| Mutlu Başlayan Felaket | |
|
+7Dante Drake Jared/Keiro Fia Polyxena Phin Silent Rosemary Ruby Silent Elise Demon Leon S. Dekker 11 posters |
|
Yazar | Mesaj |
---|
Caitlyn Cadı l Admin
Mesaj Sayısı : 386 Kayıt tarihi : 29/05/12 Yaş : 35
| Konu: Geri: Mutlu Başlayan Felaket Cuma Haz. 07 2013, 19:20 | |
| Bir kaç gündür içini kaplayan sıkıntı tüm zihnini meşgul ediyordu. Neler olduğu konusunda ise en ufak bir fikri yoktu. Aslında iyi hissetmesi gerekirdi. Sevdiği adam ile birlikteydi. Cade, tekrar görüştüklerinden beri onu bırakmamıştı. Sadece bir kez onun sonrasında ise başı bir lanetle derde girmişti. Yine de ondan sonra hiç bir şey olmamıştı. Her şey normaldi. Her gece sevdiği adamın kollarında uyuyor ve her sabah güne onunla başlıyordu. Asistanından ise sihirbazlar ve periler ile ilgili bilgiler alıyordu. Akademide de her şey yolunda görünüyordu. Peki öyleyse sorun neydi? Derin bir nefes alarak normal düşünmeye çalıştıkça durum daha kötü bir aldı. Cade ile yedikleri yemek sırasından oda huzursuzluğunu fark etmişti. Elinde değildi bu gizleyemiyordu. Bir süre sonra hissettiği tuhaf aura ile birlikte gözlerini kapattığında Scarlett'ın yüzü belirdi, gözlerinin önünde. Bir şeyler ters gidiyordu ve bir an önce ne olduğunu bulmak zorundaydı. Hazırlanmak için bir kaç büyü yaptığında Cade de onunla gelmeyi teklif etti. Gel, gelme konuşması oldukça gereksiz olduğu için gelmesine karşı çıkmadı. Scarlett'a odaklanarak bir büyü yaptığında kendini bir malikanenin önünde buldu.
Bu malikanenin Scarlett'ın kaldığı yer olmadığını biliyordu. Üstelik bir kaç perinin malikaneye büyü yaptığı da ortadaydı. Ama onun için hiç bir büyü engel değildi. Büyü kaldırıp içeri girdiğinde oturma odasında gördükleri karşısında donup kaldı. Tanıdığı periler ve sihirbazlar hepsi yerde işkence görmüş gibiydiler. Bir peri kızının çok fazla kan kaybettiğini gördüğünde endişe ile onun yanına ilerledi. Bir kaç iyileştirme büyüsü denedi önce. Ama hiç biri sadece tek bir büyü ile kurtulabilecek durumda değillerdi. Ama en azından her birinin bir şekilde hayatta olduğuna emindi, asıl sorun ise onları neyin bu hale getirdiğiydi. Scarlett'ın varlığını hissettiğinde merdivenlerden yukarı çıktı. Uyuyan kızın aurası daha önce hiç görmediği şekildeydi. Burada neler olduğunu anlamak adına her zaman yanında taşıdığı küçük bir mirai taşından güç alarak olan biteni seyretti. Tüm bu olanları sadece tek bir sihirbaz tarafından yapılması korkunç bir şeydi. Üstelik ona değer veren kişilere... Hissettiği dehşet duygusu sesine yansıdı bir anda.
"Alt kattaki vahşeti, bu küçük sihirbazın yaptığına inanabiliyor musun?"
| |
|
| |
Cade Cadı
Mesaj Sayısı : 33 Kayıt tarihi : 07/01/13 Yaş : 35
| Konu: Geri: Mutlu Başlayan Felaket Paz Haz. 09 2013, 00:06 | |
| Lanetinden kurtulduğu gün yaşanan olaylardan sonra hayatlarında pek sıra dışı bir şey olmamıştı. Cade o günden sonra söz verdiği gibi yüzyıllardır sevdiği kadının yanından bir işi çıktığını ve döneceğini söylemeden ayrılmadı. İntikam almaya ileride yeni sorunlara neden olacağını bilse de devam etti. Caitlyn’de buna şimdilik ses çıkarmamaya karar vermiş olmalıydı ki aralarında hiçbir sorun yaşanmadı. Eski Cade Nathaniel hiçbir zaman olmadı. Yeni cade olarak sadece gülümsemeyi yeniden öğrendi. Artık yalnızca intikam için değil caitlyn içinde yaşıyordu. O muhteşem varlık etrafında olduğu sürece her şey daha bir güzel ve iyi görünüyordu gözüne. Hayatında değer verdiği, uğrunda ölümü göze alabileceği tek kişi güzel meleğiydi. Tarafsız olarak kalmakta ısrar etse de arada ona yardım etmekten geri kalmadı. Elinde değildi bu onun için endişeleniyor, sürekli yanında olmak istiyordu. Her gece onunla uyuyup her sabah onunla uyanmak müthişti. Hayatının sonuna kadar onunla yaşamak istiyordu. Beraber yaşlanmak kulağa hiç olmadığı kadar güzel geliyordu. Bugün diğer günlerin aksine yapılacak işleri olmadığı için evdeydi ve tüm günü sevgilisiyle diğer normal çiftler gibi geçirmek istiyordu. Baştan her şey mükemmel olsa da yemek esnasında sevdiği kadındaki durgunluğu fark etti. Aslında bunu birkaç gündür fark ediyordu yeni bir şey değildi ama bugün her zamankinden daha huzursuz görünüyordu. Caitlyn’nin hazırlanmaya başlamasıyla oda kendisiyle geleceğini söyledi. Buna itiraz etse de sonuç değişmeyecekti. Onu tek bırakmak gibi bir düşüncesi yoktu.
Caitlyn beklediğinin aksine direk kabul edince rahat bir nefes alıp hazırlandı. Sevgilisinin büyüsüyle kendilerini bir malikanenin önünde bulmuşlardı. Malikaneye periler tarafından yapılan bir sürü koruma büyüsünü hissettiğinde merakı giderek artmıştı. İçeri girdiklerinde etrafı şöyle bir süzdü. Evde müzik sesi haricinde hiçbir ses yoktu ama peri ve sihirbazların aurasını hissedebiliyordu. Bir terslik vardı. Bazılarının aurası hissedilemeyecek kadar düşüktü. Girişten geçip oturma odasına girdiklerinde yerde yatan sihirbaz ve perileri gördü. Hepsi işkenceye maruz kalmıştı. Hala hayattaydılar. Kızların auraları oldukça zayıftı. Ölmemişlerdi ama ölüm kalım savaşı verdikleri ortadaydı. Caitlyn’i takip edip yukarı çıktığında iki sihirbazla daha karşılaşmışlardı. Erkeğin aksine kızın aurası oldukça güçlüydü. İkisi de uyuyorlardı ya da baygındı emin değildi. Güzel sevgilisinin gördüklerinden sonra dehşetle söylediklerinden sonra derin bir nefes aldı. Sevdiği kadının aksine fazla sakin karşılaşmıştı olanları. Gözlerini onun gözlerine dikerek '' İnanması güç ama her şey ortada. Bu küçük sihirbaz tam anlamıyla bir katliam yapmış. Acımasızlık konusunda morgana’ya benzediğini söyleyebilirim. '' Dedi. | |
|
| |
Morgana Cadı l Admin
Mesaj Sayısı : 154 Kayıt tarihi : 29/05/12 Yaş : 35 Lakap : Kara büyücü
| Konu: Geri: Mutlu Başlayan Felaket Perş. Haz. 13 2013, 02:04 | |
| Her hareket ettiğinde altındaki adamın arzudan koyulaşan gözlerine baktı. Bu gece ki oyuncağı ona eğlenceden ziyade zevk veriyordu. Adamın hırıltıları inlemelerine eşlik ederken tüm akşam boyunca öptüğü dudaklara kapandı yeniden. Kalçalarında hissettiği eller ise hareketlerin hızlanmasına neden olurken Morgana bu oyunu daha da tatlandıracak bir şey yaptı. Her şeyi tatlandıran ve daha heyecanlı hale getiren kan bu birleştirmeyi de eğlenceli hale getirecekti. En azından Morgana için. Hareketlerin daha da hızlanması ile Morgana dudaklarını ayırdığı ateşli dudakların sahibinin boynuna gömüldü. Tırnaklarını adamın her dokunuşu ile gerilen kaslı sırtına batırdığında dişlerini de sert bir şekilde erkeksi kokusunun yayıldığı boynuna geçirmişti. Yine de adamın acı ve zevk karışımı hırıltıları ona yeterli gelmemişti. Dudaklarını adamın boynundan ayırıp kulağına kısa bir büyü fısıldadı. O anda adamın vücudunda nereden geldiği belli olmayan çizikler oluştu. Kanayan bedeninin verdiği acı ile bağıran adamın dudaklarına kapandı. Zevk acıyı unutturduğunda kanayan yaraları emmeye başlamıştı. Sevişmeleri bittiğinde ise adamın vücudunda ilk baştakinden daha fazla yara vardı...
