| Yeni ortaklar | |
|
+3Leon S. Dekker Rosemary Ruby Silent Phin Silent 7 posters |
Yazar | Mesaj |
---|
Phin Silent Toprak Perisi
Mesaj Sayısı : 230 Kayıt tarihi : 13/06/12 Nerden : İstanbul Lakap : Serseri peri
| Konu: Yeni ortaklar Çarş. Mart 27 2013, 14:03 | |
| Rose’u baştan çıkarırken kendisi de onun hareketleriyle fazlasıyla tahrik oluyordu. Sevgilisinin boynuna baştan çıkaran bir şekilde ısırmasıyla inledi. Ardından yerleri değişmişti. Peri kızının yaptığı her hareket onu deli ederken inlemeleri de zevkten boğuklaşmıştı. Rose’un boynunu acı veren bir şekilde ısırmasıyla şaşırmıştı. Vücudu alev almış bir halde düşünmek neredeyse imkansızken phin boynunda hissettiği sızıyla beraber olanları doğru algılamaya çalıştı. Kanının emildiğini hissetmek içinde garip bir duyguya neden olurken bunun onu tuhaf bir şekilde daha fazla tahrik ettiğini fark etti. Daha fazla dayanamayarak sevgilisini altına alıp içine yerleşmişti. Gidip gelişleri baştan işkence etmek ister gibi yavaş olsa da sonradan kendini kaybederek hızlanmıştı. O dayanılmaz an gelip rahatladığında sevgilisini kollarına alarak uykuya daldı. Bir sürü garip rüya görmüştü. Birinde rose’la ikisinin bir kızı olmuştu ve onun peşindeki çocukları döveceğim diye canı çıkarken diğerinde oğlunun çapkınlıklarından yakınıp başına açtığı belaları temizlemeye çalışıyordu.
Bir başkasında ise hem kızının hem de oğlunun olduğunu görmüştü. Rose ile ikisinin durumlarıysa içler acısıydı. Genç çift hangi birinin derdine koşacağını şaşırmış bir şekilde her yere yetişmeye çalışıyordu. Kızı annesine oğluysa kendisine çekmişti ki o an oğlunun kendinden daha beter bir baş belası olduğunu görmek doğacak çocuklarının kendinden çok biricik müstakbel eşine çekmesi için dua etmeye başlamasına yetmişti. Bunun gibi daha bir sürü olasılığı içinde bulunduran çeşitli rüyalar görmeye devam ederken telefonunun çalmasıyla giderek daha kötü bir hal alan rüyalarından kurtularak uyanmış ve birkaç saniye durup gördüklerinin etkisini üzerinden atmaya çalışmıştı. Kendine gelip telefonunu aldığında arayan kişinin yabancı olduğunu görüp hala uyumakta olan sevgilisini rahatsız etmemek için telefonunu sessize alıp yataktan yavaşça kalkarak salona gitti. Telefona soğuk bir sesle "Alo" dedikten sonra duyduğu sesle birlikte telefonda gördüğü numarayı kontrol etme gereği duydu. Numara kesinlikle kendi sihirbazına ait değildi ama telefondaki kişi scarlett’tı. Soğuk sesi yerini sıcak ve şefkat dolu bir sese bırakırken "Küçüğüm? Her şey yolunda mı? Bu telefon kimin?" diye sormuş çok geçmeden telefonu leon alınca telefonun kime ait olduğunu da anlamıştı. Onunla uzun bir konuşmanın ardından birazdan orada olacağını söyleyerek telefonu kapatmış ve kendini duşun altına atmıştı.
Aklını yeniden kızların peşindeki jasper kıngswell meşgul ederken zorunlu ortakları jared’ın kızlar için öne attığı eğitim konusu aklını karıştırırken onların kendini koruyabilmesi adına buna sıcak baksa da kızları ön saflarda savaştırma konusunaysa kesinlikle soğuk bakıyordu. Duştan belinde bir havluyla çıkıp yeni uyandığı belli olan sevgilisinin yanına gidip dudaklarına kısa ama tutkulu bir öpücük bıraktı. Saçlarını bir süre okşayıp o güzel kokusunu içine çektikten sonra alnına masum bir öpücük kondurarak "Günaydın bir tanem." Dedikten sonra dolaba yöneldi. Üzerine siyah bir gömlek ve siyah bir pantolon giyerken "Ben çıkıyorum sevgilim. Kızları görmek ve leon’la olanları daha ayrıntılı konuşmak için onların yanına gidiyorum sende evde kalıp dinlen biraz işim biter bitmez yanına geleceğim söz veriyorum" dedi. Sevgilisinin onunla gelme fikrine baştan karşı çıksa da sonradan gözümün önünde olursa daha iyi olur mantığıyla kabul ederek onun hazırlanmasını bekledi. Oda hazırlandıktan sonra elinden tutup bir büyü mırıldandı. Malikaneye geldiklerinde neredeyse herkes salondaydı. Sihirbazının yanına gidip ona sıkıca sarılarak "Küçüğüm geciktiğim için üzgünüm." Dedi. Elise’e bakarak "Naber küçük cadı?" diye sordu. Leon’a da kısa bir "Merhaba" dedi. Konuşacakları çok konu olsa da başlangıç olarak zorunlu ortağına basit bir merhaba demişti. | |
|
| |
Rosemary Ruby Silent Su Perisi
Mesaj Sayısı : 261 Kayıt tarihi : 01/06/12 Yaş : 32 Lakap : Peri kızı
| Konu: Geri: Yeni ortaklar Perş. Mart 28 2013, 18:49 | |
| Sevdiği erkeğin kollarında yorgunluktan uyuya kalmıştı. İlk kez onunla böylesine farklı bir şekilde sevişmişti. Üstelik onu ısırıp kanını emmişti. Bu tuhaftı, garip bir istek... Hamile olmaya alışması biraz vakit alacak gibi görünüyor olsa da bebeği olacağı için çok mutluydu. Rüyasında bir sürü şey görmüştü. İstediği ve özlemini duyduğu o büyük aileye bir adım daha yaklaşmıştı. Sevdiği erkek hayatına girdiğinden bu yana zaten oldukça yakın olduğu bu gerçek bebekleri ile tamamlanmak üzereydi. Sonunda gözlerini açtığında yatakta gerindi. Eli boşta kaldığı için hafifçe doğrulup etrafına baktı. Banyodan ona doğru gelen çıplak ve ıslak baştan çıkarıcı erkeğe baktığında ağzının suyu akmaya başlamıştı. Phin onu öptüğünde yaramaz bir kız gibi onu üstüne çekerek öpücüğüne karşılık vermeye başladı. Üzerindeki havluyu çıkarmak için atak yapacakken sevdiği adam ondan uzaklaşmıştı. Onu bu yatağa şu an tekrar ve tekrar atmak istiyordu. Giyinirken söylediklerine kulak verdiğinde aklına kızlar geldi. Bebek olayından sonra dün olan her şeyi unutmuş gibiydi. Scarlett tehlikede olduğu için malikaneye gitmişlerdi. Leon da oradaydı ve Scarlett’ın kuzeni Elise. Tehlikeli olduklarını biliyordu ama sonrası yoktu. Evde kalma fikrine ise hiç sıcak bakmamıştı.
“Sevgilim ben iyiyim ve seninle geliyorum. Eminim bayıldığım için Leon ve diğerleri endişelenmiştir. Ayrıca sana savaştan uzak duracağımı söylediysem de bu hiç bir işe yaramayacağım anlamına gelmez. Sensiz bu evde seni beklemeyi reddediyorum”
Konuşması biter bitmez çıplak bir şekilde yataktan hızla çıkıp banyoya ilerledi. Sıcak bir banyo yaptıktan sonra üzerine giymek için beyaz bir elbise buldu. Elbiseyi üzerine giyip hazırlığı bittiğinde sevdiği adama anlayışı için tutkulu bir öpücük vererek onun elini sıkı sıkı tuttu. Büyünün ardından kendilerini malikanede bulmuşlardı. Herkes oturma odasında olduğu için Phin herkese selam verirken sessizce bekledi. Leon’un kendisine nasıl baktığını gördüğünde ona doğru adım atarak gülümsedi. Onun için endişelendiği belli oluyordu. Leon hayatında, Phin girmeden önce değer verdiği ilk ve tek erkekti. Yanına vardığında ona sıkıca sarıldı. Leon da ona sarıldığında kulağına yavaşça fısıldadı.
“Endişelendiğini gözlerinden anlayabiliyorum benim için kaygılanma Phin bana iyi bakıyor”
Sözlerinden sonra geri çekilip Phin’in yanına gidip onun elini tuttu. Ona göz kırptıktan hemen sonra konuşmaya başladı.
“Daha önceki gelişimizde bayıldığım için sizi endişelendirmiş olabilirim. Ben iyiyim, hem de çok iyi. Sana bir haberin var Leon dayı oluyorsun ve sende Scarlett bu durumda hala oluyorsun diyebilirim, Phin ve bizim bebeğimiz olacak ben hamileyim.”
| |
|
| |
Leon S. Dekker Hava Perisi
Mesaj Sayısı : 264 Kayıt tarihi : 22/10/12 Yaş : 33
| Konu: Geri: Yeni ortaklar C.tesi Mart 30 2013, 18:50 | |
| Kafası hala karmakarışıktı. Bu ortaklık işi ne kadar sinirlerini bozuyor olsa da bir şekilde katlanmak zorunda olmak canını fazlasıyla sıkıyordu. Yine de her şeye rağmen sevdiği kadının yanında ve güvende oluşu onun rahatlaması için yeterli bir nedendi. Sevdiği kadın kollarında uyurken düşüncelere boğulmuştu. Jared yine bir şekilde kaçar gibi ardında bir dolu soru işareti ile onları ortada bırakıp gitmişti. Gerçi gidişine pek üzüldüğünü söyleyemezdi. Özellikle Elise’in ondan ne kadar rahatsız olduğunu görebiliyordu. Scarlett ise hala kafasını karıştırıyordu. Onu tam olarak tanıyana kadar durum böyle olacaktı her halde. Bir sonraki gün uyuyamadığı için erkenden uyanıp kızlara ve kendine bir şeyler hazırladı. Kızlar uyandıktan sonra yemek sonrası Scarlett’a telefonunu vererek perisini aramasını söyledi. Phin ile konuşurken telefonu ondan alarak olan biten her şeyi anlattı. Perisi olarak bilmesi gereken her şeyi... Rose aklına gelip sormayı deneyeceği sırada ise telefon kapanmıştı. Scarlett’a Phin’in geleceğini söyledikten sonra Elise’in yanına gidip onu kolları arasına aldı. Tedirginliğini belli etmek istemiyordu ama onu kaybetme düşüncesi bile onu yeterinde korkutuyordu. Dudaklarına uzun ve tutkulu bir öpücük kondurduktan sonra oturma odası geçti kızlarla.
