Acımasız Adamın Elinde...

Cadı Mesaj Sayısı : 208 Kayıt tarihi : 23/12/12 Yaş : 34

Adamın altında çıplak bedenimle kalakalmıştım. Ağlıyordum, çırpınıyordum. Ama hiç biri acımasız adamın beni bırakmasını sağlamıyordu. Ne yapacağımı şaşırmış bir haldeyken bacaklarımın arasındaki nefesle oraya odaklandım. Adamın dudakları tenime değerken iç gıdıklayıcı garip bir his bedenimi ele geçirdi. Yapmasını istemiyordum ama konuşmaya her çalıştığımda sadece inleme seni çıkarıyordum. Bu his garipti, durmuyordu. Karnımın içindeki his, bacaklarımın arasında ki sızı... O an beni öldürmeye çalıştığını düşündüm. Nasıl yaptığını, bunun nasıl bir teknik olduğunu bilmiyordum. Tek bildiğim zar zor nefes aldığım ve kalbimin deli gibi çarpmaya başlamış olmasıydı. Nefes ve artan kalp ritmim den dolayı kalp krizi geçireceğimi sandım. Sonunda lanet temas bittiğinde rahat bir nefes aldım. Bittiğine memnundum ama diğer yandan sanki oradaki bir şey devam etmesini istememe neden oluyordu. Neler oluyordu? Belki de beynim oksijensiz kaldığından saçma şeyler düşünüyordum. Adama çıkışarak beni öldürmeye çalışması ile ilgili soru sordum. Adamın soruma attığı kahkaha ile ona dik dik baktım. Komik olan neydi? Ben zar zor nefes alıyor, korkmuş bir şekilde ağlarken adam neden gülüyordu? Sonraki sözlerini ise anlamaya çalıştım. Zevk mi? Az önce zevk aldığımı hiç sanmıyordum. Daha çok acı çekiyordum. Boynuma kondurulmaya başlayan öpücüklerle onu yeniden itmeye başladım ama bedenim pelteye dönmüş gibiydi ve hareket etmek çok zordu.

"Bana zevk falan vermedin... Daha çok kalp krizi geçirmeme neden olacak gibi çalışıyordun. Yani beni öldürüyorsun ve..."

Daha konuşacaktım ama göğüslerimin sıkılması ile yeniden inledim. Lanet olsun duramıyordum. Bedenim o ne isterse veriyor gibiydi. Tıpkı elleri arasında kolayca şekil alan göğüslerim gibi... Duyduğum yeni şeylerle derin nefesler almaya başladım. Israrla ona ait olduğumu söylüyordu. İtiraz edecek gücüm bile kalmamıştı. İşin aslı itirazlarımı kabul etmeyeceğini de çok iyi biliyordum. Artık o öperken çırpınmaya bile çalışmıyordum. Bedenimi tamamen ona vermiştim, istemiyordum ama hiç bir şeyde yapamıyordum. Adını öğrendiğim adamın yen, sözleri bittiğinde kendimi bir odada buldum adam ise hala üzerimdeydi. Adamın başını kavrayıp zorlukla göğüslerimden uzaklaştırıp yüzüme yaklaştırdım.

"De... Deamon... Ben de Lea... A! Ama lütfen beni bırak. Kölen olmak istemiyorum"

Cadı Mesaj Sayısı : 75 Kayıt tarihi : 10/02/14

Zevk denen şeyden haberi olmayan tatlı bir cadı. Gözlerindeki çocuksu parıltıya rağmen her erkeği cezbedebilecek bir fiziğe sahipti. Bu zamana kadar hiçbir erkeğin dikkatini çekmemesine şaşırmıştı. Bu soru aklını kurcalarken cadının çocuksu cevabını hatırladığında gülümsedi. Belki de çekmişti ama onun bu tavırları onları kaçırtmıştı. Nedense bundan neredeyse emindi. Kendisine ise bu tavırları sadece komik geliyordu. Birazda ilgi çekici yani kızın yaşını bilmiyordu ama küçük bir çocuk olmadığı kesindi buna rağmen nasıl bu kadar saf olabilirdi ki? Bunu merak ediyor olsa da altındaki bedenle geçirebilecekleri ateşli ve güzel dakikaların ne kadar haz vereceğinden daha fazla değildi. Cadının tadını çıkarırken onu öldürmeye çalışmasıyla ilgili zırvalıklarını daha fazla dinlemek istemediği için ona göre davranıp kızı kısa sürede susturmuştu.