Oyunlarının verdiği tatlı yorgunlukla adamın üzerinde uzanırken sihirbazın yüzü geldi gözlerinin önüne. Laneti yüzünden onu ve yaptıklarını hissetmesi daha kolay oluyordu. Morgana gerinerek adamın kucağından kalktı. Tüm gün boyunca kendini saran güçlü kollar şimdi çizikler içinde iki yana güçsüz bir şekilde düştüğünde gülümsedi. Anlaşılan sihirbazı sadece ona verdiği gücünün değil aynı zamanda karanlığının da etkisi altına girmişti. Gerçi lanet yüzünden beklenen son buydu. Güçlü olan taraf o bedeni ele geçirecekti ve diğer ruh zamanla ölecekti. Morgana bu lanetten kurtulabilen nadir kişilerdendi. Kara büyü sayesinde... Şimdi ise sihirbazına yardım etmesi gerekiyordu. Zamanı gelmişti. İzledikçe eğlenmesini sağlayan bu küçük kızın ölmesine henüz izin veremezdi. Üzerini giyindikten sonra mırıldandığı büyü ile kendini malikanenin içinde buldu. İçinde bulunduğu ortamdan sihirbazının çok eğlendiğini anlayabiliyordu. Gözü kendi perisine takıldı. Sevgili Phin... Oturduğu yerde baygın bir şekilde duruyordu ve küçük peri kızı Rose. Karnında taşıdığı ikizlerden haberi var mıydı? Peki ya kanının değdiği her canlıya bulaşan "Lanetinden" haberdar mıydı? Sonuçta Phin'in bebeklerini taşıyordu. Özellikle bu iki periyi süzdü ve gülümsedi. Sihirbazı eğlenmesini biliyordu. Auralarını hissetmese buradaki herkesin birer ölü olduğunu söyleyebilirdi. Ancak hissettiği tek aura onlara ait değildi. Üst katta daha güçlü v tanıdık auralar hissediyordu. Caitlyn ve Cade'i daha fazla bekletmemek için yukarıya çıktı. Kapısı açık olan yatak odasında içeri girerken "Merhaba Caitlyn." dedi ikizine bakarak. Sonra gözleri Cade'e kaydı ve kısa bir sürede onu süzdükten hemen sonra "ve Cade..." diye ekledi. Uzun zamandır görüşmemelerine rağmen bu yakışıklı cadı tüm çekiciliğini koruyordu. Kısa bir süre önce zevkli oyunlar oynamasına rağmen içinde oluşan isteğe engel olamadı. Ancak şimdi ilgilenmesi gereken başka bir konu vardı. Gözlerini Cade'den ayırıp ikizine döndü. "Eee Caitlyn. Lanet kendini göstermeye başlamış. Ne dersin?" diyerek sihirbazların uyuduğu yatağın ucuna oturdu yavaşça. | |
|
| |
Caitlyn Cadı l Admin
Mesaj Sayısı : 386 Kayıt tarihi : 29/05/12 Yaş : 35
| Konu: Geri: Mutlu Başlayan Felaket Perş. Haz. 13 2013, 22:43 | |
| Az önce gördüğü manzara gözünün önünden gitmiyordu. küçük bir sihirbaz, nasıl bu denli vahşi ve acımasız olabilirdi. Her şeyden önemlisi o, tüm bunlar olurken neredeydi. Scarlett'ı gözünün önünden ayırmaması gerektiğini onunla tanıştıkları ilk gün anlamıştı. Üstelik kızın Morgananın sihirbazı olduğunu öğrenmişti. Tanıştıkları günde bu kızın hiçte cici olmayan bir yanını keşfetmişti. bu küçük sihirbaz neredeyse kendi perisini, Caitlyn'in serseri perim adını taktığı kişiyi Phin'i öldürecekti. Tüm bu olanlardan bir anda kendini suçlu buldu. Tüm bunları engelleyecek gücü elinde vardı. Ama tüm bunlar olurken o neredeydi? Üstünde bir yığın sorumluluğu yerine getirirken en önemli sorumlusu olduğu bu kızı nasıl gözden kaçırmıştı? Böyle düşünmek sinirlerini bozuyordu. Gerçekten durdurabilecek bir konumda olduğu halde hiç bir şey yapmamış olmak gerçekten sinir bozucuydu. Yaptığı onca katliam ve verdiği onca acıdan sonra bir bebek gibi masum bir şekilde uyuyan sihirbaza dikti gözlerini. Ağzından kelimeler Cade'e bakarken hiç düşünmeden çıkmıştı. Bu kızın tüm bunları yaptığına inanmak istemiyordu, ama gerçek ortadaydı. Cade'in kendisine verdiği cevap ile sinirlerinin gerildiğini hissetti. "Haklısın sevgilim. Morgana gibi acımasız ve karanlık..." Sözlerinin ardından düşünmeye başladı. Bu vahşete engel olmayı başaramamış, olabilirdi. Ama bu yinede bir şey yapamayacağı anlamına gelmiyordu. Bütün peri ve sihirbazları iyileştirecekti. Phin ve Rose'un bebeklerinin fazla zamanı olmadığını hissettiğinde bu işe bir an önce koyulsa iyi olacaktı. Üstelik Cade ile birlikte her şey daha da kolay olacaktı. Yapacağı iş zorlu olmasına rağmen... Bunu kelimelere dökeceği sırada alt katta birden fazlalaşan karanlık aura ile kelimeler sadece düşüncelerinde kalmıştı. Bir anda Morganın karşısında belirmesi beklemediği bir şeydi. Şaşkınlığını saklayamayarak ona kısa süre baktı. Sözlerinin ardından her şey yerine oturuyordu. Bu kızın bu hale gelmesinin tek nedeni ikizi ve kendisi üzerinde bulunan lanetti. "Evet görebiliyorum ve burada görmeyi ise hiç beklemiyordum. Söylesene neden buradasın? Yardım etmem gereken kişiler var, kısa bir konuşma olmasını umuyorum." | |
