| Kan Kokusunun Ardındaki Fantezi | |
|
|
Yazar | Mesaj |
---|
Serenity Lea Flair Cadı
Mesaj Sayısı : 208 Kayıt tarihi : 23/12/12 Yaş : 34
| Konu: Kan Kokusunun Ardındaki Fantezi Ptsi Ekim 27 2014, 23:26 | |
| Sevdiğim animelere kavuşmanın mutluluğunu yaşıyordum. Deamon'ın evine hapsedildiğim den beri özlediğim yegane eğlencelerim sonunda ellerimin arasındaydı. Gerçi bunlar için çok çalışmıştım. Adi cadı ne isterse yapıyordum. Tam anlamında bir köle gibi benden istediği şeyleri yerine getirmek canımı sıkıyor olsa da bu can sıkıntısı genelde sonradan benliğimi ele geçiriyordu. İşin faaliyet kısmında ise canım sıkılmayacak kadar eğleniyor ve son derece haz alıyordum. Düştüğüm garip ikileme anlam veremezken çıplak geçirdiğim saatlerde artmaya başlamıştı. Yani kısalması gerekmiyor muydu? Cadı benden sıkıldığında kölelik son bulacaktı ama aksine durum son derece vahim bir hal alıyordu. Onsuz olduğum her an kendimi ya mutfağa ya da sevgili animelerime veriyor olsam da artık izlediğim şeyler bile sıkmaya başlamıştı. Evet animeleri seviyordum ama tek eğlence kaynağım onlar değildi. Bilgisayar oyunları da kesinlikle favorimdi. Belki de uslu kız olmaya devam edersem Deamon bana oyun izni de verebilirdi. Bu düşünce sinirlerimi bozsa da çaresizliğime sessizce isyan etmek dışında hiç bir şey yapamıyordum.
Deamon'ın evinde olmadığı saatlerin içinde yatakta bir süre pinekleyip kendimi banyoya attım. Sıcak su ve çeşitli duş jelleri ile kendimi şımartıp oldukça mini bir elbise giyip alt kata indim. Yemeğin ardından yine televizyon karşısına geçmiştim. İzlemediğim bir seriyi seçip başlattıktan sonra aksiyon doğru seriye kendimi kaptırarak seyretmeye devam ettim. | |
|
| |
Deamon Clades Cadı
Mesaj Sayısı : 75 Kayıt tarihi : 10/02/14
| Konu: Geri: Kan Kokusunun Ardındaki Fantezi Salı Ekim 28 2014, 23:31 | |
| Deamon günler önce kaybetmesi gereken tutkusunun arttığını gördüğünde şaşırmıştı. Kızı kölesi yaptığında bundan kısa bir sürede sıkılacağını düşünmüştü ancak her geçen gün ona daha da bağlandığını hissediyordu. Uysal hareketlerine tezat oluşturan inatçı tavrı eğlendirirken her şeyi eninde sonunda kabul etmek zorunda kalarak sözünü dinlemesi ise son derece zevkliydi. Onunla geçirdiği her fantezinin ödülü olarak verdiği animeler onu başta tedirgin olmasını sağlasa da kızın anlaşmalarına uyarak sadece deamon dışarıdayken izlemesi ile rahatlamıştı. Yeni bir günde yine görev için evden ayrıldı. Adamların eğlencesini dağıtmadan önce etrafı gözlemlerken aklında lea ile ilgili yeni düşünceler vardı. Uzun süredir evde kapalı olan kızın psikolojisini düzeltmek adına dışarı çıkma kararı alıp beynini boşaltarak yapması gerekeni yapıp ortalığı savaş alanına buladı.Kan gövdeyi götürdüğünde üstünü düzeltme ya da yaralarıyla ilgilenme gereği duymadan eve gitti.
Anime izlerken bulduğu kızın bir hamleyle ayağa kaldırıp dudaklarına kapandığın da bir büyüyle televizyonu kapattı. Onu hızlı bir şekilde duvara dayayıp tadını çıkararak onunla birlikte olduktan sonra banyoya götürüp özenle yıkadı. İkisini de bir büyüyle kurutup giydirdikten sonra belinden tutup kendisine çekerek Umarım büyük bir hazırlık yapmamışsındır çünkü akşam yemeğine dışarı çıkıyoruz bebeğim. Diyerek alnına ufak bir öpücük kondurup geri çekildi Çok tatlısın sanırım tadına asla doyamayacağım dedikten sonra ona bırakarak gözlerini üzerinde gezdirerek Ama önce şartlarım var dedi. | |
|
| |
Serenity Lea Flair Cadı
Mesaj Sayısı : 208 Kayıt tarihi : 23/12/12 Yaş : 34
| Konu: Geri: Kan Kokusunun Ardındaki Fantezi Çarş. Ekim 29 2014, 10:35 | |
| Cadının evde olmadığı zamanlar artık klasikleşmiş şeyleri yapıyordum. Banyo, mutfakta yemek ve anime... Ciddi anlamda sıkılıyordum. Bazen keşke cadı gitmese diyordum. Onunla olmak daha az sıkıcıydı, aslında hiç de sıkıcı sayılmazdı. Evde yalnız olmak aslında koymamalıydı ama ona alışmıştım işte... Bu düşüncenin sinir eşliğinde aksiyon dolu animeye kendimi kaptırdım. Anime de kan olması daha çok hoşuma giderken Deamon'ın geldiğini bile fark etmemiştim. Beni bir anda kavrayıp duvara dayadığında öpmesi de bir olmuştu. Öpücüğüne algıladığım tatla karşılık verirken kan tadını da algıladım. Dokunmaya başladığım beden kan kaplıydı. Belki de yaralıydı ama cadı buna rağmen ısrarlı bir şekilde beni soyuyor ve baştan çıkartıyordu. Bende ona sertçe yanıt vermek istercesine kıyafetlerini yırttım. Kısa sürede onu içimde hissettiğimde haz dolu bir yolculuğa çıkmıştım. Kasıklarımın giderek sızlaması ile inlemelerin arasında cadının adını haykırarak tatmin oldum. Sonrasında onun kucağında banyoya gittiğimde kendimi küvette bularak kıkırdadım.
