| Sarhoş Avcı | |
|
|
Yazar | Mesaj |
---|
Reilly Lapiere Avcı Lideri
Mesaj Sayısı : 80 Kayıt tarihi : 22/04/13 Lakap : Katil
| Konu: Sarhoş Avcı Salı Haz. 11 2013, 21:06 | |
| Ruby'nin dansı Reilly'nin sinirlerini yeterince zorlamıştı. Üstüne üstlük birde sarhoş olması daha da kötüydü. Ruby bu haliyle etrafıdaki açgözlü akbabaları göremeyecek kadar kendinden geçmişti. Reilly ise onu bu durumdan kurtararak Ruby'ye bir iyilikte bulunmuş olacaktı. Belki de Ruby bu iyiliğinin karşılığı olarak Reilly'ye tatlı bir ceza daha verebilirdi. Bu düşünceler aklından geçince istemeden gülümsemişti. Ruby'nin bu sarhoş tavırları her ne kadar gülünç olsa da Reilly duruma el atarak Ruby'yi kolundan tuttuğu gibi bardan dışarı çıkarmıştı. Barın boğucu ve iğrenç kokusundan sonra temiz havayı ciğerlerine çekmek Reilly'nin biraz gevşemesine neden olmuştu; fakat yanındaki sarhoş olan Ruby'yi hatırlayınca sinirleri aynı saniyeler içinde yeniden tavan yapmıştı. Kolunu biraz sıkarak Ruby'nin bilerek canını yakmak istemişti. Ardından sorduğu hesapla belki biraz ileri gitmiş olabilşrdi; ama şu anki yaşadığı öfke nöbetiyle bunların hiçbirini doğru dürüst düşünemiyordu. Öfkesi onu konteol eden yegane şeydi şu an için.
Karşılığında aldığı cevap ve Ruby'nin üstüne yığılmasıyla öfkesi, yerini şaşkınlığa bıraktı. Şimdi bu kızla ne yapacaktı? Sarhoş bir kız vardı kollarının arasında ve onu evine bırakmakla yükümlüydü. Başkalarına atabilirdi bu sorumluluğu; fakat güveneceği kimse de yoktu etrafında. Kızı uyandırmaya çalıştığı ve başarısız olduğu birkaç dakikadan sonra artık pes edip kızı kolları arasına aldı. Bu sırada kızın kokusu içine dolarken arzusu da yavaş yavaş yükseliyordu. Kendine hakim olması gerekiyordu. Sarhoş bir kıza asla sahip olamazdı. Ruby kollarındayken bunu kendisine yüzlerce kez tekrar etmek zorunda kalmıştı. Onu arabasına götürüp ön koltuğa yerleştirdi ve emniyet kemerini taktı. İçine Ruby' nin kokusu tekrar dolarken başını hayır anlamında salladı. Kendisi de hemen sürücü koltuğuna geçerek arabayı çalıştırdı ve evine doğru sürdü. Ruby'nin evini bilmiyordu. Bu nedenle o ayılana kadar onu evinde tutmaktan başka çaresi yoktu. Eve vardıklarında Ruby'yi tekrar kucağına aldı ve onu kendi yatak odasına çıkardı. Gözünün önünde olması Ruby'ye göz kulak olması açısından daha iyi olurdu. Odasının kapısını açtı ve Ruby'yi yumuşak yatağa yavaşça bıraktı. Üzerine de bir battaniye örttükten sonra uyanması için yatağın kenarına oturup beklemeye başladı. --- Birkaç saat geçmişti; fakat Ruby hala uyanamamıştı. Onun masum uyuyuşunu izlemek Reilly'yi rahatlatmasına rağmen en sonunda dayanamayıp avcı kızının yanağını hafifçe okşamaktan kendini alamadı. Yanağı pürüzsüz ve yumuşacıktı. Tipkı dudakları gibi... Yine her şey dönüp dolaşıp en baştaki gibi dudaklara gelmişti. O dudakları bir kez daha tatmak ve bırakmamak istiyoru. Sonsuza kadar o dudakların tek sahibi olmak istiyordu. Bu düşüncelerin arasındaysa Ruby'nin yanına kıvrılıp nasıl uyuduğunu ise anlayamamıştı bile. | |
|
| |
Ruby Bianca Howlett Avcı / Sihirbaz
Mesaj Sayısı : 295 Kayıt tarihi : 09/06/12 Yaş : 30 Lakap : Benliksiz
| Konu: Geri: Sarhoş Avcı Çarş. Haz. 12 2013, 17:25 | |