|
| |
Cade Cadı
Mesaj Sayısı : 33 Kayıt tarihi : 07/01/13 Yaş : 35
| Konu: Geri: Mutlu Başlayan Felaket Ptsi Haz. 17 2013, 18:53 | |
| Cade ortada bulunan vahşetten neredeyse hiç etkilenmemişti. Burada olan olaylardan daha kötülerini görmüş,yaşamış ve yapmıştı. Yaşadıkları ve yüzyıllar boyunca gördükleri bu malikanede olanların önemsiz olduğunu adeta haykırıyordu. Basit bir güç gösterisiydi olanlar ve caitlyn değil belki ama cade böyle bir şeyi bu kızın caitlyn ile morgana’nın sihirbazı olduğunu öğrendiği günden beri bekliyordu. Caitlyn’nin sihirbazıyla tanıştığı gün kızı pek inceleme fırsatı bulamasa da sonradan biraz gözlem yapmıştı. Davranışları normal görünse de yaydığı aura dikkatini çekmişti. Değişiyordu. Zavallı sevgilisininse bu detayları fark etmeye zamanı olmamıştı. Çok meşguldü. İyi kalpli cadısının dehşet dolu güzel sesi kulaklarını doldurduğunda bakışlarını onun üzerine odakladı. Sarsılmış görünüyordu. Olaylara kendi bakış açısıyla ufak bir yorumda bulundu.Caitlyn’nin aksine buradaki canlıların hiçbirinin kendisi için bir anlamı yoktu. Ona destek olup yanında olduğunu hissettirmek amacıyla bir kolunu onun omzuna atarak kendine biraz yakınlaştırdı. Omzundaki eli kolu ile omzu arasında yavaşça gezinirken sesi sakin ve güven vericiydi. ''Merak etme hepsi hala hayatta. Onları kurtaracağız. Ve her şey yoluna girecek.'' Dedi. Cade için değerli tek kişi bu harika varlıktı. Derin bir nefesle o tatlı kokusunu içine çekerken onun iyiliği için yapamayacağı hiçbir şeyin olmadığını bir kez daha fark etti. O sırada evin içinde hissettiği güçlü,tanıdık aurayla beraber içinden ölümle burun buruna olan peri ve sihirbazlar için oldukça güçlü bir koruma büyüsü yaptı. Bu malikanede bulunan hiç kimse onun gözünde değerli olmasa da caitlyn için öyleydi. Bu yüzden onları koruma altına almıştı. Cade yaşadığı sürece morgana onlara dokunamayacaktı. Yaptığı büyü anca o ölünce bozulurdu ve kendi büyü gücüne,yaşamına dayalı olduğu içinde oldukça güçlü bir korumaydı. Onu karşısında gördüğünde duygudan yoksun bir ifadeyle soğuk gözleriyle onu kısa bir an süzdü. Ona bakarken caitlyn’e bakıyor gibi hissetmek garip bir histi. İkizler birbirinden ne kadar farklıydı oysaki… Sessizliğini koruyarak sakin bir şekilde onun hareketlerini izlerken sevdiği kadının rahatsız tavırları dikkatini çekti. Morgana’nın sakin ve rahat tavırlarına karşılık sevgilisi fevri ve huzursuzdu. Soğuk bakışlarını karşısındaki güzel olduğu kadar acımasız olan cadının gözlerine dikti. Duruşu rahat,yüzü ifadesiz, sesi buz gibi olsa da sakindi. ''Yine neyin peşindesin morgana? Hatırladığım kadarıyla hiçbir şey senin şahsen ilgileneceğin kadar değerli değildi sana göre…'' | |
|
| |
Morgana Cadı l Admin
Mesaj Sayısı : 154 Kayıt tarihi : 29/05/12 Yaş : 35 Lakap : Kara büyücü
| Konu: Geri: Mutlu Başlayan Felaket Çarş. Haz. 19 2013, 13:23 | |
| Malikaneye geldikten kısa bir süre sonra yapılan büyü ile tanıdık gelen auralardan emin olmuştu. Bu kesinlikle Cade'di ve geniş bir alanı kapsayan bir büyü yapmıştı. Büyük ihtimalle malikaneye geldiğini hissetmişlerdi. Acaba bir zarar vereceğini filan mı düşünmüşlerdi? Sihirbazı yeterince zarar vermişti zaten. Bu durumdaki kişilerle uğraşmak hiç de eğlenceli değildi. Ayrıca oyun oynamayı sevse de amaçsız eğlenceler Morgana'ya göre değildi. Amacına uygun olduğu sürece zarar verdiği kadar faydalı da olabilirdi. Buraya gelişinin esas nedeni ise bu ilginç manzaraya neden olan sihirbazını lanetten kurtarmaktı. Bunun kötü bir düşünce olduğunu sanmıyordu. Ama bulunduğu ortamın sağlayacağı eğlenceyi de göz ardı etmeyi hiç düşünmüyordu. Zira perisi ve sihirbazı burada kendinden geçmiş bir haldeyken Caitly ve Cade'de onu bekliyorlardı. Onları daha fazla bekletmeden yukarıya çıktı ve varlıklarını hissettiği yatak odasına girdi. O sırada Caitlyn'in şaşkın bakışları ve Cade'in soğuk bakışları ile karşılaştı. Şimdiden bundan zevk almaya başlamıştı. Rahatlığını bozmayarak ikisinide selamladıktan sonra Caitlyn'e lanetini hatırlatarak sihirbazların uyuduğu yatağa oturmuştu. Anlaşılan ikizi bu olayların nasıl olduğunu anlamaya çalışıyordu. Ona biraz yardımcı olmak iyi (!) bir kardeş olarak Morgana'nın göreviydi.