“Artık Phin de bizim bildiklerimizi bildiğine göre onunla konuşmaya başlarız bunun yanında ben bir dostumu daha çağıracağım. Size göz kulak olması için Rose’u düşünmüştüm en azından biz dışarıdayken ama Rose’a henüz ne olduğunu bilmediğim için şimdilik aklıma gelen tek fikir bu...”
Cümlesi bittikten sonra kısa bir telefon görüşmesi yaptı. Fia eski bir tanıdığı olmasının yanında güvenilir biriydi. Tam olarak bir savaşçı sayılmasa da büyüleri ile kızları yeterince koruyabilirdi. Onunla karışık bir geçmişleri vardı aslında. Onu gördüğü ilk andan itibaren kızı götürmek istemişti. Ama o diğer kızlara benzemediği için sadece dudaklarının tadını biliyordu. Çünkü o bütün baş belası hallerine rağmen masum bir peri kızıydı ve aklına hep Rose’u getiriyordu. Birden iki perinin aurasını salonda hissettiğinde onlara baktı. Phin, meleği ile birlikte gelmişti. Onun selamına sadece başı ile karşılık verdikten sonra gözlerini meleğine dikti. Gittiğinden beri endişelenmişti ve bu gözlerinden belli oluyordu. Rose gelip ona sarıldığında bir an bile düşünmeden ona sıkı sıkı sarıldı. Duydukları karşısında sinsi bir bakış attı Phin’e. Ardından Phin’in yanında söyledikleri ile ne diyeceğini bilemedi. Şaşkınlıkla karışık garip bir ruh haliyle konuşmaya başladı.
“Nasıl yani sen şimdi hamilesin ve ben dayı oluyorum... Bunun şaka olma ihtimali yok dimi...”
Kısa süre düşünüp böyle bir şeyin şakası olamayacağını fark ettiğinde sinirli bir bakış attı Rose’a.
“Rose madem hamilesin burada ne işin var. Phin’e neden seni buraya getirdiğini bile sormuyorum. Çünkü oda büyük ihtimalle benimle aynı şeyi düşünmüştür ve senin karşı çıkman yüzünden burada bulunuyorsundur. Her zaman inatçı biriydin zaten...”
Derin bir nefes alarak onlara koltukları gösterdi ve Elise’i yanına oturtup konuşmaya başladı. Öfkesi geçtiği için biraz daha sakindi. Hatta Rose’un hamile olduğu gerçeği ile gülümsedi.
“Phin tebrik ederim bebek için ve Rose eminim harika bir anne olacaksın. Şimdi asıl konumuza gelirsek kızlara göz kulak olması için birini düşünüyordum. Yani biz dışarıda periler ile ilgilenirken kızlar yalnız kalmasın diye... En başta aklıma elbette Rose gelmişti. Ama şu an onun hamile olduğu gerçeğini göz ardı edecek değilim. Aklımda biri var birazdan burada olur. Sende burada kalabilirsin Rose, arkadaşım sizinle ilgilenir. Adı Fia ve iyi bir kızdır, tıpkı senin gibi Rose..."
| |
|
| |
Elise Demon Sihirbaz
Mesaj Sayısı : 207 Kayıt tarihi : 23/10/12 Yaş : 33 Nerden : İstanbul Lakap : yok
| Konu: Geri: Yeni ortaklar Paz Mart 31 2013, 22:22 | |
| Düşünceler içinde üzerini değiştirip sevdiği erkeğin yanına giderek yatağa yattı. Yorucu bir günün ardından biraz olsun dinlenebilmek adına sevgilisiyle yatmaya karar vermişti. Onun yanındayken her şey daha kolaydı. Leon’un muhteşem kokusu beynini uyuşturup daha az düşünmesine neden olurken onun sıcaklığı güvende hissetmesini sağlıyordu. Hala endişeliydi fakat onu endişelendiren peşindeki periler değil kuzenindeki ruh haliydi. Birkaç defa onu artık tanıyamadığını düşünmek içini ürpertmişti. Bazen kuzenine bakarken onda stacy’i görebiliyor olmak kendi psikolojisi içinde endişelenmesi gerektiğini açıkça gösteriyordu. Ölen kuzeni… Stacy’le de iyi anlaştıklarını hatırlıyordu. Onunla ilgili anılarını hatırladığında gözleri doldu. Her şey kesik kesikti. Anılar sanki beyninden yavaş yavaş siliniyordu. Birlikte geçirdikleri zamanları daha ayrıntılı hatırlamak isterdi… Kafasında bunun gibi milyonlarca fikir dönüp dururken başı sevdiği adamın göğsünde ona sarılmış bir şekilde uykuya dalmıştı. Uyandığında sevgilisini yanında göremediği için etrafa bakındı. Onun nerede olduğunu merak etmişti.
Yataktan kalktıktan sonra elini yüzünü yıkayıp üzerini giydi. Aşağı inip kahvaltıyı hazırlamaya başlamadan önce ilk işi kuzenine bakmak olmuştu. Scarlett’ın açılan üzerini örtüp yanağına küçük masum bir öpücük bırakarak odadan sessizce çıkıp aşağı indi. Mutfağa indiğinde sevgilisine gülümseyerek ''Günaydın aşkım '' dedikten sonra kahvaltı masası gözüne çarptı. Anlaşılan bu gün kahvaltı hazırlamak zorunda kalmayacaktı. Masaya otururken gözü duvardaki saate takıldı. Henüz oldukça erkendi. Elise kahvaltısını ederken kısa süre sonra kuzeni de onlara katılmıştı. Kahvaltı sonrası scarlett phin’i aramış leon ise ona olanları ayrıntılı bir şekilde anlatmıştı. Elise ise o ara masayı toparladı. İşi bittiğinde sevgilisinin ona doğru geldiğini görüp gülümsedi. Sevdiği erkeğin kolları arasındayken oda ona sıkıca sarıldı ve öpücüğüne aşkla,tutkuyla karşılık verdi. Perisi aynı zamanda sevgilisi ne kadar belli etmemeye çalışsa da bir şekilde onun tedirginliğini hissediyordu. Onu anlayabiliyordu aslında oda içinde onun olmadığı bir hayat istemiyordu. Hep beraber salona geçtiklerinde leon’un sözleri üzerine derin bir nefes alıp gözlerini yere devirerek ''Eğer için rahat edecekse… '' Dedi. O sırada Phin ile Rose’u bir anda karşısında görmek onu şaşırtsa da sevinmişti. Phin’in ona küçük cadı demesi üzerine ''Bay ukala da geldi. Zamanlaman harika phin. '' Diyerek gülümsedi.
Duyduğu bebek haberiyle beraber şok olsa da bunu atlatması kısa sürmüştü. Sevgilisinin rose’u azarlamasına aldırmadan Phin’e sarılarak ''Tebrik ederim. Eminim harika bir baba olacaksın '' dedikten sonra geri çekildiğinde ''Gerçi fazla korumacı ve muhtemelen çekilmez biri de olacaksın ama olsun rose’un bu konuda senin hakkından başarıyla geleceğine inanıyorum '' diyerek göz kırptı. Gözleri rose’la buluştuğunda ona gülümseyerek ''Kesinlikle muhteşem bir anne olacaksın umarım çok mutlu bir aile olursunuz '' dedi. Sevdiği adamın onu çekmesiyle beraber oda koltuğa leon’un yanına oturdu. Onun sözlerinden sonra gözlerini leon'un gözlerine dikerek ''Sadece kısa bir süreliğine tabi… Jared’ın eğitiminden sonra buna ihtiyacımız kalmayacak çünkü bizde sizinle dışarı çıkacağız. Yardım edebiliriz ve edeceğiz de. Hiçbir şey yapmadan öylece beklemek gibi bir niyetimiz yok. Scarlett’la bunu uzun uzun konuştuk. Tehlikelerin farkındayız yine de kesinlikle ama kesinlikle siz dışarıdayken öylece evde oturmak gibi bir şey düşünmüyoruz. Bu konuda jared'ı kesinlikle destekliyoruz '' Dedi. Hala sevdiği adama bunu kabul ettirebilmiş değildi fakat pes etmeyecekti. Savaşta onlara yardım etmek istiyordu ve öylede yapacaktı. Sevgilisi inatçı olabilirdi ama bilmediği bir şey vardı oda elise’in daha inatçı olduğu. | |
|
| |
Scarlett Demon Sihirbaz
Mesaj Sayısı : 758 Kayıt tarihi : 01/06/12 Yaş : 32 Lakap : Katil, kan emici, dengesiz, psikopat
| Konu: Geri: Yeni ortaklar Ptsi Nis. 01 2013, 19:12 | |
| Jared ile olan her şeyi unutmak istiyordu. Aslında tam olarak bir şey hatırlamıyor oluşu bazı şeyleri kolaylaştırıyordu. Yine de bu sadece sutyeni üzerinde onun üstünde olduğu gerçeğini değiştirmiyordu. O an düşünmek istemediği için dile getirmemişti. Ama kalçalarının arasında Jared’ın sertliğini hissetmişti. Belki başta onu engelleyemeye çalışmış olabilirdi peri ama ne kadar baştan çıkarıcı olabileceğini Dante’nin üzerinde uyguladığı oyunlardan çok iyi biliyordu. Belki de ona teşekkür etmesi gerekiyordu. O halde başka bir erkek olsa normale dönmüş olsa bile onunla beraber olmak isteyebilirdi, ama Jared bunun yerine toparlanması için ona yardım etmişti. Mutfakta onu öpen adamdan o kadar uzaktı ki... O gittikten sonra onu düşünmemeye çalışarak bir gece geçirdi. Bu gecelik kara kedi olmak istemediği için Elise ve Leon’u yalnız bırakmıştı. Sabah olduğunda ise kahvaltının ardından Leon’un isteğini yerine getirdi. Phin ile konuşmak istiyordu zaten, Rose’u oldukça merak etmişti. Ama kısacık konuşma sonrası istediğini soramadan peri elinden telefonu almıştı. Neyse ki telefonu kapattığında onun buraya geleceğini bilmek aklındaki kötü senaryoları yok etti. Phin gelmeye karar verdiyse Rose iyi demekti. Perinin sonraki konuşmalarını sadece başı ile onayladı. Bir an önce Phin’i görmek istiyordu. Tehlikede oldukları gerçekti ve onları korumaya niyetli kişilerle atışmak gibi bir niyeti yoktu. Üstelik henüz hiç birinin bilmediği bir şeyle içinde bir canavarla yaşıyordu. Phin’in aurasını hisseder hissetmez ona yaklaştı. Perisi de gelir gelmez onu kolları arasına almıştı. Başını perisinin göğsüne bastırıp kokusunu içine çekti, onun kollarında olmak iyi hissettiriyordu. Onun kollarından ayrıldıktan sonra Rose ve Leon’u seyretti bir süre... İkisinin birbirlerini yakından tanıdıkları belli oluyordu. Fısıldaşmalarını bir kenara bırakıp başını farklı yöne çevirdi. Konuştuklarını pek merak ettiği söylenemezdi. Ama Rose, perisinin yanına geçip konuşmaya başladığında tüm dikkatini ona verdi. Duyduğu haber karşısında ne diyeceğini bilmedi önce. Ama hemen sonrasında hızla koşup Rose ve Phin’e sarıldı.