| Hayatında hiç bu kadar çok içtiğini hatırlamıyordu. O avcıya neden bu kadar çok takılmıştı ki. Üstelik bu kadar içkiye rağmen hala aklında olması ayrı bir sorundu. Dansın ortasında biri tarafından çekildiğinde sarhoş bedenini toparlama şansı bile bulamamıştı. Sonunda ise kendini barın dışında onu çeken kişi ile baş başa bulmuştu. Ona baktığında bir anda Reilly’i karşısında görmek beklemediği bir şeydi. Onu görür görmez kesilen nefesini, aniden hızlanan kalp atışlarına engel olamamıştı. Sözlerini sarhoş beyni hemen algılamadığı için tepkisi biraz gecikse de ona gereken cevabı vermişti. Sözlerinde haklıydı da... Sarhoş olması, erkeklerin ona bakması onu ne diye ilgilendiriyordu. Bu konuşma karşılaştıkları ilk geceyi aklına getirmişti. O zaman da ormanda ne işin var diye hesap sormuştu. Böyle bir şeye gerçekten hakkı var mıydı? Böyle bir hakka sahip olabilmesi için ya ailesinden biri, ya en yakın arkadaşı ya da sevgilisi olması gerekiyordu. Sevgili kısmı tüylerini diken diken ederken sarhoş bedeni daha fazla ayakta kalamadığı için dengesini kaybetti. İlk iş olarak Reilly'e tutunmak istedi. Ama tutunmak ayakta kalmaya yetmemişti, kendinden geçmişti. Onca içkinin doğal sonucuydu, sızmak. Hayatında içki ile arasının pek iyi olmadığını bile bile Alec yanında diye içmeye başlamıştı. Ama o güvenini boşa çıkarmıştı. O gece her zamankinden daha soğuktu Alec. Buna bir anlam verememişti. Çünkü arkadaşı her zaman bir adım gerisinde onu kollayan kişi olurdu. Ama sarhoş bedeni kendinden geçerken yanında bulunan tek kişi Reilly olmuştu. ... Gözlerini açmakta zorlanıyordu. Başı ise hiç olmadığı kadar ağrıyordu. Gece neler olduğunu anımsamaya çalışırken bedeninin üzerindeki ağırlık dikkatini çekti. Başını çevirdiğinde ise yatakta yalnız olmadığını gördü. Gözleri net görmeye başladığında bir anda Reilly'i yanında bulduğunda olası muhtemel olan şeyler nefesini kesti. Sarhoş bir halde Reilly onu öpmeye başladığı ise kafası sağlamken bile karşı koyamamışken sarhoş halde kesinlikle onunla olmuştu. Ama bu yine de sarhoş bir kızdan faydalanmaya benziyordu ve bu düşünce sinirini körüklerken hızlı bir şekilde onun kolunu üstünde atıp Reiily'nin üstüne çıktı. Eli ile boğazının sıkarken gözleri açılan Reilly'e bağırmaya başladı. "Sarhoş bir kızdan yararlanacak kadar adi bir avcı olduğunu düşünmemişti. Gece neler oldu hemen konuşmaya başlasan iyi edersin. Pislik herif." | |
|
| |
Reilly Lapiere Avcı Lideri
Mesaj Sayısı : 80 Kayıt tarihi : 22/04/13 Lakap : Katil
| Konu: Geri: Sarhoş Avcı C.tesi Haz. 15 2013, 11:32 | |
| Dün gece olanları düşünüyordu. Sarhoş bir kıza iyilikte bulunup ona evini açmış ve rahatsız olmasın diye de kendi yatağını vermişti. Fakat Ruby teşekkür etmesi gerekirken Reilly'yi altına alarak ona hesap soruyordu. Ne hakla böyle bir şeyi yapabilirdi? Rıby yoksa kendisine her yardım eden kişiye bu şekilde mi davranıyordu? Bir iyiliğin karşılığı böyle mi olacaktı? Ruby'nin boğazını sıkması yetmiyormuş gibi bir de hakaret etmesi Reilly'nin sinirlenmesine neden olmuştu. İlk karşılaşmalarında yaşanan olay tekrar edecekti anlaşılan. Hararetli bir tartışmanın ardından Ruby'nin ateşli dudaklarını