Caitlyn ve Cade'in konuşmasının ardından Morgananın gülümsemesi yüzünde daha da büyüdü. "Merak etme Caitlyn benim de burada olmamın nedeni yardım etmek. Lanet hakkında bildiklerinin yanında bilmediğin bir çok şey var. Bu lanetle şahsen yüzleşmiş biri olarak durdurabilecek olan tek kişi de benim. Yoksa benim sihirbazımın ruhu yok olurken senin zavallı sihirbazın ise karanlıkta tamamen yok olacak. Eminim çok eskiden karanlığın içini kaplamaya başladığı zamanları unutmamışsındır kardeşim. İkimizinde sihirbazlarımızı kaybetmek istemeyiz değil mi? Ve Cade benim burada olmamı sağlayacak bir çok eğlenceli neden var." dedi adamı ilgi ile süzerken. "Sihirbazlarımdan ve perilerimden biri ve uzun süredir göremediğim için özlediğim iki cadı da bu malikanede. Sence nedenler yeterli değilmi?" dedi alaycı bir şekilde. | |
|
| |
Caitlyn Cadı l Admin
Mesaj Sayısı : 386 Kayıt tarihi : 29/05/12 Yaş : 35
| Konu: Geri: Mutlu Başlayan Felaket Çarş. Haz. 19 2013, 23:25 | |
| Cade'in şu an yanında oması onu gerçekten memnun ediyordu. Onun gibi birinin kendini güçsüz hissetmesi başkalarına imkansız gibi görünebilirdi. Ama durum buydu, kendi şu an ciddi anlamda güçsüz hissediyordu. Gücü elbette büyü yeteneği olarak düşünmüyordu. Daha derinde bir yerlerde kendini güçsüz hissediyordu. Çocukluğunda büyük annesinin ona zorla bir şeyler yaptırdığı zamanlardaki gibi... Şu an yapması gereken bu durumdan kurtulup ölmek üzere olan peri ve sihirbazlarla ilgilenmekti ve elbette sevdiği adamın yardımı ile. Aklın bir kaç büyüde gelmişti, ama hissettiği aura her şeyi bitiren şey oldu. Bu aurayı biliyordu, Morgana... Onun burada ne işi vardı. Şu an ihtiyacı olan en son şeydi, ikiz kardeşi. Cade'in yaptığı büyüyü hissettiğinde sevdiği adama dikti bakışlarını, ikizi ise kısa süre yanlarına gelmişti. Laneti ona hatırlatan kelimeler ile beyni hızla çalışmaya başladı. Evet lanet, büyük annelerinin onlar üzeride uyguladığı büyü denemeleri. O kadını, bu yaşa gelmiş olmasına rağmen hala anlamış değildi. Neden bir insan torunlarını lanetlemeye çalışsındı ki? Belki de gerçekten aklından zoru vardı. İkizinin Cade'e bakışlarından ise hiç hoşlanmamıştı. Aşık olduğu adamla onun yüzünden bir kez ayrı kalmıştı, tekrarının olmasını istemiyordu. Bu yüzden ne için geldi ise bir an önce gitmesini istiyordu. Cade'in sözlerinden sonra sessizce bekledi. İkizi konuşmaya başladığında yardım kelimesini duymak yüzünde alaycı bir gülümsemeye neden oldu. Konuşmayı bitiriş şekli ise resmen sevgilisine kur yapan cinstendi ve bu gerçekten rahatsız ediciydi. Öfkeli gözlerini ikizine dikmişken konuşmaya başladı. "Sen ve yardım etmek öyle mi? Karanlığın lideri ne zamandan beri yardım etmeye başladı, merak ettim. Hem ayrıca yardım etmeye gönüllü olsan bile seni tanıyorum kardeşim, karşılıksız hiç bir yardım da bulunmazsın. Yardım karşılığı ne istiyorsun? | |
|
| |
Cade Cadı
Mesaj Sayısı : 33 Kayıt tarihi : 07/01/13 Yaş : 35
| Konu: Geri: Mutlu Başlayan Felaket C.tesi Haz. 22 2013, 00:27 | |
| Morgana’nın varlığı kısa süreli şoka neden olurken her şeyin daha da karışacağını gözler önüne sermişti. Onun varlığını hisseder hissetmez yaptığı büyüden sonra gayet sakin bir şekilde beklemeye başladı. O cadının sağlıklı ve kendinde olan oyuncaklarla ilgilenmeyi sevdiğini bilse de sağı solu belli olmadığı için işini şansa bırakmayarak herkesi koruma altına almıştı. Bir ihmalkarlık yüzünden sevgilisinin üzülmesini istemiyordu. Soğuk bakışlarını kapıdan içeri girdiği ilk dakikada üzerinde saniselik bir zaman diliminde gezdirdikten sonra onun rahat tavırlarını aynı sakinlik ve soğuklukta izledi. İkizler üzerindeki laneti sevdiği kadına hatırlattığında gözlerini caitlyn’e sabitledi. Onun sevgilisi olarak bu durumu bilmemesine imkan yoktu. Yüzyıllar öncesinde ona olan aşkını söyleyemeyerek dost olmak zorunda kaldıkları zamanlarda öğrenmişti durumu şimdi sihirbazda da bu mevzu söz konusuyken işlerinin hiç kolay olmayacağını biliyordu. Morgana’nın ağzından yardım etmek lafını duyduğunda alay dolu bir kahkaha attıktan sonra buz gibi sesiyle ''Karanlıklar kraliçesi birine yardım ediyor duyda inanma'' dedi. Kendisine hitaben söylenen sözlerden sonra buz gibi bir gülümsemeyle ''Özlendiğimizi bilmek gözlerimi yaşarttı morgana. Önce yardım etmeye kalkıyorsun şimdi de bu. Seni iyi tanımasaydım gerçekten bir kalbin olduğunu düşünmeye başlardım'' dedi. Onunla açıkça eğlendiği belli oluyordu. Sevgilisinin sorusundan sonra gözlerini diğer cadının gözlerine dikerek ''bu sorunun cevabını oldukça merak ediyorum doğrusu. Karanlıklar kraliçesinin ilgisini çeken ama kendinin alamadığı ne olabilir?'' diye sordu. | |
|
| |
Morgana Cadı l Admin
Mesaj Sayısı : 154 Kayıt tarihi : 29/05/12 Yaş : 35 Lakap : Kara büyücü
| Konu: Geri: Mutlu Başlayan Felaket Paz Haz. 23 2013, 09:36 | |
| Şimdi gözler onun üzerine dikilmişken güçlü bir kahkaha atmamak için kendini zor tutuyordu. Ortamdaki gerilmiş ciddi havayı biraz yumuşatabilirdi ama şimdi sırası değildi. Cade ve Caitlyn gerçekten iyi bir çift olmuşlardı. Bu gece onlara rastlaması çok iyi olmuştu. Öyle ki söyledikleri onu çok eğlendiriyordu. Bozulmayan rahatlığı ve parlayan gözleri ile bunu da belli ettiğine emindi. Söylediği sözler üzerine Cade'in konuşması ile ona baktı. Zaten gözlerini ondan ayırmamıştı. "Ah Cade. O kadar geçirdiğimiz zamandan sora beni hala tanıyamamışsın." dedi imalı bir şekilde. "Benim karanlığın derinliklerinde atmaya devam eden bir kalbim var. Umarım o yaşlar gözlerinden akmaz yoksa bu beni çok üzer." diye konuşmasına devam ederken sesindeki imanın yerini alay aldı. İkizinin konuşması ile gözlerini Cade'den ayırdı. Sözlerini işittiğinde gülümsedi. Bir an onu herkesten daha iyi tanıyan ikizi ile gurur duydu. Ama bu hislerini bölen yine Cade olmuştu, gözlerini yeniden yakışıklı cadıya çevirdi. Bu cadı hiç susmuyordu ve bu davranışı yüzünden onunla oynama isteği daha da artıyordu. "Yapmayın. Ben karanlığın en korkunç yerlerinde hayatta kalabilen biriyim. Bunun nedeni bende de aydınlığa ait bir şeylerin olması." dedi yapmacık bir kırgınlıkla. Sonra gözleri Caitlyn'e kaydı. Aydınlığa ait parçasına... Dışarıdan ikiz gibi görünseler de aslında durum sanıldığından farklıydı. İkizine gülümseyerek konuşmasına devam etti. "Ama sen sevgili kardeşim dediğin doğru. Almak istediklerim var. Şu an istediklerimi elde etmem çok kolay olsa da onlara elimi uzatmıyorum. İşte tam burada da sana bahsettiğim yardım devreye giriyor." dedi ve arkasına dönmeden, sadece baş parmağı ile arkasında yatan sihirbazını işaret ederek konuşmaya devam etti. "Buraya sihirbazımı ve perimi geri almaya geldim. Ancak beni engelleyen şey senin sihirbazın, Stacy. Stacy'i hatırlıyorsun değil mi? Küçük bir kızken lanet yüzünden ölmüştü?" dedi ve havada asılı kalan kelimelerinin yerine ulaşmasını bekledi. İkizine lanetin bilmediği yüzünü anlatacaktı. Ancak onunla biraz daha eğlenmek istiyordu. | |