“Tebrik ederim demek hala oluyorum. Küçük bir peri dünyaya gelecek bu harika bir haber...”
Leon’un Rose’a tepkisini sessizce dinledi. Bu korumacı tavrı ona güvenmesini kolaylaştırıyordu. Gözü kapalı bir şekilde Leon’un kuzenini koruyacağına güveni vardı. Sonraki konuşmaları oturduğu yerden sessizce dinledi. Zaten hiç bir zaman konuşmaktan hoşlanmamıştı ve şu anki ruh hali ile biraz daha içine kapanmıştı. Topluluk ne karar verirse versin sonuç olarak onların güvenliği içindi. Jared’ın bile eğitimden bahsederken aklında bu olduğunu biliyordu. Leon’un düşüncelerinden sonra kuzeninin ani çıkışı ile ona göz attı. Savaşçı biri gibi görünmeye çalışıyordu, aslının ise bundan farklı olduğunu en iyi Scarlett biliyordu. Leon’un bakışları onun laflarına karşı olduğunu gözler önüne sererken bir süre düşündü. Konuşmaya karar vermişken sessizliğe daha çok gömüldü. İçindeki derin karanlıktan kurtulmadan dışarı adım atmak bile istemiyordu. Aslında düşündü de Jared geri döndüğünde onun yüzüne nasıl bakabilecekti?”
| |
|
| |
Phin Silent Toprak Perisi
Mesaj Sayısı : 230 Kayıt tarihi : 13/06/12 Nerden : İstanbul Lakap : Serseri peri
| Konu: Geri: Yeni ortaklar Salı Nis. 02 2013, 02:03 | |
| Phin bu ortaklık meselesine sıcak bakmıyor olsa da başka bir seçeneğinin olmadığını biliyordu. Leon’la asla iyi anlaşamamışlardı. Başlarda bunun nedeni bu perinin sevgilisine olan davranışları olsa da ondaki değişimleri zamanla fark etmiş bir süre sonraysa bu duruma alışmıştı. Ona hala güvenmese de müstakbel eşiyle arasında ortaklıktan başka bir şeyin olmayacağını biliyordu. Durum böyleyken bile onunla ortaklık fikri ona o kadar itici geliyordu ki bunu kelimelerle anlatamazdı. Gözleri onun için her zaman küçük cadı olarak kalacak olan baş belası olduğunu bildiği elise’e kaydığında aklına buradan ayrılmadan önceki an geldi. Elise’in leon’a sevgilim diye seslendiği ve Leon’un onu öptüğü zaman. Gerçekten ikisinin sevgili olduğuna inanmakta zorlanıyordu. Birbirlerinden o kadar farklıydılar ki üstelik şuan gözlerine baktığı bu peri elise’in perisiydi. Ama onların arasında scarlett ve kendi arasındaki bağdan çok daha farklı bir şey vardı oda aşk. Hala aklı almıyordu bunu bir periyle sihirbazı arasında böyle bir şey nasıl olabilirdi ki? Düşüncelerini aklının karanlık köşelerine hapsedip bulundukları zamana döndüğünde sevgilisinin zoraki ortağına sarılmasıyla derin bir iç çekti. Bazı şeyler asla değişmiyordu. Bu durum onu artık rahatsız etmiyordu aslında alışmıştı onların arasının bu denli iyi olmasına tabi şuan kıskançlık yapmamasındaki en büyük neden evleneceği kadının ondan hamile olması ve leon’un bir sevgilisinin olduğunu bilmesiydi.
Tatlı sihirbazına bir süre sarıldıktan sonra onu serbest bıraktığında rose’un yanına gelip elini tutarak bir anda söylediği sürpriz haberle ortada bir iki dakikalığına da olsa derin ve ürkütücü bir sessizlik oldu. Sanki zaman durmuştu. Leon’un sevgilisine sinirle söyledikleri üzerine gülümseyerek ''Hislerime tercüman oldun gerçekten. Sanırım seninle ortak olmak düşündüğüm kadar kötü olmayacak" dedi. Elise’in tebrik etmesinin ardından söylediklerine kötü bir bakış atmakla yetindi. Meleği kollarının arasına gelip onu tebrik ettiğinde ona sıkıca sarıldı. Duyduklarıyla onu kollarının arasında biraz daha sıkarak ''Evet canım hala oluyorsun ailemiz gün geçtikçe büyüyor" dedikten sonra onu bıraktı. Zoraki ortağının koltuğa oturarak düşündüklerini dile getirmesini dinledikten sonra tam konuşmak üzereyken elise’in söyledikleri onu şaşkına çevirmeye yetmişti. Duyduklarının doğru olduğunu anlamak istercesine ''Ne?" diye sordu. Gözleri leon’a takıldığında az önceki duyduklarının doğru olduğunu anlaması kısa sürdü. Alayla gülümseyerek ''Başka bir arzunuz?" diye sorduktan sonra bir anda ciddileşerek ''İkinizde unutun bunu. Asla ama asla buna izin vermem. Unutmayın sizi korumaya çalışıyoruz öldürmeye ya da daha kötüsü karşı tarafın ellerine teslim etmeye değil." Dedikten sonra önce sihirbazına baktı. Olayı kabullenmişe benziyordu bu konularda fazlasıyla sessizdi ve iyi olmadığını da içten içe hissediyordu. Onunla tabi ki ilgilenecekti ama önce bu küçük cadının icabına bakmalıydı. Elise biraz yaklaşıp öne doğru eğilerek ''Bu konu kesinlikle kapandı elise anlatabildim mi?" diye sordu. Kızın iç çekerek gözlerini devirmesiyle yüzünde zafer kazandığını belli eden bir gülümsemeyle ''Anlaştığımıza sevindim. Biliyor musun genel olarak tam bir baş belası olsan da gözüme bazen çok sevimli görünebiliyorsun özellikle bana hayır cevabını veremediğin o ender zamanlarda." Diyerek scarlett’ın yanına gidip oturduktan sonra sevgilisini de yanına çekerek ''Otur hayatım çok fazla ayakta kalma" dedi.
Leon’un söylediklerine hala cevap vermediğini hatırlayıp ''Bu arada kızların yanında güvenilir birini bırakmak güzel fikir. Biz dışarıdayken birinin onlara göz kulak olması gerek. Bu arada şu katilimizle de bir an önce tanışmak istiyorum. Şahsen kızların aklına böyle saçma sapan şeyler soktuğu için bile onu öldürebilirim. Onunla ciddi bir konuşma yapmalıyız" dedi. Tüm konuşmalar boyunca burada olmadığına yemin edebileceği sihirbazının omzuna bir elini atıp onu kendine çekti. Scarlett’ın bakışlarındaki boşluğun yok olduğunu gördüğünde gülümsedi. Onu şu sıralar çok fazla ihmal ettiğini biliyordu ama yapabileceği bir şeyde yoktu. Bitmek bilmez işleri ve gelişen olaylar ona fazla seçenek bırakmamıştı. Sihirbazına sıcak bir gülümsemeyle ''Aslında tek sürpriz bu değil. Biz taşınıyoruz. Artık bizim evin küçük kaldığını düşünerek malikaneye taşınma kararı aldık. Evi tuttuk ve odanı da şimdiden hazırlamaya başladım. Daha önceden benimle yaşamanı teklif ettiğinde aileni ve kuzenini bırakmak istememiştin ama şimdi ailenin yanına dönemeyeceğin bir gerçek o yüzden neden bizimle yaşamıyorsun scarlett? Hem daha çok birlikte vakit geçirebiliriz. Böylelikle sürekli gözümün önünde de olmuş olursun. İstersen ve eğer kendisi de isterse elise de bizimle kalabilir" Dedi. | |
|
| |
Rosemary Ruby Silent Su Perisi
Mesaj Sayısı : 261 Kayıt tarihi : 01/06/12 Yaş : 32 Lakap : Peri kızı
| Konu: Geri: Yeni ortaklar Cuma Nis. 05 2013, 20:10 | |
| Hamilelik haberinden sonra herkesin yüzündeki şaşkın bakış çok hoşuna gitmişti. Özellikle Leon'un bakışları onun oldukça hoşuna gitse de sonradan duyduğu azarlar sinirini bozdu. Çok geçmeden Phin'in de ona katılır şeklindeki konuşması sinirlerini bozmasını gerektirirken içten içe bir şekilde bu durumdan memnun olmuştu. Her zaman birbirlerine en büyük düşmanları gibi davranan hayatında önemli iki kişi ilk kez bir konuda hem fikir olmuşlardı. Her zaman durum Leon sanki abisi de, Phin onun kız kardeşine göz koyan bir yabancı gibi garip bir hal alırken şimdi böyle olması gerçekten hoşuna gitmişti. Ama yinede ikisine de sinirli bir bakış atarak onlara dil çıkardı. Ne yaptığının farkına vardığında başını iki yana salladı. Hamilelik hormonları şimdiden mesai yapıyor gibiydi. Kızlar Phin ve kendisini tebrik ederken gülümsedi ve sonrasında sinirli bakışını hayatındaki iki değerli erkeğe çevirdi.