"Evinize hoş geldiniz, efendim..."
Bu cümleyi sadece muziplik gereği söylerken bedenime ilgi gösteren adamın elleri arasında gevşedim. Banyonun ardından giyindikten sonra kendimi yine onun kolları arasında buldum. Söylediği sözlerle gülümsedim. Biz dışarı çıkacaktık... Artık gördüğüm tek şey bu dört duvar olmayacaktı.
"A aslında yemek için hiç bir şey yapmamıştım..."
Başımı başka yöne çevirdiğimde alnıma kondurulan öpücükle derin bir nefes aldım. Az önce tecavüz edilir gibi ateşle seviştiğimiz için bu tatlı öpücük çok farklı hissettirmişti. Sözlerine ise hiç bir şey diyemedim. Artık benden bıkması gibi bir umudum neredeyse kalmamıştı.
"Tamam şartlarını dinliyorum ama benimde bir şartım var... Madem dışarı çıkacağız hazırlanmama izin verir misin? Normal bir şekilde... Kendi kıyafetlerimi özledim" | |
|
| |
Deamon Clades Cadı
Mesaj Sayısı : 75 Kayıt tarihi : 10/02/14
| Konu: Geri: Kan Kokusunun Ardındaki Fantezi Salı Kas. 04 2014, 23:42 | |
| Eve döndüğünde düşündüğü tek şey o enfes tadı olan varlığı görmekti. Gözleri küçük tatlı cadısını anime izlerken yakaladığında farkında olmadan gülümsedi. Onu bu denli küçük şeylerle mutlu etmek gerçekten inanılmazdı. Belki de bu yanı, masumluğu içindeki karanlığa rağmen onu kendisine çeken şeylerden biriydi. İlki ise kesinlikle o mükemmel vücuduydu. Cadıyı izlerken dayanamayarak güzelliğinin seyir keyfini bölüp kızı kolları arasına aldı. Dudaklarına özlemle kapanıp onunla son derece harika bir şekilde birlikte olarak bedenini rahatlattıktan sonra genel olarak tek gecelik kadınlarına yapmayacağı şeyi yaparak onunla ilgilenmişti. Banyo esnasında duyduklarına gülümsemekle yetindi.
Banyodan çıktıktan sonra aklındaki planı kelimelere döktüğünde duyduklarıyla Yemek yapmamış olman güzel dedi. Dışarı çıkacaklarını söylediğinde gözlerinde gördüğü ışık garip hissettirirken kızın sözleri ile derin bir nefes aldı. Sesini düz tutarak Pekala güzelim. İstediğin gibi olsun. Çok çocukça giyinmediğin sürece sorun yok. Dedi. Saçlarını okşarken Benim şartlarıma gelecek olursak. Öncelikle benim yanımdayken benden başkalarıyla konuşmak, erkeklere bakmak, onlara gülümsemek yok. Tamamı ile benimle ilgileneceksin yoksa kötü olur. Dedi. | |
|
| |
Serenity Lea Flair Cadı
Mesaj Sayısı : 208 Kayıt tarihi : 23/12/12 Yaş : 34
| Konu: Geri: Kan Kokusunun Ardındaki Fantezi Çarş. Kas. 05 2014, 19:34 | |
| - Spoiler:
[Linkleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.] Deamon'ın bir anda eve gelişi ile kendimi onun kollarında bulmuştum. Beni öpen dudaklara karşılık verirken yaralı olmasını ya da kanlı kıyafetlerini umursamamıştım. Cadı bana nasıl davranıyorsa ona aynı şekilde sertçe karşılık vermiştim. Bu konuda giderek daha da vahşileşen yanımı hissetsem de cadı bundan memnun oluyordu. Ateşli sevişmenin ardından ise bebek gibi yıkanmaya koyuldum. Deamon'ın neden böyle davrandığını çözememiş olsam da böylesine özenli ilgi hoşuma gitmişti. Dışarıda yemek sözü içimde bir şeyleri harekete geçirirken ondan ufak bir şey rica ettim. Köle olsam da Deamon uslu bir kız olduğum sürece isteklerimi yerine getiriyordu. Gerçi uslu olmam için son zamanlarda özel bir şey de yapmıyor sadece verdiğim sözü tutuyordum. Onun isteğimi kabul etmesi ile içimde bir anda ortaya çıkan hisle onun kollarına resmen atladım. Önce sıkıca sarılmış ardından da kokusu başımı döndürdüğünden dudaklarını öpmüştüm. Tamam belki öpücük sadece küçük bir şey olacaktı. Ama dilimde bıraktığı tat öpüşmeyi kesmeme engel olmuş aksine öpücüğü derinleştirmeme neden olmuştu. Geri çekildiğimde nefes nefese kalmıştım. Onun istediklerini dinlediğimde ise hafifçe kızardım. Neden yüzümün kızardığını ise bilmiyordum.
"Deamon... Sen zaten gördüğüm tek erkeksin..."
Sözlerimden sonra ise hızla yukarı çıktım. Dolabı karıştırmaya başladığımda yanaklarım hala yanıyordu. Ne giyeceğime karar vermem biraz uzun sürerken sonunda tek kollu beyaz bir elbise buldum. Kemeri ve buna uyumlu ayakkabıları giymeyi seviyordum. Dışarı çıkmasam bile evdeyken bile bazen böyle şeyler giyerdim. Şimdi ise yakışıklı biriyle dışarı çıkıyordum. Hazırlığım bittiğinde yüzüm ve saçımla ilgilendikten sonra aşağı indim. İlk bir kaç adımda tökezlemiş olsam da Deamon'ın yanına sağ salim vardım.