tatmıştı. Bugün de aynı şekilde sonuçlanırsa buna hayır demezdi. Ama şu anki siniriyle ve uğradığı iftirayla Ruby'nin dudaklarını ya da ona sahip olmayı doğru düzgün düşünemiyordu bile. Onu bu odafa tek başına bırakıp başka bir odada dinlenmesine kaldığı yerden devam etmeliydi. Nasıl olsa Ruby bir yolunu bulup giderdi kendi evine. Bunları düşünmesine rağmen bir süre sonra Ruby yine hakim olmuştu bütün düşüncelerine. Ruby'nin üstünde kendisine bu kadar yakın olması Reilly'nin vücudınun alev almasına neden olmuştu. Artık daha fazla dayanamayacağını ve Ruby'yi deli gibi istediğini idrak ettiğinde onu üstünden itti ve bu sefer Reilly Ruby'nin üstüne çıktı. İki elini birden tek eliyle iyice kavradığında aralarında çok az bir mesafe kalacak şekilde Ruby'nin üstüne eğildi. Bu kadar az mesafeden Ruby'nin hızlı çarpan kalbini çok rahat duyabiliyordu. "Ruby üzgünüm ama dün gece hiçbir şey yaşanmadı. Sen sadece çok sarhoş olduğundan sızdın ve bende seni evime kadar getirdim. Bütün olanlar bundan ibaret. Her ne kadar sana dokunmak istesem de adi biri olmadığımdan bunu yapmadım. Ama artık uyandığına göre seni öpmekte bir sakınca göremiyorum." Bu sözlerinden sonra dediği gibi Ruby'nin dudaklarına kapandı. Ruby'nin ellerini tutan elini gevşetti ve diğer eliyle de altındaki bedeni ufak bir keşfe çıktı. | |
|
| |
Ruby Bianca Howlett Avcı / Sihirbaz
Mesaj Sayısı : 295 Kayıt tarihi : 09/06/12 Yaş : 30 Lakap : Benliksiz
| Konu: Geri: Sarhoş Avcı Ptsi Haz. 17 2013, 14:57 | |
| Düşündüğü şeylerin gerçek olma ihtimali midesini bulandırmıştı. Aslında Reilly ile birlikte olma fikri korkunç gelmiyordu. Daha bir kaç gün önce bu harika bedenin altında neredeyse ona teslim olmuştu. Ama şu an içinde bulundukları durum tamamen farklıydı. Ne kadar uğraşırsa uğraşsın dün gece Reilly ile olanları hatırlamıyordu. Tek hatırladığı içki içerken onu bir anda karşısında görmüş olduğuydu. Bu anlık görüntü yüzünden onun sadece bir hayalden ibaret olduğunu düşünmüştü. Hiç gitmeyen bir hayale dönüştüğünde ise dans etmeye karar vermişti. Dansta ise etrafını saran erkekler sinirini bozmuştu. Her birinden kurtulduktan sonra dansa kendini kaptırdığında güçlü birinin onu kolundan tutup sürüklediğini anımsadı bir an... O an da bu kişini Reilly olduğunu kabul etse bile hala ortada bir sorun vardı. Bu avcı ona zorla sarhoşluğundan istifade ederek sahip olmuştu. Bu düşünce hem öfkelendirip, hem nasıl üzülmesini sağlayabiliyordu. Öfkeliydi, çünkü onun yaptığı tam bir adilikti. Üzgün olmasının tek nedeni ise bu avcıya karşı garip hisler duymaya başlarken onu hala arzuluyor olmasıydı. Tüm karmaşıklığı bir kenara bırakıp onu altına alıp, boynunu sıktığında düşüncelerini söyledi. Onun canını yakmak garip bir haz verirken, aynı zaman da rahatladığını hissediyordu. Bir kaç saniye içinde kendini onun altında bulduğunda çırpınmaya başladı. “Bırak beni Reilly” Bu kısa konuşması avcının üzerine eğilmesi ile bir anda kesildi. Ona bu kadar yakın olmak nefesini keserken kalbinin heyecandan çok hızlı atmasına neden olmuştu. Reilly, şu an kalp atışlarını korku sanabilirdi, ama durum bu değildi. Bedeni bu yakınlık yüzünden titremeye başlamıştı. Reilly, konuşmaya