"Sizin için büyük bir gelişme bir konuda sonunda hem fikir olup anlaştığınızı görmek ne kadar güzel..."
Herkes oturduğunda sevdiği erkeğin yanında yerini aldı. Bebekleri her ne kadar önemli olsa da şu an acil bir durum vardı. Üstelik kızlar tehlike altındaydılar. Bu yüzden konu o yere gelene kadar sessizliğini korudu bir süre... Leon tekrar kendisi ile ilgili konuşmaya başladığında ona sinirli bir bakış daha atsa da sesini çıkarmadı. Zaten onun savaşın içinde olmak gibi bir niyeti yoktu ama yinede işe yaramayan biri gibi evde beklemek istemiyordu. Üstelik Scarlett'ı tanıyordu ve yeni gelen kişi her kimse tanıdık biri olarak kızların yanında onun da bulunmasında hiç bir sakınca yoktu.
"Anladım hamileyim ama işe yaramazmışım gibi konuşmayı kesmezsen Leon, yerimden kalktığım an boğazına yapışıcam... Benim için sorun değil kızlarla o, düşündüğün kişi her kimse onunla kalabilirim ve ayrıca kızlar erkeklerin tüm düşündüklerinin doğru olduğuna katılmıyor olsam da... İkisininde, sizleri korumakta kararlı olduklarına biliyorum. Şimdilik geri planda olmanız kendi iyiliğiniz için daha iyi. Çünkü bir perinin ne kadar kötü olabileceğinin henüz farkında değilsiniz. Periler inanın masallarda anlatıldığı kadar masum değil. Tıpkı ben dahil bu odadaki diğer iki peri gibi...
| |
|
| |
Leon S. Dekker Hava Perisi
Mesaj Sayısı : 264 Kayıt tarihi : 22/10/12 Yaş : 33
| Konu: Geri: Yeni ortaklar C.tesi Nis. 06 2013, 03:00 | |
| Meleğinin hamile olmasına şaşırmış ve bir dakika hiç bir şey söyleyememişti. Ama sonrasında her şeyi sindirdiğin de ilk kişi meleğini azarlamak olmuştu. Hamile olduğu için biraz daha dikkatli olması gerekiyordu elbette... Gerçi ailesini kaybetmiş ve anne, babasını kaybetmiş biri olarak, kendi ile iyi ilgileneceğini biliyordu. Yine de inatçılığından hiç bir şey kaybetmeden karşısında duruyordu. Phin'in ona hak vermesi ile birlikte şaşkınlığı daha da büyüdü. Rose'un sözleri ile ona cevap verirken biraz da olsa öfkesi belli oluyordu.
"Konu sen olduğunda iyiliğini istediğimiz için aynı fikirde olmamız normal Rose... Ayrıca ortak oluyoruz iyi anlaşmamız gerekir. Savaşta güvenilir bir ortağın ne kadar gerekli olduğunu biliyorsun".
Sözlerinden sonra asıl meseleye giriş yaptı beklemeden... Sevgilisi ve kuzenini ne pahasına olursa olsun korumak istiyordu. Bunun yanında onlar dışarıdayken güvende olduklarını bilmek istediği için aklına gelen ortayı devreye soktu. Elise'in sözleri ile sıkkın bir surat ifadesi ile sevdiği kadına baktı. Bu konuda bir türlü anlaşamayacak gibi görünüyorlardı. Phin'in onu susturmasına ile konuşmasına hiç itiraz etmeden onları dinledi. Meleğinin konuşmasından sonra ona dik dik baktı bir süre. Ama sonunda onun da hak vermesinden sonra rahat bir nefes aldı.
"Rose sana işe yaramaz demiyorum ama bir durum olduğunda bebeğinizin tehlikenin ortasında kalmasını istemiyorum sadece ve Phin seninle aynı şeyi düşünüyorum. Kızlara eğitim versek bile onları savaşın ortasında istemiyorum. Elise, şu an sadece farklı bir peri olarak Jared'ı gördün ve ondan nefret ettiğini görüyorum ama emin ol ondan savaş meydanında daha çok nefret edersin. Rakibin olmasını istemeyeceğin türden biri ve peşinizde ki diğer perilerden daha iyi olması dışında hiç bir fark yok".
Etraftaki boğucu havayı biraz da olsa yatıştırmak için bir büyü mırıldanarak masanın üzerine çeşitli içecekler yerleştirdi, alkollü ve alkolsüz... Elbette o tercihini alkolden yana kullanarak bir şişeyi açarak içmeye başladı.
| |
|
| |
Elise Demon Sihirbaz
Mesaj Sayısı : 207 Kayıt tarihi : 23/10/12 Yaş : 33 Nerden : İstanbul Lakap : yok
| Konu: Geri: Yeni ortaklar Paz Nis. 07 2013, 16:53 | |
| Leon’un bakışlarına karşılık gözlerini devirdi. Anlaşılan bu konuda asla anlaşamayacaklardı. Phin’in tepkisine hiçbir şey demedi haklı olabilirdi fakat sürekli bir tedirginlik içinde yaşamak artık boğuyordu onu. Scarlett’ın değişen ve sessizleşen tavrıysa endişelerine yenilerini eklemekten başka bir işe yaramıyordu. Hiçbir şey yapmadan öylece beklemek yerine bir işe yaramak istiyordu. Phin’in burnunun dibine gelip sorduğu soruya iç çekip gözlerini kaçırdı. Ona karşı gelmek istemiyordu. Bundan rahatsızlık duyuyor gibi görünse de onun kendisine ağabeylik yapması hoşuna gidiyordu tabi fazla korumacı, aşırı kıskanç ve kuralcı olmadığı nadir zamanlarda. Ha bir de sıkıcı diye düzeltti kendini içinden. Bu konu şimdilik kapanmıştı. Sevgilisiyle kuzeninin perisinin daha önceden tanıştığını bilmek şaşırtıcı olsa da anlaştıklarını görmek güzeldi. Özellikle rose’un söylediklerinden sonra… Sevdiği adamın phin’in sevgilisini küçük bir çocukmuş gibi azarlamasına gülümsedi. Bu üçlünün çok önceye dayanan geçmişini tam bilmese de şuan leon’un phin gibi davrandığını fark ettiğinde gülümsemesi yüzüne daha da yayıldı. Birbirlerine benziyorlardı. Rose’un ikisine dil çıkarmasıyla kahkaha atarak ''Çok tatlı bir anne olacaksın anlaşılan'' dedi.
Konuşmaları bir süre sadece dinledi. Başını sevdiği erkeğin omzuna koymuş kendini dinlerken scarlett’ın perisinin teklifiyle gözlerini kuzenine dikti. Son zamanlarda bir ruh misali ortalarda dolanan kuzeni için en iyi olan şey neyse onu yapmaya çalışarak ''Eğer phin’le daha iyi hissedeceksen seni anlayışla karşılarım. Merak etme ziyaretine sık sık gelirim.'' Dedi. Böylelikle onunla gitmeyeceğini de açıkça belirtmişti. Ondan ayrı kalmak onu üzecek olsa da sevgilisinin yanından ayrılmak istemiyordu. Rose’un sinirlendiği her halinden belli olan ani çıkışıyla birlikte sevdiği adama dikkatle baktı. Karşısındaki güzel anne adayı bu geri kalma işinden hiç memnun olmamış ve tepkisini de fazlasıyla belli etmişti. Erkekler en sakin insanı bile çıldırtabiliyor diye düşündü kendine alkolsüz bir içecek alırken. İçeceğinin olduğu bardağı elinde çevirip onunla oynarken duyduklarıyla beraber leon’a bir süre sessizce kaşlarını çatarak baktıktan sonra ''Jared çok harika bir periydi ama ben buna rağmen ondan nefret ediyormuşum gibi konuştuğunun farkında mısın? Biliyor musun belki de ona haksızlık ediyorumdur ama merak etme hayatım jared’la aramı düzeltmek için elimden geleni yapacağım işe ilk olarak o yasakladığın mini elbiselerimden birini giymekle başlayacağım'' dedikten sonra oturuşunu düzeltti. Sinirini üzerinden atmak ve kafasını dağıtmak için aklına gelen ilk şeyi sorarak ''Her neyse bu sıkıcı konuları bir kenara bırakalım sizin düğününüz ne zaman? Bir tarih belirlediniz mi?'' dedi. | |
|
| |
Scarlett Demon Sihirbaz
Mesaj Sayısı : 758 Kayıt tarihi : 01/06/12 Yaş : 32 Lakap : Katil, kan emici, dengesiz, psikopat
| Konu: Geri: Yeni ortaklar Ptsi Nis. 08 2013, 23:43 | |
| İlk şaşkınlığının ardından mutlu olduğunu hissetmişti. Çok kısa sürmüş olsa da... Perisini bir bebeği olacaktı. Rose ile mutlu olacaklarını biliyordu. Zaten çok şu an bile oldukça mutluydular... Bebekle ilgili konuşmalar bittiğinde asıl konuya dönülmüştü yeniden... O ise kendi karanlığına gömülmüştü birden, şu an gözlerinin önünde sürmekte olan mutlu aile tablosu onun yüzünden çok önceleri yok olabilirdi. Lunaparkta yaptığı şey yüzünden Rose ile Phin belki de hiç bir zaman bir araya gelemeyeceklerdi. O günü düşündüğünde aniden nefesi kesildi. O gün perisini yok öldürecekti neredeyse ve daha kötüsü onu öldürmeyi deneme şekli yüzünden bir kara kedi olmuştu. Lanet olsun onu o gün neden öptüğünü bile bilmiyordu. Ama öpmüştü işte... Elise'in ani konuşması ile birlikte adının geçmesi onu kendine getirdi bir süre, ama tek bir kelime dahi etmeden sessizliğini sürdürdü. Karşısında iki mutlu çift vardı, konu her ne kadar sıkıcı olsa da içten içe mutlu olduklarını biliyordu. O da yanında dante olsa belki mutlu olabilirdi, ama onu akademi dışında pek görmüyordu. Gerçi görmek bile istemiyordu aslında, ona da zarar vermekten korkuyordu. Perisinin aniden yanında hissettiğinde yeniden kendine geldi. Perisinin sıcacık gülümsemesinden mutlu olduğunu hissediyordu ama bunu bilmek bile kendisini kötü hissetmesine neden oluyordu. çünkü o Phin'in mutluluğunu nasıl hissediyorsa, perisi de onun rahatsız edici duygularını hissediyordu. Onu dinlemeye başladığında aniden yaptığı teklif kanını dondurdu. O an çığlık atmak istedi ama bunu yapamazdı. Normal görünmeye çalışarak perisinin dokunuşundan sıyrılarak geri çekildi. Sanki temas kesildiğinde perisi onun hislerini anlamayacak gibi...