"Ben hazırım..."
| |
|
| |
Deamon Clades Cadı
Mesaj Sayısı : 75 Kayıt tarihi : 10/02/14
| Konu: Geri: Kan Kokusunun Ardındaki Fantezi Cuma Kas. 07 2014, 00:30 | |
| Kızın kendisine şart sunabilecek durumda olduğunu düşünmesi ironikti ama gözlerinde o kadar muazzam bir mutluluk görmüştü ki deamon’a şart koşacak durumda olmadığını hatırlatamadı. Bunun yerine sadece dinledi ve makul bir istek olduğuna karar vererek uzun süredir uslu durmasının ödülü olarak buna izin verdi. Kollarına atılan kız şaşırmasını sağlamıştı. Bir ya da iki saniye öylede dursa da sonra oda tatlı cadıya sarıldı. Bunu sevmişti. Yüzünde kontrol edemediği bir gülümseme belirirken dudaklarına kapanan dudaklara karşılık verdi. İçten içe şok olduğunu inkar edemezdi. Küçük güzel kölesi ilk kez onu kendi isteğiyle öpüyordu. Anın tadını elinden geldiğince çok çıkardıktan sonra lea’nın geri çekişmesiyle bir büyü yapıp onun kıyafetlerini kendi dolabına getirdi. Şartlarını kıza söylemeyi de ihmal etmezken kızarması ile yeniden gülümsedi. Kendisini tutamıyordu. Bu cadı fazlasıyla sevimli geliyordu gözüne…
Söyledikleri yeni bir şok dalgası yaratırken cevap dahi veremeden kız yukarı kaçmıştı. Memnuniyetlik hissi ile dolarken kızın üzerine her ihtimale karşı birkaç büyü yaptı. Düşmanlarının her an her yerden çıkabildiğini daha önce test etmişti bu nedenle olası bir savaşı göz önüne alarak cadının zarar görememesini garantiledi. Kız aşağı indiğinde onu baştan aşağı süzdükten sonra belinden tutup kendine çekerek dudaklarına kapandı. Nefesi kesilene kadar öptükten sonra geri çekilerekÇok güzel görünüyorsun. Dedi. Elinden tutarak Hadi çıkalım diyerek bir büyü mırıldandı. Onu çok şık bir restoranta götürmüştü. İçeri girdiklerinde küçük tatlı kölesine sandalye tutmaya kalkan garsonu kıskançlıkla kenara itip kadınının sandalyesini çekti. Onu oturttuktan sonra yerine geçti. İkisi de siparişlerini verdikten sonra kıza bakarak Burayı beğendin mi? diye sordu.
| |
|
| |
Serenity Lea Flair Cadı
Mesaj Sayısı : 208 Kayıt tarihi : 23/12/12 Yaş : 34
| Konu: Geri: Kan Kokusunun Ardındaki Fantezi Cuma Kas. 07 2014, 16:04 | |
| İstediğimin gerçekleşmesi ile kontrolden çıkmış Deamon'a sarılırken ilk kez isteyerek ben onu öpmüştüm. Bu onu öpmeyi sevmediğimden değildi ama şimdiye dek sadece cadı dudaklarımı sahiplendiğinde onu öpmüştüm. Bunun bende yarattığı etki ile hazırlanmak için odaya giderken düşündüğümden uzun süren bir hazırlanma evresi olmuştu. Giydiğim topuklu ayakkabılarla biraz yalpalayarak adım atarken yere düşmediğim için kendimi tebrik ettim. Deamon ise çoktan hazırdı ve harika görünüyordu. Belimden tutulup çekilmem ile öpülmeye başlanmam bir oldu. Öpücüğe tutkuyla karşılık verirken nefesim kesilmişti. Sonunda öpücük bittiğinde dağılan saçımı düzeltirken duyduğum iltifatla gülümsedim.
Teşekkür ederim, sende çok yakışıklı olmuşsun..."
Eli, elimi tuttuğunda kısa sürede restorana gelmiştik. Böylesine güzel bir mekana daha önce hiç gelmemiştim. Garsonun sandalye çekmesi ile oturacakken Deamon'ın onu kovalaması ile onun çektiği sandalyeye oturdum. Menüye göz atarken midemin gurultusunu duydum. Yemeği sipariş ettiğimizde ise gözüm tatlı bölümüne kaymıştı. Garson ise yemekler için çoktan gitmişti. Ağzımın suyu akar bir şekilde pastalara bakarken Deamon'ın sorusu ile menüyü kenara koyup ona bakmaya başladım. Sorusu ile etrafıma göz atarken bir kaç adamın bana baktığını görsem de benim tek odak noktam Deamon'dı.
"Beğendim, beni buraya getirdiğin için teşekkür ederim... Şey... Birde yemek sonrası tatlı yiyebilir miyim? Pastalar harika görünüyordu."
| |
|
| |
Deamon Clades Cadı
Mesaj Sayısı : 75 Kayıt tarihi : 10/02/14
| Konu: Geri: Kan Kokusunun Ardındaki Fantezi Salı Kas. 11 2014, 23:54 | |
| Gözleri gördüğü güzellikle büyülenmiş bir şekilde süzerken ona içinden geldiği gibi iltifat etmişti. Tökezlemesi ona doğru birkaç adım atmasını sağlamış ancak dengesini koruduğunu görünce kendisini olduğu yerde kalmaya zorlamıştı. Derin bir nefes alarak onun kendisine doğru düşmeden gelişini izlerken iltifatına gülümsedi. Mütevazı bir şekilde başını teşekkür etmek için eğse de ardından abartılı bir reveransla Teveccüğünüz hanım efendi diyerek elinden tutup restoranta götürmüştü. İçeri girdiklerinde kadınının üzerinde kenetlenen bakışlar sinirlendirirken bir elini onun beline dolayarak masaya yönlendirdi. Haddini bilmez aptal garsonu başarıyla savuştururken öfkeyle ve büyük bir öldürme isteğiyle adamın gözlerine baktı. Lea’nın Deamon’un çektiği sandalyeye oturması o beyinsizin hayatını kurtarmıştı. Kendisini sakinleştirebilmek adına birkaç derin nefes alıp yemeklerini söyledikten sonra kıza odaklanmıştı. Ona soru yönelttikten sonra etrafı tehditkarca süzdü.