başladığında gözlerinin içine bakarak onu dinlemeye başladı. Gözleri yalan söylemediğini ona gösteriyordu. Gece hiç bir şeyin olmadığını öğrenmek garip bir mutlulukla doldurmuştu içini... Mutluluğun tek nedeni ise kesinlikle sadece bedenine el sürülmemiş olması değildi elbette. Mutluydu, çünkü Reilly aşağılık bir erkek değildi. O bunları düşünürken avcının cümleyi nasıl bitirdiğini biraz geç idrak ettiğinden hiç bir kelime edemeden dudaklar, dudaklarına kapanmıştı. Kısa çırpınış sonrası kendini tamamen serbest bıraktı. Dudaklarının tadı onu deli ediyordu. Kendini öpücüğe tamamen kaptırırken bileklerini tutan ellerden kurtularak elleri üzerindeki harika beden üzerinde gezinmeye başladı. Hareketler ve dokunuşlar yüzünden, üzerinde ki mini elbise iyice kısalmıştı. Elleri Reilly’nin saçlarında gezerken öpüşmeleri daha da derinleşti. Ama sonra bir anda ilk yaşayacağı bu deneyimin korkusu tüm benliğini ele geçirdiğinde onu göğsünden itti. “Reilly dur ben, ben bunu daha önce hiç yapmadım...” | |
|
| |
Reilly Lapiere Avcı Lideri
Mesaj Sayısı : 80 Kayıt tarihi : 22/04/13 Lakap : Katil
| Konu: Geri: Sarhoş Avcı Perş. Haz. 27 2013, 00:27 | |
| Ona isteği dışında kötü davranmayı yani sahip olmayı aklının ucundan dahi geçirmemişti. Aslında Ruby'yi umursamayıp ona eziyet edebilirdi. Hiç ona sahip olmadığı halde evet seninle birlikte oldum diyerek avcı kızın sinirlenişini ve ardından da hayallerinin yıkılışını görmek Reilly'yi oldukça eğlendirebilirdi. Fakat o anda aklına ilk gelen sözleri sarfederek Ruby'nin rahat bir nefes almasını istemişti. Bu kızın yanında neden acımasız ya da sert olamadığını anlayamıyordu. Onu her geçen dakika arzulamak, teninin her bir köşesini keşfetmek ve en önemlisi de o tatlı dudaklarını yeniden ve yeniden öpmek istiyordu. Zaten her şey o tatlı dudakları öpmesiyle başlamamış mıydı? En başta Ruby'yi öpmeseydi şimdi hayatına kaldığı yerden devam edecek ve cadıları öldürüyor olacaktı. Ama bu kızın karşısına çıkmasıyla bütün hayatı allak bullak olmuştu.
Yaptığı açıklamadan sonra ise kızın dudaklarına kapanarak vücudunu keşfetmeye başlamıştı. Ruby önce çırpınmıştı sonradan ise kendini Reilly'ye bırakmıştı. Reilly, Ruby'nin dudaklarını daha iyi tadabilmek için öpücüklerini vahşileştirmişti. Dilini Ruby'nin ağzına daldırmıştı. Öptükçe öpmüştü ve bu durum nefessiz kalana kadar devam etmişti. Bu soluksuz öpüşmeyle her geçen saniye Ruby'nin tadını daha da fazla alabilmişti. Sadece bu da değildi. Ruby'nin seksi ve düzgün şekilli vücudunu keşfederken en sonunda elbisesinin etek kısmını biraz sıyırarak kalçalarını okşamaya başlamıştı. Atındaki beden Reilly için çok değerliydi. Ona zarar gelsin istemiyordu. Diğer yanda ise ona bir an önce sahip olma isteği içinde had safhaya ulaşmıştı. Öpücüğüne dudaklardan boynuna kayarak devam etmeyi düşünürken uby tarafından göğsünden sertçe itildi. Neler olduğunu anlamaya çalışırken bir yandan düzensiz olan nefesinin ritmini eski temposuna kavuşturmak için derin nefes alıp veriyordu.
"Ruby korkmana hiç gerek yok. Her şey çok kısa bir sürede gerçekleşecek. Bana inanabilirsin. Ayrıca canını olabildiğince az acıtmaya özen göstereceğim anlaştık mı?"