"Phin ben teklif için teşekkür ederim ama burada kalsam daha iyi, yeni evinizde başınıza bela olmak istemem... ve..."
Ayağa kalktı şu an buradan gitmek istiyordu tek isteği buydu.
"Ben kendimi pek iyi hissetmiyorum. O yüzden üst kata çıkıp dinleneceğim gece pek uyuyamadım da..."
Hızla oturmasından ayrıldı. Şu an kendini bir odaya kapatmak bir daha da dışarı çıkmak istemiyordu. Phin'in hayatına sızmayı ise düşünmüyordu bile... Rose'la mutlulukları gölgelemekten korkuyordu.
| |
|
| |
Phin Silent Toprak Perisi
Mesaj Sayısı : 230 Kayıt tarihi : 13/06/12 Nerden : İstanbul Lakap : Serseri peri
| Konu: Geri: Yeni ortaklar Çarş. Nis. 10 2013, 00:49 | |
| Sevgilisinin çocukça dil çıkarmasına başta şaşırsa da şaşkınlığını üzerinden atar atmaz bu duruma güldü. Anlaşılan hamilelik gerçekten kadınların davranışlarını etkiliyordu. Güzel peri kızının şuan karşısında küçük bir çocuk gibi dil çıkarıp alındığını belirtmesinin başka bir açıklamasını bulamıyordu. Kendisine gerek kalmadan leon durumu açıkladığında ''Ona kesinlikle katılıyorum " dedi zorunlu ortağıyla aynı tarafta olduklarına kendisi bile şaşırmıştı. En azından bazı konularda anlaşabildiklerini görmek güzeldi. Bu ortaklıklarının çokta çekilmez olmayacağı anlamına geliyordu. Leon’un da dediği gibi eğer bu savaşta yan yana yer alacaklarsa ki almak zorundaydılar o zaman birbirlerine güvenmeyi öğrenmeliydiler. Konuşmaları dinlerken gözleri bir an olsun sihirbazının üzerinden ayrılmıyordu. Onun sessizliğe gömülmesi, boş bakan gözleri endişelenmesine neden oluyordu. Dahası onun hissettiği her şeyi hissedebildiği için endişelenmekte haklı olduğunu da biliyordu. Phin yokken bir şeyler olmuştu. Ne olduğu hakkında en ufak bir fikri yoktu ama her ne olduysa scarlett’ı üzmüştü, kötü etkilemişti.
Gelişen olaylarda buna tuz biber olmuştu. Onunla ilk karşılaştıklarındaki halini hatırladığında sihirbazını dikkatle süzdü. Onun psikolojisini bu kadar düzeltebilmek için çok uğraşmıştı. Yeniden başa dönmek istemiyordu. O içine kapanık ve yardıma ihtiyacı olan kızı da seviyordu ama bir sevgilisi, değer verdiği bir kuzeni, abi yerine koyduğu perisiyle birlikte düzelen ailesiyle mutlu olan kızı daha çok seviyordu. Onun bu halini görmek içinde bir yerlerin acımasına neden oluyordu. Onunla şu sıralar çok fazla ilgilenemediği içinde kendini suçluyordu. Aslında kendini suçlaması saçmaydı çünkü sürekli koşturmaktan zaman bulamadığı için onunla ilgilenememişti. Bu bile içini rahatlatmıyordu. Kızların yanında duracak güvenilir birinin iyi olacağını düşündüğünü belirtirken sevgilisini de elinden geldiğince bu olayların dışında tutmaya çalışıyordu. Onunla anlaşmışlardı. O kendi sihirbazıyla ilgilenip ön saflarda yer almayacaktı artık. Kızlarla durmasında sorun yok gibi gözükse de olası bir baskın tehlikesini göze alamazdı. Burayı kimse bilmiyor olabilirdi.
Leon kızları korumak için malikaneye bir sürü büyü uygulamışta olabilirdi ama bu bile yüzde yüz güvende oldukları anlamına gelmiyordu. Rose’un ani çıkışı karşısında derin bir iç çekti. Bu kadın her zaman inatçıydı. Neyse ki leon ondan önce davranıp durumu açıklamıştı. Elise’in tavrına gülümseyerek ''nefret ediyorduysa da artık etmemek için elinden geleni yapmakta kararlı gözüküyor ne diyeyim kolay gelsin leon elise ile çok işin var dediğini yapan biridir " dedi. Aniden gelen evlilik sorusuyla içkisini boğazında bırakmaya yetmişti. Küçük bir boğulma tehlikesi atlattıktan sonra derin bir nefes alarak söze başlamak üzereyken sihirbazının konuşmaya başlamasıyla dikkati dağılmıştı. Onlara söz hakkı bile tanımadan hızla oturma odasından ayrılırken arkasından uzun süre baktıktan sonra elise’e ''Neyi var biliyor musun? Scarlett’ın tekrar içine kapanmasını sağlayan bir şeyler olmuş. Kendini kötü hissediyor ve onun hissettiği her şeyi hissedebildiğim için rahatsız oldu. Durumu için endişeleniyorum. En son onu bu kadar kötü bir ruh haliyle gördüğümde onu zorla kapattıkları akıl hastanesinden kaçmıştı. Peki şimdi sorun ne? " diye sordu. Gözlerini leon’a dikerek ''Bana anlatmak istediğin bir şey var mı leon? Kızları oradan kurtaran sendin. Şimdi söyle ben yokken scarlett’ın psikolojisini derinden etkileyecek ne oldu? "dedi. | |
|
| |
Fia Polyxena Ateş Perisi
Mesaj Sayısı : 271 Kayıt tarihi : 28/12/12 Lakap : Küçük cadı, seksi peri
| Konu: Geri: Yeni ortaklar Çarş. Nis. 10 2013, 21:17 | |
| Yatağında huzursuz bir şekilde gözlerini açtı. Saat kaç olmuştu haberi bile yoktu. Sürekli aynı rüyaları görmekten ötürü bölünen uykusu iyiden iyiye sinirlerini bozmuştu. Gördüğü her rüyada aynı kişi vardı, Jared. Onu hayatından çıkarmak istemişti., bunu ona da söylemişti. Hatta onu bulamaması için bir sürü büyü yaparak ondan gizlenmişti. Peri onu hayatından çıkarmak konusunda bu kadar kararlıyken neden aklından çıkmıyordu. Onu düşünmek bile sinirlerini bozuyordu. Onun yüzünden başına gelenleri düşündü. O bir yalancı olmayabilirdi belki ama bu bir şeyleri sakladığı gerçeğini değiştirmiyordu. Üstelik o perilerin eline düştüğünde Jared bir kızla gününü gün etmişti. Tamam aşk denen kavrama yabancı olabilirdi. Ama aşık olmak, sevmek, değer vermek aynı şekilde sadakat göstermeyi de gerektirmiyor muydu? Peki o ne yapmıştı, onu aldatmıştı. Düşündükçe deliriyordu. Teni, kokusu hala yanı başında gibi sürekli onu hatırlıyordu. Kendi yatağı bile onun kokusuyla doluydu. aklını kaçırmak üzere olduğunu düşündüğü bir sırada çalan telefon ile yataktan çıktı. Numara baktığında kafasında bir dolu soru işareti oluşmuştu. Arayan Leon’du o peri onu pek sık aramazdı. Bazen sadece işi düşerse... Leon ile aralarında garip bir ortaklık vardı aslında, her iki tarafında ortak olduğundan habersiz olduğu bir ortaklık. O peri ile tanışmanın şans mı şansızlık mı olduğuna hala karar veremezken telefonu açtı. Peri ona bir durum için yardım etmesini söylemişti. O an düşünmüştü de bir şeyler ile uğraşmanın tam zamanıydı. Yani kendini eve kapatıp daha ne kadar üzülebilirdi ki gerçi sürekli de evde olmamıştı. Yine kendini insanların arasına atmış ve eğlenmeye çalışmıştı. Pek işe yaramamış olsa da en azından o an için Jared’ı aklından uzaklaştırmıştı. Neredeyse hiç beklemeden Leon’un teklifini kabul etti.