Kızın tatlı sesi kulaklarına dolduğunda gözlerini onun gözlerine dikti. Duydukları ile gülümserken masanın üzerinden elini tutup ona yaklaşarak Olur. Benim tatlı menümde gecenin sonunda sen varsın güzellik yani bütün tatlıları sen yiyebilirsin dedi. Dudaklarına doğru yaklaşmışken duyduğu müzikle geri çekildi. Yerinden kalkıp ceketini ilikleyerek kızın yanına gidip elini uzattı. Şehvetli bir sesle Bu güzel bayan benimle dans eder mi? diye sordu. Dikkatini dağıtmaya ihtiyacı vardı yoksa katliam yapacaktı.
| |
|
| |
Serenity Lea Flair Cadı
Mesaj Sayısı : 208 Kayıt tarihi : 23/12/12 Yaş : 34
| Konu: Geri: Kan Kokusunun Ardındaki Fantezi Çarş. Kas. 12 2014, 21:02 | |
| Bakışlarım menüyü elime aldıktan sonra sadece tek bir noktaya sabitlenmişti. Pastalar... Vazgeçilmezlerim... Muzlu, çikolatalı, frambuazlı bebeklerim... Onları yemek istiyordum. Hepsini tek tek ısırmak istiyordum. Bir anda hayattan soyutlanmış bir şekilde gözümün önünde beliren pastalardan birinin çatalını düşürmesi ile kendime geldim. Kısa süre sonra da tatlıları istediğimi dile getirdim. İstiyordum, hem de hepsini... Aşçı bu gece sadece pasta yapabilirdi. Elimi tutan elle birlikte Deamon'a baktım. Onun yakışıklı yüzüne bana pasta alırdı dimi... Alırdı... Almak zorundaydı. Elimin üzerindeki dokunuş iç gıcıklayıcı olurken duyduklarım ile bir anda pastalar aklımdan çıktı. Yutkunurken Deamon gözümün önünde harika vücudu ile belirmişti ve evet çıplak olarak... Evet artık kabul etmeliydim, onu her türlü beğeniyor ve çıplak görmekten de gayet memnun oluyordum. Lanet... Kendime lanet okumayı bir kenara bırakırken gözümün önündeki çıplak Deamon'ı pasta kremaları ile düşünür oldum... Sırf o kremalar için onun her yerini yalayabilirdim. Bu edepsiz düşünce yüzümü kızartırken güldüm...
"Bana o pastaları alırsan... Buna seve seve izin veririm... Hatta seni kremalar eşliğinde ben bile yiyebilirim..."
Son cümleyi kısık sesle söylemiştim. Üstüme yapışan bu edepsizliğin nereden geldiğini bilmesem de kaynak belliydi, Deamon... Dudaklarıma yanaşan dudaklarla kendimi ona yaklaştırırken çalan müzikle onun ayaklanmasını izledim. Ne olacağını düşünürken şehvetli sesi kulaklarımı doldurdu. Aynı anda etraftaki bir kaç dişi ile göz göze geldim. Onlar Deamon'a mı bakıyorlardı? Acaba bir yerlerinin çatalla delinmesinden hoşlanırlar mıydı? Derin bir nefes alarak onun elini tuttum ve dans etmek için ortaya geçtik. Onun elleri arasında dans ederken gözlerinin içine baktım. Vals konusunda pek iyi sayılmazdım...
"Deamon... Ben ikili dans konusunda pek iyi sayılmam yani ayağına falan basarsam fazla canımı yakacak bir ceza vermeyin, efendim..."
| |
|
| |
Deamon Clades Cadı
Mesaj Sayısı : 75 Kayıt tarihi : 10/02/14
| Konu: Geri: Kan Kokusunun Ardındaki Fantezi Perş. Kas. 13 2014, 23:47 | |
| Gece planladığı gibi sessiz sakin ve güzel geçmekten uzaktı. Restoranta girdikten sonra resmen çıldırmıştı. Ona bakan her bir erkeğin nefes borusunu parçalama isteğini bastırmak için bolca çaba sarf ediyordu. İnkar etmeyecekti yanındaki nefes kesici varlığı kıskanıyordu. Lea onundu. Sadece kendisine aitti. Bu tatlı cadıya ondan başka kimse bakamaz ve dokunamazdı. Denemeye cüret edecek biri olursa da onu zevkle yavaş ve acı verici bir şekilde bir saniye bile düşünmeden gebertirdi. Aynı şekilde ona zarar verme düşüncesi taşıyabilecek beyinsizi de doğduğuna pişman etmeye dünden razıydı. Kızın sözleriyle çapkınca gülümsedi. Gözlerini onun gözlerine dikerek derin bir nefesle kokusunu içine çekti. Bu onu biraz yatıştırmıştı. Dansa kaldırmadan önce Bence harika bir fantezi olur bu… Gecenin sonu için şimdiden sabırsızlanmaya başladım tatlım. Dedi. Daha sonra dansa kaldırmıştı. Kızın birkaç kez yaşadığı tökezleme ile belinden sıkıca kavradı.
Canını acıtmamak için dikkatli olurken duydukları ile kahkaha attı. Başını onun boynuna gömdü. Küçük bir öpücük kondurduktan sonra geri çekilip ona bakarak Öncelikle bana sadece adımla hitap edebilirsin… Pastalara gelince istersen bütün hepsini yiyebilirsin benim için sorun değil. Canın ne istiyorsa onu söyle ve dans etmek konusunda endişelenme… Kendini bana bırak. dedi. Dudaklarına da bir öpücük kondurduktan sonraAyağıma basmanı sorun etmem merak etme diye bu konudaki endişesini giderdi. Az önceki ruh haline oranla biraz daha sakinleşmişti. Müzik bitip yerlerine oturduklarında yemekleri de gelmişti. Kendi önündekilerden çok lea’ya odaklandı. Kızın ilk lokmayı ağzına atıp yiyişini izlerken merakla Beğendin mi? Başka bir şey ister misin? diye sordu.