İnlemeleri ve pes edişi bunu gittikçe daha çok sevmesini sağlarken kızın iç çamaşırlarına yöneldiği esnada onun tarafından durdurulmuştu. Bu hoşuna gitmese de diyeceklerini merak ettiğinden gözlerinin içine bakıp onu dinlemeye başladı. Duyduklarıyla soğuk bir şekilde gülümsedi. Bu kızla oldukça işi vardı ama onun kendisini bilmeden eğlendiren tavrı yüzünden onunla uğraşmaktan sıkılmayacağını düşünüyordu. Derin bir nefesle onun tatlı kokusunu içine çekerek Lea… İsmini beğendim güzel kölem. İstediklerine gelince hepsi reddedildi. Seni bırakmıyorum. dedi. Dudaklarına kapandığında onunla bir süre oynamaya karar verip geri çekilerek Ama eğer beni eğlendirmeyi başarırsan belki daha insaflı bir efendi olabilirim dedi.

Cadı Mesaj Sayısı : 208 Kayıt tarihi : 23/12/12 Yaş : 34

Adının Deamon olduğunu öğrendiğim adam her saniye bedenimle işleri daha da ileri götürüyordu. Bedenimdeki garip tepki ise beni deli ediyordu. Neler oluyordu? Neden bedenim onun yaptığı her hareketle inliyor ve alev alıyordu? Kafamda bir sürü soru ile onun altında kalmışken cevapları bulacak zamanım bile yoktu. Beni yeniden öldürmeye çalıştığını söylediğimde ise bu kez cevap bile alamamışken ne yapacağımı bilmiyordum. Nefes nefese inlerken başka bir yerde olmak, beni daha da korkutmaya başladı. Bar bildiğim bir yerdi. Peki burası neresiydi? Aslında şu an yeniden kurtulmaya odaklanmam gerekirdi, ama ben ne yapıyordum? İnlemeye devam ediyordum. Beynime ufak bir miktar oksijen gittiğinde onu bedenim den uzaklaştırdım. Belki yeniden konuşabilirdim, yani yaptığım şey o anlık buydu. Ama adamın bakışları konuşmasa da cevabı görmemi sağladı. Bu adamdan kurtuluşum yoktu. Duyduğum sözler ile ağlamaya başladım. Beni bırakmayacaktı. Bu bir yana birde köle olmuştum. İçinde kölelerin olduğu bir kaç anime izlemiştim. O animeler de bir kurtarıcı mutlaka olurdu. Ama benim hikayemde bu acımasız adamdan başka hiç kimse yoktu. Belki bir ihtimal Caitlyn diye düşünsem de reddettiğim görev sonrası bana dikkat eder miydi? Emin değildim. Sonuçta yalnız yaşıyordum. Yokluğumu fark edecek bir dostum bile yoktu. Kapana kısılmışlık hissi beni daha fazla boğarken adamın sinsi sırıtışı ile sözleri ufak bir ışık doğurdu. Gerçi bu ışık köle olmamın üstünü örtmüyordu. Ama belki bir şekilde bana iyi davranmasını sağlayabilirdim ya da ben çok büyük bir hayal dünyası olan küçük bir hayalperestim. Göz yaşlarım yanaklarıma acı vermeye başlamışken derin bir nefes aldım.

"Tamam senden kurtulmam imkansız gibi görünüyor... O zaman canımı yakmaman için ne yapabilirim? Birde lütfen artık üzerimden kalkar mısın? Efendi bey, bedenim uyuşmaya başladı, benim..."

Cadı Mesaj Sayısı : 75 Kayıt tarihi : 10/02/14

Altında olan tatlı,ürkek ve son derece masumane güzellik onun aklını almayı başarmıştı. Kızın itirazlarını duymazdan gelmeyi büyük bir ustalıkla başarırken yapmak istediklerini yapıyordu. Ona hiç düşünmeden sahip olmak istemesinin yanında sevişme konusundaki bu acemiliğini üzerinden atmasını görmeyi de istiyordu. Kendi bencilce arzularının dışında kızında bu işten zevk almasına karar verdiğinde bunu yapabilmesi adına birkaç cümle kurdu. Lea adındaki bu güzellikte oyuna dahil olmalıydı. Bunun için ona iyi davranması gerekiyorsa yapacaktı.