Az acıtmak ve Reilly. Bu iki kelime asla yan yana gelmezdi; fakat Ruby bir şekilde Reilly'ye bunları söyletebilmişti. Bu kıza sahip olduktan sonra ise neler olacağını bilemiyordu. Belki de bu kıza olan ilgisi geçici bir durumdu ve ona sahip olduktan sonra da Ruby'nin yüzüne bir daha hiç bakmayabilirdi. Bunu anlamanın ise tek bir yolu vardı. O da Ruby'nin vereceği cevaptan geçiyordu. | |
|
| |
Ruby Bianca Howlett Avcı / Sihirbaz
Mesaj Sayısı : 295 Kayıt tarihi : 09/06/12 Yaş : 30 Lakap : Benliksiz
| Konu: Geri: Sarhoş Avcı Perş. Haz. 27 2013, 20:51 | |
| Reilly'nin düşündüğü gibi bir erkek olmaması onu oldukça memnun etmişti. Etrafında çok fazla pislik denebilecek avcı vardı. Onu küçük gören ve sadece seksi vücuduna değer biçen, hatta onu altına almaya hazır erkekler... Reilly ise öyle biri olmadığını kanıtlamıştı. Gece boyu onu unutmak için o kadar çok içmişti ki birinin onu eve atması en doğal şey olabilirdi belki de. Hatta şu an bir başka erkeğin yatağında uyanmamış olmasının tek nedeni bu karşısındaki harika erkekti. Beyni onun iyi biri olası ile meşgulken öpüleceği ile ilgili cümleyi duymamıştı. Ani öpücük sonrası bedeni kısa süre kaskatı kesilse de tadı harika dudaklara tepkisiz kalamamıştı. Onu öperken seksi bedenine dokunma ihtiyacı ile ellerini bedeninde gezdirmişti. Ama sonra bir anda aklına gelen şey durmasına neden oldu. O daha önce böyle bir şeyi yaşamamıştı. Şu an üzerindeki harika bedeni arzuladığı doğruydu, ama korkusu bir adım öne geçmişti. Dudaklarından dökülen kelimeler utanma ile karışık yanaklarının kızarmasına neden olmuştu. Ona delice karşılık verirken, onu öperken işini bilen biri gibi göründüğünü düşündü. Hatta kendi yaşıtlarındaki avcıları düşündüğünde Reilly'nin buna inanmayacağını bile düşündü. Gözleri tutku dolu bakışlarla kesiştiğinde duydukları ile bir anlığına duraksadı. Reilly çok kolay bir iş mi gibi bu durumdan bahsediyordu. Her halde bu seksi bedene daha önce sahip olan bir çok kız olmuştu. Ama şu an üzerindeki bu erkek onu istiyordu. İçinde hala var olan tutku, korkusunun önüne geçtiğinde derin bir nefes aldı. Bu bedeni istiyordu. Sonunu hiç düşünmeden, belkide onu unutması için asıl gereken şey buydu.
"Sana güveniyorum, Reilly ve istiyorum..."
Konuşmasının ardından erkeğin başını kavradı ve kendine doğru bastırarak dudaklarını öpmeye başladı. Elleri erkeğin bedeninde gezinirken tişörtünü yukarı kıvırdı. Çıplak tenini hissetmek istiyordu ve buna hazır görünüyordu. atta elleri tutkulu öpüşmenin ortasında pantolon düğmelerine kaymıştı | |
|
| |
Reilly Lapiere Avcı Lideri
Mesaj Sayısı : 80 Kayıt tarihi : 22/04/13 Lakap : Katil
| Konu: Geri: Sarhoş Avcı Ptsi Tem. 08 2013, 19:00 | |
| Altındaki bedene sahip olmak için sabırsızlanıyordu. Dudaklarının tadı ise bambaşkaydı. İlk defa bir kızla öpüştüğü ve onu deli gibi istemesi bir gerçekti. Ama bunu Ruby’nin bilmesine gerek yoktu. O zaman Reilly’ye farklı bir gözle bakabilirdi. Mesela Reilly’nin sadece kendisine ait olacağını düşünebilirdi. Oysaki Reilly hiç kimseye ait olmak istemiyordu. Sadece arzuladığı bir bedene sahip olmak istiyordu. Günlerdir aklını kurcalayan bu cesur avcı kızının bedenini istiyordu. Ona sahip olunca da içindeki bütün istek yok olacaktı. Bunu adı gibi biliyordu. Ya tam tersi olursa? O zaman ne yapacaktı? Bu kızla sevgili mi olacaklardı yani? Başka birine bağlı kalmak istemiyordu. Özgürlüğünün kısıtlanması demek, duygularının değişmesi demek Reilly’yi zayıf düşürürdü. Zayıf biri olmak için eğitilmemişti Reilly. Düşmanlarını yok etmek ve gelecekteki avcı lideri olmak için eğitilmişti. Herhangi bir kızın gelip de bütün dünyasını allak bullak etmesi karşısında sinirden köpürüyordu, ama şimdilik bunları düşünmenin ne yeri ne de zamanıydı. Altındaki beden de istekli olduğu için bir an önce görevini yerine getirmeliydi.