| |
|
| |
Serenity Lea Flair Cadı
Mesaj Sayısı : 208 Kayıt tarihi : 23/12/12 Yaş : 34
| Konu: Geri: Kan Kokusunun Ardındaki Fantezi Cuma Kas. 14 2014, 19:42 | |
| Pastaları gördüğümden beri ben, ben olmaktan çıkmıştım. Yani kafayı yiyor, olabilir miydim? Önce gözümün önünde uçuşan bebeklerim ve ardından çıplak hayal ettiğim Deamon... Evet galiba kafayı yiyordum. Günlerdir, dört duvar arasında kalan beynim dışarısının oksijenine dayanmayı başaramadığı için muhtemelen buhar olmuştu. Bu nedenle ben böyle salak saçma şekillerde düşüncelere kapılıyordum. Hatta öyle ki gözümün önündeki kremalı Deamon olayını karşımdaki yakışıklıya da söylemiştim. Onun tepkisi ise boğazımın kurumasına neden olurken masadaki suyu içip, hararetimi almasını umdum. Ardından dansa sessizce eşlik ederken beceriksizliğim ve efendimin acımasızlığı aklıma geldiğinde çekindiğim bir konuyu dile getirdim. Ona normalde Deamon desem de bir şeyler isteyecekken yada sadece takılmak istediğimde ona efendim diyordum. Boynumda hissettiğim nefesle kurumuş dudaklarımı yaladım. Öpücüğü içimi hoş etmeyi başarıyordu. Duyduklarımdan sonra hafifçe kıkırdadım.
"Şe şey... Ben sadece canımı yakma diye söyledim e... Deamon... Ayrıca cömert teklifine pişman olabilirsin. Konu pastalar olduğunda oldukça doyumsuz olabilirim..." Kendimi ona bırakırken dans korktuğum gibi geçmedi. Beni öptüğünde ona karşılık verdim. Hareketlerim ona uyum sağlarken bir an neredeyse topuklu ayaklarımla ayağına basıyordum. Ama çabuk toparlamıştım. Onun gözlerinin içine bakarken ikinci kez sırf içimden geldiği için etraftaki onca insana rağmen onun dudaklarını öptüm, küçük bir öpücüktü ama güzeldi. Masaya geçtiğimiz de midem istifa etmek üzereydi. Yemeklere aç kurt gibi saldırsam da pastalara özenle midem de yer kalması için uğraşıyordum. Deamon'ın sözlerine ise çiğnemekle meşgul ağzım yüzünden cevap verememiştim. Yemeğin ortasında ona göz kırptım.
"Yemekler güzeldi... Teşekkür ederim... Artık tatlı bebeklerimi sipariş edebilir miyiz? Çikolatalı, muzlu, frambuazlı bebeklerimi istiyorum..."
| |
|
| |
Deamon Clades Cadı
Mesaj Sayısı : 75 Kayıt tarihi : 10/02/14
| Konu: Geri: Kan Kokusunun Ardındaki Fantezi Ptsi Kas. 17 2014, 22:21 | |
| Öfke ne kadar içini yakıp kül etse de planladığı gecenin dışına çıkmamaya özen gösteriyordu. Her şeyi daha önceden en ince ayrıntısına kadar düşündüğünden elinden geldiğince çizginin dışına çıkmamalıydı. Derin bir nefes alıp dansına odaklandı. Kolları arasındaki harika kadına bakan erkekleri unutmayı denedi. Anlatılamayacak kadar güzel bir dans sırasında kızın söyledikleriyle onunla tanıştıklarından bu yana ilk kez gerçekten gülümsedi. Burnunu onun burnuna hafifçe sürterek Verdiğim kararlardan asla pişmanlık duymadım…. Duyacağımı da sanmıyorum güzelim. Dedi. Dayanamayıp onu öpünce algıladığı tat başını döndürürken zorlukla kendisini geri çekti. Bu masum ve tatlı kızın gittikçe büyüsüne daha da kapıldığını hissedip sersemlediği esnada dudaklarına kondurulan öpücükle dondu. Gecenin başından beri kendisini ikinci kez isteyerek öpüyordu.
Galiba onu daha sık dışarı çıkarmalıydı. Eğer kızın da olaya dahil olması için gerekli olan şey buysa deamon buna razıydı. Yeni şeyler denemek eğlenceli olabiliyordu. Bunu aklının bir köşesine not ederek masaya geçtiklerinde garsonun yemekleri getirme konusundaki zamanlaması takdire şayandı. Doğrusu oldukça acıkmıştı ama o önündekileri yemek yerine kızın bunları beğenip beğenmediği ile ilgileniyordu.
Duydukları ile derin bir nefes alıp tek bir hareketle garsonu çağırdı. Kızın istediği bütün tatlıları sipariş etti. Onun şaşkınlıkla bakakalmasına aldırmadı. İstedikleri her şey masayı donattığında kıza tatlıların tadını çıkarması için fırsat tanımak adına Afiyet olsun tatlı cadım ben bir lavaboya gidip geleceğim. Keyfine bak diyerek onun yanından ayrıldı. Ellerini yıkayıp ihtiyacını giderdikten sonra kızın yanına hızla döndüğünde gördüğü tablo ile kan beynine sıçradı. Öfke ile lea’nın yanına ilerleyip yanında ona sarkan daha da beteri dokunan adamın yakasına yapıştı. Buz gibi bir sesleO pis ellerini kadınıma sürdüğüne pişman olacaksın dedikten sonra kafa attı. Ortalık kısa sürede karışmıştı.
| |
|
| |
Serenity Lea Flair Cadı
Mesaj Sayısı : 208 Kayıt tarihi : 23/12/12 Yaş : 34
| Konu: Geri: Kan Kokusunun Ardındaki Fantezi Salı Kas. 18 2014, 14:42 | |
| Pastaların baş döndüren hayali karşısında ben, ben olmaktan çıkmıştım. Fantezi düşkünü Deamon sayesinde pasta zevkim bile onu yalamaya yönelik bir fanteziye dönüşmüştü. Üstüne üstlük ben bunu ona söylemiştim. Ama onun istediğimi alacağını öğrendiğimde mutluluk kafamdaki tüm diğer düşünceleri uzaklaştırmıştı. Ona pişman olacağını söyledikten sonra hafiften kıkırdayarak duyduklarımın ardından masaya geçtim. Sırf pasta isteğim yüzünden çabucak yemeğimi bitirdim. Garson geldiğinde sipariş vermek için konuşacaktım ki Deamon menüdeki her pastayı benim için sipariş etmişti. Bunun şaşkınlığı mutluluğuma karışırken gülümsedim.