Yataktan gerinerek kalktıktan hemen sonra banyoya koştu. Aynada yüzüne su çarparken kendine gelmeye çalıştı. Görüntüye bakılırsa berbat görünüyordu ve toparlanmanın tam zamanıydı. Uzun bir banyo yaptıktan sonra ıslak bir şekilde küvetten çıkıp kendini havluya sardı. Aklı o saniye Leon ile meşgul olmaya başlamışken, Jared’ düşünmemek ona iyi gelmişti. Perinin ondan ne isteyeceğini merak ediyordu. Telefonda sorma gereği bile duymamıştı. Dolabına geçerek kırmızı bir elbise buldu kendine. Giyindikten sonra ona uygun ayakkabılar ile tam olmuştu. Aynada kendine bakıp saçına ve yüzüne özen gösterirken, az önce yatakta depresyona girmiş kızdan çok uzaktı. Hazırlığı bittiğinde saate baktı. Leon arayalı düşündüğünden biraz daha fazla olmuştu. Kendini toparlamak uzun sürdüğü için kendine kızdı. Sonrasında bir büyü mırıldanarak kendini bir malikanenin içinde buldu. Leon karşısındaydı ve adının Phin olduğunu anımsadığı bir peri daha vardı. Onu başıyla selamlayıp Leon'a döndü. Galiba işler aklına hiç gelmeyen şekilde bir daha karışıktı.
"Geç kaldığım için kusura bakma Leon. Bana ne için ihtiyacın var?"
| |
|
| |
Leon S. Dekker Hava Perisi
Mesaj Sayısı : 264 Kayıt tarihi : 22/10/12 Yaş : 33
| Konu: Geri: Yeni ortaklar Cuma Nis. 12 2013, 00:42 | |
| Oluşturduğu içecekler herkes için iyi olmuştu. En azından ortamdaki havayı biraz olsun değiştirebileceğini umut ediyordu. Kendine bir içki alıp içmeye başladığında Elise’in, Jared ile söylediklerini anımsadı. Ama ona hiç bir cevap vermedi. Elise, onu sonuç olarak yanlış anlamıştı aslında, o peşlerindeki perilerin ne kadar tehlikeli olduğunu anlatmaya çalışmıştı ve ne yazık ki Jared’a ihtiyaçları olduğu da ortadaydı. Phin’in sözlerinden sonra ona sıkkın bir bakış attı. Bugün nedense birbirlerinin tercümanları olmuşlardı ve bu garip bir şekilde rahatsız etmiyordu. Sevgilisinin yeni ortağına sorduğu soruya onun tepkisini gördüğünde, elindeki içkiyi bırakarak gülmeye başladı ve sonrasında bardağı tek dikişte bitirdi. Ortamdaki havanın biraz daha rahatladığını düşündüğü anda Scarlett’ın ani hareketi ve odadan ayrılması ile ortam yeniden karamsarlığa gömüldü. Kızın ciddi anlamda sorunları vardı ve onu pek tanımasa da bu her halinden belli oluyordu. Phin’in sorularından sonra kendine bir bardak içki daha koyup onu da bir dikişte içtikten sonra konuşmaya başlayacakken yeni bir periyi sezdiğinde önce Jared olduğunu sandı ama sonra Fia’ı gördüğünde ona bir süre baktı. Kızın ani gelişi ile Phin’e vereceği cevap geçikmişti. Kıza dönüp ona koltuğu işaret etti. ““Phin, Rose ve Elise size bahsettiğim dostum Fia ve Fia sana olan biten her şeyi anlatıcam biraz bekle...”
Sonra derin bir nefes alarak Phin’e döndü.
““Jared, kızları kurtarmam da bana yardım eden peri, ben Elise ile ilgilenirken, Scarlett mutfağa gitmişti ve o peri sanırım kızdan etkilenerek ona dokunmaya çalıştı. O an anlamamıştım ama Scarlett o zamandan beri fazlasıyla durgun. O aşağılık herif gözlerimin önünde de Elise’i de öptü ve seni temin ederim yaptıklarına rağmen hala nefes alıyor olmasının tek nedeni kızlar konusunda yardım edecek olması. Hem zaten son gördüğümde biraz daha farklıydı her neyse... "
Konuşmasından sonra gözlerinde şaşkınlık olduğu belli olan peri kızına bakmaya başladı. Onu en son gördüğünden farklı görünüyordu. Hala üzerinde seksi elbiseleri olsa da yaydığı aura karanlıktı ve sıradan birini korkutabilirdi.
““Fia sana gelirsek sihirbazım Elise’in ve Phin’in sihirbazının başı belada biz dışarıda onların peşindekilerin peşindeyken sen bu malikane de kızlarla kalabilir misin? Tek peri sende olmayacaksın, Rose da seninle kalacak.”
| |
|
| |
Rosemary Ruby Silent Su Perisi
Mesaj Sayısı : 261 Kayıt tarihi : 01/06/12 Yaş : 32 Lakap : Peri kızı
| Konu: Geri: Yeni ortaklar Cuma Nis. 12 2013, 00:49 | |
| İçecekler geldiğinde susadığını fark ederek kendine bir meyve suyu aldı. İçki içmeyi seviyordu ama şimdilik hamile olduğu için içkiyi bırakmıştı. Bardak elinde Phin’e biraz daha sokuldu. Bu içecekler ortamdaki havayı biraz olsun değiştirmişken sevdiği adamın sihirbazı ile olan konuşmalarını dinledi. Endişesini hissedebiliyordu. Aslında, Scarlett için kendi de endişelenmiyor değildi. Kendini kaybetmesi neredeyse sevdiği erkeği kaybetmesine neden olacaktı. Bu düşünce onu tedirgin ederken ona biraz daha sokuldu. Kız ile aynı evde kalma fikrine nasıl yaklaşacağını bilemedi ama oda Ofelyayı bir anda hayatlarına sokmuştu. Bu yüzden Scarlett’ı istemiyorum deme gibi bir hakkı yoktu. Üstelik onunla sevdiği erkek arasındaki bağı görmezden gelemezdi. İçeceğinden bir yudum daha aldıktan sonra Elise’in sözleri ile Phin’e baktı. İçecek neredeyse boğazında kalacaktı. Kızın bu sorusu aklına evliliği sokmuştu. Evet bir bebekleri olacaktı ama o bir an bile evlenme olayını düşünmemişti. Bir şeyler konuşmak istediğinde Scarlett’ın konuşması ile sessiz kalmayı tercih etti. Sonuçta evlilik konusunu sevdiği erkekle yalnız konuşmalıydı. Kızın sözlerinden sonra yaydığı aurayı perisi olmamasına rağmen oda hissetmişti. Kötüydü gerçekten kötüydü. Odadan ayrılırken Phin’in peşinden koşup onu durdurmak istediğini hissedebiliyordu. Sorduğu sorulardan sonra Leon’dan oda cevap vermesini bekledi. Eğer kendini kaybederse bu evdeki herkes için tehlikeli bir sihirbazdı. Cevap beklerken bir perinin ortaya çıkması onu bir an tedirgin etse de Leon’un rahatlığı onu etkilemişti. Kız, anlaşılan dostunun yerine düşündüğü periydi. Leon’un, Jared hakkında söyledikleri öfkelenmesine neden oldu. Onlara yardım edecek kişi nasıl bir pislikti böyle, Scarlett’a yaptığı şey kesinlikle iğrençti. Phin’in öfkesinin en hat safhaya ulaştığını hissedebiliyordu. Sırf bu yüzden konuşmak istese de kendini susturdu. Sadece onun elini sıkı sıkı tutuyordu. Adının Fia olduğu öğrendikleri kıza baktıktan sonra konuşmaya başladı.
“Evet yardımı kabul edersen bende seninle kalacağım Fia. Bu arada o adi peri işe yarar olsa bile ondan şimdiden hoşlanmadım. Hayatta değer verdiğim iki erkeğin onunla ortak olma fikrine de pek sıcak bakamıyorum ne yazık ki...”
Konuşması bittiğinde bir bardak içecek daha aldı kendine. İçeceği bir dikişte bitirmiş olmasına rağmen susuzluğunu kesmemişti. Karnında hissettiği ani ağı ile Phin’e odaklandı. İçinde bulunan garip istek yeniden ortaya çıkmıştı. Sevdiği erkeği istiyordu, hem de her şeyiyle. Elini karnına götürüp bir süre okşadı. Aklına gelen fikir ile ağrı birden kesildi, istediğini almayı kafasına koyduğu için olsa gerekti. Ama yine de hala acı çekiyormuş gibi görünmeye özen göstererek elini karnından çekmeden Phin’e yaklaştı.
“Hayatım ben kendimi iyi hissetmiyorum. Benimle üst kattaki odalardan birine gelebilir misin?... Endişelenme Leon kötü bir şey değil sadece biraz uzansam iyi olacak ve Phin de yanımda olsun istiyorum hepsi bu...”
Sevdiği erkeğin cevap vermesine izin bile vermeden onu kolundan tutup odadan çıktılar. | |
|
| |
Phin Silent Toprak Perisi
Mesaj Sayısı : 230 Kayıt tarihi : 13/06/12 Nerden : İstanbul Lakap : Serseri peri
| Konu: Geri: Yeni ortaklar Cuma Nis. 12 2013, 14:13 | |
| Phin scarlett çekip giderken yerinden fırlayıp onu durdurmamak için kendiyle büyük bir savaş veriyordu. Ona ne olduğunu bilmese de öğrenmeye kararlıydı. Gözlerinde bunu ondan öğrenemeyeceğini görmüştü. Ondan kaçıyor gibiydi. Yaptığı şey buydu kaçıyordu. Ona destek olabilecek ve koruyabilecek tek kişiden kaçıyordu. Uzun uğraşlar sonucunda psikolojisini biraz olsun düzeltmeyi başardığına sevinirken her şeyin yerle bir olup kaybolduğunu görmek sinirlerini bozmuştu. Onun bu hala gelmesine neden olan şeyleri hiç düşünmeden ortadan kaldırmak için her şeyi yapabilirdi. Olup biteni ondan öğrenemeyeceğine kanaat getirdiğinde gözleri elise’e çevrildi. Scarlett’la aralarında hiçbir zaman gizli saklı olmadığını biliyordu. Birbirleri için ne kadar değerli olduklarını başlarını soktukları belalarda açıkça görmüştü. Sorularını elise’e sıralarken onun gözlerini kaçırması iyice çileden çıkmasına neden olmuştu.