|
| |
Caitlyn Cadı l Admin
Mesaj Sayısı : 386 Kayıt tarihi : 29/05/12 Yaş : 35
| Konu: Geri: Mutlu Başlayan Felaket Ptsi Haz. 24 2013, 19:55 | |
| Morgananın bu şekilde rahat tavırlar sergilemesi sinirine dokunuyordu. Şu an da görmek istediği en son kişi ona bakıyorken sakin olmak giderek daha da zor oluyordu. Üstüne üstlük birde geldiğinden beri gözleri sürekli Cade'in üzerindeydi. Sevdiği, aşık olduğu erkeği yıllar evvel zaten onun yüzünden kaybetmişti. Şimdi onu bulmuşken ikizi yüzünden onu kaybetmek istemiyordu. Kolay, kolayda olacak bir şey değildi bu elbette. Ama yine de içindeki sıkıntı giderek büyümeye devam ederken korkusu da aynı şekilde kendini hissettirmeye devam ediyordu. Derin bir nefes alarak mantıklı düşünmeye çalıştı. Morgana, yardım edeceğini söylüyordu. Aslında bunun var olma ihtimali dünyanın yok olması demekti. Yinede derdini öğrenmesi gerektiği için sabretmeye çalışıyordu. Cade'in de sabırsızlığı ve ikizinden rahatsız olduğu her halinden belli oluyordu. İkizinin Cade'e söyledikleri ile onun boğazına yapışmamak için kendini zor tuttu. Normalde kontrolünü böylesine çabuk kaybetmezdi. Elbette mirai taşlarının onu etkileyip, karanlığa doğru çekilmediği sürece. Şu an ikisi de ortada yokken sadece içindeki kıskançlığın onu böylesine ele geçirmesini sinirini bozmuştu. İkizi, lafı gevelemeden direk konuya girse ve bir an önce gitse gerçekten memnun olacaktı. Sonunda ne istediğini dile getirip konuşmasını tamamladığında hızlı bir şekilde düşünmeye başladı. Stacy, evet onun kendi sihirbazı, karanlık tarafından yutulmuştu. Scarlett, ikizinin ölümü için üzülürken aslında onun içinde yaşadığını ve karanlıkla bütünleştiğini bilmiyordu. Scarlett ve Stacy'nin ayrılması gerektiği ortadaydı. Hatta ikizi sihirbazını bile alabilirdi, ama tüm bunların ortasında Phin'i alması söz konusu bile değildi. Aslında ona scarlett'ı bile vermek istemiyordu ama garip bir ikilemin içine düşmüştü. Morgana bu kadar rahat olduğuna göre her şeyin anahtarını elinde tutuyor olmalıydı. "Stacy'i elbette hatırlıyorum. Nasıl bir yardım edeceğinde hala şüphelerim olsa da Phin'i alman söz konusu bile olamaz. O burada benim tarafında olan bir peri ve tüm bu pisliği temizlediğimde bir ailesi olacak." | |
|
| |
Cade Cadı
Mesaj Sayısı : 33 Kayıt tarihi : 07/01/13 Yaş : 35
| Konu: Geri: Mutlu Başlayan Felaket Salı Haz. 25 2013, 23:13 | |
| Bu küçük oyun gittikçe canını sıkmaya başlamıştı. Morgana’nın eğlendiğini belli eden duruşu, tavırları ve gözlerindeki parıltılar iç çekmesine neden oldu. Duruşu hala sakin, gözleri soğuk, yüzü ifadesizdi. Caitlyn’e göre rahat davranıyordu. Karanlıklar kraliçesinin sürekli dikkatini kendine vermesi can sıkıcı olsa da bunu hiçbir şekilde dışarıya yansıtmadı. Sevdiği kadının bu duruma bozulduğunu görebiliyordu ama yapabileceği bir şey yoktu. Bir kolunu onun beline dolayıp hafif okşayışlarla sevdiği kadını sakinleştirip rahatlatmaya çalıştı. Morgana kendisini değil ama sevgilisini oldukça etkiliyordu. Sözlerine gülümseyerek ''Karanlıklar kraliçesinin duyguları olduğuna ancak hayalperestler inanır ve benim fazla gerçekçi biri olduğumu öğrenmiş olmalıydın. Sen bir çıkarın olmadan kimseye günahını bile vermezsin.'' dedi. Asıl konuya giriş yapmak konusunda sabırsızlanmaya başlamıştı. Aşağıdaki birkaç kişinin aurası daha da zayıflamıştı. Bir an önce yardım etmezlerse öleceklerdi. Bu olursa caitlyn’nin kendini asla affetmeyeceğini ve çok üzüleceğini biliyordu. Bu yüzden gözlerini morgana’ya hadi anlat dercesine dikip beklemeye başladı. Nasıl olacağı konusunda en ufak bir fikri yoktu fakat bir şekilde bu malikanedeki herkes yaşamalıydı. Sevdiği kadının kendini suçlamaması için bu olmak zorundaydı. Duyduklarıyla gözlerini Caitlyn’nin gözlerine dikti. Gerginliği ve kararsızlığı dikkatini çekerken ''Buradan istediğin kişiyi alıp gidebileceğini düşünmen komik…'' diyerek dikkatini yeniden morgana’ya verdi. | |
|
| |
Morgana Cadı l Admin
Mesaj Sayısı : 154 Kayıt tarihi : 29/05/12 Yaş : 35 Lakap : Kara büyücü
| Konu: Geri: Mutlu Başlayan Felaket Cuma Tem. 05 2013, 13:49 | |
| İşte Cade yine araya girmişti. Onunla oyun oynama isteği gitgide karşı konulmaz oluyordu. "Cade..." dedi eski günlerdeki gibi yumuşak ses tonu ile. "Ben senin son derece gerçekçi olduğunun farkındayım. Ancak sende hazırlık yapmadan bir işe girişmeyeceğimi öğrenmiş olmalıydın." dedi sakince gülerek. Sonra yeniden ikizine döndü.
"Ve Caitlyn sihirbazımın eserine pislik demen biraz kırıcı. Gerçi bunları yapan senin sihirbazın. Ama seni daha fazla meraklandırmadan şüphelerini gün yüzüne çekeceğim." dedi gülümsemesini bozmadan. Yatağa geriye doğru dirseklerinin üzerine rahatça yaslanıp kısa bir süre gözlerini kapadı. Ardından gözlerinin önünde dizlerinin üzerinde yere çökmüş ve kollarını Morgana'nın kucağına koyup başını yaslamış bir kız bedeni çıktı. Gözleri kapalı olan kız arkasında uyuyan Scarlett ile birebir aynı görüntüye sahipti. Doğrulup kucağındaki başı okşamaya başlayan Morgana konuşmaya başladı.
"Bir gün sihirbazını özleyeceğini düşünerek Stacy'nin bedenini sakladım. Gerçi Stacy'nin bedeni, o öldüğünde on bir yaşındaydı. Onu yaşatmak benim için zor oldu. Aynı büyük annenin benim için yaptığı gibi. Ondan gerçekten çok şey öğrendim." Büyük anneleri Morgana öldüğünde onun bedenini saklamış, Caitlyn'in içinde kardeşinin karanlığında boğulduğu sıralarda onları ayırmıştı. Ardından da ailesi ve kardeşi tarafından terk edilmişti. Stacy'nin saçlarını okşayan eli bir an durdu ve ikizinin gözlerine hapsettiği gözleri ciddiyetle parladı. "Sihirbazımın yol açtığı bu karmaşaya son vererek sana yardım edebilirim kardeşim. Bunun için gereken bilgiye ve malzemeye sahibim. Tabi şartlarım var." diyerek gözlerini Cade çevirdi. Bu, pazarlığa ne kadar hazırlıklı olduğunu gösteren ciddi bir bakıştı. "Sihirbazımı ve perimi yanımda götüreceğim."