"Deamon... Seni seviyorum, seviyorum bebeklerim birazdan anneniz hepinizi yiyecek..."
Söylediğim şeyleri biraz geç fark ederken utangaçlıkla yutkundum ardından Deamon masadan ihtiyaç için ayrılmış tam o sırada da pastalarım gelmişti. Önce hangisinden başlayacağımı karar vermeye çalışırken muzlu pastanın cazibesine kapılıp koca bir parçayı ağzıma attım. Dudaklarım krema kaplandığında dilimle dudaklarımı yaladım, tam o sırada da elinde peçete ile bir adam yanıma geldi, derdini anlamayıp ona baktım.
"Her ne kadar dilinle dudaklarını yalaman hoşuma gitse de peçetemi kullan ya da dudaklarını ben temizleyebilirim güzelim... Yanındaki serseri den seni daha fazla tatmin edeceğime eminim..."
Adamın sözlerini algıladığım anda kaşlarımı çattım.
"Sizin bir şeyinizi istemiyorum, ayrıca başınızın belaya girmemesini istiyorsanız gitmeniz gerek..."
"Hadi güzelim demek naz yapıyorsun... Merak etme adamlarım onu halleder bizde seninle biraz daha yakınlaşırız..."
"Bence hemen gidin, yaşamak istiyorsanız..."
Sırf adamdan kaçmak adına ayaklandım, belki bende lavaboya gitsem iyi olurdu. En azından Deamon gelene kadar... Ama ayağa kalkmak adamı daha çok cesaretlendirmiş olmalıydı, çünkü kolumu kavrayıp beni kendine çekti. Neredeyse beni öpecekti onu iteceğim sırada ise Deamon geldi. Adama kafa atmasını izlerken öfkeli gözleri ile hafifçe sindim. Korkuyordum. Eve gelmeden önce koştuğu şart hala aklımdaydı. Canım yansın ise istemiyordum.
"Deamon ben gerçekten gitmesini söyledim ama beni dinlemedi, onunla konuşmak istememiştim... Lütfen canımı yakma..."
Tam o anda adam ayaklanmıştı.
"Demek böyle bir güzeli tehdit ile yanında tutuyorsun öyle mi? Belki onu senden kurtarıp kahramanı olur ve onu sabaha kadar becerebilirim..."
Adamın bu lafından sonra bir sürü adam etrafımızı sarmıştı.
| |
|
| |
Deamon Clades Cadı
Mesaj Sayısı : 75 Kayıt tarihi : 10/02/14
| Konu: Geri: Kan Kokusunun Ardındaki Fantezi Çarş. Kas. 19 2014, 21:23 | |
| Yemeğinden biraz yiyip onu izlerken derin bir nefes aldı. Enfes kokusu beynini uyuştururken aralarındaki bu garip durumu çözmeye çalışıyordu. Onda farklı bir şeyler vardı. Deamon’u çeken bir şey ve bunun ne olduğunu merak ediyordu. Çocuksu kişiliğinden hoşlanmadığını biliyordu. Animelerine özellikle bu nedenle sınırlama koymuştu. Peki onu böylesine etkileyen neydi? Güzelliğinin dışında… Masum oluşu mu? Masumiyet denilen şeye asla sahip olmadığı için belki olabilirdi. Gözleri onun üzerinde gezinirken söylediği tatlılıların masaya gelmesiyle kendisine gelip etrafa bakındı. Lea’nın gözlerinde gördüğü çocuksu parıltı onu bebekleri ile yalnız bırakması gerektiğini vurgularken lavaboya gideceğini söyleyip ayaklandı. Bu deamon’a ihtiyaçlarını giderip biraz kendisini toparlaması için fırsat tanırken lea’ya da istediği mahremiyeti sağlamıştı. Böylece gönlünün istediği gibi tatlılara gömülebilirdi. Biraz oyalandıktan sonra geri dönme vakti geldiğini düşünüp onun yanına döndüğünde gördüğü manzara düşünceli olmaya çalışan yanını tamamı ile yok etti. Öfke bütün hücrelerini ele geçirip beyni sadece öldürme üzerine çalışmaya başladığında içindeki karanlık gözlerine yansıdı.
Sinirle yumruk yaptığı elini var gücüyle sıkarken yavaş adımlarla onların yanına ilerleyip kafayı adama gömdükten sonra lea’nın sözleri ile durup onu süzdü. Gözlerinde gördüğü korku inanması yönde onu teşvik ediyordu. İnsanı titretebilecek bir sesleSeninle daha sonra konuşacağım dediği esnada lafa atlayan adamın sözleri ile histerik bir kahkaha attı. Ona alayla gülümseyerekDemek onu benden alabileceğini düşünüyorsun… Zavallı. Hayal gücüne hayran kalsam da söylemek zorundayım ki birkaç dakika sonra parçalarını etraftan toplayacaklar. Dedi.
Ona sert bir yumruk indirip dizini karnına geçirmeden hemen önce zorlukla kendisini birkaç dakika daha zapt edipÖlmeden önce ayakların yere bassın istedim. Bu arada olayların farklı şekilde gelişebileceğini varsayarak lea’ya da soralım bakalım senin kurtarıcısı olmanı istiyor muymuş dedi. Gözlerini kıza dikerekOnun beni alt edip seni yatağa atmasını ister miydin? diye sordu.
| |
|
| |
Serenity Lea Flair Cadı
Mesaj Sayısı : 208 Kayıt tarihi : 23/12/12 Yaş : 34
| Konu: Geri: Kan Kokusunun Ardındaki Fantezi Çarş. Kas. 19 2014, 22:23 | |
| Deamon'ın ardından bebeklerim ile baş başaydım. Tanrım, onları seviyordum. Her birini... Önce hangisini yiyeceğime karar vermeye çalışırken muz kokusunun cazibesine kapıldım. Yemeğe başladıktan sonra dudaklarımı yaladığım esna da ise gelen adam tüm neşemi kaçırdı. Israrlı kelimeleri, laf dinlemiyor oluşu beni deli etmişti. Burada bebeklerimle vakit geçirmek varken anlayışsız bir adama dil döküyordum. Deamon'ın sözleri aklıma geldiğinde ise korkum gün yüzüne çıktı. Deamon bu adamla konuştuğumu görmemeliydi. Tamam normalde cesur bir kız olsam da efendi adı altında güçlerime el koyan cadıdan korkuyordum, her ne kadar bana yaptıklarından hoşlanıyor olsam da... Deamon'ın gelmesi ile adama kafa atması bir olurken ona açıklamaya çalıştığım şeyle bana sadece bir cümle kurmuştu. Adam ise hala pişkin bir tavır içindeydi. Kahramanım olacakmışmış peh... Birazdan ceset olacaktı ama bunu ne yazık ki göremiyordu. Olanları sessizce izlerken Deamon'ın bir anda yönelttiği soru ile dondum. Adamı istemek... Onun beni becermesine izin vermek... Düşüncesi bile ağzımda muzlu bebeğimin tadı varken kusmama neden olacaktı.