Aklına koymuştu. Bu gece ikisi içinde harika olacaktı. Cadının konuşmaya başlamasıyla aklına gelen çeşitli fantezileri geri plana itmeyi başarıp onu dinledi. Duydukları yüzünde sinsi bir sırıtışa neden olurken tek hamlede yerlerini değiştirip kızı üzerine aldı. Saçlarını okşayarak Pekala öncelikle yapman gereken güzelim ağlamayı bırak. Sana zarar vermeyeceğim. İstediğim tek şey seninle eğlenceli dakikalar geçirmek ve bunun için kendini rahat bırakman gerek diyerek onu kendisine çekip dudaklarına kapandı. Elinden geldiğince yavaşça onu öperken ellerini bir süre bedeninde gezdirdi. Donuşları ilkinin aksine oldukça yumuşaktı. Onun ilk deneyimi olduğunu kendisine sürekli olarak hatırlatıp kendisini yavaş olmaya zorlarken onun inlemesiyle kızı altına aldı. Bedeninin ağırlığını ellerinin üzerine verip bedenine ufak öpücükler kondurmaya başladı. Boynunda biraz dudaklarını gezdirdikten sonra önce göğüslerine indiğinde onun sutyeninden kurtuldu. Birini okşarken diğerini ucunu bir süre yalayıp tatlı tatlı emdi.

İkisiyle de eşit ilgilendikten sonra her saniyesinin zevkini çıkararak daha aşağılara inip kadınlığına ulaştığında iç çamaşırından kurtulup kıza baktı.Gözleri onun güzel yüzünde bir süre gezindikten sonra Gevşe… Kendini bana bırak. Kötü bir şey olmayacak dedi. Dudakları onun cennetiyle buluştuğunda önce onu öptü sonra ise emmeye başladı. Bir yandan da kızı okşuyordu. Yaptığı her bir hareket kızın bedeninin isteklerine göreyken onun inlemelere karışan çığlıkları oldukça zevk vermişti. Üstelik algıladığı tat tıpkı teni ve dudakları kadar enfesti. Kızın yükseler iniltileri sınıra geldiğini gösterirken hareketlerini daha da hızlandırdı. Cadı çığlıklar eşliğinde tatmin olurken onun özünün tamamını içip kızın sarsıntıları durduğunda geri çekildi. Nefes nefese olan kıza bakarak Zevke merhaba de bebeğim. Bu daha başlangıç diyerek yeniden dudaklarına kapandı.

Cadı Mesaj Sayısı : 208 Kayıt tarihi : 23/12/12 Yaş : 34

Sonunda pes etmiş köle olmayı kabul etmiştim. Başka ne yapabilirdim? Adamın kararlı tavrı ve benim çaresizliğim hiç bir açık kapı bırakmamıştı. Bu durum kötüydü, gerçekten kötü... Bu yüzden de o anlık bana sert davranmaması adına ağzımdan kelimeler kontrolsüzce çıkmıştı. Hatta ondan üstümden kalkmasını bile rica etmiştim. Bedenim gerçekten uyuşmuştu. Gerçi bu isteğimin yerine getireceğinden emin değildim. Sonuçta ben bir köle olarak istekleri olmayacak biriydim. Adamın yüzüne yerleşen sinsi gülümseme ile yapmayacağını düşünürken kendimi onun üzerinde buldum. Gerçekten ricamı kabul etmiş ve beni üstüne almıştı. Buna şaşırmakla birlikte öncelik olarak kalkmayı düşündüm ama bedenim adamın kafes haline getirmiş ellerinin arasındaydı. Söylediği kelimelerden sonra ağlamayı bir şekilde kestim... Onu dinleyeceğimi söylemiştim, canımı yakmaması karşılığında bu yüzden alt dudağımı ısırarak dediğini yaptım. Bir parça rahatlık bedenimi ele geçirdiğinde dudaklarımı öpen dudaklarla karşılaştım. Bu şekilde onun üzerinde olup, onun tarafından öpülmek garip hissettirmişti. Tadı ise kendimi rahat bırakmamla mı alakalıydı bilmiyorum, daha güzel gelmişti. Bedenimdeki eller yüzünden yeniden yavaşça alev alırken kendimi daha da serbest bıraktım. Beni öpen dudakları öpmeye de o sıra başlamıştım. Dudaklarımı ondan uzaklaştırıp yavaşça inlerken yeniden kendimi altta buldum. Ama bu kez onun ezici ağırlığını hissetmiyordum. Hissettiğim tek şey dokunuşları ve öpücükleri olmuştu. Göğüslerimle ilgilenen adamı nefesimi tutmuş bir şekilde izlerken daha yüksek sesle inlemeye başladım. Bu his garipti ve sanırım güzel... Bir şekilde hem iyi hissettiriyor hem de kasıklarımı sızlatıyordu. Deamon daha aşağılara inip son kalan çamaşırımı çıkarttığında ani bir şekilde kasıldım. Bu kasılma elimde değildi, korkuyordum. Adamla göz göze geldiğim de sözlerini dinledim...