Ancak aklına gelen bir fikirle yeni bir oyuncak bulmuş çocuklar gibi gözleri parladı. "Ama Caitlyn..." dedi kardeşine. "Sandığınızın aksine bir kalbimin olduğunu göstermek için Phin'i götürmekten vazgeçebilirim. Yeni oluşacak bir aileyi bölmek istemem. Fakat onun yerini başkasının alması lazım." dedi ve düşünceli görünmeye çalışırken yeniden Stacy'nin saçlarını okşamaya başladı. Sonra bakışlarını yeniden Cade'e çevirdi ve gülümsedi.
"Mesela Cade... Phin'in yerini almak ister misin?"
| |
|
| |
Caitlyn Cadı l Admin
Mesaj Sayısı : 386 Kayıt tarihi : 29/05/12 Yaş : 35
| Konu: Geri: Mutlu Başlayan Felaket C.tesi Tem. 06 2013, 01:11 | |
| Stacy'den bahsedildiği anda garip bir şey hissetti. Çok önceden ölmüş olması gereken sihirbazını, ikizi konuyu açtığından garip bir şekilde hissetmeye başladı. Yatakta Dante'nin yanında yatan kişinin Scarlett olduğuna emindi, ama derinlerde bir yerlerde Stacy'i hissediyordu. Aklına lanet ve büyük annesi ile ilgili ayrıntılar geldi. Çok önceleri ikizi ve kendisi üzerinde denediği büyüler. Durum tamamen kara büyü ile alakalı ise hiç istemiyor olsa da Morgananın işe yaracak olması nedeniyle yardımını kabul etmesi gerekiyordu. Ama bunun için Phin'i kurban olarak ikizine vermeyecekti. İkizinin ciddi tavrı sinirini bozarken yeniden konuyu aynı yere isteklerine getirdiğinde oda ciddi bir tavra büründü.
"Sana söyledim, sihirbaz bir yana o peri bu anlaşmaya dahil değil..."
Bir şeyler daha söyleyecekken Morgana'nın ağzını açması ile birlikte sustu. Yine neler söyleyecekti, şu an merak etmiyor değildi. Bu durum ne zaman bitecekti. Şu durumdan bir an önce kurtulup rahatsız edici kişiden uzaklaşmak istiyordu. Ayrıca onunla karşılaşmak garip bir şekilde kendini karanlığa çekilen biri gibi hissetmesine neden oluyordu. Kucağındaki kıza gözleri takıldı bir an sihirbazına... Sonra yeniden konuşmalara odaklandı. Kurduğu cümleler kafasında soru işaretleri oluştururken dudaklarından bir kaç kelime firar etti.
"Peki kim... Yoksa... Hayır..."
Düşüncelerinde yanılmadığını Morgananın, Cade'e söyledikleri ile anladı. Zaten odaya girdiğinden beri onu sürekli süzüyordu ve bu durum kaçınılmazdı. Aslında onu almaması için gururunu bir kenara bırakarak ona yalvara bilirdi. Ama bu soru kendisine değil daha çok Cade'e yöneltmiş bir soruydu ve sırf bu yüzden gözlerini Cade'e dikip cevabını beklemeye başladı. | |
|
| |
Cade Cadı
Mesaj Sayısı : 33 Kayıt tarihi : 07/01/13 Yaş : 35
| Konu: Geri: Mutlu Başlayan Felaket Paz Tem. 07 2013, 23:54 | |
| Morgana’nın konuşmayı dolandırması sinirini bozsa bile dışarıya hiçbir şey yansıtmıyordu. Sakindi,suskun, alaycı bakışlarını cadının gözlerinden bir an olsun ayırmıyordu. Bu gösteriden sıkılsa da bitirmek için bir girişimde bulunmamıştı henüz bu bulunmayacağı anlamına gelmiyordu. Kendine hakim olmaya çalışsa da karanlık aurası devreye girmişti. Cade Nathaniel olduğu günlerden çok uzak bir kişiliğe sahip olan kana susamış cade içerlerde bir yerlerde sonunu düşünmeden ortalığı dağıtmak adına sabırsızlanmaya başlamıştı. İçindeki canavardan daha iyi olduğunu iddia etmiyordu kesinlikle. O tüm ailesini acımasızca katlettikleri gece tüm iyi niyetini sahip olduklarıyla beraber kaybetmişti. İçindeki kana susamış kişiliğinden tek farkı ondan daha kontrollü oluşuydu. İnsanları, cadıları, perileri, sihirbazları ve hatta avcıları önemsemiyordu. Hiçbirinin bir parça değeri yoktu gözünde tek bir kişi dışında. Caitlyn… Hayatının aşkı. Onu seviyordu ve önemsiyordu. Onun için değerli olanlar kendisi için bir anlam ifade etmese de korunmalıydı. Sevdiği kadının üzülmemesi için her şeyi yapardı. Eğer yapması gerekenlerden biri bu evdekilerin hiçbirine zarar gelmemesini sağlamaksa yapacaktı. Kararlıydı. Karanlıklar kraliçesinin ağzından duyduğu her sözün onu baya eğlendirdiği bir gerçekti. Güçlü bir cadıydı kabul ediyordu.
Tehlikeliydi evet ve kesinlikle acımasız olduğunu da biliyordu. Karanlık tarafta bir sürü yandaşı ya da yönettiği oyuncakları olduğunu gördüğünden zeki olduğunu da kabul etse de ortada bir gerçek vardı. Caitlyn’de kardeşi kadar güçlüydü ve morgana’nın aksine yalnız değildi. Cade de oldukça güçlü, gerektiğinde acımasız, zeki ve tehlikeliydi. Morgana’nın saflarından istediği anda ayrılıp kendi hayatına devam edebilecek kadar iyi bir savaşçı olduğu da ortadaydı. Bu durumda buradan istediği şeyi sorunsuz alıp gideceğini düşünmesi çok aptalcaydı. Önerdiği yeni teklif öfkeden dişlerini sıkmasını sağlarken gözlerinin rengi daha da koyulaştı. Caitlyn’le birbirlerini yeni bulmuşken ondan ayrılması karşılığında gözünde bir parça değeri olmayan kişiyi bırakmayı teklif ediyordu. Bunu kabul edeceğini düşünüyor muydu gerçekten? Sevgilisine kısa süre batkından sonra tehlike kıvılcımları dolu gözlerini cadıya dikti. Dudakları alayla yukarı kıvrılırken soğuk ama sert bir sesle ''Asla… İlla bir anlaşmamı istiyorsun peki şuna ne dersin caitlyn’in sihirbazına karşılık senin sihirbazın. Phin ya da başka biri buna bende dahil kattiyen bu anlaşmaya dahil değil. Olmaz demeden önce bir düşün derim. Yardım etmeyi reddedip gidersen bu umurumda pek olmaz''’ Dedikten sonra sustu. Birkaç dakika söylediklerinin sindirilmesini bekledikten sonra omuzlarını umursamazlıkla silkerek ''O bedeni iyilik olsun diye saklamadın morgana. Sakladın çünkü böyle olacağını biliyordun. Anlaşmayı kabul etmeyip gidersen caitlyn sihirbazına kavuşamaz ama sende kavuşamazsın. '' Dedi. | |
|
| |
Morgana Cadı l Admin
Mesaj Sayısı : 154 Kayıt tarihi : 29/05/12 Yaş : 35 Lakap : Kara büyücü
| Konu: Geri: Mutlu Başlayan Felaket Perş. Tem. 11 2013, 15:24 | |
| Stacy'nin saçlarını okşarken Cade'in sözlerini düşünüyormuş gibi davrandı. Hemen arkasında yatan bedende iki sihirbazın ruhu vardı ve bu durumu düzeltecek olan boş bir beden hemen kucağında duruyordu. Morgana ne istediğini biliyordu ve onu almakta kararlıydı. Bedenleri ayırmak zorunda değildi buradan sadece Scarlett ile ayrılabilirdi. Tabii içinde Stacy ile beraber. Elindeki bedenle Morgana sihirbazına kavuşabilirdi. Ama Caitlyn sihirbazını kaybedebilirdi, elbette güçlerinin bir kısmını da... Bu tabi ki Morgana'nın yararına olurdu ama perisi ile daha da çok ilgileniyordu. O yüzden başka bir seçenek oluşturdu kendine. "Dediklerini düşündüm Cade." dedi.