"Elbette onu istemiyorum, Deamon... Bunu neden soruyorsun?"
Sorusu nedense kırılmama neden olurken patronu olduğunu düşündüğüm adamın el hareketi ile ortalık karışmıştı. Bir kaç kişi aynı anda Deamon'a dalarken bende kolumda benimle konuşan adamın elini hissettim.
"Bebeğim... Sen benimle geliyorsun... Çünkü seni becermekte kararlıyım..."
"Rahat bırak beni, seni... Geri zekalı..."
Adamın dizine tekme atıp ondan uzaklaştım. Sürtük gibisinden hakaretlerini duysam da umursamadım. Deamon'ın yanına yaklaşmaya çalıştığım sırada adam yeniden beni yakaladı. Kendine çevirdiği esnada dudaklarıma değen dudaklar midemi bulandırırken dokunuşlarından çırpınarak kaçmaya çalıştım. Ama ben çırpındıkça adam sert sıkıyor, sert dokunuşları canımı acıtıyordu. Dudağımı ısırması ile acıdan inlememi sağladı.
| |
|
| |
Deamon Clades Cadı
Mesaj Sayısı : 75 Kayıt tarihi : 10/02/14
| Konu: Geri: Kan Kokusunun Ardındaki Fantezi C.tesi Kas. 22 2014, 23:37 | |
| Aralarındaki bu köle efendi ilişkisinde kızı hem bir köle hem de bir kadın olarak benimsemişti. Ona kendisinden başka birinin dokunması değil bakması bile sinirlerini bozuyordu. Karşısındaki bu adam ise bakmaktan çok daha fazlasını yaparak dokuma cüreti göstermişti. Nefesini kesmek için onlarca nedenden bir tanesi de buydu. Adamın son sözleri hayalperest olduğunu gösterse de onda mantık namına ne varsa alıp götürmüştü. Odaklandığı tek şey öldürmekti. Düşünmeksizin kurduğu cümlelerin ardından lea’ya yönelttiği soru ortama sessizliğin çökmesini sağlamıştı. Duydukları ile adama doğru adım attığında önünü kesen adamlara baktı. Bu tam bir zavallının işiydi. Amacına ulaşmak için önündeki adamları hızlıca hallederken aldığı yaraları umursamadı. Lea’nın bağırışları kulaklarına ulaştığında dikkati dağıldı. Önündeki adam bıçağını isabet ettirmeyi başardığında hissettiği acıyla kendisini toparladı. Onu da hallettiğinde gördüğü manzara bedeninin buz kesmesini sağlarken hızla harekete geçti.
Adamı çekip kadınından ayırdıktan sonra suratına sert bir yumruk indirdi. Sendelediğinde yakasından tutup yeni bir yumruk attı. Karnına dizini geçirip yere itekledi. Düştüğünde duyduğu acı dolu ses harika bir melodiden farksızdı. Gülümsedi. Bunu sevmişti. O aşağılık herifin ayağa kalkmasına izin verdiğinde ona ağır adımlarla yaklaşırkenÖlümlerden ölüm beğen demek isterdim ama sen bu hakkını lea’yı öptüğün an kaybettin. Elimden geldiğince acı çektireceğimden emin olabilirsin dedi. Onu uzun bir süre dövdü. Kendisinden geçtiğinde bir büyüyle ayıltıp herifi parçalara ayırdığında biraz olsun rahatlamıştı. Gözlerinin önündeki sis perdesi kalktığında bir köşeye sinmiş ağlayan cadıyı gördü.
Etrafa bir göz attığında katliamı fark etti. Kendisini kaybedip kızı korkutmuştu ya da olanlar ağır gelmişti. Ona doğru yaklaşırken sesini sakin ve düz tutmaya çalışarakSakin ol güzelim. Bitti. Dedi. Korku dolu gözlerle karşılaştığında sıkkın bir nefes vererek aralarındaki mesafeyi hızla kapatıp onu kolları arasına aldı. Sırtında elini gezdirirkenAğlama artık dedi.