"Şey... Bu istediğin pek kolay değil... Ben gerçekten korkuyorum..."

Bir şekilde rahatlamayı denedim. Ama dudakların teması ile bir anda bedenim irkildi. Bu elimde olan bir şey değildi. Yabancı temas içimi ürpertirken gevşemek oldukça zordu. Bir kaç dakika sonra kendimi bıraktığımda ise kasıklarımın sızladığını hissettim. Bu acı vericiydi ama aynı zamanda inlemelerimle garip bir zevkin ortaya çıktığını hissettim. Barda yaptığı hareketle öleceğimi sanmıştım, ama şu an yaptığı ile yanlış düşündüğümü fark ettim. Bedenim her saniye bir daha gevşerken ellerim benden habersiz beni sertçe emen adamın saçlarına dolandı. Belki niyetim onu uzaklaştırmaktı ama yaptığım ise onu daha fazla bedenime bastırmak oldu. Ben kararsız olsam da anlaşılan bedenim ne istediğini biliyordu. Patlayacağımı düşündüğüm sancılı bir anda gözlerimden yaşlar akarken bedenim pelte misali halsizleşti. Nefes almaya çalışıyordum. Bir kaç saniye içinde sanki nefes almayı unutmuştum. Bedenimse bir şekilde tatmin olmuş, beni patlatmak için uğraşan acının yerinde garip zevk veren bir sızı kalmıştı. Deamon ile göz göze geldiğimde sözlerini dinledim. Başlangıç olması beni korkutmalı ve çırpınmaya başlamama neden olmalıydı. Ama öyle bir şey olmamıştı. Adam beni öperken halsiz bedenime rağmen ona sarıldım. Onu öpmeye başladım. O an gerçekten delirdiğimi sandım. Onu öpüyordum isteyerek ve tenini okşuyordum. Tıpkı adamın kendi bedenimi okşaması gibi... Nefes alamadığımı hissettiğimde onun başını kavrayıp göğüslerime yakın bir yere ittirdim.

"Deamon, biraz nefes almama izin verir misin? Bu bana yaptığın şey gerçekten inanılmaz ama garip bir şekilde korkutucu..."

Cadı Mesaj Sayısı : 75 Kayıt tarihi : 10/02/14

Yatağına sayısız kez bakire almış hiçbiriyle bu denli uğraşmamıştı. Birkaç kez denese de bu durumdan çabuk sıkılarak onlara kısa sürede sahip olmuştu. Ellerinin altındaki bu bedenle uğraşırken ise oldukça zevk alıyordu. Onun ürkek tavırları eğlendirirken zevk dolu iniltileri ile çığlıkları kulağına güzel bir melodiden farksız geliyordu. Özünün tadını ise çok beğenmişti. Kız deamon’u kendisini kaybetmenin sınırına getirmişti. İlk kez yaşadığından emin olduğu tatmin duygusunun üstesinden gelmesi için ona zaman tanıdıktan sonra nefesini biraz düzenlemeyi başardığını gördüğünde birkaç cümle kurup yeniden dudaklarına kapanmıştı. Elleri arasındaki bu güzel ve muhteşem canlının zevk denen şeye alışmasını istiyordu. Böylelikle onun içine girdikten sonra tadacağı duygular onu korkutmazdı. Bunun bilincinde onu yeniden dudaklarına kapandığında aldığı karşılık şaşırtmasının yanında daha çok memnun etmişti. Bedeninde gezinen eller algıladığı tadı, zevki daha çok arttırırken onun kadınlığındaki elini biraz hızlandırdı. Bir yandan da diğer eliyle enfes kıvrımları olan bedeni okşuyordu. Kızın kendisini itmesine izin verdi.