Öpücükler boynuna kaymıştı. Bu sırada ise Ruby’nin tişörtünü sıyırması ne kadar istekli olduğunu bir kez daha gözler önüne seriyordu. Kalçalarını okşayan ellerinden birini açıkta bırakarak kızın elbisesini aşağı doğu indirdi. Açıkta kalan göğüslerinden birini eline alıp okşarken diğer göğsünü de emiyordu. Kalçasındaki eli bu sefer kalçasından kadınlığına ilerlerken onu da okşadığında Ruby’nin inlemeleri altındaki bedene sahip olma isteğini had safhaya ulaştırmıştı. Ruby’nin de hazır olduğunu bildiğinden soru sormaya bile gerek duymadan Ruby’nin içine girdi. Her ikisinin de ilki olduğu için Reilly Ruby’in büyük ihtimalle canını yakmıştı. Bunu kızın yüzünü ekşitmesinden anlayabiliyordu. İçinden biraz daha dayanmalısın Ruby diyordu. Hızlı gidiş gelişlerden sonra rahatlamıştı ve Ruby’nin içinden çıktığında acısını bir nebze olsun unutturmak için ona tutkulu bir öpücük verdi. Öpücükten sonra da bedenini yatağın boş kalan kısmına atarak nefes alış verişlerini düzene sokmak için bir süre bekledi. Nefesi düzene girince de Ruby’nin başını yavaşça alarak çıplak göğsüne koydu. Onun kokusunun hissettikçe bu kıza tekrar tekrar sahip olmak istiyordu; ama şimdilik kendini dizginlemesi gerekiyordu. Ona sevgi dolu bir erkek olduğunu göstermek istemesine rağmen içten içe kendine de kızıyordu. Çünkü bu kıza hala ir şeyler hissediyor olma gerçeği bedenini ele geçirmişe benziyordu ve bu histen kurtulmak için de ne yapması gerektiğini bilmiyordu.
| |
|
| |
Ruby Bianca Howlett Avcı / Sihirbaz
Mesaj Sayısı : 295 Kayıt tarihi : 09/06/12 Yaş : 30 Lakap : Benliksiz
| Konu: Geri: Sarhoş Avcı Salı Tem. 09 2013, 15:55 | |
| Artık içindeki isteğe karşı koyamıyordu. Evet korkuyordu, ama deli gibi de Railly'e sahip olmak istiyordu. Tadı ilk günkü gibi aklını başından alıyor, kendinden geçmesini sağlıyordu. İlk olacağı düşüncesi onu korkuturken duydukları ile derin bir nefes aldı. İnsanlara kolay güvenen biri değildi ama garip bir şekilde ona güveniyordu. Hatta olması gerekenden bile fazla... Öyle ki birazdan ilk birlikteliğini yaşayacak olmasına rağmen güvenmekten vazgeçmemişti. Kendini Reilly'e bıraktığında öpüşmeleri giderek derinleşti. Bedeninde hissettiği dokunuşlar ile kendinden geçerken, dudakları boş kaldığında inlemeye başladı. Bedeni yavaş yavaş çıplak kalırken utangaçlığı yüzünü kızartıyordu. Ama bir süre sonra zevkten kendinden geçerken bu utangaçlık saf bir tutkuya dönüştü. Reilly'nini dokunuşları devam ederken bir anda içinde hissetmesiyle hissettiği acı yüzünün buruşmasını sağlarken derin nefesler alarak acının dinmesini bekledi. Kısa sürede yeniden zevk almaya başladığında hareketlerine ayak uydurmaya çalıştı, ta ki mükemmel an gelene dek. O an da bedeni gevşemişti. Reilly'nin bedeni de öyle... Yeniden dudaklarında hissettiği öpücükle acısını unuturken ona tutkuyla karşılık verdi. Bedeni oldukça yorgundu bu yüzden başı Reilly'nin göğsünde derin nefesler alarak dinlenmeye çalıştı. Ço geçmeden gözleri yorgunlukla kapandı. | |
|
| |
Reilly Lapiere Avcı Lideri
Mesaj Sayısı : 80 Kayıt tarihi : 22/04/13 Lakap : Katil
| Konu: Geri: Sarhoş Avcı Çarş. Tem. 17 2013, 20:02 | |