| |
|
| |
Serenity Lea Flair Cadı
Mesaj Sayısı : 208 Kayıt tarihi : 23/12/12 Yaş : 34
| Konu: Geri: Kan Kokusunun Ardındaki Fantezi Paz Kas. 23 2014, 00:03 | |
| Deamon'ın gidişi ile olanlara inanamıyordum. İnsanların böylesine pişkin olmasına da... Adamın sadece lafla başlayan tacizi Deamon geldiğinde daha kötü olmuştu. O an sadece korkumla açıklama yapmaya çalışsam da cadının sözleri kalbime bir bıçak sapladı. O soru adeta beynime kazınmış gibiydi. Bakire halimle bana tecavüz ettikten sonra bunu bile bile bir başkasına kendimi vereceğimi mi düşünüyordu? Bu gerçekten kırıcıydı. Ama sonra olanlar tüm o kırıcı duygularımı yok etmişti. Önce yeni adamların saldırısı ardından o adamın bedeninin altında olmak... Çaresiz çırpınışlarım hiç bir işe yaramazken ağlamaya başlamıştım. Cesur biri olduğumu her fırsatta göstermeye çalışan ben köle olduktan sonra anlaşılan cesaretimi kaybetmiştim. Adamın güçlü olmasının yanında cadı olması işleri daha kötü yaparken yırtılan elbisemle yeniden çığlık attım. Adamsa hiç bir şey olmamış gibi boynumu öpüyordu. Midem bulanıyor, canım yanıyordu. Kurtulmak istiyordum ama yapamıyordum. Yardım istediğimde bile Deamon diye bağırmıştım. Adamın ağırlığı bir anda üzerimden kalktığında derin bir nefes aldım. Deamon onu almıştı almakla da kalmayıp dövmeye başlamıştı. Eğer bacaklarımın beni yürütecek olduğunu bilsem bende adama bir kaç tane vurmak isterdim. Ama adam beni yere attığında bileğini burkmuştu. Deamon'ın acımasız saldırısının gölgesinde üzerime baktım. Elbisem artık üstümü bile örtmüyordu, bacaklarımda çoktan morluklar oluşmuştu, kollarımda ve göğüslerim de... Beyaz tenimi renklendiren bu izlerin arasında daha çok ağlamaya başladım. Kendimi restoranın bir köşesine sürünerek de olsa götürdükten sonra olanları seyrettim. Deamon şeytan gibiydi, onu öfkeli görmüştüm yani bana kızdığında... Ama şu an o öfkenin bile az olduğunu biliyordum. Gözünü kan bürüyen bir canavardan farksızdı. Aklıma adamla konuştuğum gerçeği geldiğinde bana da bir şey yapar mı diye düşünmeye başladım. Üzerime atılan her adım biraz daha korkuturken sesi ve kelimeleri korkumun önüne geçti. Beni kollarına aldığında ise göz yaşlarım daha da artarak ona sıkıca sarıldım...
"Ben... Ben... Çok... Korktum... O Adam..."
Derin bir nefes aldım, başımı onun boynuna gömerken sevdiğim kokuyu içime çektim. Artık güvendeydim. Evet onun kölesiydim ama yine de bu güvende olduğumu hissetmeme engel değildi. Üstelik şu an benim kahramanımdı, eğer adamları yok etmeseydi o iğrenç adam emeline erişecekti. Boynuna dudaklarımı değdirmeye başladığımda tadını algılamak istercesine onu öptüm. Ardından ona sarılmayı bırakarak gözlerinin içine baktım.
"Teşekkür ederim... Deamon..."
Sözlerimin ardından onun dudaklarını öptüm. Adamın ağzımda bıraktığı iğrenç tada bu dudakları tercih ederdim... Aslında istediğim tek dudaklar onlardı. Öptüğüm tek dudaklar onlar olmasa da beni çeken tek dudaklar onlardı. Ellerim onun bedenini okşamak için harekete geçtiğinde öpücüğün arasında Deamon'ın acı dolu inlemesini duydum ardından bıçaklandığını hatırlayarak onu kendimden uzaklaştırıp oturttum. Şok yüzünden bunu bile unutmuştum...
"Deamon ben... Özür dilerim sen yaralısın... Canını yaktım..."
Büyü gücüm olmadığı için artık üzerimi bile örtmeyen elbiseyi daha fazla yırtarak Deamon'ın yarasına bastırdım.
| |
|
| |
Deamon Clades Cadı
Mesaj Sayısı : 75 Kayıt tarihi : 10/02/14
| Konu: Geri: Kan Kokusunun Ardındaki Fantezi Paz Kas. 23 2014, 23:29 | |
| Ayakta ondan başka kimse kalmayıp ortalığı kesif bir kan kokusu kapladığında gözlerindeki karanlık yavaş yavaş kaybolmaya başlamıştı. Gördükleri onu oldukça memnun ederken bir köşeye çekilmiş lea ile yüz yüze geldi. Onun o hırpalanmış ve korkmuş hali sinirlerini tepesine çıkarmıştı. O adamı diriltip tekrar tekrar öldürmek isteğini bastırmayı başarıp onun yanına gittiğinde pekte düşünmeden yanına gidip kolları arasına almıştı. Kendisi de pek iyi biri sayılmazdı ama en azından ona şimdiye kadar özgürlüğünü elinden alarak sahip olmak dışında kötü bir şey yapmamıştı. Aksine uslu durmasını ödüllendirerek ona iyi bile davranmıştı. Kız gerçek öfkesini ilk defa bu gün görmüştü. Bu nedenle kan kaybediyor olmasına rağmen öncelikle onunla ilgilendi. Lea ona sarılıp hıçkırarak ağlamaya başladığında onu kendisine bastırıp saçlarını okşadı. Sakin ve düz ses tonunu bozmayarak Tamam güzelim. Geçti. O adam öldü sana zarar veremez deyip alnına masum bir öpücük kondurdu. Kızın başını boynuna gömmesi ile derin bir nefesle kokusunu içine çekti. Bu onu bir nebze yatıştırırken hissettiği öpücükler onu tahrik etti. Bedeni alev almaya başladığında kızın geri çekilip teşekkür etmesiyle gülümseyip göz kırptı. Bir şeyler söylemeye niyetlendiğinde dudaklarına kapanan dudaklar başta şaşırtmış olsa da gecenin başından beri kızın deamon’u isteyerek öpmesi hoşuna gittiği için kısa sürede kendine gelip onu öpmeye başladı. Lea’nın bu tavırları her şeye değer diye düşünüp ellerini bedeninde gezdirirken ona birkaç iyileştirme büyüsü yaptı. Tatlı cadısının bedenindeki morluk ve hırpalanmalar yok olduğunda derin bir nefes aldı.
Ancak aldığı nefesi acı dolu bir inlemeyle dışarı vermişti. Görmezden geldiği yarası kendisini hatırlatırken kızın geri çekilip telaşla ona yardım etmeye çalışışı ile kendisini garip hissetti. Kızın yanağını okşayıp dudaklarına tatlı bir öpücük kondurup geri çekilerek İyiyim. Daha kötüleriyle başa çıkmak zorunda kaldığım zamanlar oldu dedi. Ertafa bakarak Sanırım eve gitsek iyi olacak diyerek bir büyüyle geceye son verdi.
| |
|
| |
| Kan Kokusunun Ardındaki Fantezi | |
|