Duyduklarından sonra gözlerini gözlerine dikip bir süre bekledi. Onun nefesini düzenlemeyi başardığını gördüğünde işine devam etmeye başladı. Göğüslerinin etrafına birkaç öpücük kondurup geri çekilerek Sadece sakin ol bebeğim… Kötü bir şey olmayacakdiyerek işine devam etti. Göğüslerini emip okşarken kadınlığıdaki eli daha da hızlanmıştı. Kızın iniltileri çığlığa dönüşüp yeniden tatmin olduğunda birkaç dakika bekleyip onun kendisine gelmesine izin verip bağımlısı olduğu tadını yeniden tatmadan önce üzerindekilerden kurtulup kızın üzerine yerleşti onu teninin ve dudakların tadını çıkarıp erkekliğini kadınlığına sürterek onu çileden çıkartmaya başladı. Kızın iniltileri yeniden kulaklarını doldurduğunda o dolgun dudaklardan kendisini zorla geri çekerek Çok tatlısın güzelim dedi.

Cadı Mesaj Sayısı : 208 Kayıt tarihi : 23/12/12 Yaş : 34

Onu dinledikten sonra bir şekilde her şeyin daha kolay olacağını sanmıştım. Ama şu an olan şeyler hiçte kolay görünmüyordu. Onun dokunuşları ve dudakları beni mahvediyordu. Ateşlenen bedenimin yanı sıra sıklaşan nefesimle bedenime olanları takip etmeyi bıraktım. Artık neredeyse değişimlere ayak uyduramıyor, ne hissettiğimi bulamıyordum. Tatminlik duygusunun bedenimi ele geçirmesi ile de her şeyi bıraktım. Beni öpen dudakları öpüyor ve bedeni okşuyordum. Garipti, adamı öpmekte dokunmakta gerçekten güzel gelmeye başlamıştı. Diğer yandan bedenim oldukça bitkin geldiğinden ondan uzaklaşmasını rica ettim. Ama işine devam eden adamın dudakları göğüslerimle ilgilenmeye başlamıştı, bile... Sözlerinden sonra derin bir nefes aldım. Bacaklarımın arasındaki arsız elin bana yaptıkları yüzünden tekrar inledim. Dur bile diyemiyor sadece o hissin bana verdikleri ile yetiniyordum. Yeni parçalanma kendini gösterdiğinde gözlerim kocaman açılarak rahatladım. Ben nefesim ile uğraşırken adamın soyunması ile gözlerimi ona diktim. Dokunmaktan hoşlandığım bedeni şu an çıplak görüyordum ve diğer şeyde çıplaktı. O an gözlerimi kapattım.

"Şey bu... Bu gerekli miydi?"

Adamın bedenini üzerimde hissettiğimde gözlerim hala kapalıydı. Bacaklarım ise adamın uğraşmasına gerek kalmadan açılmıştı. Bana değen şeyin verdiği his kafa karıştırıcıydı ama diğer yandan hoş gibiydi de... Bilmiyordum... Bilmekte istemiyordum. Korkumun yanında yeniden inlemeye başladım. Sanki çıkan sesler bana ait değil gibiydi. Kendimde olduğumdan bile emin değildim. Yeni bir kasılma bedenimi ele geçirdiğinde rahatladım. Artık o yabancı dokunuş bile beni rahatsız etmiyordu. Gözlerimi yavaşça açıp üzerimdeki adama baktım ve çıplak tenine... Ellerim onun omuzlarını kavradığın da ikimizin de çıplak olması tuhaf hissettirirken, aynı zamanda güzel gibiydi. İçimdeki garip merak devreye girdiğinde ellerimle onun bedenini keşfetmeye karar verdim. Ellerim göğsünde ve sırtına gezinirken bacaklarımın arasındaki şeyin hareketi korkuturken merakımı körüklemeye başlamıştı. Bir süre onu okşadıktan sonra ellerimi yanaklarına koyup başını kavradım...

"Şey... Sen ürkütücü birisin ama aynı zamanda tatlısında ve hoş... Yakışıklı da denebilir... Tıpkı Kaneki ve Kirito gibi... Aslında daha çok Dante gibisin..."