Gülümseyerek Cade ve Caitlyn'e bakarken büyüleri çağrısı ile bir çok yere ulaştı ve kısa sürüde malikanede yeni auralar ortaya çıkmıştı. Evet, Cade zarar vermemesi için büyü yapmıştı ancak bu diğer perilerini çağırması için engel değildi. Perileri aşağıdaki yaralıların yanında yer alırken Morgana'nın sözlerini bekliyorlardı. Ancak zarar verme gibi bir niyeti yoktu. Bu sadece bir savunmaydı. Morgana konuşmaya başlamadan önce bir perisi Phin ile beraber yanında belirdi. Bir diğeri Scarlett'i kucaklarken başka biri de Stacy'nin bedenini almıştı. Morgana ise oturduğu yataktan kalkmamıştı. "Düşündüm de elimdekilerle bir şey kaybetmem. Adamlarım aşağıda ben gittikten sonra aldıklarım karşısında yaralıları iyileştimenizde yardım edecekler. Özellikle Rosemary için." dedi rahatlıkla. "Görüşmek üzere." dedi ve gitmeden önce perilerini ve kendini koruyucu bir alan içine aldı ve gitmek için hazırlandı.
| |
|
| |
Caitlyn Cadı l Admin
Mesaj Sayısı : 386 Kayıt tarihi : 29/05/12 Yaş : 35
| Konu: Geri: Mutlu Başlayan Felaket Cuma Tem. 12 2013, 13:36 | |
| Nefes bile almayı unutmuştu. Morgana'nın istediği şeye Cade'in ne cevap vereceğini bekliyordu. Aslında elbette hayır diyeceğini umuyordu. Çünkü onun için burada herkes değerli olsa da Cade'in umurunda olmadığının farkındaydı. O eski halinden o kadar farklıydı. Artık hayatında değerli olan hiç bir şey yok gibi davranıyordu, elbette sevdiği kadın dışında... Sırf bu yüzden anlaşmaya dahil olmak istemeyeceğini düşündü. Ama düşünceler ne yazık ki korkunun önüne geçemiyordu. Cade, konuşmaya başladığında söylediklerinde ne kadar ciddi olduğunu gözlerinden anladı ve aynı şekilde bundan memnun olmamış Morgana'nın bakışları da ortadaydı. Düşündüğü her halinden belli olan tavrı ,le bir şeyler düşünmeye çalıştı. Bir anda malikanedeki auraların fazlalığı ile soru solu gözlerle ikizine baktı. Niyetini anlamaya çalışıyordu. Konuşmaya başladığında ise her şey açığa kavuştu. Periler sihirbaz ve peri ile karşısında duruyordu.
"Adamlarından yardım falan istemiyorum, Morgana. Onlara bende yardım edebilirim ama sana söyledim sihirbazım ve Phin'i buradan götürmene izin veremem"
Bu konuşmadan sonra derin bir nefes aldı hızlı düşünmesi gerekiyordu. Aslında periler işine yarayabilirdi ama yinede istemiyordu. Phin'e çok öncelerden verdiği sözü yerine getirmeyi umut ediyordu. Lanet olsun hala düzgün bir karar verememişti ve bu canını sıkıyordu. Üzgün olduğu belliydi. üzgündü çünkü etrafındaki kişilerin yaşam enerjisi iyide iyiye azalmıştı. Şu an Phin'i kurtarsa bile Rose'un ve bebeklerin en durumda olacağını onları kurtarıp kurtaramayacağı belli değildi. İkizi gitmek için hazırlık yaparken ona doğru ilerledi. Sesi belli etmek istemese de üzgün bir tonda çıkmıştı.
"Bekle, belkide yeni bir anlaşma yapabiliriz." | |
|
| |
Cade Cadı
Mesaj Sayısı : 33 Kayıt tarihi : 07/01/13 Yaş : 35
| Konu: Geri: Mutlu Başlayan Felaket C.tesi Tem. 13 2013, 01:25 | |
| Cade olayların gidişatından hiçte memnun değildi. Morgana gittikçe sinirlerini bozarken sakin duruşunu korumakta zorlanıyordu. Önerdiği anlaşma kabul edilebilir tarzda değildi. Gözünde en ufak değeri olmayan kişiler için aşklarını feda etmek mevzu bahis bile olamazdı. Hayatında değer verdiği tek kişi olan caitlyn’den asla vazgeçmeyecekti. Cade Nathaniel başkalarının iyiliği için hiç düşünmeden bunu yapabilirdi ama yeni cade kesinlikle bencil biriydi. Ona iki taraf içinde daha mantıklı bir anlaşma sunarken sevgilisinin tepkilerini kontrol etti. Onu yalnız bırakmadığına sevinse de morgana’nın düşünceli hali yüzünden endişelendiği her halinden belliydi. Bir anda hissettiği peri auralarıyla tek kaşını kaldırıp karanlıklar kraliçesine baktı. Amacının savaş çıkarmak olmadığı açıktı. Periler yeni yetme cadılar için kolay hedefti olabilirdi cade gibi biri içinse hedef bile sayılmazlardı. Caitlyn’in sihirbazının bedeniyle morgana’nın perisini ve sihirbazını alan perilere kısa bir bakış attı. Duydukları onu bir nebze bile etkilememişti. Gözlerini sevgilisine dikerek tepkisini bekledi. Karşı çıkışını sessizlikle izlerken onun bu işten kurtulmak için çıkar bir yol aradığını biliyordu. Caitlyn’i iyi tanıyordu.