Beklemek onu daha da sinirlendirirken sabırlı biri olmadığını bildiğinden sorularını kızları katil perilerin elinden kurtaran yeni ortağına yöneltti. Biraz daha böyle devam ederse leon’la gerilmelerine neden olacağını bilse bile elise’i kolundan tuttuğu gibi bir odaya çıkıp odayı büyüyle engelleyerek tüm bildiklerini anlatması için onu zorlamaktan geri kalmayacaktı. O kız bir şeyler biliyordu ve istese de istemese de anlatacaktı tabi leon’dan bişi öğrenemezse. Hissettiği yeni peri aurasıyla birlikte derin bir nefes alıp sakin kalmaya çalıştı. Fia’yı bir an karşısında görmek şaşırtsa da bu konuya takılmadı. Onu az çok tanıyordu kızları rose ile birlikteyken koruyabilirdi. Şu an önemli olan başka konular vardı. Leon konuşmaya başladığında duydukları ile öfkeden elindeki bardağı var gücüyle sıkmış ve kırılmasını sağlamıştı. Bardak elleri arasında parçalanıp elinin kesilmesine neden olurken dişlerini sıkarak ''aşağılık herif " Dedi.
İçindeki öldürme isteği hat safhaya ulaşırken o katil periyle yakından ilgilenmeyi kafasına koyduğu esna da aklına gelen şeyle öfkeyle bağırarak ''Sanırım mı? Görmedin yani tam olarak ne yaptığını… Kahretsin leon bir katille bir sihirbazı yalnız mı bıraktın. Bunu nasıl yaparsın ya katillere ne zamandır hemen güveniyorsun? Oysa kimseye ne olursa olsun güvenmemen gerektiğini en az benim kadar biliyorsun sanıyordum. " Dedi. Kendini tutamamıştı. O peri şuan burada olsaydı bir an bile düşünmeden yüzüne sert bir yumruk indirmişti. Öfkesinin arasından sevgilisinin hali dikkatini çektiğinde gözleri önce karnına ardından rose’a odaklandı. Kendisine fazlasıyla sokulan sevgilisine endişeyle ''İyi misin? " diye sorarken öfkeli halinden eser kalmamıştı. Sevgilisinin söylediği o kadar söz arasından net bir şekilde duyabildikleri kendini iyi hissetmediği ve dinlenmesi gerektiği kısmıydı. Hiçbir şey söylemeden oradan ayrılırken kapıdan çıkarken durup yeni ortağına bakarak ''Bir katille bir sihirbazı yalnız hangi akla hizmet bıraktığını sonra ayrıntılı konuşacağız sevgili ortağım bu konu burada kapanmadı. " dedi ve odadan ayrıldı. Fia’ya bir şey deme gereği duymamıştı. | |
|
| |
Elise Demon Sihirbaz
Mesaj Sayısı : 207 Kayıt tarihi : 23/10/12 Yaş : 33 Nerden : İstanbul Lakap : yok
| Konu: Geri: Yeni ortaklar Cuma Nis. 12 2013, 18:06 | |
| Sorduğu soru üzerine phin’in boğulma tehlikesi geçirdiğinde bu duruma gülümsedi. Anlaşılan bu konuyu henüz konuşmamışlardı. Hazırlıksız oldukları bu konuda bundan sonra konuşacakları kesindi. Gerginlik biraz azaldığı esnada kuzeninin kaçar gibi gitmesiyle derin bir iç çekti. Suratı asılmıştı. O günden beri her geçen gün daha kötü oluyordu. Elise olayları anlamlandırıp yardım etmeye çalışırken scarlett hep onu engelliyordu bir şekilde. Susması sinirlerini bozsa da üzerine gitmemeye çalışıyordu. Hassas psikolojisini daha da bozmak istemiyordu. Phin’in sorusu üzerine bu sefer hazırlıksız yakalanan kendisiydi. Ne diyecekti? Evet olanları biliyordu ama tüm ayrıntısıyla anlatamazdı. Anlatmalıydı biliyordu ama bu durumu onun bilmesini scarlett’ın isteyeceğinden emin olamıyordu. Gözlerini ondan kaçırarak ne yapacağını düşünürken aynı soruyu bu seferde sevgilisine yöneltmişti phin. Birden salonun ortasında beliren kıza bakarken sevdiği adam yeni gelen kızı onlara tanıtmakla meşguldu. Elise kıza kısa düz bir ''merhaba '' dedi. Fazlası için kendini iyi hissetmiyordu. Daha misafirperver davranmak isterdi eğer bu kadar çok sorunu olmasaydı.
Leon olayı açıkladıktan sonra duyduğu kırılma sesiyle telaşla yerinde kıpırdadı. Phin’in elini gördüğünde derin bir nefes alıp ''Phin daha sakin olmalısın şuan sadece kendine zarar veriyorsun enerjini jared’a sakla '' dedi. Ardından gelişen olaylar çok çabuk meydana gelmişti. Rose bir anda kötüleşmişti. Endişeyle onlara bakarken peri kızının yaptığı açıklama rahatlatmıştı. Onlar giderken ardından sessizce onları izlemişti. Phin’in son dedikleri içini daha da sıkmıştı. Leon’un kuzenini bir katille bırakmasının nedeni kendisiydi. Hoş eğer onun bir katil olduğunu bilseydi scarlett’ı asla yalnız bırakmazdı ama kahretsin ki o zaman bunu bilmiyordu ve önünde öldürdükleri onca periye rağmen onun kötü biri olduğunu düşünmemişti. Onlara yardım ettiği için olsa gerek durumu anlamamıştı. Bu yine de onu yalnız bırakmaması gerektiği halde bıraktığı gerçeğini değiştirmiyordu. Eğer elise leon’la gitmek yerine kuzenine öncelik tanıyarak onun yanında kalsaydı olanlar hiç yaşanmayacak scarlett’ta bu gün bu durumda olmayacaktı. Bu düşünceler onu geçen her saniye boğarken daha fazla dayanamayarak hızla ayağa kalkmıştı. Bakışlarını ona sabitleyen sevgilisi ve fia adındaki kıza ''Ben biraz hava alacağım. '' Diye kısa bir açıklamayla üzerine bir şal alıp kendini malikaneden dışarı attı. | |
|
| |
Jared/Keiro Su Perisi
Mesaj Sayısı : 164 Kayıt tarihi : 10/02/13 Yaş : 36 Lakap : Jared
| Konu: Geri: Yeni ortaklar C.tesi Nis. 13 2013, 22:10 | |
| Gördüğü kabus onu kendine getirmişti. O an bir şey fark etmişti. Fia ile hayatı karmaşık olabilirdi. Birçok duyguya yabancı olduğu için yeni hayatında zorlandığını da kabul ediyordu. Bazen eski hayatının daha az yorucu olduğunu düşünüyor olsa da o hırçın ve tatlı peri kızı hayatında olduğu sürece her şey daha güzeldi. Üstelik ona sırılsıklam aşıktı. Ona hiç düşünmeden bir cadıyla kendi kurallarını, sınırlarını, jared’ı jared yapan şeyleri yok sayabilecek kadar çok seviyordu. Onun başka biriyle olma ihtimali onu çıldırtıyordu. Anlaşma kafasına yatmasa da başka çaresi olmadığını biliyordu. Geçen her saniye onun aleyhine işlerken daha fazla oyalanamazdı. Bu kovalamaca canını son derece sıkmıştı. Bir kızın onu alt etmiş olmasına şaşıyordu. Hayatında ilk defa biri ondan saklanmayı başarıp jared’ı derin bir çaresizliğe sürükleyebiliyordu. Çaresizlik…
Bu onun çok yabancı olduğu bir kavramdı. Fia sayesinde bununda ne demek olduğunu gayet iyi anlamıştı. Onun yanına giderken aklında onu ne olursa olsun geri almaktan başka bir şey yoktu. Ne pahasına olursa olsun sevgilisini geri kazanacaktı. Gözlerini açtığında geldiği yere dikkatle baktığında lenoirde olduğunu anlamasıyla şaşkınlıkla olduğu yerde kaldı. Lenoir mi? Fia’nın burada ne işi vardı ki? Burası yeni ortaklarının aynı zamanda iki küçük baş belası sihirbazın bulunduğu yerdi. Onları koruma işini şu aralar askıya aldığını hatırladığında iç çekti. Kızların ne durumda olduğundan çok amcasının onun yokluğunda ne derece ileri gittiğini merak ediyordu. Bu oyunda onlardan önde olması en son isteyeceği şeydi. Bunu bir kenara bırakıp sevgilisinin burada ne işi olabileceğine odaklandı. Salona girdiğinde fia’yı görür görmez yüzünde küçük bir gülümseme belirdi. Onu deli gibi özlemişti. Hızlanan kalp atışlarıyla beraber içinde oluşan onu kollarının arasına alma isteği de bunu kanıtlıyordu.