Cadı Mesaj Sayısı : 75 Kayıt tarihi : 10/02/14

Onu altında inletirken kendinden o kadar geçmişti ki ne kadar süredir onu bu şekilde sevdiğini bilmiyordu. Bu önemli de değildi zaten önemli olan tek şey bundan zevk almasıydı. Her an bu korkak güzelliği yeni şeyler öğretmek, onu buna alıştırmak eğlenceliydi. Lea’nın kendisini her geçen saniye daha da bıraktığını görmek istediğine ulaşmaya başladığının habercisiydi. Sinsice gülümseyip biraz daha tadını çıkardıktan sonra soyunmuştu. Onun gözlerini önce şaşkınca bedenine dikip ardından hızla kapamasıyla kahkaha attı. Bu iş gittikçe daha çok güzelleşiyordu.

Kızla birlikte olmanın vereceği zevkin oldukça fazla olacağını düşünerek ona cevap verme gereği duymadan işe başladı. Adım adım ilerleyerek daha önce hiç ön sevişme bile yaşamamış kızın duruma alışmasını sağlarken cadının iniltileri ile derin bir nefesle kokusunu içine çekti. Sesi kulağa ne kadar melodik geliyorsa kokusu da o kadar egzotikti. Bu başını döndürüyordu. Kızın ellerini bedeninde hissettiğinde sürtüşü biraz yavaşlasa da teması kaybetmemişti. Cadının bu acemiliğine rağmen ona karşılık vereceğini hiç düşünmemişti fakat bu hoşuna gitmişti. Öpüşleri daha fazla zevk verirken geriye çekilip söyledikleriyle ona tuhaf bir bakış atarak Bahsettiklerinin kim olduğunu bilmiyorum güzelim… Yanılıyorsun ben kimseye benzemem diyerek elinden geldiğince yavaşça kızın içine yerleşti.

Bir yandan da elleri ve dudaklarıyla onun rahatlamasını sağlamaya çalışıyordu. Tamamıyla içine girdiğinde bir süre bekledi. O muhteşem anın tadını çıkarırken kıza da buna alışması için fırsat tanıyordu. Başlarda yavaş olsa da kızın yeniden inlemeye başlamasıyla kendisini tutamayarak oldukça hızlandı. Kız tatmin olsa da o henüz bunun kıyısında bile değildi. Hareketlerini daha da hızlandırıp sonunda kızla birlikte tatmin olduğunda nefes nefese bir şekilde kendisini yana attı. Onu kolları arasına çekip sarılarak Enfes bir tadın var bebeğim. Kesinlikle muhteşem. Dedi.

Cadı Mesaj Sayısı : 208 Kayıt tarihi : 23/12/12 Yaş : 34

Adamın çıplak kalıp üzerime uzanması ile ne yapacağımı bilememiştim. Bende utangaçlığın bir getirisi olarak gözlerimi sıkı sıkı kapattım. Yeni bir patlama bedenimi ele geçirdiğinde gözlerim açılmıştı. Üzerimdeki beden beni hala korkuyordu. Bu doğruydu. Diğer yandan merakıma da engel olamıyordum. Sonuçta bu durumdan kurtulamayacağım kesinken rahatlamak adına içimden geldiğince hareket etmeye başladım. Elimin altında sert bedene dokunmak oldukça hoş bir histi. Ondan bu kadar korkarken dokunmanın böylesine güzel geleceğini asla düşünmemiştim. Ama güzeldi. Alt dudağımı ısırarak kendimi bile şaşırtacak bir şey yapıp adamın çenesini öptüm, boynunu ve biraz daha göğsüne yakın bir yerini... Duyduğum iltifata kendimce cevap verirken, cümlemde sevdiğim anime karakterlerini kullanmıştım. Adamın şaşıran yüzü ile anime izlemediğini fark ettim. Çoğu yetişkin için çocuk işi olan animeler benim sıkıcı hayatımın merkeziydi. Deamon'ın kelimeleri dudaklarına odaklanmamı sağlarken gülümsedim.

"Ben sadece senin gibi yakışıklı bulduğum kişileri söyledim... Seni kimseye benzettiğim yok..."