| Ruby’nin çıplak göğsünde yatan başını ve kıpırtısız vücudunu seyretmekten kendini alıkoyamıyordu. Ona sahip olmuştu; fakat bu neyi değiştirmişti? Hala onu arzulama gerçeğini kafasından atamıyordu bir türlü. Merakını gidermiş olmasına rağmen hala onu arzuluyor olmak hele de bu kadar çok yakınında olması… Ruby’nin ilki olmuştu, ayrıca kendinin de ilki olmuştu. Evet, birisine bunu anlatsa büyük ihtimalle Reilly’ye gülerdi; ama hiç kimse Reilly’nin işine aşırı derecede bağlı olduğunu ve avcı lideri olmak içinde elinden gelen her şeyi yapmak için ayrıca her defasında daha da ve daha da fazla çalıştığını bilmiyordu ki. Her ikisi açısından da zorlu bir birliktelik olsa da Ruby’ye sahip olduğu için çok mutluydu Reilly. Ona sevgisini göstermek ve acısını bir nebze de olsa unutmasını sağlamak için de ona son bir öpücük kondurmuştu Ruby uyumadan önce. Başını çıplak göğsüne koyduğunda ise saçlarını yavaş yavaş okşuyor ve kokusunun da içine dolmasına izin veriyordu. Tekrar onunla birlikte olmak için nelerini vermezdi ki? Aslında şimdi onu uyandırıp ona tekrar sahip olmak istediğini söyleyip isteğini de yerine getirebilirdi; fakat bu, Ruby’yi korkutmaktan başka bir işe yaramazdı. Sırf bir haz için Ruby’ye zarar vermek istemiyordu. Ne zamandan beri kızlara değer vermeye başlamıştı? Ama Ruby diğer kızlardan farklı olduğunu çoktan kanıtlamıştı.
--- Bütün gece gözüne tek damla bile uyku girmemişti. Çünkü Ruby’yi düşünmekten ve gelecekte neler olacağını düşünmekten uyuyamamıştı. Bir yandan Ruby hakkında neler hissettiğini ölçüp biçerken diğer yandan da Ruby’nin uyanmasını bekliyordu sabırsızlıkla. Ruby gözlerini araladığında artık ne tür şeyler hissettiği hakkında da kesin bir karara varmıştı. Ruby başını göğsünden kaldırdığında gözlerini Ruby’nin gözlerine dikti bir süre. Öne düşen bir tutam saçını kulağının arkasına attığında Ruby’nin yanaklarını iki eliyle birden tuttu ve dudaklarına tutkulu bir öpücük bıraktı. Tutkulu öpücükten sonra da alnını Ruby’nin alnına dayayarak konuşmaya başladı.
“Umarım dün geceden memnun kalmışsındır. Seninle konuşmak istediğim bir şey var. Ve… İnan bunu bütün gece düşündüm. Ruby seni bırakmak istemiyorum. Kesinlikle öyle… Seni bırakırsam acı çekecekmişim gibi hissediyorum ve bu, hiç de isteyeceğim türden bir şey değil. Bu yüzden lütfen… beni bırakma ve benimle kal olur mu?” | |
|
| |
Ruby Bianca Howlett Avcı / Sihirbaz
Mesaj Sayısı : 295 Kayıt tarihi : 09/06/12 Yaş : 30 Lakap : Benliksiz
| Konu: Geri: Sarhoş Avcı Cuma Tem. 19 2013, 11:02 | |
| Reilly ile birlikte olmak açıklayamadığı bir şekilde oldukça hoşuna gitmişti. Onun tadı, kokusu, dokunuşları her şeyi ile mükemmeldi. Hareketleri ile hayatında yaşadığı bu deneyimin ilk olmasına rağmen ona güvenmesini sağlamıştı. Sonuç ise garip bir tatmin duygusu yaratmıştı, üzerinde. Her şey bittiğinde son öpücük ise bir şeylerin mühürlenmesi gibiydi. Bu işe onu unutmak için çıksa da içten içe ona daha fazla bağlandığını hissediyordu. Başını göğsüne koyup yumuşak dokunuşları saçlarında hissederken uykuya daldı. Kokusunu tüm gece içine çekerken Reilly, rüyalarını bile ele geçirmişti. Oldukça mutluydu, rüyasının içinde... Onunla daha uzun bir süre birlikte olduğunu görmüştü. Mutlu olsa da bunun bir rüya olduğunu bilmek, aynı zamanda üzülmesine neden oluyordu. Çünkü her şeyin tek taraflı olmasını düşünmek can sıkıcıydı. Gözlerini yavaşça araladığında önce derin koku dolmuştu, ciğerlerine. Ardından mükemmel yüzü gördü. Dudaklarında hissettiği dudaklarla öpücüğe kendini teslim ettiğinde ona sıkıca sarıldı. Konuşmaya başladığı anda gözlerini ona dikti. duyduklarından sonra hızlı atan kalp atışlarına engel olamadan onun tatlı dudaklarına kapandı. Gerçi çekildiğinde yüzünde mutlu bir gülümse vardı.