Sadece telaşlı olduğu zamanlarda gözlerini yere dikerek cevap verirdi. Gözlerine çöken hüzün canını sıkarken sıkıntılı bir nefes aldı. Lanet olsun onun bu çaresiz ve üzgün halinden nefret ediyordu. Şu an korumaya çalıştığı o periyi kaybederse perinin ailesi olacak kıza karşı büyük bir vicdan azabıyla beraber suçluluk duyacağın biliyordu. Üstelik kendi masum sihirbazını morgana’nın eline terk etmekte ona cehennemi sunmaktı. Kız her şeyden önemlisi caitlyn’in sihirbazıydı ve onun güçlerini taşıyordu. İçeridekilerin enerjisi de tehlikeli ölçü de azalmıştı. Eğer içlerinden birini kaybederlerse sevdiği kadının kendini asla affetmeyeceğini iyi biliyordu. Bu durumda geriye yapılacak tek bir şey kalıyordu. Parmağını tek bir şıklatmayla morgana’nın etraftaki tüm perilerini çığlıklar eşliğinde parçalara ayırırken sihirbazlar havada asılı kalmıştı. Morgana’nın perisini caitlyn’in yanına ufak bir el hareketiyle gönderirken karanlık aurasının benliğini ele geçirmesine izin verdi. Cadıya doğru bir adım atarken ''Bu şamata canımı sıkmaya başladı. Peki dediğin gibi olsun. Anlaşmayı kabul ediyorum. Perine ve caitlyn’in sihirbazına karşılık ben. Şimdi anlaşmanın sana düşen kısmını yerine getirip sihirbazları ayır'' dedi. | |
|
| |
Morgana Cadı l Admin
Mesaj Sayısı : 154 Kayıt tarihi : 29/05/12 Yaş : 35 Lakap : Kara büyücü
| Konu: Geri: Mutlu Başlayan Felaket C.tesi Tem. 13 2013, 20:39 | |
| Caitlyn'in seslenmesi ile bir an durdu ve ikizine döndü. Yeni anlaşmaları nasıl olacaktı acaba. İkizinin gözlerindeki hüzün de kendisini buldu. Terk edildiği zamanlar da Morgana'nın bakışlarına bu duygu hakimdi. Bir an eski günlerdeki gibi ikizi ile bir bedendeymiş gibi hissetti, onda kendini buldu. Ama duygularını öldürmeyi çoktan öğrenmişti. Bir çok kayıp ve ayrılık ona öğretmişti karanlığın içinde yaşamayı. O yüzden kalbinde filizlenmek için bir ışık arayan bu duyguyu da söküp attı bedeninden.
Bir anlık dalgınlıkla zayıflayan koruyucu alan içindeki perilerinin çığlıkları ile kendine geldi. Cade'in konuşması ile bunu yapanın o olduğunu anladı ve dayanamayıp bir kahkaha attı. "Cade, ben sözünde duran bir cadıyım. Ama az önce kurbanlarımı öldürdün." diyerek alayla parlayan gözlerini Cade'e dikti. "Ama bu çok da önemli değil." dedi. Sonra elinde malzemelerle bir peri daha yanında belirdi. Malzemeleri elinden alırken perinin kulağına bir büyü fısıldadı. Birden yere yığılan bedeni pencere kenarındaki masaya yatırırken iki sihirbazın bedenini ise masanın iki yanındaki karşılıklı koltuklara yerleştirdi. Kısa süre de küçük bir kazanda kendi kanından hazırladığı iksiri Scarlett'e içirdi. Geriye kalan bir kaç damlayı ise Stacy'nin ağızına damlattı. Şimdi ise işin zor kısmına gelmişti. Malzemeler arasındaki bıçağı çıkardı ve onu izleyen iki cadıya döndü. "Bunu izlemek zorunda değilsiniz." dedi gülümseyerek. Kara büyülerin her zaman bir bedeli olmalıydı.
Elindeki bıçağın sivri ucunu perinin hala nefes alan göğüsüne batırdı ve garip bir şekil çizdi. Kanlı şekil tamamlandığında sihirbazının sol elini aldı ve ilk olarak avuç içine sonrasında ise elinin üst kısmına bıçağı fazla derine gitmeyecek şekilde sapladı. Scarlett ile işi bittiğinde elini perinin göğüsündeki işaretin üzerine koydu. Aynı işlemi Stacy'e de yaptıktan sonra onun elini de Scarlett'in elinin üstüne koydu. Son olarak da kendi avuç içine bıçağı saplayıp iki sihirbazın ellerinin üzerine koydu ve kara büyünün karanlık sözlerini mırıldanmaya başladı. Bir saat boyunca ağzından sadece büyülü sözler dökülmüştü. Gözlerindeki alaycı pırıltılar yerini ciddiyete bırakırken gözlerini yummuştu. Sonunda elini geriye çektiğinde eline iki tane şişe aldı ve perinin boynunu kesti. Şişeleri doldurduğunda boynundaki yarayı daha fazla kan akmaması için kapattı etraf yeterince kan olmuştu. Sihirbazlarında ellerindeki yaraları kapattıktan sonra elindeki şişelerle Caitlyn'in yanına gitti. Ağzını kapattığı şişelerden birini ikizine verdi. "Üç gün boyunca sihirbazlarımız uyanmayacak. Büyü henüz tamamlanmadı. Uyanacakları zamana kadar bunları her gece ağızlarına damlatmamız gerekiyor. Sakın bu şişeyi kaybetme." diyerek Cade'in yanına gitti. Soğuk bakışlarına aldırmadan dudaklarına sıcak bir öpücük kondurdu ve "Artık gidebiliriz Cade." diyerek Scarlett'in yanına gitti ve Stacy'i orada bırakarak sihirbazını kendine çekti. Artık gitmeye hazırdı.
| |
|
| |
Caitlyn Cadı l Admin
Mesaj Sayısı : 386 Kayıt tarihi : 29/05/12 Yaş : 35
| Konu: Geri: Mutlu Başlayan Felaket Paz Tem. 14 2013, 14:18 | |
| İçinde bulundukları durum giderek daha fazla çıkmaza giriyordu. Aklına gelen son şeyle yeni bir anlaşma öne sürmeyi denedi. Ama aklında ne bir anlaşma ne de bir düşünce kırıntısı vardı. Hüznü tüm benliğini ele geçirmişti. Phin'i ve hiç bir şeyden haberi olmayan sihirbazını kaybetmek istemiyordu. Aslında Cade'i de aşkını da kaybetmek istemiyordu. Ama durum ortadaydı bir şeylerden fedakarlık yapması gerekiyordu. Bir anda kulaklarına dolan çığlıklarla sevdiği erkeğe ve yerde yığılan perilere baktı. Şu an bir savaşa girmek yapmak istediği en son şeydi. Aslında Cade'in aklında da savaşmak olduğundan emin değildi. Sonraki sözleri ile kalbine bir acı girdi. Canı yanıyordu. Ayrılmak istemiyordu ondan ama elinden hiç bir şeyde gelmiyordu. Morgananın memnun tavrı ise daha da sinir bozucuydu. O sihirbazları ayırmak için çabalarken iç güdüsel olarak Cade'in yanına ilerledi. Elini sımsıkı tuttu. Aynı acıyı tekrar yaşayacak olmaları ne kadar kötüydü. Kendini güçlü sanıyordu ama şu an sıradan bir insandan bile daha güçsüz olduğunu hissediyordu. Cade'i son kez kollarına alma arzusu ile ona sıkıca sarıldı. Sihirbazları ayıracak olan kara büyü ile ilgisi yoktu. Ona sıkıca sarılmaya devam ettiğinde Morgananın sesi ile arkasına sarılmayı bırakarak ona döndü.
"Merak etme, şişeyi kaybedecek değilim"
Elinde şişe ile oynarken gözleri hala sevdiği erkeğin üzerindeydi. İkizinin onun sanki o burada yokmuş gibi dudağına kondurdu öpücükle birlikte içine dolan kıskançlık yüzünden neredeyse ona saldıracaktı. Ama etrafta giderek azalan yaşam enerjisi yüzünden kendin bir şekilde sakin tutmaya çalışıyordu. Ama gözlerindeki hüzün her şeyi gösteriyordu. Cade'in bunu anladığına emindi. İkizi ile ayrılmadan önce son göz sevdiği adama baktı.
"Seni seviyorum, Cade. Bunu unutma..."
Bu kelimelerden sonra orada yalnız kalmıştı. Kendisine yardım edecek peri ve cadlarla iletişme geçtikten sonra oradaki herkesi malikanesine taşıdı. Uzun bir süre onlarla ilgilenecekti belki bu sayede hüznünü ve öfkesini içinde tutmayı başarabilirdi. | |
|
| |
| Mutlu Başlayan Felaket | |
|