Kendimce yaptığım küçük açıklamanın ardından özel yerime değen baskı artarken dudaklarımı dişledim. Yavaşça içime kayan şey korkumla birleşirken dudaklarımı biraz daha sertçe ısırdım. Küçük bir acı oradan bedenime yayılırken derin nefesler alarak beklemeye başladım. Neyi beklemediğimi bilmiyordum. Deamon'da beklediği için parıltılı gözlerimle ona bakıyordum. İçimde hareket etmeye başlayan şeyle artık acıyı hissetmemeye başladım. Bu his garipti. Hem doluluk hissettiriyor hem de geri çekilmesi ile boşluğa düşmüş gibi oluyordum. Deamon'ın çekilmesi ile hissettiğim boşluk hissi ile onu sıkıca sarıldım. İnlerken onu sıkıca sarılıyor sanki kurtarıcım oymuş gibi sıkıca tutunuyordum. İçimde yükselen ve patlamaya hazır diğer his ortaya çıktığında kendimi kesinlikle kaybetmiştim. Deli gibi inliyor, onu kendime çekiyor ve bacaklarımla bedenini sarıyordum. Sonunda tatminlik kendini gösterdiğinde Deamon hala hareket ediyordu. Ben ise bitkindim ama buna rağmen kısa sürede yeniden alevlendim. Bu sıralamayı bir kaç kez yaşadıktan sonra sonunda içime akan şeyle dondum. Nefes alamıyordum... Sanki nasıl alındığını unutmuştum. Beni çeken kolların arasına kıvrıldığımda ilk nefes ciğerlerimi yakarken hafifçe inledim. Duyduklarımla konuşmak istedim, ama hiç bir şey söylemedim. Sadece yarım yamalak kelimelerdi.

"Se.. Sende... Ve Ben... "

Cadı Mesaj Sayısı : 75 Kayıt tarihi : 10/02/14

Kızın içinde olmak muhteşemdi. Hiçbir bakireden almadığı zevki ondan alırken diğer tek gecelik ilişkilerinden her şeyi ile farklı olmayı başarmıştı. Yavaş hareketlerle onun tadını doyasıya çıkarırken gözlerini onun gözlerine dikti. Onun vücudunun istediği şekilde hareket edip hızlanıyor ya da yavaşlıyordu. Genel olarak kendi isteklerini önemseyen biri olsa da bu tatlı kız başını döndürmeyi başardığı için onunda bundan olabildiğince zevk almasını istiyordu. Kendisini tutarak onu sabırla bir sonraki tatmin noktasına defalarca taşıdıktan sonra sonunda dayanamayıp kendisini serbest bırakarak kızla aynı anda hazzın doruklarına ulaşmıştı. Derin nefeslerle kendisine gelmeyi beklerken onun söylediklerini hatırladığında sinsice gülümsedi. Demek kendisini yakışıklı buluyordu.

Bunu onun dudaklarından duymak güzeldi. Kızın sevişme esnasında kendisine karşılık verdiği gerçeğiyle bundan sonraki birlikteliklerinin daha güzel olacağı kesindi. Üstelik ilki probleminden de kurtulmuşlardı. Bu saatten sonra onunla istediği gibi olabilir çeşitli fantezilerini gerçekleştirebilirlerdi. Ama bu akşamlık kıza bu eve, durumuna ve sevişmeye alışması için zaman tanımaya karar verdi. Nasıl olsa o artık kendisine aitti. Önlerinde ise
aklındakileri gerçekleştirmek için sınırsız bir zaman vardı.

Lea’nın tatlı kokusu yeniden başını döndürmeye onu tahrik etmeye başladığında kızı yeniden altına alıp dudaklarına kapandı. Elleri bedeninde tatlı sert bir şekilde dolaşmaya başladığında çoktan sertleşmeye başlamıştı. Bu kadar çabuk tahrik olabilmesi şaşırtıcıydı ancak şikayetçi değildi. Aksine bu durumu sevmişti. Dudakları güzel dudaklardan önce boynuna oradan göğüslerine öpücükler ile ısırıklarla inerken bir eli onun kadınlığının derinliklerinin parmaklarıyla tadını çıkarıyordu. Kızın ıslanmaya başlamasıyla hareketlerini hızlandırırken göğüslerini bir süre emdi. Erkekliğini ona sürtüp kızı biraz daha deli ederken dayanamayıp hızla içine yerleşmişti. Hareketleri gittikçe hızlansa da kız tatmin olana kadar kendisini tutmuş ikincisinde ise yeniden onunla birlikte tatmin olmuştu. Bu baş döndürücü olayı yeniden yaşamak harika bir histi. Kızı kollarına alıp saçını okşayarak Sana bir türlü doyamıyorum güzelim demiş ve ona sıkıcı sarılarak uykuya dalmıştı.

» Acımasız Efendi
» Acımasız Mavi
» Acımasız Katil, Savunmasız Aşık