Fark ettiği kişiyse bu isteğini bastırmasını sağladı. Leon’la konuşuyorlardı. Leon… Kahretsin fia’yı bu savaşın içine çekmeyi planlamıyordu değil mi? Yeni ortağının gözlerinin içinde gördüğü bir ifade hiç hoşuna gitmişti. Asla ama asla fia’nın bu savaşın içinde olmasına izin vermezdi. Amcasından bahsediyorlardı. Tabi onun katil ordusunu da es geçmemek lazımdı. Sevgilisinin savaşma şeklini görmüştü. Onlarla ön saflarda yer almak demek onun ölüm fermanını imzalamasıyla aynı şeydi. Kendi gibi bir sürü katille kesinlikle baş edemezdi. Görmeyeli aurasının değişmiş olması hiç önemli değildi. Burada kendisi gibi eğitimli bir sürü katilden bahsediyorlardı. İçini büyük bir endişenin sarmasına engel olamamıştı. Gözlerini ortağına dikerek ''Leon? Lütfen düşündüğüm şeyi düşünmemiş olduğunu söyle. '' Dedikten sonra gözlerini sevgilisine dikerek ''Fia... Burada ne arıyorsun? ''diye sordu. | |
|
| |
Fia Polyxena Ateş Perisi
Mesaj Sayısı : 271 Kayıt tarihi : 28/12/12 Lakap : Küçük cadı, seksi peri
| Konu: Geri: Yeni ortaklar Paz Nis. 14 2013, 00:24 | |
| Ortamdaki gerginlikten, çok yanlış bir zamanda geldiği fark etmişti. Leon'un yüzünde anlaşılmaz bir ifade olsa da, Phin'in gözlerinde sinirle karışık bir endişe vardı. Leon'un açıklamasından sonra sessizce oturup sadece onların konuşmasını dinledi. Leon'un söylediği ilk isimle kanının çekilmesi bir oldu. Belki başka biridir diye düşünmek iste de bunu başaramıyordu. Perinin iki sihirbaza yaptıklarını öğrenmek onun içindeki öfkeyi daha da arttırırken odada ki en öfkeli kişinin şu an Phin olduğunu söyleyebilirdi. Olayları henüz tam olarak bilmediği için tüm konuşmalar boyunca sessizliğini korurken Leon'un ona dönüp konuşmaya başlaması ile dikkatini ona verdi. Ondan istediği şey o kadar zor bir şey değildi. İki sihirbazı koruma görevini kesinlikle başarabilirdi. Durum şu ki aslında görevden çok, karşısındaki iki perinin sihirbazları olduğuna şaşırmıştı. Her ikisiyle de garip yerlerde tanışmıştı. Rose, denen perinin konuşmaya başlaması ile ona gülümsedi.
"Elbette yardım ederim. Bana güvenebilirsiniz."
Konuşmasından sonra perini Phin'e yaklaşarak konuşması ile onunla birlikte odadan ayrılması bir oldu. Karnına dikkat ettiği gözünden kaçmamıştı. Hamile olabilir mi? Diye düşünmeden edemezken, adının Elise olduğunu öğrendiği sihirbazda yanlarından ayrılmıştı. Bir anda Leon ile baş başa kaldıklarında onun yanına biraz daha yaklaştı...
"Sanırım kötü bir zamanlamada geldim. Hemen gelemediğim için üzgünüm." Konuşması biter bitmez, hissettiği tanıdık aura ile bir anda dondu. Çok geçmeden Jared'ı karşısında görmek kalbinin hızlı atmasını sağlarken, Leon'un az önceki sözlerini hatırlayarak öfkeden deliye döndü. Ani bir şekilde ayağa kalktıktan sonra konuşmaya başladı.
"Benim nerede olduğum seni kesinlikle ilgilendirmez, Jared."
Konuşmasından sonra Leon'a yaklaşarak sırf onu deli etmek için kucağına oturdu ve onu kendine çekerek dudaklarını öpmeye başladı bir süre. Bunu sırf o sihirbazlara yaptıklarına ve onu aldattığı gerçeğine duyduğu öfke yüzünden yapmıştı. Üstelik Leon'un dudaklarının tadını daha önceden de biliyordu. Ona göre Jared'ın tadı ile kesinlikle yarışamazdı ama şu an kullanabileceği tek kişiydi. Kucağından kalktıktan sonra konuşmaya başladı.
"Leon, siz görevdeyken kızlar bu evde tek kaldığında bana haber ver. Onları korurum ama şimdi gitmeliyim."
Hızlı bir şekilde büyü yapıp evine gitti. Jared ile aynı ortamda bulunmak midesini bulandırıyordu.
| |
|
| |
Jared/Keiro Su Perisi
Mesaj Sayısı : 164 Kayıt tarihi : 10/02/13 Yaş : 36 Lakap : Jared
| Konu: Geri: Yeni ortaklar Paz Nis. 14 2013, 02:58 | |
| Jared sevgilisini lenoirde bulmayı beklemiyordu. Bir sürü farklı yer ve mekan gelmişti aklına ama içlerinde burası kesinlikle yoktu. Özel bir malikaneydi burası. Koruması gereken sihirbazlarının, yeni ortaklarının bulunduğu yerdi. Bu olayla ilgisi olmayan kimsenin bilmediği güvenli bir yer… Bu düşünceyle beraber kafasında şimşeklerin çakması çok sürmemişti. Leon bunu düşünüyor olamazdı değil mi? Düşünmemeliydi. Fia kesinlikle ön saflarda ilk savaşta ölürdü. Buna izin veremezdi, vermeyecekti. Yeni ortağına cevabını duymaktan korktuğu soruyu yönelttikten sonra sevgilisine de burada ne aradığını sormadan edemedi. Aldığı cevapla derin bir nefes aldı. İşte başlıyorlardı. Geçmişini benden sakladın ve beni aldattın diye yüzüne çemkirmeye de birazdan geçecekti herhalde. Fia’ya kısa ve net bir şekilde ''Yanılıyorsun bu beni çok yakından ilgilendiriyor'' diye yanıt verdi.
Sevgilisinin leon’un kucağına oturmasıyla gözleri şaşkınlıktan büyürken kalakalmıştı. İlk şoku atlatamadan fia’nın leon’u öpmesiyle ikinci şoku da yaşamıştı. Karşısındaki manzaraya bakarken şaşkınlığını üzerinden büyük bir öfke dalgasıyla attı. Kalbi savaşlarda aldığı en ağır yaralardan daha çok acıtıyordu canını... Nutku tutulmuştu. Leon’un sırılsıklam elise’e aşık olduğunu ve onun bu işle hiçbir ilgisi olmadığını bilmese onu şuan bu küçük cadının önünde hiç düşünmeden öldürebilirdi. Gözlerindeki şaşkınlık görülmeye değerdi ama onun bu işte hiçbir suçu olmadığını bilmek onu öldürmek istediği gerçeğini değiştirmiyordu. Sevgilisinin çekip gitmesiyle sinirle dişlerini sıkarak ''Seni küçük cadı bunun hesabını vereceksin'' diyerek gözlerini kapattı. Yeniden açtığında fia’nın evindeydi. | |
|
| |
Leon S. Dekker Hava Perisi
Mesaj Sayısı : 264 Kayıt tarihi : 22/10/12 Yaş : 33
| Konu: Geri: Yeni ortaklar Paz Nis. 14 2013, 14:23 | |
| Phin'in duydukları karşısında sakin olmasını beklememişti zaten. Sihirbazı olan kısa ne kadar değer verdiğini görebiliyordu. Üstelik bu sadece değer meselesi de değildi. Jared'ın ününü biliyordu. Bir kız ile olmak için zorlamaya gerek duymayacak biriydi. Ama o kızı sormamıştı üstelik onu kötü etkileyecek şekilde. Tüm anlatacakları bittiğinde Phin'in öfkesi beklediği gibiydi. Meleğinin sözlerinden sonra daha ican sıkıcı bir ifade bürünmüştü. Doğru mu yanlış mı yapıyordu? Hiç bilmiyordu. Jared'a güvendiği falan yoktu aslında ama bir şekilde ihtiyaçlarını olduğunu düşünmek sinirlerini bozuyordu. Rose'un ani bir şekilde değişen hareketlerinden sonra ona baktı. Birden gözüne kötü görünmüştü. Hamileliği iyi geçecek gibi durmuyordu. Bu yüzden en azından Fia konusunda doğru bir karar verdiğini düşünüyordu. Elise hava almak için dışarı çıkmak istediğinde onu durdurmadı, herkesin siniri fazlasıyla gerilmişti. Üstelik yaptığı büyü sayesinden bahçeden çıkamazdı. Fia ile baş başa kaldıkların da kızın sözleri ile ona bakarak kendine bir şişe daha alıp biraz içti.
"Sorun değil, zaten bir kaç gündür iyi olan hiçbir şey yok. Ayrıca kabul ettiğin için teşekkür ederim. Rose ilgilensin diye düşünüyordum ama onun hamileliği yüzünden sen daha iyi olacaksın. Seni görmeyeli uzun zaman oldu..."
Söyleyeceği başka şeylerde vardı ama bir anda Jared'ın ortaya çıkışı yüzünden sustu. İlk sorusu ile birlikte öfkeli gözlerini ona dikmişken bir anda Fia'a söyledikleri ile konuşamadan sustu. Birbirlerini tanıyor olmalarının dışında aralarındaki meseleyi tam olarak anlamasa da kızın birden kucağına oturması ile neye uğradığını şaşırdı. İlk şoku atlatamadan kızın dudaklarına yapışması ile ne yapacağını şaşırmıştı. Fia ile daha önce de öpüşmüşlerdi ama bu tamamen Fia'ı zorlaması ile olmuştu. Şimdi neden bunu yapıyordu anlamıyordu. Öpücük bittiğinde kızın lafları ile yok olması bir oldu. Jared'ın gözlerinde gördüğü öfke ve kıskançlık sonrası onun da gitmesi ile salonda tek başına kala kalmıştı. Son olayla birlikte artık sinirlerinin yıprandığı ortadaydı eğer bir an önce bu malikaneden ayrılmazsa kendi sağlığı için hiç iyi şeyler olmayacaktı. İlk önce aklına gelen Elise'in yanına uğrayarak malikaneden ayrıldı.
| |
|
| |
| Yeni ortaklar | |
|