başaran ve kopamadığı cadı. Ona ne yapıyordu bilmiyordu. Sürekli olarak düşüncelerini işgal etmeyi başarıyordu. Şuan oyuncaklarla ilgilenmek yerine onunla ilgilenmeyi seçmesi kesinlikle büyük bir değişiklikti. Onu çeken cazibenin dudaklarına kapandığında aklı başından uçup gitmişti. O an gördüğü, algıladığı, istediği tek şey ellerinin arasındaki bedendi. Cadı tarafından duvara dayandığında bir süre onun kontrolü ele almasına izin vererek durumun tadını çıkardı. Dayanamayacağını düşündüğünde kızın belinden kavrayıp hızlı bir hamle ile yere yatırdı. Üzerindeki elbiseleri parçalara ayırarak bedenine baştan çıkaran öpücükler kondurarak tadını çıkarırken duyduğu inlemelerden ayrı bir keyif aldı. Onun özünü içerken ise kendisini kaybetmişti. Jezebel’i sınıra taşıyıp rahatlattıktan sonra dinlenmesine izin vermeden yeniden onu baştan çıkartıp hızla içine yerleşti.
Baştan işkence etmek istediği için yavaşça sonra ise hızlı ver sert bir şekilde ona sahip olduktan sonra nefes nefese bir şekilde kendisini yana attı. Cadıyı kolları arasına çekip sarıldığında dudaklarına ateşli bir öpücük kondurarak ''Sanırım artık buradan gitsek iyi olacak güzelim… Küvetle ilgili değişik fikirlerim var ve bunu geciktirmek istemiyorum '' dedikten sonra bir büyüyle ikisini de eve götürmek sadece saniyelerini almıştı.
| |
|
| |
| Gölgelerin Öpücüğü | |
|