"Reilly, bende senden ayrı kalmak istemiyorum. Ama benimle kal demekle birini sevmek farklı şeyler, ben... Ben... Seni seviyorum... Peki sen?"
Bu açıklama ile yüzü kızardı. Daha fazla ona bakamadığı için başını yeniden Reillyn'in çıplak göğsüne dayadı. Onu gördüğü ilk andan beri kafasını kurcalayan şeyi sonunda bulmuştu. Onu seviyordu...
| |
|
| |
Reilly Lapiere Avcı Lideri
Mesaj Sayısı : 80 Kayıt tarihi : 22/04/13 Lakap : Katil
| Konu: Geri: Sarhoş Avcı Paz Tem. 21 2013, 01:39 | |
| Geleceğini çok önceden beri planlıyordu ve her şey de yerli yerindeydi o planda. Fakat bir avcı kızı gelmiş her şeyi yeniden planlamasına neden olmuştu. Aslında bu avcı kızına yavaş yavaş alışmaya başlamıştı. Onun yanından ayrılması belki kendi iyiliği ve kızın iyiliği açısından gerekliydi; fakat her iki tarafta bunu henüz kabullenebilecek dayanıklılığa sahip değildi. Avcı kızın gözlerinden neler hissettiğini anlayabiliyordu. Onun dış görünüş bakımından yırtıcı bir kartal gibi görünmeye çalışmasına rağmen aslında ürkek bir ceylan olduğunu hissedebiliyordu. Reilly avcılık eğitimi boyunca cadıların yalanlarına inanmamak için özel bir eğitimden geçirilmişti. Hatta en iyisi olmak için en ağır ve acılı eğitimlere katlanmıştı ve şimdi de bunun meyvelerini topluyordu. Bu özel eğitim sayesinde tam bir insan sarrafı olmuştu. Bu yüzden de Ruby'nin neler hissettiğini gözlerinden okuyabiliyordu kolaylıkla. Onun gözlerinde daha önce görmediği farklı bir şeyler de vardı ürkekliğinin yanında. Bunun ne olduğunu bilmiyordu; fakat Ruby'nin yanından ayrılmaması için yaptığı konuşma esnasında ondan duyduğu birkaç sözcükle kısa süreli bir şok yaşamıştı. Demek o anlamlandırmadığı ışıltı uby'nin kendisini sevdiğinin bir göstergesiydi. Ayrıca yanından ayrılmaması da ayrı bir avantajdı Reilly için. Ruby'ye alışmıştı aynı zamanda da o yanından giderse acı çekeceğini biliyordu nedenini tam olarak anlayamasa da.
Ruby'nin sorduğu soru ise ecel terleri dökmesine neden olmuştu. Hayatında ilk defa bu kadar çok korktuğunu hatırlıyordu. Birini kaybetmek ve sevdiğini söylemek. Zaten onu kaybetmek istemediğini söylemek zor bir şeydi. Bir de onu sevip sevmediğin söylmek Reilly için bir ölüm olurdu heralde. Sabaha kadar Ruby'ye neler hissettiğini kararlaştırmakla geçirmişti zaten; ama hala neler hissettiğini düşünüyor olmak... Bu kız kafasını karıştırıyordu. Onun yanında doğru düzgün bir şey yapamıyordu sadece onu arzuluyordu. Ondan ayrı kaldığında da sürekli Ruby'yi düşünüyordu ve harika ve tatlı dudaklarını. Geçen her saniyeyle beraber Ruby hakkındaki düşünceleri de kararsızlığa doğru sürükleniyordu. Daha fazla beklemekle zaman kaybetmek istemiyordu. Ruby'nin şaşın ve meraklı gözlerine odaklandı.
"Beni bırakmayacak olmana sevindim Ruby. Ayrıca beni sevdiğini söylemen... İlk defa biri bana bu sözleri sarf ediyor."
Boğazını ıslatmak için yutkunduktan sonra asıl önemli olan kısma gelmişti. Son kez Ruy ile ilgili hissettiklerini kafasında tartmıştı. Aslında aklından çok kalbinin sesine kulak vermişti karar vermek için.
"Bunu söylemek benim gibi biri için çok zor ama... Sanırım bende seni seviyorum Ruby." | |
|
| |
| Sarhoş Avcı | |
|